Ne Oldu da Dolar Kuru Uçtu?
Benim çocukluğumda saatler mekanikti, pilli saatler yoktu. Mekanik saatler zemberek denilen bir yay yardımıyla çalışırdı. Zemberek, bir merkezden verilen hareketle kendi içine sarılan ve enerjiyi (bir cismin hareketinden dolayı sahip olduğu enerji) depolamak için kullanılan bir çeşit yaydı. Saatin kurma düğmesi sürekli ileri doğru çevrilerek zembereğin ve dolayısıyla saatin kurulması sağlanır, sonra saat bu zembereğin hareketiyle çalışırdı. Saatin kurma düğmesini her çevirdiğinizde zemberek biraz daha sıkışır ve düğmeyi çevirmek zorlaşırdı. Kurma düğmesine baskı uygular da zorlarsanız zemberek mekanizması kırılır, yay boşalır, saat çalışmaz hale gelirdi. Çocuklara saat alındığında kurma mekanizmasına dikkat etmeleri gerektiği söylenir “fazla zorlarsan zembereği boşalır, saat bozulur” diye tembih edilirdi.
2021 yılının Eylül ayına girildiğinde
enflasyon da TCMB faizi de yüzde 19 idi ve enflasyonda yükselme eğilimleri
vardı. Doğru para politikası faizi 1 veya 2 puan artırarak bu yukarı gidişi
durdurmaya yönelecek politikaydı. Daha az doğrusu faize hiç dokunmamak şeklinde
bir uygalamaydı. TCMB tam tersini yaptı ve faizi düşürmeye başladı. Bu yanlışa
iki yıla yakın bir süre devam etti ve faizi yüzde 8,5’e kadar indirdi. Bu
yanlış yaklaşımın sonucu olarak enflasyon yüzde 70’lere yükseldi. Hükümet, zaman
içinde, bu yanlıştan dönmek yerine peş peşe yeni yanlışlar yaptı: Fiyatlara
müdahale etmeye ve enflasyonu o yolla denetlenmeye çalıştı. Piyasa ekonomisi
içinde kalarak bunu yapmanın imkânsız olduğunu göremedi. İki yüz yıl öncesinin
trampa ekonomisi mantığıyla ekonomi politikası uygulamaya çalıştı. Başlangıçta
olumlu sonuç alınır gibi oldu. Hep böyle olur zaten. Enflasyon, önceleri baz
etkisiyle sonra da fiyatlara, piyasaya ve kurlara yapılan baskılarla inişe
geçti. Bunun sürdürülebilir olmadığını da defalarca anlatmaya çalıştık. Yanlıştan
dönmek yerine başka yanlışlar art arda geldi. Kuru tutmak için kur korumalı
mevduat adı altında aslında döviz olan ama TL gibi görünen yüksek faizli bir mevduat
uygulaması devreye sokuldu. Milyarlarca dolarlık bir maliyete ulaştı. Nasıl
çözüleceği bilinmiyor ve sorun ertelenerek zamana terk ediliyor. Bir yandan da bankalara
baskı yapılmaya döviz alım satımı denetlenmeye başlandı. Bir süre de böyle
idare edildi.
Benim yanlış diye yorumladığım bu
ekonomi politikası bazı başka yorumculara göre bilerek istenerek seçim
kazanmaya yönelik uygulanan bir politikaydı. Bu yorumu yapanların haklı
olduğunu düşünüyorum. Ekonomi politikası yaklaşık iki yıldır tümüyle seçime
endeksli olarak yürütüldü ve ekonominin ağır yara almasına aldırış edilmedi.
Enkaz Başlıklı 5 Mayıs tarihli
yazımda şöyle yazmıştım: “Siyasal iktidar, çeşitli hamlelerle bu feci enkazı
seçime kadar gizlemeyi başardı. Pek çok kişi durumun iyi olduğunu sanıyor. Eğer
iktidar el değiştirirse yeni gelenler bu feci tabloyu devralacak. Ve eğer bu
durumu halka anlatmayı başaramazlarsa enkazı onların yarattığı sanılacak. Eğer
iktidar değişmezse, tarihimizde ilk kez bir siyasal iktidar kendi kendisine büyük
bir enkaz devretmiş olacak.”
Aslında bugün gelinen aşamada,
zembereğin boşalmasıyla birlikte, dolar kuru, normal düzeyine geldi. Buradaki kritik
mesele bugün gelinen aşamanın gelinmesi gereken aşama olup olmadığı meselesi. Eğer
ekonomi politikası ne pahasına olursa olsun seçim kazanmak amacıyla bu şekilde
popülist yaklaşımlarla yürütülmeseydi ne enflasyon ne de kur böyle bir oynaklık
içinde olmayacaktı. Bu yanlış ama popülist olduğu için oy getirici siyasetle seçim
kazanıldı ama tarihte belki de ilk kez bir iktidar kendi kendine enkaz
devretmiş oldu.
Yeni kitabım Fon'un kapak
yazısında bir Çin Atasözü var: "Kara gömülen ceset yazın ortaya çıkar.”
Yaz geldi.
Hocam, dolar yükseldi falan diye bir şeyler duydum, çıkıp biraz dolaşıp baktım, bütün AVM'ler, restoranlar dolu, her yerde lüks araçlar, herkes mutlu, zil takıp oynuyor. Sıkıntı yok bence...
YanıtlaSilParası olan yaşıyor dostum.
SilKafa hala basmıyor
SilAltta kalanın canı çıksın mevzusu. Bu enkazı gören, gidişatın iyi olmadığını fark edenler seçimden sonra umursamamaya başladı. ALTTA KALANIN CANI ÇIKSIN
SilErken talep. İnsanlar enflasyonun artacağı beklentisi içerisinde olduğundan yarın daha pahalıya alacağı malı veya hizmeti önceden talep ediyor.
SilHahahaha.. Tam aktrol gibi yazmışsın..
SilBide bnm gibi sabah çıkıp hafta sonu yapılacak düğün için altın alsaydın görürdün sıkıntıyı
Siz iyi bı takipçi olsaydınız hocamizin bununla alakası bı yazısı da var.
Silooof ooff !! dolar yükseldiğinde ekonomik aktivitenin anlık olarak yansıyıp duracağını nerden çıkardınız mesele bu kadar basite indirgenmez ki kompleks ekonomi olgusunun sadece dolarla değişeceğini kimse söylemiyor. Mesele yatırım, belirsizlik, gelir adaletsizliği ve transformasyonu, dengesizlik, satınalma gücü gibi konulardır. Birazcık farklı düşünmeye odaklansanız, araştırsanız anlarsınız.
SilYanlış yerleri geziyorsun. AVM’ler üst gelir grubunun evde klimalı yer arayan avare gençlerin dolaştığı yerdir. Ondan kalabalıktır.gece kondu semtlerini pazarları., halk ekmek satan yerlere de bakınız lütfen
SilHala böyle soranlar var yaa.! Maaşlıdan, emekliden, esnaftan eksilen parayı ocakta yakmıyorlar. Zengini daha zengin ediyor.
SilEtrafta lüks araçların olması, sadece geliri yüksek kesimin dışarı çıkabildiğini ve alışveriş yapabildiğini gösteriyor. Mesela Avrupa'da hem cadde he md AVM otoparklarında lüks araçların yanı sıra çok eski model araçların da olduğunu görebilirsiniz. Bu, o ülkenin fakir olduğunu değil, geliri düşük insanların satım alım gücünü koruduğunu gösterir.
SilTürkiye'de düşük gelir grubundan yüksek gelir grubuna ciddi bir servet transferi oldu maalesef.
Sen AVM lerde nufusun %1 ini gorussun, digerleri evinde cig sogan yiyor.
SilSen şimdi seçimlerde oy da vermişsindir.
SilO avm de gördüğün adamlar kur korumalı hesabı olan adamlar. İşte hep lüks arabalar da onların. Zengin daha zengin oldu fakir daha fakir derken buydu kastettigimiz. Daha görecem ben kur korumalı saçmalığını ödemeleri ertelemek isteyip yüksek faizler teklif edilecek. Senden benden vergi olarak çıkıyor işte onlar. Sen onların arabasının markasını konusudur. Birde onları görüp hala para yo diyenler yalan soyluyo demeye devam et. Cahillik mutluluktur diye buna derim ben.
Silİronidir bu herhalde, değil mi?
