2024 Yılsonu Enflasyon Tahmini
Yılsonu enflasyon tahmininiz nedir sorusuyla birçok yerde karşılaşıyorum. Önce zihnimde hangi enflasyona göre tahminimi açıklamam gerektiğini bir tartıyorum: TÜİK’in açıkladığı enflasyon mu yoksa gerçekte yaşadığımız enflasyon mu? Hangisini tahminime temel olarak almalıyım? Sonuçta, her defasında, gerçeği yansıtmasa da uluslararası alanda geçerli kabul edilen TÜİK verilerini esas almanın doğru olacağı kanısına vardığım için tahminimi ona göre yapıyorum.
Aşağıdaki tablo benim TÜİK’in
açıkladığı verilere göre tahminimin dayanağı olan hesaplamamı gösteren basit
bir tablo. Bu tabloda Ağustos ayına kadar (sarıyla boyalı alan) olan veriler
TÜİK’in resmi verileridir. Sarı boyalı alandaki veriler ise aylık TÜFE artışı
varsayımlarına (Aylık TÜFE 1 ve Aylık TÜFE 2 sütunları) göre ortaya çıkan endeks
sayılarını (TÜFE Endeksi 1 ve TÜFE Endeksi 2 sütunları) ve bunlara göre
hesaplanan enflasyon tahminlerini (12 Aylık TÜFE1 ve 12 Aylık TÜFE2 sütunları) gösteriyor.
Aylık TÜFE 1 başlığını taşıyan sütunda sarı boyalı alandaki aylık TÜFE oranları gerçekleşirse yılsonunda enflasyon yüzde 44,26 çıkacak demektir. Merkez Bankası’nın yılsonu tahmini olan yüzde 38’in gerçekleşmesi için aylık ortalama enflasyon oranlarının yüzde 1,5’da (Aylık TÜFE 2 sütunu) kalması gerekiyor. Geçmiş 20 ayın aylık enflasyon ortalamasının yüzde 3,92 olduğunu dikkate aldığımızda Merkez Bankası'nın yüzde 38'lik yılsonu tahmininin tutması için mucizeler gerekiyor. Yüzde 44,6 bile zor bir hedef gibi duruyor.
Bir de gerçek yaşamdaki enflasyon
oranları var ki onu ne siz sorun ne ben söyleyeyim.
Yani hocam gerçekleri bize rüyadaymış gibi anlatıyorlar bizde yedik 😂
YanıtlaSilBizdeki enflasyonun sebebi aç gözlü satıcılardır. Gözleri doymuyor. Domuyor gözleri.
SilDoktor ayda 100 bin alıyor. 100 lerce insanın hayatını kurtarıyor.
Polis asker ayda 50 bin, 60 bin kazanıyor. Canını ortaya koyuyor. Halkın güvenliğini sağlıyor.
Bunca fedakarlıklarına rağmen hiç birisi 20 kat - 30 kat fazla para kazanayım demez.
Esnaf ise istiyor ki ayda 1 milyon kazansın, ayda 5 milyon kazansın. Hatta 10 milyon kazansın.
İstiyor ki 1 milyonluk evi 10 milyona satsın. 20 milyona satsın.
istiyor ki 50 tl lik lahmacunu 300 tl ye satsın. 1000 tl ye satsın.
Devlet ne yapsın ? Ne yapsın devlet?
Kredi yoluyla bedavaya ev, araba, dükkan alanlar, iş kuranlar...
10 kat- 20 kat kar ile millete mal satmaya kalkıyor.
Kredi yoluyla bedavaya sahip oldukları evlerin arabaların borcunu fakir, fukaraya, tasarruf sahiplerine balon fiyat oluşturarak ödetiyorlar.
Yüksek faizlere devam edilmesi konusunda devletimiz sonuna kadar haklıdır.
Sayın Mehmet Şimşek bey'in yanındayız.
Lütfen kredileri düşürmeyin!!
Kredileri düşürdüğünüz anda 1-2 yıllık arabasını 0 ile değişecek.
20 tane evi olduğu halde 1 ev daha alarak ev fiyatlarının şişmesine ve gençlerin ev sahibi olmalarını engelleyecekler.
Lütfen kredileri düşürmeyin.!!!
Devlet ne yapsına cevabım. Devlet denetim yapsa yeter
SilAtarlanmak yerine düşman göstermek yerine denetim yapsın.
Ekonomiyi Nas ile değil verilere dayalı ve basiretli bir şekilde yönetsin. Devlet tasarruf yapsın, vergi politikalarını adil olarak uygulasın. Popülizmden uzak dursun. Kaynaklarını etkin kullansın. Daha da yazayım mı?
Sil👍
SilDevlet, saçma sapan ekonomi teorileri üretmesin, denetimin ağını kursun, üretimi teşvik etsin, yandaşlara ballı ihaleleri kessin. Daha da sayarım ama boş ver. Her suçu halka atmak kolaycılıktır.
SilAç gözlü satıcılar enflasyonun sebebi değil sonucudur tıpkı faiz gibi. Enflasyon yükselirken tarihi bir yanlışla faizi indirirseniz ve devam ederseniz satıcı da aç gözlü olur alıcı da tüketim çılgını haline gelir. Yanlış ekonomi politikaları, her yerde ve her zaman enflasyonun nedenidir.
SilAdsız 8 Ağustos 2024 20:52 Bey siz sayın cumhurbaşkanımıza ve ekibine aç gözlü satıcımı demek istediniz? elektriğe zam, gaza zam, vergiye zam yakıta zam, zama zam, kendi maaşlarına 40-50 bin zami. devletin alacağı dolarlı sözleşmeleri TL ye çevir, ama yap işlet deki dolarlar doalar olarak kalsın. Amacınız nedir?
Sil9 Ağustos 2024 14:18
SilSözünü ettiğim aç gözlü satıcıları açıkça belirttim. Yine belirteyim: Müteahitler, emlakçılar, oto galericileri, yeme içme sektörü.
Aralarında dürüst olanlarda var. Dürüst olanları tenzih ederim.
Elektriğe ve gaza zam herkese yapılıyor. Sadece esnafa yapılmıyor.
Maaşlı çalışanlar elektriğe ve gaza zam olunca maaşlarına 10 kat zam mı istediler?
%25 - % 40 arasında işverenle anlaştılar.
Yarın CHP başa gelsin. Aynı dertten onlarda müzdarip olacak.
Neden? Çünkü:
Yeme içme sektörü %1000- %2000 kara alıştı.
Oto galericileri 5 yıllık eaki arabaları sıfır araba fiyatına yakın satmaya alıştı.
Emlakcılar komisyonlarının yüksek olması için kira fiyatlarını ve satış fiyatlarının düşmesini istemez. Çünkü kira ve satış fiyatı ne kadar yüksekse komisyonda o kadar yüksek olacak. (Dürüst olanları tenzih ederim)
Bugün BIM ve A101 gibi marketler olmazsa mahalle bakallarıda belki çok yüksek fiyatlar çekecekti.
BIM 'in bilançosu ortada. Gayet uygun fiyata kaliteli ürünler satıyor ve buna rağmen gayet güzel karlar yazıyor. Dünya çapında başarılı bir marketler zinciri.