SilDünyanın en zenginlerinden birisi bir hintli ve 27 katlı malikanesi var. Avm gezip de ekonomi yorumu yapanların gözüyle bakarsak Hindistan bolluk içinde yaşıyor. Bir de avm lerde oturanları görenler trafik ışıklarında kucağında bebeğiyle mendil satanı, çöp kutularını gezerek plastik toplayanları, pazar sonunu bekleyerek çöpe atılan sebze meyvelerden çoluk çocuğunun rızkını çıkarmaya çalışanları neden görmezler? Farklı bir ülkede mi yaşıyoruz?
SilGeniş kitlelerin sefaletinin arttığı her ülkede, büyük kent merkezlerinde, en çok görülen şey, çok zengin, görgüsüz, bir hırsız sürüsünün tüketim çılgınlığıdır.
SilBir de, onlara alık, alık bakıp yalanan, o pislikler gibi olmayı hayal eden garibanlar.
Güzel ironi sevgili Mahdut Mesuliyetli.
SilHocam, iki hafta önce güvenoyu almış bir iktidarın yönettiği ülkede halkın hayatından memnun olması gerekir diye düşünmüştüm ama cevaplara bakınca pek öyle görünmüyor :)
Sil"Avm dopdolu, trafikten araçlar hareket edemiyor" iki kısım da bana aittir.
Sil94 krizi sonrası, Boğaziçinde öğrenci iken, Etilerdeki Akmerkez yeni bitmiş, insanlar öbek öbek oraya giderken kriz söyleminde bulunanlar için ironi için söyledim.
Bir keresinde beşiktaştan taksime çıkmak için otobüse bindim, o zamanlar metro yok, otobüs taksime 40dk da filan çıkar, Dolmabahçe stad civarında Taksim, Eminönü ve Beşiktaş trafiği birleşir, Teşvikiye-Nişantaşından Mecidiyeköyüne giden yol da tıkanır, büyük bir keşmekeş olurdu.
Otobüste yüksek sesle "bi de kriz var diyorlar hiç kriz olsa bu kadar araba olur mu?" dedim, oturan bi beyamcanın çok hoşuna gitti, genç doğru söylüyor, hiç kriz olsa bu trafik olur mu diye yanıtladı.
İnsanlar pırıltılı şeylere bakarlar. Akmerkezin yemek katı yoğunluğuna bakarlarken, kimse sinek kovalayan binlerce esnaf lokantasını görmez. Yazılı basın, Akmerkezden ev alan dönemin ünlülerini ve oraya yemeğe giden mankenleri yazıyordu. Amacım, bu çelişkiyi vurgulamaktı.
90lı yıllarda forumlarda yazdım bu cümleyi, sonra ekşisözlükten birileri de kullandı derken bugünlere geldi.
Kürşat.
Türkiye yeni sömürge bir ülkedir. Ekonomisi de siyaseti de sömürge şartlarında şekillenir.
SilMahdut'u tanımıyor olabilirsiniz...
SilSn Mahdut Mesuliyetli,
SilKılıçdar'ın adamlarının çarşı pazar gezip, dövizi yukarı çıkardığını atlamışsınız.
Teessüflerimi iletirim.
Not: Sn Nebati bey'in ışığı gittiğinde dövize neler neler olduğunu hep beraber görüyoruz, liyakatli yönetim diye boşuna demiyoruz.
#NebatiBakanGeriGelsin, #NebatiBakanDövizAşağı
Mahdut Bey, ben hep 50 liralık yiyorum. Bana ekonomik sıkıntı yok.
SilGodot'yu Beklerken :))
Silmahdut bey avm ve restoranların dolu olması sizi şaşırtmasın halkın %80 her zaman fakirdir %20 si kıyamet koparsa ancak yok olurlar şehrin yüzde 20 si her yerde olurlar çünkü hayat pahalılığı onlar pek ilgilendirmez bir örnek verelim ve konuyu kapatalım mahallede 1000 kişi yaşıyorsa ancak 200 kişiyi her yerde görürsünüz...
SilEn azından 80-85 milyonluk ülkede şehirlerde özellikle büyükşehirlerde yollar AVM'ler her gün dolu olarak gözükür tabi ki.Türkiye kalabalık bir ülke sonuçta nüfus yoğunluğu da yüksektir Türkiye'nin
Sil60 yaşındayım. Kredi kartlarının limitini doldurdum. Niye doldurdum? İleride ihtiyaç duyacağım şeyleri stokluyorum. Çünkü ileride iki fiyatla alacağım muhtemeldir. Kredi kartını ek hesap %1.36 faiz ile kapatıyorum. Gördüğünüz kalabalıkların birisi de ben olmayayım:)
Sil“dolar kuru, normal düzeyine geldi” acaba daha normaline geldi mi?
YanıtlaSilNormal düzeyi hiç kimse tahmin edeme, atılacak adımlara ve söylemlere bağlı
SilParanın değeri olmadığı için herkes harcama yapıyor
YanıtlaSilEvet.
SilŞu da var ki 'İşin en kötü tarafı da böyle bir hatada uzunca bir süre ısrar edince enflasyon kalıcı hale geliyor. ---İnsanlar, fiyatların gelecekte daha yüksek olacağına inanmaya başlamalarıyla birlikte anlık olarak ihtiyaç duymasalar bile ileride ihtiyaç duyacaklarını düşündükleri malları bir an önce almaya çalışmaları talebi yükseltiyor.--- Böylece risk artışından kaynaklanan kurlardaki yükselişin yarattığı maliyet enflasyonu bu kez talep enflasyonuna yol açıyor (öne çekilmiş talep.) Sonuçta enflasyon kendi kendini besleyen bir mekanizma halini alıyor ve yerleşiyor.'
SilHocam ben henüz iktisat 1. sınıf öğrencisi olarak Türkiye ekonomisini müthiş deneysel ve öğretici buluyorum. Yazılarınızın ve kitaplarınızın sıkı takipçisiyim, Türkiyenin uyguladığı bu ekonomik politikalar kısa vadede değişim göstermeyecek gibi duruyor olan her zaman olduğu gibi çinko karbon vatandaşa oluyor.
YanıtlaSilEvet haklısınız, Türkiye sadece ekonomide değil her alanda sosyal laboratuvar gibi.
SilKardeşim, biz iktisat 1 de iken müthiş deneysel ve öğretici buluyorduk.
SilYaş oldu 45, hala deneysel ve öğretici buluyoruz, tek farkımız deneydeki farelerin
biz olduğumuzu anladık, aynen sizin yazdığınız gibi, çinko karbon biziz, kısa vadede değişmeyecek.
Ya bu nasıl bir kıyas nasıl bir mantık
YanıtlaSilMerkez bankası artık döviz satmıyor, insanlar kurun yükseldiğini görüp yatırım için daha fazla döviz alıyor, döviz kurunun düşmediğini gören insanlar bu sefer daha fazla döviz alıyor, döviz kurunun yine düşmediğini gören insanlar bu sefer daha da fazla döviz alıyor ve kur patlıyor.
YanıtlaSilKutlarım On numara tespit
SilHocam bu uygulanan yanlış politika hangi yönüyle seçimlerde koz olarak kullanıldı olumlu bir tarafı var mıydı seçimlere etki eden
YanıtlaSilKuru ve enflasyonu düşük göstererek faizin düşük olduğuna insanları inandırarak oy devşirildi.
SilFinansal okur yazarlığı olmayan bir ülkede ekonominin anlaşılmasını beklemek kırmızı kar yağışını bekkemek gibi.
SilPeki hocam dolarin 1 tl artmasinin maliyeti 330 milyar tl hesaplanmisti kkm de bugunluk yukselisle beraber 200 milyar tl yük getirecek yukselisin surecegini dusunursek bu para nasıl ödenecek? Para basmakla enflasyona ilave kaç puan eklenir? Bu miktar çevrilebilir mi?
YanıtlaSilKKM'de 130 milyar dolar eşdeğeri mevduat olduğunu varsayarsak, Kurun 1 TL artmasının maliyeti 330 milyar TL değil 130 milyar TLdir. (bu da çok büyük bir rakamdır)
SilGeçmiş olsun.
SilSn CatalRhymer,
Silek yük yeter ki TL olsun, kapı gibi merkez bankası var, iki tuş ile borç 0 TL oluverir.
Sanırım cümle düşüklüğü olmuş 330 milyar kisa vadede ödenmesi gereken dış borç yükümlülügu 200 milyar tl de kkm bugunku dolar hareketinin sonucu.
SilAkp'nin seçim basarisi ekonomik buhranı saklaması değildi. Malesef akp sosyal yardımlara muhtaç, kendine bağımlı, ulusal ve uluslar arası gerçeklerden kopuk bir kitle yarattı. Manipülasyon ile bu kitlelere akp dışında kimsenin yardım etmeyeceği telkin edildi. Seçimi kazandıran malsefe buydu.
YanıtlaSilKıymetli yorumcu arkadaşlar. AKP öyleydi böyleydi, fakir halk oluşturdu şu bu! Aslı akıllanmayan biziz!!! Böyle bir muhalefeti HAKETMİYORUZ! AKP ne yaptıysa yaptı! Sosyal medyayı muhteşem kullanan muhalefet bu halkı neden kendisine inandırmadı? 2013’ten bu yana AKP’nin yaptığı onlarca yanlışı neden halka (bize) anlatamadı! Millet anlamadı edebiyatını kesin artık!!! Bu muhalefetle ve bizim gibi koyun muhaliflerle AKP daha bin seçim kazanır!
SilOna buna istifa naraları atanlar hala aynı koltukta!!! Bizse perişanız!!! Yeter artık!
Bu hale gelmemizin sebebi sadece kötü hükümet değil aksine çok kötü muhalefetlere sahip olmamızdan kaynaklanıyor (bence)(aximan..)
SilBir şekilde enkazı kendilerine değil, Mehmet Şimşek'e yıktılar. Eminim, nebati, bir yerlerde "bakın ben bıraktım dolar fırladı", diyordur. Şimşek faizleri arttıracak gibi gözüküyor. Doların yükselmesi artı TÜİK'in muhtemel şeffaflaşmasıyla enflasyon yükselecek. Buna da "bakın işte faiz artınca, enflasyonda artıyor" diyeceklerine de kalıbımı basarım.
YanıtlaSilBence sorun ne Nebati nede TCMB Sorun otoriter anlayışın ekonomiye yansımasıdır. Liyakat yerine sadakat, israf ekonomisi, güçlüyü koruyan adalet sistemi , bilimsellikle alakalı olmayan ekonomik kararlar yani kısacası tek bir kişi üzerine kurulmuş bu sistem böyle devam ettiği sürece kim gelirse gelsin bu durumu kolay kolay düzeltemez.
SilHocam, heterodox bahaneler geride kaldi. Hedefe varildi. 5 yil istikrar, koyu sagci meclis aritmetigi. Simdi sorun; nasil gri ulke damgasi silinecek? Batiyla nasil uzlasilacak? Ruslar nasil cepte tutulacak? Extend & pretend borc bulunacak mi? Kisa vadeli borclarin taksidi ana parasi donderilebilecek mi? Tabii ki hepsi basarilacaktir. Alexandretta sancaginin kaderini Monaco, hongkong veya Singapore gibi ozgur biraksa merkez.. bircok kapi acilir? Para yagar . Keza bop projesiyle de uyumlu bir hamle olur. Bu ölümlü dunyada vatandasi sikmaya veya kibris pozisyonu birakmaya gerek kalmaz. Aksi takdirdeyse katma deger ureten isler yapmak gerekecektir ki, devletin rakamlarina bakarak yatirim yapanlar bu doviz artisinin hesabini sormadan bu yatirimi yapmaz.
YanıtlaSilDevletin rakamlarına bakarak yatırım yapan, Ticaret Kanunu'na göre "basiretli tüccar" sayılır mı?
Silİnanılmaz bir zamanda yaşıyoruz. Hocam Ellerinize sağlık
YanıtlaSilBir Çin Atasözü vardır: İlginç zamanlarda yaşayasın diye işte biz o ilginç zamanlarda yaşıyoruz.
SilBir Çin atasözü der ki : Mahfi Eğilmez Çin atasözü kullansın diye, Çin atasözü vardır.
SilHocam, Çinliler onu atasözü değil beddua olarak kullanıyor maalesef.
SilEvet beddua olarak söylüyorlar. O da bizi buldu sanırım.
Silgerçektende öyle,dün boludaki 14 burda avm de idim tıklım tıklım her yer,insanların elinde bir sürü poşet,otoparkta bmwler mercedesler,demekki herkes memnun bu hayattan
YanıtlaSilBu dediğiniz memnuniyeti değil memnuniyetsizliği gösteriyor aslında herkes paradan kaçmak için gerekli gereksiz alış veriş yapıyor.
SilHocam merhaba,
YanıtlaSilHer 1 liranın 120 milyar TL maliyeti var. Bu işin sonu yok.
Teşekkürler
Hocam enkazı hükümet devralmadı ki, millet devraldı. Bedelini yine halk ödeyecek. Sermaye el değiştirdi ve değiştirmeye devam edecek. Tüm sistem bunun üzerine kurulu zaten… Zavallılar alkışlamaya devam etsinler. Ekmek ve suyu da bulamadıkları zaman belki anlarlar.
YanıtlaSil9 ay sonra yerel seçimler var.Popülist politikalar geri gelebilir. Bence tufan yerel seçim sonrası kopacak...
YanıtlaSilDeğerli hocam, "seçim sonrası dolar kuru" başlıklı yazınızda "Erdoğan kazanırsa kur üç nedenle hızla yükselir: (1) Mevcut yönetimin bugüne kadar uyguladığı yanlış ekonomi politikasını ve yaklaşımları değiştireceğine ilişkin bir görünüm yok. (2) Değişim görüntüsü olsa bile kaybedilen itibarı aynı kişilerin geri getirmesi öyle kolay değil. (3) Kuru tutacak döviz kalmadı." demiştiniz. Öngörünüzde haklılığınız bir kere daha tescillenmiş oldu.
YanıtlaSilTeşekkürler.
SilHocam tüik yerine enag enflasyon verilerini baz alırsak dolarda adil değer 34 bandıdır.
YanıtlaSilFaizin de % 110 olması gerekir. Ki o zaman kur 16'ya düşer.
SilHocam bu hesap nasıl yapılıyor acaba?
SilM1 en dar tanımlı para arzı (nakit paralar + vadesiz hesaplardaki paralar) 'nı döviz rezervlerine böldüğümüzde kurun değeri: 35,95 TL olarak gözüküyor.
SilTeşekkür ederim
SilHocam dolar kurunun uçması rasyonalizmin sonucumu?
YanıtlaSilHayır ama faizin % 8,5 olduğu bir yerde dolar kurunun artmaması irrasyonalizmin sonucuydu.
SilHocam dolar tahmininizi cok asiri iyimser buluyorum. Olmasi gereken yere daha çok oldugunu dusunuyorum. Neden burada duracagini da bir turlu anlamiyorum.
YanıtlaSilTurkiye'de her turlu gida ürünu avrupa ulkeleri seviyesinde ve uzerinde bu gecmiste boyle degildi.
%100
SilÇünkü faizi artırmalarını bekliyorum. Artırmazlarsa o zaman çok daha yukarılara gider.
SilÖyle diyonuz da AVM'ler tıka basa dolu
Sil"Eğer iktidar değişmezse, tarihimizde ilk kez bir siyasal iktidar kendi kendisine büyük bir enkaz devretmiş olacak.” yeni beş yıl hepimize uğurrrlu olsun demeeyi ne çok isterdim
YanıtlaSil"""Çiller başbakanlığındaki hükümet, 5 Nisan 1994 tarihinde bir ekonomik önlem paketi açıkladı.
Bu kararlar kapsamında lirada devalüasyona gidilirken, başka TEKEL ürünleri ve akaryakıt olmak üzere vergi oranlarında çok ciddi artışlar yapıldı. Türkiye, Mayıs 1994'te Uluslararası Para Fonu (IMF) ile 14 aylık bir stand-by anlaşması imzalandı. """
bızde stand-by anlaşması imzalarmıyız degerli hocam
Gidiş o gidiştir.