Demek ki kar yapmak için milleti kazıklamaya gerek yokmuş..
Sn.Ekrem İmamoğlu'nun kent lokantaları da yeme içme sektörünü dengelemek için gayet güzel bir çözüm. O da kar yapıyor. Ama şube sayıları yetersiz. Umarım sayıları daha da artacak.
Aynı şekilde Emlak sektöründe de piyasa dengeleyici firmalar kurulması gerekiyor. Kaliteli ve kurumsal.
Aksi takdirde A partisi, B partisi önemli değil. Kim gelirse gelsin piyasa ile ilgili ciddi problem yaşar.
Hala anlaşılamayan; mevcut ekonomi yönetiminin enflasyonu düşürme gibi bir derdi olmadığıdır. Bu ekonomi yönetimi, küresel tefecilerin muhtemeti sıfatı ile dış borç ödemelerini garanti etmeye geldi.
SilAç gözlü satıcı diye bir şey yok, kötü ekonomi yönetimi diye bir şey var. Kötü yönetim ve yüksek enflasyon sonrasında Dünyanın her yerinde aç gözlü satıcı ortaya çıkar. Bir adama uyuşturucu veriyorsun eline silah dayıyorsun ve kötülük öğretiyorsun sonra neden kötülük yaptı diye onu suçluyorsun aynı şey. Lütfen ortada katil belli ilen barizken suçu sivrisineğe atmayalım :)
SilOy potansiyeli nedeniyle esnafın batması engelleniyor, herkesten ucuza krediye erişip vergiden "kaçınıyorlar" hala devlet ne yapssın diyen var.
Sil👍👍👍👍👍👍👍
SilArz ve talebin ne oldugunu anlamayinca, birilerinin suclu oldugu zannediliyor. Hele hele yuzde 1000-2000 kar olduguna inanmak, en basit tabirle komik. Yuzde 2000 kar, 1 liraya malettigini 21 liraya satmak, bunu yapabilen varsa, bravo. Eger durum boyleyse, neden daha onceden yoktu da simdi birden ortaya cikti? Eski arabaya, yeni araba fiyati istendiginde, neden bu fiyat veriliyor sa yeni araba alinmiyor? Madem, piyasa da bl miktarda yeni araba var, kimsenin eskiye tenezzul etmemesi gerekir. Sanirim, bazilari, bu esnaflar ac kalmasin diye gidip, degerinin uzerinde paralari odemeyi goze aliyor. iyiliksever bir milletiz...
Sil
SilAşağıda bir kebapçının maliyet hakkında konuştuğu video linkini bırakıyorum:
https://youtube.com/shorts/a8QTgslv-3k?si=f75Q55gYI3_o8pe2
İstanbulda ya da tatil yerlerinde lokantada kaça yiyorsun?
Hesapla bakalım karlılıkları yüzde kaçmış?
Artık kimse enflasyonu umursamıyor zaten Sn. Hocam. Saldık çayıra. Millet canının derdine düştü.
YanıtlaSilİpin ucu kaçtı.
Sil👍
SilMemleketi bile umursamayan insanların enflasyonu umursamaması tuhaf değil.
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilCevdet hocanın bugünkü toplantıda kullandığı terimler ile önceki ekonomiden sorumlu bakan nebati beyin gözlerdeki ışıltı teorisi arasındaki fark kıl kadar sanırım. Tuik e istedikleri oranları açıklattıran siyasi iradenin TCMB na da aynı hedefleri dikte ettirmesi olağan dışı sayılmasa gerek! Bugün itibari ile TCMB YÖNETİM ilüzyonu sona ermiştir rapor sunumu ile. Gerçekten konusuna hakim ve gerçekleri çarpıtmayan ekonomistler de aynı görüştedir sanırım…
YanıtlaSilMerkez bankasının bağımsızlığı konu olduğunda iki şey önemlidir pratikte: (1) MB Başkanının (ya da onun yerine konuşma yetkisi olanların) hükümetin maliye politikasını eleştirebilmesi. (2) MB'nin faiz politikasına kimsenin karışmaması ve yön vermeye kalkmaması.
SilMerhaba hocam sizin dediğiniz gibi 44,6 çıkarsa biz halkımızı hiç bir zaman enflasyona yedirmedik diyen hükümet ara zamda yapmadığı için refah payı ile % 50 oranında asgari ücrete zam yaparsa 25500 tl olursa doları nasıl tutacaklar diyelim ki şimdiki gibi tutmaya devam ettiler yıl sonu 37 olmasına izin verdiler öyle bir tutumdan bahsediliyor 690$ olan bir asgari ücretle biz nasıl ihracat yapacağız nasıl turist çekeceğiz bu ülkenin sanayisi dahil tüm sektörlerde ciddi iflasların olması tahmini 1.500.000 kişinin işsiz kalması demek şu anda bile yüzlerce tekstil fabrikası kapandı büyüklerin hepsi Mısır’a yatırım yapıyor sizce asgari ücrete % 45 veya % 50 zam gelirse dolar kuru ne olmalı ben bugünkü dolar bazındaki asgari ücret baz alınsa dahi olması gerekeni hesaplıyorum yıl başında kurun 49 tl olması gerekiyorki asgari ücret 515 $ olarak kalsın bu kur bizi çok pahalı bir ülke yaptığı halde devam etmemiz zor iken kur 49 tl olması gerekiyor ideali güçlü ihracat ve turizm için iyileştirilmiş haliyle 450$ olmalı bunun üstü bizim ekonomimiz için uygun değil bunun için kurun bence gerçek rakamı yılbaşı için 55 tl’dir sizce kaç olmalı ..
YanıtlaSilsen ihracatçısın heralde onlar adına konuşuyorsun dolar 1 lirayken asgari ücret 1200 dolarken ihracatçılar ne yapıyorsa onu yapacak doların artışı enflasyonu tetikliyor ve artık artmayacak şunu bi anlayamadınız
SilKur konusunda biz bu ihracatçıları ne zaman doyuracağız hocam. Sadece emek üzerinden ihracat yapıp para kazanmaya çalışmaları sizce emek sömürüsü değilmi? Kur 23 TL iken 28 istediler şimdide 33 ken 43 istiyorlar. Herşey dolar bazında bile zamlanmışken ihracat yapacağız diye işçinin 400-450 dolara mahkum edilmeye çalışılması hiç adil değil.
SilBence kur 100-150 olsun ihracatçı yaşasın yada ihracatçı işçiye maaş ödemesin bizde rahatlayalım ihtacatçıda rahat rahat ürün sattığını zannederek bizim emeğimizi satsın.
SilTL mevduat faizi % 40'ın üzerindeyken ve carry trade varken kur yükselmez. Çünkü buradan bu kadar yüksek faizi elde etmek isteyenler buraya döviz getirir bu da kuru düşürür.
SilBen ihracatçı değil aksine ithalat yapan biriyim ben ülke gerçekleri için kurun yanlış bir seviyede olduğunu söylüyorum bugün italyada Milano’nun göbeğinde 4 kişi çok iyi bir restoranda yemek yediğinizde içki dahil 180€ hesap ödüyorsunuz aynı yemeği istanbulda iyi bir lokasyonda iyi bir restoranda 400€ aşağı yiyemezsiniz bunun sebebi enflasyon değil sizin yanlış kur politikanızdan kaynaklı gömleğinizin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz tüm düğmeler yanlış iliklenir önce kuru serbest bırakacaksınız sonra ona göre program uygulayacaksınız şu an piyasada her kes kendine göre bir kur belirlemiş ona göre fiyatlandırmayı yapıyor çünkü kimse gerçek kuru bilmiyor kimi 50 kimi 55 olarak baz alıp fiyatlandırıyor kkm çıktığı gün bütün dengeler bozuldu sonrasında dolar tutulduğu için düzelmedi bakın dolar 18 tl iken ürün almış maliyet yapmış kimse 10 gün sonra kur 10,50 düşürüldüğünde kuru 10,50 olarak işlem yapmadı yapamazdıda zaten yapsa batardı 18,50 ile al 10,5 ile hesap yap sat mümkün değil o neden kur düştü gibi gözüktü ama gerçek piyasada tüm sektörler fiyatlamasını 18,50
SilOlarak yaptı ve bu enflasyonun zirve yapmasına neden oldu bu çarpıklık giderilmediği dolar kuru devlet eliyle gerçek rakamlarına gelmediği sürece bu sıkıntılar bitmez siz bu ülkede 1000$ asgari ücreti bu nufüs ile göremezsiniz …
Asgari ücretin bir dönem 1200 dolar olduğunu yazabilen birine neyi anlatacaksın?
SilDolar bazında %30+ enflasyonla alim gücü mu kalır?
Asgari ucret ne zaman 1200 dolar olmus? Sagir duymaz, uydurur hesabi. Eger oyleyse, nerden nereye gelmisiz..
SilHocam bu tuik le resesyonada girmeyiz değilmi?
YanıtlaSilMümkün değil.
Sil"TUİK varken kim korkar hain enflasyondan" diyor
YanıtlaSil@serefoguz hoca. Düzgün ölçülmeyen hiç bir rakamın bir önemi yok. TUİK isterse % 5 der, kim ne diyebilir ki.
Çok doğru.
SilDeğerli hocam yazınız için teşekkürler, bugün merkez bankasi enflasyon bilgilendirme toplantısında mevcut yönetimin enflasyon hedefinin alt bant %38 üst bandının ise %42 olduğunu tekrar teyit ettiklerini bunu değistirmeyeceklerini ve hedefi bu aralıkta tutturmak için ek ilave önlemler almaktan da geri durmayacaklarını kararlılık ile söylediklerini gördüm (daha önce Cevdet Akçay' da faizler konusunda merkez bankası hedefleri dikkate alınıp ne kadar çabuk uyum sağlanırsa sorunun o kadar cabuk çözüleceğine dair açıklamalarını da düşünürsek) buradan anlıyorum ki bu hedefler tutmamış olsa bile (bende hedeften cok yüksek oranda olmasa da sapma olacağı kanaatindeyim) bu tutumun merkez bankasının kararlı duruşu olduğu beklentisi yaratması bu kararlılığın beklentileri olumsuzdan çevireceği ve enflasyon ataletini kırmaya yönelik olduğu görüşündeyim zira sürekli tahmin yükselten bir yönetimden çok tahminini tutturmaya yönelik kararli olduğunu gösteren bir yönetim bana daha çok güven veriyor bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ne dersiniz ?
YanıtlaSilBiliyorsunuz bu açıkladıkları % 38 hedefleri değil tahminleri. Hedefleri % 5. Onu hiç değiştirmediler. İşin tuhafı hiçbir zaman da tutturamadılar.
SilHocam Atatürk dönemindeki TCMB o hedefleri tutturmuş. Demek ki bilimin ışığında çağdaş, laik ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı bir grup yönetimdeyse olabiliyor. Hiç bir zaman Atatürk'ün izinden ayrılmamalıyız.
SilHocam analiz icin tesekkurler. Galiba Aylik TUFE1 ve TUFE2 sutunlarinda sari ile boyali alandaki sayilar oran olarak verilmis beyaz olan kisim ise yuzde cinsinden verilmis ilk bakista biraz kafa karistiriyor.
YanıtlaSilHaklısınız, o çarpım olduğu için excel tablosundan öylece almıştım. Siz yazınca şimdi düzelttim. Teşekkürler.
SilHocam hataları yapan asistanlarınızla sözleşmenizi tekrar gözden geçirin bence .
Siladsız 16:53, Mahfi hoca asistan kullanmıyor, her şeyi kendisi üslenip yazıyor.
SilAdsız9 Ağustos 2024 18:13
SilNasıl yani? Her şeyi mi?
Sn. Hocam, dolar bir süre daha tutulmak zorunda gibi görünüyor.
YanıtlaSilBu yöntemle ne yazık ki öyle.
SilHocam, konudan ayrı yaten bir sorum olacak. Sizce Türkiye, sabit kur rejimine geçebilir mi ve eğer geçerse bu enflasyonu nasıl etkiler?
YanıtlaSilGeçti gibi zaten bakın kur uzun süredir pek de oynamıyor.
SilHocam emeğinize sağlık. Neticede seçim sonrasından yılbaşına kadar geçecek 1,5 yıllık sürede TÜIK rakamlarıyla %39 ya da %44 gibi enflasyon oranlarını topluma başarı gibi lanse etmeye çalışan bir ekonomi yönetimimiz var. Burada dayandiklari temel argümanlar ise, baz etkisi ve döviz kuru yönetimi...yaz aylarında bile mevsim etkisi yasanamiyor, gıda ve hizmet fiyatları surekli yukarı gidiyor kurlar baskilanmasina rağmen...TÜIĶ başkanımızın dediği gibi ha %38, ha %75 fark etmez...Esas sınavı 2025 enflasyon hedefi olan %14 te yaşayacaktır TCMB yönetimi...Bence TCMB veya ekonomi yönetimi bir an önce bu hedefi revize etmez ise, kredibilite kaybı yaşayacaktır. Zira bu hedefe, toplumun geniş kesimlerinin ikna edilmesi bu yapıda mümkün değildir.
YanıtlaSilTeşekkürler.
SilHocam Yüksek enflasyon ile ülke ekonomisinin çıkmaza girmesi dolayısıyla ülkelerin moratoryum ilan etmesi arasında ilişki olduğunu düşünüyorum. Sizce bu iki husus arasında ilişki varmı?
YanıtlaSilEkonomilerin çıkmaza girmesinin altında enflasyon var doğrudur ama başka nedenler de var.
SilYazınız için teşekkürler. Elinize sağlık.
YanıtlaSilSağ olun Murat Bey.
SilSAYIN HOCAM,MB YIL SONU ENFLASYON,TAHMİNİ YÜZDE 38.MANTIKEN, SON ÇEYREKTE FAİZ İNDİRİMLERİMİ GELİYOR.
YanıtlaSilBen Eylül'de 2 puan indirim tavsiye ediyorum.
Sil5 olsa daha iyi.
Siljeopolitik riskler azalmadıkça ENFLASYON düşmez.
YanıtlaSilJeopolitik riskler azalsa bile politik ve sosyal riskler aynı kaldıkça enflasyon düşmez. Diyelim ki jeopolitik riskler azaldı ama hukuk reformu yapmadık, demokrasimizi düzeltip tek adam rejiminden parlamenter demokrasiye geçemedik, bilimi okullarımızda egemen kılamadık. O durumda da enflasyon istediğimiz yere gelmez.