SilSayın Eğilmez, affınıza sığınarak, Çin Atasözü'nün varlığı ile ilgili küçük bir şüphem var. (Belki iki ayrı halk ve ülkenin benzer atasözleri vardır-mümkün) Rusya'da sırlar ve cesetlerin karlar erimeye başladığı zaman ortaya çıktığı söylenir. A.D.Miller'ın Kardelenler isimli bol ödüllü romanını önereceğim size... Rus Kültürü'nde kardelen ve kar üzerine aforizma ve deyimler duydum. Bahsettiğim romanın Türkçe tanıtım metninden aktarayım: "Orta yaş bunalımından kurtulmak ve yeni fırsatlar kovalamak için Moskova'ya giden bir İngiliz avukat, Vahşi Doğu'nun tehlikelerini teker teker öğreniyor. Kadınlar, para ve sefahat tarafından baştan çıkarılan avukat, zevk ve çaresizlik, yozlaşma ve iyilik, büyüleyici manzaralar ve ahlaksız gece kulüpleriyle dolu Rusya'yla tanışıyor. Sırların ve cesetlerin karlar erimeye başladığı zaman ortaya çıktığı soğuk ve kasvetli Moskova sokaklarına siz de hoş geldiniz!" (https://www.dr.com.tr/Kitap/Kardelenler/Edebiyat/Roman/Dunya-Roman/urunno=0000000407225 ) Tüm yazılarınız bu ülkeye ve yurttaşlarına çok büyük bir katkı. Minnetlerimi sunarım. Selamlar...
YanıtlaSilBu romanı okumadım, ilk fırsatta alıp okuyacağım. Bende Çin Atasözleri kitabı var bu atasözü de orada yer alıyor. Onun için Çin Atasözü dedim.
SilABD'de önemli konularda ‘hearing’ yapılıyor. Kongre'de özel bir komite kuruluyor ve konunun aktörleri çağırılıp detaylı bir şekilde sorgulanıyor. Çoğunlukla kamuoyuna açık olarak yapılıyor. Eski FED Başkanı A. Greenspan'ı 82 yaşında çağırıp mortgage krizi konusunda sorguladılar, John Snow (Hazine Bakanı) ve Chris Cox (SEC Başkanı) ile birlikte. Greenspan, "Nas neyi gerektiriyorsa onu yaptık." dese başına ne gelirdi acaba?
YanıtlaSilBizde neden kimse sorumluluk taşımıyor, hocam? Küçük çocuk gibiyiz, her şeyi yapmaya yetkimiz var ve hiç sorumluluğumuz yok.
Konuya ilgi duyanlar için oturumun tam dökümü: https://www.govinfo.gov/content/pkg/CHRG-110hhrg55764/html/CHRG-110hhrg55764.htm
Çünkü o hesabı soracak kurumlar da kamuoyu gücü de yok.
SilSeçimler öncesi muhalefetin güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda sıklıkla vurguladığı iki konu vardı.
Sil1) İktidar gücü ile seçimlerin etkilenmesi ve seçimlerde kamu kaynaklarının iktidarlar lehine kullanılması,
2) Kamu görevlerinde atama ve terfilerin liyakata göre yapılması,
Bu iki konu ile ilgili ABD’de yürürlükte olan1938 tarihli Hatch Yasası ile, 1883 tarihli Pendleton Yasalarını örnek teşkil etmesi için Türkçe’ye tercüme edip muhalefetteki tüm partilerin ilgililerine gönderdim. (ABD’de yasalar yasa teklifini veren senatörlerin adı ile kanunlaşıyor. Orjinal metinlere Kongre kütüphanesinden ulaşılabilir) İstenirse bir vatandaşlık görevi olarak elimden gelen tüm desteği vermeye hazır olduğumu belirttim. Kolayca tahmin edebileceğiniz gibi hiç bir parti ilgi göstermedi. Yalnızca yasa metinlerini değil, bu yasaların uygulanmasının devletin hangi KURUMLARI tarafından nasıl denetleneceği ile ilgili mevzuatı da paylaştım. Bu yasaların tarihsel süreçlerine baktığımızda iki şey görüyoruz; 1) Toplumsal talep 2) Devletin kurumlarının (ülkemizde son 20 yılda bilerek ve isteyerek yok edilen) önemi. Sonuçta anladımki bu çalışmanın yeri partiler değil bilgisayarımın çöp sepeti imiş. 38 yıllık iş hayatımda -ki bunun 18 yılı bankacılık sektöründe ve bir kısmı hazinede geçti- geldiğim nokta liyakatın olmadığı, devletin kurumlarının çalışmadığı, güvenin sağlanamadığı hiç bir piyasada işler kısa vadede iyi gidiyor gibi gözüksede asla düzelemeyeceği yönünde. Bilgi vermesi için her iki yasayı aşağıda kısaca özetleyeyim.
HATCH ACT
İktidardaki parti ve kamu görevlileri, devlet gücünü ve olanaklarını, seçimleri etkilemek için kullanamaz.
Yasanın amacı; seçmene oy karşılığı rüşveti (iş vaadi, sosyal yardım, af vb.) engellemek. Aynı zamanda bu yasa ile seçim faaliyetlerinde kamuya ait kaynakların kullanılmasına yasak getiriliyor.
Bunun yanı sıra politikacıların, seçim kampanyalarına bağış yapmış işadamlarına veya sivil organizasyonlara, iş, ihale, sözleşme, finansal yardım veya bir başka çıkar sağlayıp sağlamadığı denetleniyor.
Yine bu yasa gereği, bakanlar ve kamu görevlileri, her hangi bir politik faaliyete, unvanları, kendilerine tahsis edilmiş devlet araçları, korumalar ve protokol imkanlarıyla katılamıyor, toplumun politik kararını etkileyebilecek açıklamalarda bulunamıyor.
Örneğin, Sağlık Bakanı Kathleen Sebelius, 2012 yılında Sağlık Bakanlığının düzenlediği bir toplantıda, Obama’nın dört yıl daha başkan kalması gerektiğini söylediği için, Federal Denetim Kurulu, devlet parasıyla düzenlenen ve ‘bakan’ unvanı kullanılan bir etkinlikte politik açıklama yaptığı gerekçesiyle Bakanın ‘Hacth Yasası’nı ihlal ettiğine hükmetti. Koltuğunu kaybetmekle yüz yüze kalan Bakan Sebellius, toplantıya katılımı için yapılan bütün devlet masrafını (korumalar, uçak, konaklama vs), kişisel parasıyla ABD Hazine Bakanlığına geri ödemeyi kabul etmesiyle cezalandırılmaktan kurtuldu.
PENDLETON ACT
Yasanın amacı kamu görevlerinin seçimi kazanan partinin üyeleri ya da taraftarlarına verilmesi (spoil-based system) yerine, kamu görevlerinde atama ve terfilerin liyakat ve başarıya göre (merit-based system) yapılmasının sağlanması.
Aynı zamanda bu yasa ile kamu parası ve binalarının politik amaçlarla kullanılması yasaklanıyor. Yasanın uygulaması 3 kişilik Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından denetleniyor ve her yıl kongreye rapor ediliyor.
"Yasanın uygulaması 3 kişilik Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından denetleniyor" Bizde uygulansa 3 kişiyi hangi hükümet olursa olsun onlar atayacağı için bu açık kullanılır.
SilHocam kavramsal kargaşaya bir son mu verseniz. Sizi dinlerler.
YanıtlaSilSadece dolar uçmuş olsaydı evet dolar uçmuş olurdu. Ama diğer tüm para birimleri hep beraber uçuyorsa bu dolar uçtu demek değil TL değer kaybetti demektir. Bence arada çok önemli bir fark var.
Peki.
SilBayılıyorum böyle kafalara :)
SilHocam biliyorsunuz öğrenmenin çeşitli aşamaları vardır. Medeni toplumlar / kişiler yada kurumlar başkalarının uygulamalarından, hatalarından / başarılarından ders alıp aynı hataları yapmayarak hızla yol alırlar. Bazıları da kendi hatalarından ders alarak tecrübe edinerek aynı yanlışı tekrar yapmaz. Bizim gibiler ise bırakın başkalarının hatalarına bakıp ders çıkarmayı kendi hatalarından bile ders almaz. Biz sürekli uyarılmamıza rağmen aynı hatayı defalarca yapıp aynı dayağı defalarca yiyoruz yine de bir şey öğrendiğimiz şüpheli. Zaten böylesine de öğrenme denmez bu olsa olsa şartlı reflekstir.
YanıtlaSilha bu arada mazota da zam gelecek gerçi ben hep 50 tl'lik alıyorum..
YanıtlaSilkkm'den çıkış için nasıl bir yol izlenmeli?
YanıtlaSilYavaş ve sabırlı.