SilMerkez bankası yardımcılarından cevdet akçay,sokağın öbür tarafında öngöremediğimiz,bir tehlike var diyor.Bu tehlike ne olabilir HOCAM.
YanıtlaSilHiçbir fikrim yok.
SilBangladeş'e bir bakın, görürsünüz sokağın öteki ucunu.
SilSAYIN HOCAM MB,YILSONU ENFLASYON TAHMİNİ 38. SOKAĞIN NABZI YÜZDE 70 DIYOR.HANGİSİ DOĞRU ÇIKAR.
YanıtlaSilTÜİK ne derse o çıkar ama doğrusu sokağın dediğidir.
SilBen onu bunu bilmem, koç holdingin ilk 6 aylık karı, geçen yıla göre yüzde 70 azalmışşa büyük tehlike var.
YanıtlaSilKoc'un yaptigi kar yurtdisina kaciyor, bence Koc kar etmese millet icin daha faydali olur.
SilKoç olmasa kaç kişi aç kalır biliyor musunuz? Koç bu ülke için bir değerdir. Fenerbahçe'ye yaptıkları katkılar mesela. Fenerbahçe Ali Koç gibi bir başkana sahip daha ne olsun. Koç olmasa Mourinho gelebilir miydi Türkiye'ye? Yıllardır şampiyon yapamamış olsa da önemli bir değerdir Koç.Önümüzdeki 5 yıl içinde Fenerbahçe'nin en az 1 şampiyonluk alabileceğine inanıyorum ben.
SilOturur mourinho yu yeriz o zaman. Fenerbahçenin kupa alması ile ülke ekonomisinin ne alakası var sevgili kardeşim
SilSon üç yılda ENFLASYON muhasebesi yapılsaydı,devlet İNANILMAZ vergi toplardı. Fakir daha FAKİR,zengin daha zengin oldu.
YanıtlaSilEnflasyon yoluyla da çok vergi toplandı.
SilAma toplanan vergiler de enflasyon nedeniyle değer kaybetmedi mi hocam?
Silhocam, ekonominin sosyal yaşam üzerindeki etkilerine dair gözlemlerinizi de paylaşır mısınız?
YanıtlaSilMesala benim gözlemim: ekonomi kötüye gittikçe insanlarda dinmeyen bir öfke oluşuyor. En ufak şeyde sözlü atışma ya da basit bir kavga ile bitmiyor, resmen kan donduran vahşete dönüşüyor durum.
Ben bunda ekonominin kötüye gidişinin baakın bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Şimdi her şeyide ekonominin kötüye gidişine yormamak gerek diyecek olanlar olabilir ama bence öyle. Ekonomi kötüleştikçe sosyal depresyon, dinmeyen öfke, ahlaki ve dinsel algı ve değer yargılarında da çürümüşlük artıyor gibi.
Sizin görüş ve gözlemleriniz nedir?
Sizin yazdıklarınız çok doğru gözlemler, eklenecek fazla bir şey yok.
SilBence gözleminiz yanlış. İnsanımız son derece nahif, anlaşmazlıkları uzlaşmaya çözmeye yatkın. Binlerce yıllık Anadolu irfanı var bu topraklarda.
SilBir hane icin nasıl ki en kötü şey kumar ise bir ekonomi icin de enflasyondur. Enflasyon iktisatta tüm kötülüklerin anasi gibidir. Herseyi bozar.
SilHocam, tablonuzda Ağustos ayına kadar "Aylık TÜFE 1" ve "Aylık TÜFE 2" sayılarınız yüzdelik cinsten verilmişken Ağustos ayından sonra (sarı ile boyalı olanlar) ondalık cinsten verilmiş.
YanıtlaSilDüzelttim, sağ olun.
SilMahfi bey bence ulke coktan stagflasyona girdi. Piyasada is yaptigim icin tuike ihtiyac duymadan hesabimi yapabiliyorum. Ozel okul kontenjanlarinin ancak yarisi dolmus. Kendim imalat ve turizm amacli kiralama yaptigim icin biliyorum. Fiyatlarda dusme asla olmayacak. Buna ragmen issizlik artacak. Zarara calisacagima isci cikaririm kapasite kuculturum. Ucuza kiralayacagima bos tutarim daha iyi. Gun kazanma degil kaybetmeme devri.
YanıtlaSilMaalesef durum böyle. Muhtemelen küçülme yaşanacak ikinci yarıda.
SilBüyük yatırımcılar yine vergi muhafiyetleri ve teşviklerle kendilerini her türlü kurtaracak da olan küçük işletmelere olacak günü kurtarmaya o kadar odaklandılar ki bir yerde o da yeterli gelmeyecek. instagram da kapalı kaldıkça satışları da dibe vuracak zararları çok büyük olacak.
SilÇok doğru.
YanıtlaSilHocam doları carry trade için sabit tutmak enflasyonu kısmen düşürmez mi? Sonuçta ithal girdi mallarının fiyatını sabitlemiş oluyorsun, ithal ürünler de gittikçe cazip hale geliyor. Beklenti körüklüyor bir yere kadar tabi ki de, herhalde şişe suyu ithal ettirecek kadar gidemez... mi?
YanıtlaSilEnflasyonu denetlemekte işe yarar ama başka açıdan da sigortaları attıracak tehlikeler yaratır.
SilSağolun
SilMerkez bankası toplantı sonucu.ÖNGÖREMEDİĞİMİZ TEHLİKE.................
YanıtlaSilÖcü çıkabilir. Aklıma o geldi.
SilÖCÜ(Öngörülen Çöküş Üçgeni) bahsettiğiniz finansal tehlike bu, değil mi hocam?
Siladsız 16:38, keskin zekanıza sağlık :-)
SilHocanın bahsettiği Overleveraged Credit Unwind (OCU) türü bir kriz tehlikesi de olabilir.
Siladsız 14:42 seni de tebrik ederim sende güzel yerden yakaladın.
Sil6 AYDIR dezenflasyon başlayacak diyorlar.enflasyon yüzde 62.
YanıtlaSilGeçen ay % 71 idi demek ki başlamış.
SilBir ayda 9 puan inebiliyorsa, yılsonuna %38 olabilir.
SilHOCAM likide fazlalığı neden sorun oluyor.
YanıtlaSilLikidite fazlaysa harcama da fazla olacak demektir. Harcama fazlaysa talep, talep fazlysa fiyat artışı kapıda demektir.
Silparanın bollaştığı yerde tüketim artmaz mı? Tüketimin arttığı yerde arz yeterince artamazsa paranın değeri kalır mı? değersizleşen para fiyatların artmasını sağlamaz mı? artan fiyatlara karşın ücretler yerinde sayar mı? artan ücretler maliyet artışını sağlamaz mı? bu da tekrardan fiyatları yükseltmez mi? yükselen fiyatlar karşısında ücretler de yükselmeyi beklemez mi (bknz. asgari ücret talepleri)? zincirli sarmalı döndür döndür oku, kaos gibi değil mi?
SilFazla likidite olduğunda depolama sıkıntısı da oluşuyor.
Sil500 veya 1000 tl'lik banknot basılırsa,biz daha yolun başındayız demektir.
YanıtlaSilBasmazlar.
SilBasılmazsa yolun sonunda mıyız?
SilHocam, görece yüksek faizin enflasyona şöyle bir katkısı olabilir. Bankadaki TL mevduatlar da şu an şişiyor. Yani tasarruftaki TL arzı artıyor. Eğer bir çalkantı olursa dolara geçmek isteyecek TL miktarı fazla. Bu da kurda çok sert hareketlere yol açabilir. Sonuç yine maliyet enflasyonu olur.
YanıtlaSilTürkiye ekonomisinin yakın geçmişine bakınca çok uzak bir ihtimal gibi durmuyor.
Teşekkürler
Sayın yazar, bir sonraki yazınızda Avrupa Birliği ülkelerindeki örneğin Almanya enflasyon sepetine göre ülkemizdeki enflasyonu hesaplayıp, bunu 2020 sonrası 6 aylık dönemler halinde memur, emekli, asgari ücretli zamlarına yansıtarak olması gereken bugünkü memur, emekli, asgari ücretli maaşı kaç lira olmalıydı ve mevcut maaşlarla olması gereken maaşları karşılaştırırsanız merak edenler için alım gücündeki kayıp açısından çok aydınlatıcı olur, dikkate almanız dileğiyle iyi günler ...
YanıtlaSilMeraklı birisi yaparsa ben de öğrenmiş olurum.
Silhocam, 16mbit hızında internet bile taahhütlü fiyatı aylık 579 tl olmuş. Tüm temel tüketim ihtiyaçları üzerindeki artan vergi yükü ve fiyat artışları iyice nefessiz bırakacak herkesi. Hal böyleyken enflasyon tek haneye inecek rüyası kuranlar var. Bu ezici ekonomiye karşı kendimizi nasıl kurtaracağız? Yontma taş devrine mi dönsek ne yapsak :(
YanıtlaSil16 milyon emekli, 5 milyon memur, 5 milyon sosyal yardım alan vatandaş.Bu ülke EKONOMİ açıdan sittinsene düzelmez.
YanıtlaSilSittinsene 60 sene demektir. O zaman siz krizden çıkışın 2084 yılında olacağını öngörüyorsunuz sanırım.
SilHocam merkez bankası bu kadar dövizi ne yapacak? KKM'deki zararı bertaraf etmek istedikleri için mi acaba carry trade yolunu açık tutuyorlar? Aksi halde enflasyon baz etkisiyle düşüş eğilimine girmişken, faizin de kademeli olarak düşürülmeye başlanması gerekmez miydi?
YanıtlaSilRezervlerine ilave ediyor şimdilik. Ama her çıkışın bir inişi vardır.
SilMatrahta ZARAR yazan firma onlarca araba,EMLAK alıyor.denetleyen yok,nerede bu para diyen yok, NASIL bir ülkede yaşıyoruz ANLAMADIM.
YanıtlaSilEn yukarıdakilerin aynı şeyleri yaptığı bir ülkede aşağılardan farklı şey beklemeyin. Memleketin bütçesi 2,7 trilyon TL açık veriyor, yukarıda şatafattan dirhem vazgeçme yok.
SilYukarı dediğiniz yer neresi hocam?
SilAVM sahibi konkortota ilân ediyor.AVM içindeki işyeri sahipleri biz kazanıyoruz,niye kapatıyorsunuz diyor.vela havle,vela kuvvete.
YanıtlaSilTC de sosyal konut ve ticari işyeri kiraları aynı yasaya bağlanırsa ülkeye 20 yılda geri dönsün diye avm yapanlar konkordato ilan eder, koydugumu 2 yılda almam lazım deyip ilk fırsatta %100 zam yapanlarda para kazanıyor
Silhukuk en önemli iş kalkınma için
Hocam yöneticiler, beklentilerin pozitif yönde ilerlemesi için hayal satıyorlar. Nebati döneminde de bu durum çokça yaşanmıştı. Belli bir tarihte hedef konuluyordu, o tarih geldiğinde ise hedefe ulaşılamıyordu ve tarih sürekli öteleniyordu. Böylece güven sarsılıyordu. Artık sözlere itibar eden olmuyordu. Hükümetin öncelikle bu güven algısını tamamen dürüst ve şeffat bir hale getirmesi lazım. Veriler doğru sunulmalı, gerçekçi hedefler konulmalı ve bu hedeflerin başarılabilir olduğu kanıtlanmalı. Aksi halde güven kaybediliyor ki en tehlikelisi de aslında bu. Çünkü güvensiz bir ortamda kimse yatırım yapmak istemez.
YanıtlaSilBen olayı çözdüm.Devamlı olarak öteleniyoruz.
YanıtlaSilBEDAVA
SilBedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Orhan VELİ
Hocam idarecilerin yıl sonu enflasyon tahmini nedense hiç tutmuyor. Bölüm sonu canavarını bir türlü geçemiyoruz.
YanıtlaSilÇünkü onlar tahmin yapmıyor algı yapıyor.
SilBir anne baba evinin tapusunu evladina bile kolay kolay vermezken koskoca ulkenin tapusunu bu halk koşa koşa giderek bir şahsa verdi. Utanmadilar. Sürekli makarna kömür verilecek kömür verilecek secim dönemlerinde havadan binlerce lira oy rüşvetleri yağacak. Padişah sürekli city of london dan sicak para getirip ucuz ucuz dagitacak ve hicbir iktisadi değer üretmeyen ülkede herkesin cebine borç karşılığı pahali cep telefonları girecek. Bir araba vidasi bile takmamis insanlar dis borç stokunun 4 kat artması karşılığında araba çekecek altina. Bir ıktisat hocamızın cok sevdiğim bir sözü vardir. Der ki hocam; bu halk ülkeyi kim en cok borclandirirsa onu çok sever. O yuzden biz turk halki hak ettiğimizden cok daha az eziyet cekiyoruz. Cok daha fazlası gerekir. Bedavaci belesci kolpa bir halkiz. Bur de utanmadan aglamamiz yok mu. Bitiyorum ya.
YanıtlaSilMaalesef gerçekler bunlar.
Sil%38 için mucize mi gerekiyor? Uluslararası geçerliliği olan TÜİK her zaman yaptığı gibi bu mucizeyi gerçekleştirir. Ayıp olmasın, ısmarlama olduğu kör göze belli olmasın diye belki bir iki puan üstünde ilan edilir, olur biter. Kim bu uluslararası geçerlilik payesini veriyor TÜİK verilerine? Bank of America mı? Citibank mı?