SilYayda depolanan enerji potansiyel enerjidir hocam, kinetik enerji değil. Yaydaki potansiyel enerji saat çalıştıkça kinetik enerjiye dönüşmekte.
YanıtlaSilHaklısınız, kinetik sözcüğünü çıkardım. Teşekkürler.
Silhttps://www.tahtapod.com/siyaset/sayin-bilge-yilmaz-a-acik-mektup
YanıtlaSilbu da bilge yılmaz'ı gazlıyor.
Silyazının özeti, bilge yılmaz iyip başkanı olsun.
Not : bilge sen misin?
Hocam bu soru benim en çok merak ettiğini sorulardan biri.Büyük şirketler yada devletler dolar,euro gibi para birimlerini gizlice(korsan) tıpkısının aynısını yapabilirler.(Sonuçta karmaşık ,yüksek teknoloji üretebilen şirketler var.Parayı yapması zor olmaz diye düşünüyorum.Zaman alır ama yaparlar diye düşünüyorum.)Hatta piyasaya el altından sürebilirler ve para birimlerinin değerlerini düşürebilirler ve kriz yaratabilirler(ve çeşitli fantaziler).Hocam bunu engelleyen şey nedir?
YanıtlaSilMantık.
SilHocam cevabınız yerinde olmuş.Affınıza sığınarak sandalyeden düştüğümü belirtmek isterim .
SilKardeşim sen çok fazla hans Bilal izlemişsin biraz ara ver
SilBüyük devletlerle savaşa girmek istemiyor olabilirler. Ekonomik krizi onbinlerce can kaybına ve ekonomik çöküntüye tercih ediyor olabilirler. Daha adil bir para düzenine ihtiyaç olduğu kesin o da ayrı konu.
SilGerçek ötesi gündem öylesine normalleşti ki, her şeyden kuşku duymaya başladım. Şöyle ki; zemberek boşaldı mı; yoksa zemberek üzerindeki yük azaltılarak, kırılmasını öteleyip, büyük maliyeti ile biraz daha zaman mı kazanılmaya çalışılıyor?
YanıtlaSilMuhtemelen.
SilYıl sonu dolar kurunu kaç seviyelerinde bekliyorsunuz? Altına mı dolara mı yatırım yapalım?
YanıtlaSilBu konuda tavsiye vermiyorum.
SilHocam mevcut durumda olabildiğindce rasyonel ekonomi politikası uygulayalım bu yükselme devam edecektir kasadaki bu eksi bakiye ile bu tedavinin ilacı pek yok gibi ancak 1.5 2 yıl sonra belki resyonel ekonomi politikasının karşılığını alabiliriz.
YanıtlaSil100 liralık mal 269 olur.269 Luk mal 562 olur.Dusmus olmaz okulda öğrenmediniz mi yuzdeler konusunu
SilFaiz düşürmeyle Enflasyon düşmez diyen arkadaşlar istatistikler öyle demiyor, bakın aşağıdaki rakamlar TÜİK'in verileri değil ENAG'ın verileri.
YanıtlaSil2022 Mayıs Enflasyonu ℅169
2023 Mayıs Enflasyonu. ℅109
60 baz düşmüş Enflasyon, daha ne bekliyorsunuz Enflasyonun eksiye düşmesini filanmı?
%169dan %109'a düşmesi bir değer kazancı değildir, ikisi de ülkedeki para değerini ciddi etkilemiş oranlardır. Sürekli böyle yaptınız işte. Kötünün iyisi diyerek uyumaya devam ettiniz. 2024 mayısta enflasyon %70 açıklanır siz ekonomi şahlanıyor diye sevinirsiniz. Şu vatanı azıcık seviyorsanız realist olun gözünüzü açın.
SilKardeşim tüm dengeleri altüst ettin o yöntemle.Ülkenin tüm döviz birikimlerini yok ettin.Cari açiğı patlattin.Neden Mehmet Simseki büyük istarlarla ekonminin başına getirdiklerini zannediyorsun.Rüyadan uyanın artık.Hepimiz bir bedel ödeyeceğiz.
SilFaizi % 19'dan 8,5'e düşürünce enflasyonun % 19'dan % 70'e çıkmasının nedenini sorgulamakla işe başlarsanız sorularınızın hepsinin yanıtını kendiniz verebilirsiniz.
SilEnag a göre 2020 enflasyonu %36, ordan düşmüş gibi mi görünüyor?
Silişte bu zeka oy kullandı 2 kere
SilSAYIN HOCAM ÜLKEMİZDE RESESYON BEKLİYORMUSUNUZ.
YanıtlaSilResesyon enflasyon ve küçülme demektir. Ben bugünkü koşullar altında ekonomide küçülme beklemiyorum.
SilStagflasyon olmasın o?
SilBist 100 ün boşluk yaparak yükselmesinden doların artacağı belli idi doların artışı kadar bist100 artar TL faize para yatıranlar en çok zarar edenler olacak emeklinin ve asgari ücretlinin alacağı artış dolar artışı ile buharlaşdı.Zengin bu seçim döneminde 24/19=1.26 %26 daha zenginleşdi bir iki ay içinde dolar 28 lirayı geçer ve zengin %50 daha zenginleşmiş olur.İşde hepimizi kucaklayacak iktidar gerçekden iyi kucakladı.
YanıtlaSilBence faiz indirimi bilinçli yapıldı, krediler coşturuldu, herkes parası olmadığı halde bir şeyler aldı.. piyasa canlandırıldı.. bu işin sonuna gelindi ki politikada değişiklik yoluna gidildi.. şimdi dolar nereye kadar çıkar diye düşünüyoruz.. ya da faiz artırmayla dolar nereye kadar iner? amaç doları indirmek mi acaba? bir zamanlar Turgut Özal'ın yaptığı gibi doları daha yüksekten ilan edip suyun önünü ilerden kesme işlemi yapılabilir mi? vatandaşın hesabında veya yastık altındaki dövizi TL ye çevirtebilmek için faiz arttırmak yeter mi? bunlar yetmezse zecri tedbirler alınabilir mi?.. alınan önlemlerde sebat edilebilir mi?.. daha bir çok sorular...
YanıtlaSilBu soruları ancak ve ancak Mehmet Şimşek ve tabii Erdoğan yanıtlayabilir. Çünkü henüz ne yapacaklarına ilişkin açıklanmış bir plan, program yok elimizde. Tek duyduğumuz "artık rasyonel zeminlere dönmekten başka çare kalmadığı" sözü.
SilHocam öyle bir dönem yaşadık ki bu sözü duymak bile iyi geldi.Bu sözü söyleyen adam da aklı başında biri olduğu için altını doldurur diye düşünüyorum. Tabii daha önce rasyonel zeminde ekonomiyi yönetmek isteyenlerin başına gelenler umarım yeni bakanın başına gelmez.
SilBuradaki yorumcular Mahdut Mesluliyetli'yi kıskanıyor. AVM'de dolaşmak suç mu? Adamın parası var, dolaşıyor size ne? Mahfi bey'den alıntı yapan bir dergide Mahdut Mesuliyetli'nin yorumuna da yer verildi. Kendisi de bir tür FÖŞ galiba. Takip için çok aradım ama bulmadım Twitter'da.
YanıtlaSilHerkes kendine FÖŞ...
Silkazancım dolar cinsinden ancak ben de bu durumdan memnun değilim. etrafımdaki insanların fakirleştiğini görmek çok üzücü.
YanıtlaSilfaizi düşürmek yerine para yada mal satın alıp dağıtsalar yada kamu harcamalarına yüklenseler hem enflasyon kontrolden çıkmayacaktı hem de büyüme ve istihdam gene en az aynı oranda artabilirdi. O zaman daha iyi olmaz mıydı? cari açığı rezervlerden karşılarlardı ancak paranın dolaşım hızı artardı ama fiyat koyucular bunu nasıl anlayıp fiyatları arttıracak? enflasyonun asıl tetikleyicileri dolar ve beklentiler değil mi?
YanıtlaSilHocam merhaba. Diyelim ki faiz artışı oldu ve dolar kuru kısa bir süre stabil kaldı malumunuz asgari ücrete ve diğer çalışanlara zam vaatleri var bu vaatler gercekleşirse yabancı yatırımcıyı ülkeme çekmek mümkün mü? Eğer mümkünse en iyi ihtimal yüzde kaç faiz artışı beklemeliyiz?
YanıtlaSilFaiz zaten TCMB'yi dinlemeyip yüzde 40 - 50 bandına yükseldiği için TCMB'nin faiz artırması sadece 'ben piyasaya saygı duyuyorum' demekten ibaret kalacak. Yani sadece güven vermeye yönelik bir adım olacak.
SilHocam, KKM'yi devre disi birakirken KKM'dekileri uzecek hareketler bekliyor musunuz?
YanıtlaSil22 Haziran'da 650 bp artis ve ustune KKM'de ust faiz limiti eklenerek KKM'yi bitirmeden milleti ordan uzaklastirmayi secebilirler. Fakat KKM'den kacanlar yine cok buyuk bir dolarizasyon talebi olusturacaklar, tum bu enkazi nasil kaldiracaklar cok merak ediyorum
Böyle bir yaklaşım daha en baştan her şeyi bozar, o nedenle beklemiyorum, zamana bırakarak çözeceklerini düşünüyorum.
SilOnların doları varsa bizim Allahımız var.
YanıtlaSilOnların da Allah'ı varmış kardeşim, sağlam bilgi, selam ve dua ile.
SilÜstelik onların Dolarının üzerinde "Allah'a güveniriz" yazıyor (In God we Trust)
Silhocam ağzınıza sağlık yine güzel bir yorum olmuş.
YanıtlaSilDoların hızlı artışına fiyat artışı ile cevap verecek işletmelerin satışlarında ağır kayıplar meydana gelir.
Türkiye'deki yerli yabancı kuruluşların dolar bazında fakirleşmeyi kabullenmesi gerekiyor.
Aksi takdirde dolar tüm fiyat artışlarını silip süpürür, işletmeler de batar.sizce doğru değil mi hocam ?
Evet maalesef doğru.
SilAcil önlem bir süre faiz arttırımı sonra da ekonomik reform yapılmalı dimi hocam haksız mıyım?
YanıtlaSilÇok doğru.
SilHocam çok değerlisiniz, sizin yazılarınızı ve kitaplarınızı okuduğum için çok şanslıyım(Kusura bakmayın kitaplar hep korsandı.).
YanıtlaSilSağ olun :)
SilHocam Çin atasözünü bilmem ama bizim bir yerli ve milli atasözümüz de bu durumu çok güzel anlatıyor. "Yazın yediğin hurmalar, kışın kıçını tırmalar."
YanıtlaSilHocam merhaba,
YanıtlaSilBenzerimiz kadar gayri safi milli hasılası olan ülkelerde asgari ücretler 300-400 dolar bandında gibi. Örneğin almanya bizim yaklaşık 5 katımız kişi başında ama asgari ücreti 1500 euro.
Bizim de 300-400 dolar seviyelerinde olmamız gerekirken son 5 senede yediğimiz hurmalar sebebiyle bir süre 250-300 dolar opması gerekmez mi?
Asgari ücretin temmuzda 11 bin olacağını düşünürsek doların 37 civarı olması gerekmez mi eylüle kadar ?
Teşekkürler.
Mahfi hocam mesela şimdi kısa bir araştırma yapıp GDP Per Capita'sı bizden yüksek olan Meksika'da asgari ücret 250 dolar ki bizim gibi rezerv kıtlığı, eyt ve senelerdir gerçeği maskelemek için baskılanan ekonomik kriz gibi olayları yoktur muhtemelen. Bizde asgari ücretin 250 doların üstünde olmasını beklemenizin sebebi nedir acaba ?
SilHocam suna ne dersiniz acaba, tamamiyla gercel enflasyon degerleri manupule edilerek yani asagi yonlu indirgenerek olusan tufeye gore ucretli kesime maas artisi yapiliyor ki uzunca bir suredir bu boyle, bunda hemfikir olmayan yoktur saniyorum. peki en azindan gercege yakin enflasyon ortaminda ucret artislari yapilmis olsa kamu dengesi acaba nasil olurdu !!??, Aslinda kamu maliyesinin artik ciddi bir reforma ihtiyac duydugu bu paradoksal durumdan da anlasilmiyor mu?Gini kaysayisi nasil hareket etti bu surecte?Bence en temel sorun budur.
YanıtlaSilGerçekten sapmanın en ciddi problemi alınan önlemlerin de gerçek dışı olmasıdır.
SilHocam döviz artıyor ama bir panik veya piyasada durgunluk yok. İnsanların da çoğu KKM, döviz ve altında olduğundan memnun bile oluyor paralarını katlıyor. Bu durum neden sanki ekonomi çökmüş insanlar aç ve işsiz kalmış gibi kötü anlatılıyor?
YanıtlaSilPeki neden bir adım sonra olacak olan bu oluyor? Böyle uzun yıllardır gidiyor ekonomi devam edemez mi?
SilEnflasyonu asıl belirleyen şey beklentiler değil midir?
YanıtlaSilAsıl olmasa da yarı yarıya beklentiler belirler.
SilBu millet deli gibi para harcıyor kısmına insanlar çok şaşırmış. Enflasyonun bu kadar yükseldiği yerde doların yükseleceği de sizin daha önceki yazılarınızla da aşikarken niye bu kadar şaşırıyoruz anlamıyorum. Bir şeyleri önceden almak, borçlanarak almak biriktirip almaktan çok daha ''karlı'' iken neden bekleyelim. Ben kredi kartı limitimi tavanda tutuyorum hepsini kullanıyorum herkes böyle yapıyor mu?
YanıtlaSilEvet muhtemelen çoğunluk böyle yapıyor.
SilHocam tam burada bi kurumdum sonra çeliştiğinizi farkettim :) hem göremedi demek hem de bilerek yaptılara katılıyorum demek çelişkili olmış Hocam:)
YanıtlaSil“Piyasa ekonomisi içinde kalarak bunu yapmanın imkânsız olduğunu göremedi.”
————————
Benim yanlış diye yorumladığım bu ekonomi politikası bazı başka yorumculara göre bilerek istenerek seçim kazanmaya yönelik uygulanan bir politikaydı. Bu yorumu yapanların haklı olduğunu düşünüyorum.
Yanlış olsa ne olur, bilerek olsa ne olur? Bir iktidarın temel görevi, yanlış olduğunu bile bile ve halkın çıkarlarını hiçe sayarak kendisine seçim kazandıracak politikalar uygulamak değil halkın yararını gözetmektir. Eğer yanlış yaptılarsa işi bilmiyorlar, bilerek yaptılarsa kötü niyetliler demektir, her iki durumda da böyle bir iktidar ülkeyi önünde sonunda felakete sürükler. Nitekim, sadece ekonomik yönden değil her açıdan sürüklüyorlar...
SilElinize sağlık, teşekkürler.
YanıtlaSilTeşekkürler.
SilYanlış ekonomik politikalara ses çıkarmayan ekonomistler, bilim insanları oldukça çok çekeriz, KKM'ın için "hazineye yük oluşturmaz" demeci veren akademisyenlerimiz,
YanıtlaSilpeki merkez bu aşamada ne yapabilir? faizi şakkadak enflasyonun üzerine çıkartarak, enflasyon düştükçe faizi de yavaş yavaş kısmalı mı yoksa faizi yavaş yavaş artırıp enflasyonu yakalamasını bekleyerek, yakaladığı yerden mi yavaş yavaş kısmalı? yani hastada damar tıkanıklığı var ve buna göre takrip edilen ay/yıl boyunca tedavi edici ilacı mı vermeli yoksa hastanın nabzı düşüyor, kalbi durma aşamasında ve elektroşok odasına mı alınmalı?
YanıtlaSilMerkez bankası faizi anlamını tamamen yitirmiş, piyasaya yön vermekten uzaklaşmış bir araç konumunda. Yalnızca bankalara ucuz fon sağlamanın ve o fonu zorunlu tahvil satışlarıyla Hazineye aktarmanın bir mekanizması gibi çalışıyor. Bu saatten sonra MB'nin faizi artırmasının tek yararı normale dönüyoruz, faize yeniden güçlü bir araç niteliği kazandırıyoruz mesajı vermeye yarar.