YanıtlaSilUluslararası İstatistik Kurumları Birliği (Federation of International Statistics Organization) kısa adıyla FISO , her yıl kendisine bağlı üyeleri denetime tabi tutmaktadır. TÜİK de bu denetimlerden geçmiş ve approval yani onay almıştır. (www.fiso.org/auditingresults/2023/europeancountries/turkey/turkstat/hfh_ld2556nb)
SilHükümet hep faiz lobisine karşı savaşacağız diyordu, faiz lobisinin resmen içine düştü. Çünkü Japonyadaki fonlar bile Türkiye'ye geldiyse, tüm dünya için bir faiz cennetine dönüştük demektir. Enflasyona savaş açacaklarına faize savaş açtılar. Böylece enflasyon patladı. Kısacası bilimden uzaklaşanı kurt kaptı. Tüm ülkenin kaderini ekonomiden anlamadığı halde ekonomist olduğunu iddia eden ve ekonomi bilimine aykırı hareket etmeyi ''bu da benim tezim'' diye savunan bir kişinin iki dudağı arasına bırakırsak, sonuç da böyle olur. Şimdi içine düştüğümüz girdaptan bir türlü çıkamıyoruz. Olan ülkenin zavallı insanlarına oldu. Emekli perişan vaziyette, gençler işsiz ve evlenemiyorlar. Ülkede kirasını ödeyemeyenler ordusu var ve mahkemeler dolmuş, taşmış vaziyette. Milyonlarca insan yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşıyor. İnsanların %80'i mutsuz. Gelecek hayalleri de elinden alınmış. En acısı da bu. Aslında ülkede her 5 kişiden 4'ünün psikolojik desteğe ihtiyacı var. İnsan gibi insani şartlarda yaşayabilmek maalesef bu ülke insanına çok görüldü. Peki, tüm bunlar kimin yüzünden oldu? Cevap çok basit. Tüm bunların müsebbibi, bu ülkenin ekonomisinden sorumlu olduğunu iddia eden kişidir. Bu nesil, bu acı tecrübeyi bizat yaşayarak deneyimledi. Bundan sonraki gelecek nesillere de Atatürk'ün, ''Bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin'' sözü ders olsun. Hatta bu söz, bütün okulların giriş duvarına yazılsın (ama nerdeee) Sözün özü öyle bir sistem olmalı ki, monorji ve onun bütün türevleri yıkılmalı ve kimse bir daha bilime aykırı hareket edememeli. Çünkü günün sonunda bedel ödeyenler, bu ülkenin evlatları oluyorlar.
YanıtlaSilAynen sokakta, restaurantlarda, AVM'lerde ya da tatil yerlerinde mutlu olarak gördüğümüz insanlar ülkenin aslında %20'lik kısmını oluşturuyor. Bir %20'lik kısım daha var, onlar da aslında mutsuz oldukları halde mutlu görünmeye çalışan iyimser insanlar. Geri kalan %60'lık kısım ise tamamen mutsuz. Bunlar rol bile yapamıyorlar. Kimse hikaye anlatmasın. Ekonomik koşullarla mutluluk doğru orantılı. Bir baba eğer çocuğunun ihtiyacını karşılayamıyorsa, o baba asla mutlu olamaz.
SilHocam enflasyonun aslında yüzde 100'den fazla olduğunu hepimiz biliyoruz. Tüik çeşitli dalavereler ile bu enflasyonun ancak yarısını açıklıyor. Çeyreğini açıklamalarının önündeki engel nedir? Sonuçta ikisi de yalan, yalan kuyruklu olunca farklı sorunlar mı çıkıyor?
YanıtlaSilDoğru açıklarsa memur ve emekliye iki kat zam verilmesi gerekecek
SilMahfi Hocam, ben mühendislik eğitimi aldım. Kura nasıl müdahale edildiğini anlamaya çalışıyorum. TL mevduat faizinin kura etkisini anlayabiliyorum. Bir de kurun sabit tutulması için SWAP kanallarının kapalı ya da sınırlı tutulduğunu yazanlar var, bu SWAP mekanizmasını ve kuru nasıl etkilediğini nasıl öğrenebilirim?
YanıtlaSilBankaların döviz swapı yaparak borçlanması önlenirse döviz bollaşmaz kur yükselir. Tersi olursa döviz bollaşır kur düşer.
SilHocam, yanıtınız için teşekkür ederim. Ayrıca konuyla ilgili 13 Nisan 2020 tarihli Döviz Swapı İşlemi başlıklı yazınızı da bulup okudum. Aklıma takılan soru, swap kısıtlaması eğer kuru yükseltirse şu an niye yükseltmiyor? Bankalar, (tek belirleyici olmak isteyen) merkez bankası dışında yurtdışından (daha gerçekçi faizlerle) döviz alamasın diye böyle bir kısıtlamaya gidilmiş olabilir mi? Bu arada, meslekten olmayan biri olarak, Friedman isimli ekonomistin videosunu izledim, enflasyon ve para emisyonu grafiklerindeki paralelliği gösteriyordu. Enflasyon %100 ise, geçen yıl dolaşımda bulunan para kadar TL basılmış anlamına geliyor. Vay be, keşke ekonomi okusaydım :) Rishi Sunak videosu izledim, TV programında enflasyonun bir vergi türü olduğunu söylerken, sunucu onu susturdu. Enflasyon, gerçekten bir vergi türü ise, en azından bir süre neden düşürmeye çalışsınlar ki ?
Silhocam ne zaman batacagız?
YanıtlaSilEkonomide dip diye bir şey yoktur. Yanlış politikalar ve doğru politikalar vardır. Evrende -273,15 º (eksi 273,15 derece ) , bundan daha dibi yoktur varsa da biz bilemeyiz. Çünkü bu sıcaklıkta evren ölmüş demektir. Ekonomide dip varsa bu ölüm demektir.
SilExcel bilgisi olan herkes bu tabloları bir kaç dakika içinde düzenleyebilir. Sonuçta hayatın gerçekleri ile bu tablolar uyuşmuyor.
YanıtlaSilE düzenleseydiniz o zaman.
SilHocam sinirlenmeyin. Karşılıksız çaba ve emeklerinizi bizler görüyoruz.
SilHocam ben Excel Tablosunu sizin için söylemedim. Hükümet bu işi excel ile yürütüyor. Sizi yıllardır takip ediyorum. Hazine , Light Günlük , Krizleri Nasıl Çıkardık (Ercan Kumcu ile ), Ekonomi Politikası (Ercan Kumcu ile ) Kitaplarınızı 1997'den beri alıp okudum. Kendime yazılarınızı günlük takip ediyorum , sürekli yorum yapıyorum. Kitaplarınız Binbeşyüz üzerindeki kitabımın arasında durmaktadır. Yanlış ifade için özür dilerim.
SilEstağfurullah, ben yanlış anlamışım, kusura bakmayın. 🙏
Silhocam siz TCMB'nin yıl sonu enflasyon tahminin tuttuğunu hiç gördünüz mü?
YanıtlaSilHiç.
Sil1930-1939 arasındaki tüm tahminleri tutmuş hocam. 1939'da 2. Dünya Savaşı nedeniyle sıkıntı olmuş tahminlerde.Ama 1945-1950 arası yine tüm tahminler tutuyor.
SilHoca 1950 doğumlu. Dolayısıyla şu ana dek tahminin tuttuğuna hiç şahit olmamış.
SilHOCAM,her kazançtan vergi alınıyorsa,borsa kazancından şimdiye kadar vergi alınmaması mantık dışı değilmi.
YanıtlaSilOnun için her türlü muaflık ve istisnanın kaldırılmasını öneriyoruz.
SilŞu an ekonomide hiç mi iyi bir şey yok HOCAM.
YanıtlaSilOlan bir iyilik varsa ve biz atlamışsak, siz yazın hepimiz öğrenelim.
SilGeorge Orwell , bugünkü durumumuzu görse nasıl düşünüp yazamadım diye hayıflanırdı.
SilYazmış zaten.
SilHOCAM elinizde imkan olsaydı,ekonomide yapacağınız İLK hamle ne OLURDU.
YanıtlaSilHukukun üstünlüğünü getiri yani herkese eşit uygulanmasını ve yargı kararlarına uymayan her kim olursa olsun cezalandırılmasını sağlayacak bir anayasa değişikliği yapılmasını sağlardım.
SilHocam bence bizim ülkenin sorunu cok daha derinlerde. Siyasetciler halkı parmaklarında oynatıyor, ama bu siyasetciler de halkın aynası, sadece onları suçlayarak bir yere varamayız. Çare elbette yapısal reformlar, ancak hakkıyla kim yapacak bu reformları!!!!! İki yol var, 1- Ya halk uyanacak gerçek anlamda bir denetim sağlayacak 2-Ya da Atatürk gibi birini bekleyeceğiz...
SilHOCAM EKONOMİDE FİYAT artışları dezenflasyona sebeb olurmu.insanlar ürün almaktan vazgeçse
YanıtlaSilEğer gelirler aynı kalır da fiyatlar artmaya devam ederse bu dediğiniz olur.
SilEnflasyonun düşmesi için:-Kredi faizlerinin daha da yükseltilmesi, -Maaşlara daha da düşük zamlar yapılması,-Kamu çalışan sayısının azaltılması,-Emeklilik sisteminin zorlaştırılması,-Ülkenin kamburu haline gelen sığınmacı sayısının azaltılması,-Adil bir vergi sisteminin getirilmesi,-Nüfusun azaltılması kanaatindeyim.
YanıtlaSilSarayın ve yöneticilerin masraflarını normale indirmeden hiçbir şey olmaz.
SilSn.Hocam,
YanıtlaSilMuhtemelen sizin hesapladığınız aralıkta bir enflasyon oranı açıklanacaktır.Fakat bence önümüzdeki yıllarda ekonomik alanda ülkenin gerçek sorunu kalıcı hayat pahalılığı olacaktır.
Diyelim ki,enflasyon 2 sene içinde tek haneye düştü ve bunun sonucunda çalışanlar,emekliler maaşlarına yıllık %5-10 zam almaya başladı,bu kesim hayatını bu fiyat seviyesinde nasıl sürdürecek?Esas sorun enflasyon tek haneye düştüğünde su yüzüne çıkacak.Çalışan kesim son 2 yıldır maaşlarına görece “yüksek oranda” zamlar aldı,tek haneye indiğimizde bu maaş zamları da hayal olacak.İşte buna kalıcı hayat pahalılığı,fakirleşme ve ekonomik düzenin temelden değişimi denir.
Türk Milleti olarak,10 yıldır sayıları net olarak belli olmayan milyonlarca mültecinin tüp bebek ve her türlü cerrahi operasyon dahil birçok ihtiyacını vergilerimizle karşılıyoruz.Bu sürdürüledir bir durum değildir.Bozuk ekonomi üzerindeki en büyük yüktür.Ayrıca ekonomi çevreleri yaptıkları analizlerde şöyle bir hataya düşüyorlar,bugünün sorunlarının dünün yöntemleri ile çözülmesini bekliyorlar.Son 40 yılda birçok kriz yaşadık fakat hiçbir zaman yumurtanın,simitin fiyatı tartışılmadı,gelir dağılımı böylesine bozulmadı.
Özetle,Ağustos 2024 tarihi itibariyle Türkiye’de enflasyonu düşürecek tek şey kur şokudur.Şu anki durumda olması gereken budur.Tam 3 yıl önce bugün $ kuru 8.65 TL idi,şimdi 33.5 Lira yani yaklaşık 4 kat artmış diyelim,buna rağmen birçok mal ve hizmet en az 10 kat arttı.Bu demek oluyor ki,$ kurunun yaşadığımız enflasyonla ilgisi sınırlıdır.Dolar kuru olması gerektiği yere hızlıca gelirse,reel sektör bu şokun etkisiyle sarsılır mal ve hizmetlerine zam yapamaz.Binlerce mağazası olan işletmeler en az %10 küçülmeden enflasyon düşmez.Al satçı,komisyoncu,aracı gibi hiçbir değer üretmeden para kazanan kesim ciddi bir küçülmeye girmeden,kısaca “yazar kasalar parçalanmadan”,1-2 milyon kişi işsiz kalmadan 50 milyon insan fakirleşmekten kurtulamaz.Yine tekrarlamakta fayda görüyorum;
İki seçeneğimiz var; Ya küçülüp enflasyonu ve hayat pahalılığını yeneceğiz,ya da büyümeyi sürdürüp fakirleşeceğiz.
Saygılarımla,Fatih Gülşen
Teşekkürler paylaşım için.
SilHocama soru o zamanları yaşayan biri olduğunu bilerek. Hocam Türkiyenin en karanlık senelerinde dahi gerek 1979 gerekse 1994 yılında enflasyonu kafalarına göre bu vatanleri gibi hesaplayabiliyor mıydı? Yoksa adiller mıydı?
YanıtlaSilBen enflasyon verilerinin geçmişte bu şekilde manipüle edildiğini hiç görmedim.
SilHocam Excel Tabloları ile ekonomi Manipule ediliyor.
SilAnladım.
SilHocam, selamlar. Umarım keyfiniz sağlığınız yerindedir.. İÜ İktisat bölümü öğrencisiyim. Hafize Gaye Erkan'ın Guvernörlük döneminde uyguladığı politikalara ilişkin olumlu ve olumsuz görüşlerinizi paylaşmanızı rica edebilir miyim?
YanıtlaSilHerhangi bir politika uygulamadığı için olumlu olumsuz bir şey yazmak mümkün değil.
SilHocam 9 milyon küsurluk Macaristan olimpiyatlarda 6 altın madalya aldı. Biz neredeyse onlardan 10 kat daha fazla nufüsa sahipken tek bir altın madalya bile kazanamadık. 3-5 milyonluk küçük ülkeler (Gürcistan, Bulgaristan) bile bizi geçti. Bu durumun sebebi nedir hocam? Eskiden Naim Süleymanoğlu vardı, gururumuzdu fakat o bile yetişirken, eğitimini başka topraklarda almıştı. Milli takıma bakıyoruz, Milli takımın da neredeyse yarısı, Almanya'da yaşayan 3 milyon Türk arasından çıkmış. Sorun sizce nedir hocam?
YanıtlaSilMacaristan büyük ülke ama 70bin nüfuslu Dominika bile altını aldı bizi geçtiyse bu durumun sebebi siyasidir.
Silİktidar muhalifiyim ama sebep siyasi falan değildir. Türkiye olimpiyatlarda güreş ve halter (kısmen de boks) dışında tarihinde hiçbir zaman başarılı olmadı. Halterde Naim Süleymanoğlu sayesinde esen rüzgar o sahneden ayrıldıktan sonra bitti. Güreşte 1970'li yıllardan beri düşüşteyiz. 1990'lı yılların ortasında bir toparlanma var ama orda 2000'li yıllarda tekrar düşüşe geçiyor. Boksta zaten saman alevi gibi anlık başarılar var. Kabul edelim, bir spor ülkesi değiliz. Gençlerimiz spor yapmıyor. Lisanslı sporcu sayımız az. Her şey siyasi değildir. İğneyi kendimize de batıralım.