SilÇevremdeki istinasız herkes ak partinin uyguladığı ekonomik politikalarla varlığını son yıllarda birkaç kez katlamış durumda ama sandık kurulunca iktidarın değişmesi yönünde oy kullanıyorlar. Tanıdığım ne kadar yoksul insanları yarısından fazlası ise mevcut iktidarın devam etmesi yönünde oy kullandı. Sanırım Demirel’in meşhur tafı artık geçerliliğini yitirmiş durumda. Kendime bakıyorum 35 yaşında iyi bir arabaya, orta düzey bir eve sahibim. En yüksel gelire sahip %20’lik gelir grubunun içinde yer alıyorum. Ancak mevcut iktidarın başta sosyol ve ekonomik politikalar olmak üzere birçok politikasının ülkemin refahı ve geleceği için hatalı buluyorum ve değişim için oy kullanıyorum. Ancak yaşadığım şehirden yola çıkarak şunu görüyorum; genelde asgari ücretlilerin ev kiraları düşüklüğü nedeniyle tercih ettiği, sosyal açıdan kısıtlı imkanlara sahip olan, belediyeler tarafından estetik kaygının dışarıda tutulduğu, alt yapı problemleri bitmeyen mahallelerde mevcut iktidarın devamı isteniyor. Siyaset Bilimi mezunuyum 2015 yılından bu yana TBMM’de muhalif vekillerin danışmanlığını yapıyorum, aklım erdiğinden beri sosyal sorumlulul projelerinin içinde yer almaya çalışıyorum, okuyorum, gözlemliyorum, tartışıyorum, sabitlerim yüzüme vurulduğunda aklımım süzgecinden geçirip, yanlışımı kabul ediyorum. Ve son seçimlerin ardından teoriği bir kenara bırakıp yaşantılanam hayattan yola çıkarak idrak ettiğim bir şey varsa o da Sn. Tayyip Erdoğan’ın ekonimiyi aştığıdır, yani öyle bir zırh örmüş ki üstüne ekonomik sıkıntılar ( kendi yaratsa dahi) işlemiyor. Saygı değer hocam Siz, kendine enkaz bırakan ilk iktidar olarak yorumlamışsınız, ben de bu açıdan, yani ekonomik sıkıntıların işlemediği ilk lider olarak yorumlanabileceği kanısındayım. Aslında konunun çok etraflıca ele alınması gerektiğinin de farkındayım. Ancak ortaya çıkan manzara için bir cümle seçilecekse, benim cümlem bu dur. Saygılarımla.
YanıtlaSilMuhalefetin vekil danışmanı buysa, niye kazanamadıkları da apaçık ortada.
SilAdamlar daha rakipleri Erdoğan'ı çözememiş, milletten oy istiyorlar.
20 sene geçmiş adam ülkenin başına geçeli, hala çok etraflıca ele alınması gerektiğini yazıyor.
Hocam şimdi politika faizi muhtemelen 22 Haziran da artacak. Altını, doları ve hisse senetlerini ne yapalım? Bir kısmını 22 Haziran'dan önce TL yapalım mı?
YanıtlaSilBen bu konularda görüş vermiyorum.
SilMerhabalar değerli hocam.Ben hükümetin geçen iki yılda izlediği faiz politikasını rus ruletine benzetiyorum tek farkı kurşunu nereye koyduklarını biliyorlar en sona.İki yıl boyunca her çekilen tetik insanları kandırmak içindi gelecek durumu geçiktirmek içindi.Ama maalesef son tetiğe geldik basması kaldı bu oyunu oynuyorlarsa sonucuna katlancaklar.Ama keşke bu sonucun içinde biz olmasak.
YanıtlaSilBana kızmayın düşünmeden bakınca ben bile bana kızıyorum. Millet ittifakına yani Kemal Kılıçdaroğlu beye ve CHP'ye oy vermiş biri olarak bu seçimi millet ittifakının seçimi kazanmasından korkuyordum ülke bildiğimiz enkaz sonra bunlar gördünüz mü ülkeyi ne hale getirdiler serdiler enkazın altın kaldılar Kemal Kılıçdaroğlu da daha fazla dayanamaz istifa eder daha ne olsun.
YanıtlaSilKamil Bey size hiç kızmam çünkü bu yorumunuzda çok haklısınız.
SilKılıçdar istifa filan etmez merak etmeyin, iki kere aldı boyunun ölçüsünü Mayıs ayında.
SilHocam bu dövizde ki artış KKM a bir yük getirecek ve bu yük neticede bireylerin cebinden çıkacak.
YanıtlaSilÖrneğin 4% bir artışın kkm tan benim cebime yansıyan ne kadar ?
Yani eğer cebimde kaç $ param var ise
Dovideki bu artış kkm dan bana yansıyacak maliyeti kardilar ? Başa baş noktası nedir. Sanıyorum 1500$ param var ise kkm den bana yansıyan maliyeti kompanse eder
Peki konut fiyatları bu döviz kurunun yükselişi ile aynı oranda mı etkilenir yoksa döviz kurunun yükselmesinden fazla ivmeli mi yükselişe geçer
YanıtlaSilEkonomi normale dönmeden ne desek boş.
SilMerhaba Hocam. "Bunalım Ekonomisinin Geri Dönüşü ve Küresel Kriz
YanıtlaSilYazar: Paul Krugmann" kitabında cari açık ve bütçe açığı GSYH % 12 sini geçerse kriz kaçınılmaz demektedir. Bazı ülkelerde bu oran daha düşük olabilir.Siz ne düşünüyorsunuz.Teşekkürler.
Bu tür oranlar evrensel değildir. Ülkeden ülkeye değişir.
Sil
YanıtlaSildoğalgazın ücretsiz olmasıyla düşen enflasyon verisiyle, ücret zamlarının daha az yapılması ( düşen alım gücüne göre ) toplam talebi kısmaya yönelik bir politika mıdır?
Enflasyonu düşük gösterme politikası.
Silhocam iktidarın konjonktürden yararlanıp, ekonomi dipteyken seçimi kazanalım, 2028 seçimlerine ivmeyle hazırlanırız. ardından da 2000lerde sizi biz kurtardık, yine biz kurtardık propagandalarıyla hareket edebilir mi? ben tek böyle bir mantık kuruyorum.
YanıtlaSilEvet sanırım bunu yaptılar.
SilMahfi bey yazı için teşekkürler. İktidarın Türk insanına öğrettiği şey enflasyon ortamından nasıl kurtulabiliriz !! kimse elinde nakit para bulundurmak istemiyor, tasarruf yapmak isteyenler döviz, altın vs.. yöneliyor bu yolu tercih etmeyenler öngörülebilir fiyat artışlarından dolayı sürekli alışveriş yapıyor, bugün aldığınız bir süpürge, bir ayakkabı veya ne olduğu önemli değil üç ay sonra çok daha pahalı olacak. çok sevimsiz, sarmal bir döngü.
YanıtlaSilÖmrümde ilk defa Mahfi beye güvenim sarsıldı!
YanıtlaSilMahfi beye sert bir öneri:
Mayfi bey, meslektaşınızın yazdığı şu yazıyı okuyup, kendi analizinizi tekrar analiz edersiniz umarım:
"Tencerenin boşaldığı ve iktidarları götürdüğü zamanlarda pahalılık yanında işsizlik de patlıyordu. Zira tencereyi esas azaltan işsizliktir. Seçim öncesindeki konjonktüre baktığımızdaysa işsizlik azalıyordu. Enflasyon tenceredeki yemeği azaltır ama işsizlik bir ay sonra bomboş bir tencere bırakır. Dahası, işsizlik patladığında, sermaye kesimi de zararda demektir. Dolayısıyla enflasyonun patlamasıyla işsizliğin patlamasının siyasi etkileri aynı değildir."
https://www.gazeteduvar.com.tr/hani-bos-tencerenin-goturemeyecegi-iktidar-yoktu-makale-1622647
Yanıtım bir alttaki yorumdakiyle aynıdır.
SilMahfi bey
SilTürkiye'de işsizlik hızlı ve kalıcı şekilde yükselMEdiği sürece, Erdoğan iktidardan gitmeyecek.
Bu gerçeği unutmayın.
Okuyun bakalım Mahfi bey, Korkut Boratav ne demiş:
YanıtlaSil28 Kasım 2016:
"Ekonomik kriz gelir, Erdoğan gider." beklentisi yanlış.
https://t24.com.tr/haber/prof-dr-korkut-boratav-kriz-gelir-erdogan-gider-beklentisi-yanlis-hatta-orgutsuz-toplumda-baskici-rejimler-guclenebilir,373397
Korkut Hoca doğru demiş. Ekonomik kriz geldiğinde iktidarın gitmesi görüşü Başkanlık sistemine geçmeden önce geçerliydi. Artık değil.