Silİnsanları spora, sanata, kültüre, bilime teşvik eden bir sistemimiz yok. Koskoca holdingler (bir ikisi hariç) spora para ayırmıyor.
SilSporcuların olimpiyatlara katılması belli olmadanki aşamayı geçtim, oyuncuların olimpiyatlara katılması belli olduktan sonra acaba Spor Bakanlığı ne yaptı? Kendilerine tahsis edilen makam arabalarını topu topu 102 oyuncunun hizmetine de sunabildi mi, yoksa bu oyuncular evlerinden uzak mesafedeki tesislere dolmuşlarla gidip, antrenmanı, trafik stresinin ardından mı yaptılar? Kafalarının bir köşelerinde sürekli zihinsel yorgunluk, ay sonu ödenecek kira ve geçim derdi mi vardı? Nasıl beslendiler? Haftada kaç kere et yiyebildiler? Olimpiyatlara hazırlanma sürecinde tüm bunlar takip edilebildi mi yoksa herkes kendi hallerine mi bırakıldı? Oysaki alınacak tek bir altın madalya bile ülke reklamını yapma açısından milyon dolarlara bedeldi. Tesisleşme ve her branşın her ilde hatta her ilçede yaygınlaştırılması hususuna ne kadar eğildik? Gerekiyorsa yurt dışından en kaliteli hocaları getirebildik mi? İnsanlara sporu sevdirebildik mi? Yoksa geçim derdine düşmüşken, spor bizim için lüks müydü? Ya da sadece belli yetenekleri olan hırslı insanların zor koşullardaki kişisel gayretinden mi ibaretti?
Sil"İnsanları spora, sanata, kültüre, bilime teşvik eden bir sistemimiz yok" demişsiniz, bence tüm sorunlarımızın temelide bu. Bunları talep eden halk yokki. Beklentilerimiz hep nicelik üzerine. İnsanlar devletin enflasyon zaafına yatırım yapıyor, hükümetler insanların nicelik zaafına oynuyor. Kalkınmayı talep etmedikçe bu kısır döngü sürer gider.
SilHocam özellikle haziran ayında sanayi de ciddi bir daralma başladı. Sanayi işletmeleri gerek İç talepte azalma gerekse de kredi faizlerinin çok yükselmesi nedeni ile hem kredi yenilemesi yapmakta zorlanması hem de kurlarin düşük tutulması nedeni ile dis ticarette rekabet gücünün zayıflaması ve dis talepte de azalma yaşanması nedenleriyle istihdam da düşüyor. Hocam bu mikro iktisadi durum da enflasyonda yukarı yönlü baskı oluşturacak yakın zamanda diye düşünüyorum. Siz ne düşünüyorsunuz Hocam. Yani bir yandan üretim hacminde düşüş arz yönlü daralmayi bu da enflasyonu yukarıya dogru baskilamayi fakat istihdam düşüşü de talepte azalmayi getirecektir. Peki bu noktada istihdam daralması enflasyonu aşağı yönlü baskilarken arz daralması yukarı yönlü baskilayacaktir. Peki hocam.hangisi daha baskın olabilir sizce?. Naçizane talep esnek, arz ise kati yapıdadır kanaatindeyim. Talep asla sifirlanamaz fakat üretim sıfirlanabilir. O yüzden bence enflasyonun yukarı yönlü olması daha kuvvetle muhtemeldir. Hocam sizin beklentiniz nedir?.
YanıtlaSilHaklısınız.
SilHocam develüasyona beşmi kaldı?
YanıtlaSilDalgalı kur rejiminde devalüasyon olmaz. Kur sabit bir merkez tarafından belirlenmez. Piyasadaki arz-talep dengesine göre şekillenir. Bu kapsamda Türkiye'de her an devalüasyon olabilir.
SilHocam açıkçası bu yazınızın ENAG tarafından açıklanan enflasyona göre olanını da görmek isterim. Teşekkürler.
YanıtlaSilBakacağım.
SilHocam, Japonya kaynaklı carry trade krizi hakkında ne düşünüyorsunuz?
YanıtlaSilhttps://www.mahfiegilmez.com/2024/07/kkmden-carry-tradee.html
SilHocam iktisattan olumlu olumsuz her türlü gelişmenin sadece siyaseti değil sosyal yaşamı değil sportif başarı durumunu da zamanla etkilediğini düşünüyorum. Mesela ülke ekonomisinde biraz da olsa üretim kültürü varken futbol takımlarımızın başta galatasaray olmak üzere alt yapısından futbolcu ürettiğini görüyorduk. Biz UEFA kupasını kazandığımızı takımımızın yarısı neredeyse alt yapı oyuncusu idi. Şimdi ülkeniz gibi sürekli ithal ediyoruz. Bu konudaki fikriniz nedir hocam.
YanıtlaSilÇok doğru. Toplum inanılmayacak derecede moralsiz, buradan altyapı oyuncusu çıkmaz.
SilEKONOMİK KURTULUŞ REÇETESİ:
YanıtlaSil1-)Kredi faizlerinin yükseltilmesi,2-)Maaşların kamu da düşürülmesi, 3-)Emeklilik reformu.40 yıllık prim şartı ve 70 yaşı doldurma şartı emeklilikte, 4-)Memur sayısının azaltılması, 5-)Kamu sektöründe istihdamın azaltılması, 6-)Nüfusun azaltılması, 7-)Zorunlu eğitimin 12 yıldan 4 yıla düşürülmesi, 8-)Üniversite kontenjanlarının %25'e düşürülmesi,9-)Meslek ortaokullarının açılması.Ve meslek liselerinin kontenjanlarının artırılması,10-)Kamu da tasarrufunun artırılması ve uymayanlara ağır cezalar uygulanması,11-)Çalışma saatlerinin kamu özel sektör fark etmeksizin 6 saate düşürülmesi, 12-)Dolaylı vergilerin azaltılması ve kapsamlı bir vergi reformunun yapılması.
10 numaralı önleme kadar olanlar yapılabilse de 10 numaralı olan yapılamıyor. Çünkü en fazla tasarrufun yapılması gereken yerler en üst makamlar.
Sil"Nas ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı konkordatodur."
YanıtlaSilSayın Eğilmez, Bildiğiniz gibi iyileştirme döngüsünün 4 elemanından biri Kontrol et olarak bilinir.(Planla, Uygula, Kontrol et ve Önlem al). Kontrol etmek'de yapılan uygulamanın ölçümlerine dayanır. Başka bir ifade ile "Ölçemediğiniz bir şeyi kontrol edemezsiniz".Burada kritik olanın yaptığınız ölçümün doğruluğu olacağı anlaşılmalıdır.Yoksa Planınız her zaman sizi yanıltır.Tabi bu söylediklerim daha çok doğa bilimlerine dayanan sistemler için geçerli. Sosyal bilimlerde İktisadi planlamanın çok tartışmalı TÜİK verileri ile (?) ne sonuç elde edilir bilemiyorum.Saygılar
YanıtlaSil