SilTürkiye ekonomisi borç harç içinde dönmeye çalıştırılan sömürge ekonomisidir.
YanıtlaSilMahfi hocam kitabınızi imzalatmaya gelsem kabul edermisiniz
YanıtlaSilEmail: slnxdx2022@gmail.com
17sinde Akmerkez/Remzi Kitabevinde saat 15'den itibaren beklerim
SilHocam ilerleyen süreçte resesyon beklemiyorum dediniz ancak faiz artırımı ile birlikte bir durgunluk olmayacak mı? Kurdan kaynaklı enflasyon ve faiz artışı beraberinde stagflasyonu getirmeyecek mi?
YanıtlaSilFaiz zaten yüksek MB'nin faizinin artık bir anlamı yok ki. Deprem için yapılan inşaatlar ekonomiyi canlı tutar.
SilGünün sonunda resesyonu da ilan edecek olan Tüik verileri,
SilTüik sağlam durdukça bu ülkede resesyon olmaz.
Umarım bu ülkede bir ekonomi bakanı belki daha fazlası olacağınız bir konjonktür oluşur.
YanıtlaSilOluşmaz :(
SilHocam politika faizi mevduat faizinden aşağıda veya yukarıda belirlenirse devlet piyasaya müdahale etmiş oluyor değil mi?Doğru mu anlıyorum
YanıtlaSilFaizin aşağıda ve yukarıda olma düzeyine göre değişir: Yönlendirme veya müdahale
SilTeşekkürler Mahfi bey. Kitabınızıda merakla bekliyorum. İmza günlerine katılma şansım yok. Keşke benim gibi katılamayanlara internetden imzalı yollasanız.
YanıtlaSilUmarım bunu yapabiliriz.
Sil"...ilk kez bir iktidar kendi kendine enkaz devretmiş oldu."
YanıtlaSilÇok güldüm... nedense.!??..Moliere komedi yazarı olarak gülme üzerine düşünmüş. Hatta bir kitap yazmış. İnsan neye güler, sorusuna iki sebep bulmuş. Ya saçmalıklara ya da acı gerçeklere. Hangisine güldüm acaba. Ama bizim atasözümü daha doğru tespiti var ağlanacak halimize gülüyoruz.
Çok sağlıklı yaşayın, iyi ki varsınız.
Sağ olun.
SilKim ne derse desin, ben Sn Bakan Nebati'yi başarılı buluyorum.
YanıtlaSil1. Türkiye'nin en zor lideri döneminde görev yaptı.
2. Görevi siyasetin en sıcak olduğu seçim dönemine yansıdı.
3. Ülke hükümet tepesinin ekonomik tavrı herkesce belli, bu durumda
bile kendi iç çekişmesini yansıtmayıp pozitif mesajlar verdi.
4. Akıl, mantık ve rasyonellik diyen ekonomistlere kulaklarını kapattı,
bu söylemleri ekonomi yönetimine taşımadı, taşısaydı hükümet zirvesi ile
düşeceği anlaşmazlıklar ekonomiyi daha derin bir uçuruma sokardı.
5. Büyük tartışmalara girmedi, gücünün yetmeyeceği ekonomi çarkına çomak
sokmadı, iyi kötü aksayan sistemi devam ettirebildi.
6. Döviz aşırı volalilite içine girmedi.
7. Sosyal medya ile ülke insanını güldürdü.
Demek başarılı buluyorsun. Bende sizin gibileri dondurmada başarılı buluyorum. Hatta çok başarılı buluyorum. Baş ekonomist gibi ve en az onun kadar başarılı.
SilMahfi Bey içinde bulunduğumuz durumu düzeltmek için devletin keynesyen yaklaşım da ilerlemesi lazım oldugunu düşünüyorum. Maliye politika araçlarl etkin kullanılmalı sizin fikriniz nedir
YanıtlaSilŞu anda politika faizi %8'lerde seyrediyor fakat bankalar %30-35’den faiz veriyor. 22 Haziranda MB faizi 2000 baz puan artırsa bile politika faizi %28'e gelecek. (%28 bile olması gerekenin altında kalması demek) Bu durumda dolarda nasıl bir düşüş beklenir ki? Güven artışı ve MB’nin bağımsızlığa dönüşü diye yorumlanıp yatırımcılar TL’ye geçer mi bu durumda?
YanıtlaSilAyrıca artan faiz doğrudan yoksul ve orta direği etkileyecek. Kredi kartı ve kmh faizleri buradan alınan oran ile şekilleniyor su anda aylık 1,36. Neredeyse bedava para ile insanlar bir şekilde dönerken, bundan mahrum kalacaklar fena kemer sıkmak durumunda kalacaklar kimisi de faizleri ödeyemeyip icralık hale gelecek. Yerel seçimlere 9 ay kalmışken bu riske girilir mi?
Peki sizce iktidar ekonomik krizi çözme konusunda ne kadar samimi? Yerel seçimlere yaklaşırken ekonomi yönetiminin kilit konumlarına getirdiği Mehmet Şimşek'i ve Hafize Gaye Erkan'ı görevden alıp yeniden bir bahar havası estirip estirmeyeceğini biliyor muyuz? Böyle bir yol izlenirse tekrar düzelme şansımız var mı ve belirttiğiniz "20 yıllık toparlanma beklentinizi" revize eder misiniz?
YanıtlaSilHalk arasında yaygın bir kanı olarak TÜİKin enflasyon rakamlarının yanlış olduğu konuşuluyor. Enag verileri daha muteber görülüyor.
YanıtlaSilEnflasyon hesabı nasıl yapılır, TÜİK verileri güvenilir midir, enag verileri güvenilir midir, bir makale yazsanız hocam
Türkiye ekonomik sömürge haline dönüştürüldü. Keşke tek sorunumuz doların yükselmesi, TL'nin değersizleşmesi olsaydı. Türkiye her yerinden sapır sapır dökülüyor. Bu saatten sonra özellikle bu yönetim zihniyetiyle düzeleceğimizi de düşünmüyorum.
YanıtlaSilDolarizasyonun önemli bir sorun olduğu ülkemizde dolar kurunun yükselmesi, piyasadaki dolar talebini karşılayacak kadar dolar arzı olmamasındandır. Düşük kurlar, ülkedeki döviz bolluğundan meydana gelmiştir. Yüksek faizle para kazanmak ve kur oyunlarıyla haksız ciddi kazançlar elde etmek isteyenler ülkeye bolca döviz getirir. Bu dönemlerde emperyalist ve sömürgeci zihniyetle açık bir mücadele imkanı yoktur. Zira milli iradeyi hakim kılacak güçte iktidarlar yoktur ve vesayetçilerin emrinde hareket etmek zorundadırlar. Türkiye'ye uzun yıllar boyunca yabancıların ve yerli sömürgeci zihniyetin yüksek kurdan döviz bozdurup, yüksek faiz oranlarıyla hazine bonosu, devlet tahvili veya borsada hisse senedi ve tahvil almasından, ana para ve faizleri alıp düşük kurlardan dövize çevirmesinden müteşekkil kısır döngü içinde ülke kaynakları kısmen yabancılara gitmiş, kısmen de servet ülkedeki belli kesimlere aktarılmıştır. Ayrıca uzun yıllar boyunca bilinçli olarak oluşturulan gelir dağılımındaki adaletsizlik yüzünden servet az sayıda bir kesimde birikmiş, zenginlik topluma hakkaniyet ölçüsünde yayılmamıştır. Tabiiki ülkemizdeki bu gruplar gelir dağılımındaki adaletsizlik kendi lehlerine işlediği için bunun çözülmesini asla istememektedirler. Askeri darbelerle, muhtıralarla büyük toplum kesimlerine hizmet edebilecek olan milli iradenin hakim olması engellenmiş ve bu tür esaslı işlerle uğraşılmasına izin ve fırsat verilmemiştir. Eğer bugünkü yönetim, batı ve batıcı sömürgeci emperyalist devlet yönetimleriyle onların politikaları ve istekleri doğrultusunda uzlaşı sağlasa ülke umulmadık bir anda dolara/avroya boğulur, kurlar olağanüstü bir şekilde düşer. Peki bu bolluk ve rahatlama ne karşılığında olacaktır, tam bağımsızlıktan ve milli iradeyi yönetime hakim kılmak ülküsünden, mavi, kara ve hava vatanda uygulanan milli politikalardan vazgeçme. Saygıyla.
YanıtlaSil