Seçimde Ekonomik Sorunlar mı Öncelikli Olacak Sosyal ve Siyasal Sorunlar mı?
Şimdiye kadar yazılarımda daha çok seçime kadar ve seçimde neler olacağını tartıştım. Bir de seçimi kazanacak olan her kim olursa olsun sosyal yaşamdan siyasal yaşama ve oradan ekonomiye kadar her alanda büyük bir enkaz devralacağına değindim. Her ne kadar henüz farkında olunmasa da bu kez devralınacak enkazın şimdiye kadar enkaz olarak adlandırılanlardan misliyle büyük olacağını da vurguladım.
Bu kez seçim sonrasında çeşitli
kesimlerin öncelikli olarak çözülmesini istediği sorunların neler olduğu
yolundaki tahminlerimi paylaşacağım.
Bu tahminleri yapabilmek için
önce ülkenin gelir dağılımına kısaca bakalım (ayrıntılı tablolar ekte yer
alıyor.) Ekli tabloya göre nüfusun en düşük gelirli yüzde 20’si GSYH’den yüzde
6,1 pay alırken nüfusun en yüksek gelirli yüzde 20’si GSYH’den yüzde 46,7 pay
almaktadır. En düşük gelir grubuyla en yüksek gelir grubu arasındaki gelir
farkı 6,7 mislidir. Bu hesabı en düşük geliri alan yüzde 10 ile en yüksek geliri
alan yüzde 10’u karşılaştıracak şekilde yaparsak fark 13,7 kata yükselmektedir.
Bu kısacık inceleme bize Türkiye’de gelir dağılımının bozuk olduğunu açık
biçimde gösteriyor. Zaten Gini katsayısının 0,401 olması da bu bozukluğun bir
başka göstergesidir. Kaldı ki bu veri 2020 yılına aittir. Sonraki iki yılda
gelir dağılımın daha da bozulduğunu gözlemlerimize dayanarak söyleyebiliriz. İkinci
olarak ülkenin sosyal ve siyasal göstergelerini ele alalım. Bunun için de
dünyada uluslararası kuruluşlar tarafında yapılan araştırmaların sonuçlarına
göre oluşturulan endekslerde Türkiye’nin yerine bakmamız gerekiyor. Bu amaçla
hazırlanan özet tablo, endekslerin kaynaklarıyla birlikte Ek: 2’de yer alıyor.
Tabloda yer alan sosyal ve siyasal göstergeler açısından Türkiye son derecede
sıkıntılı bir görünüm içinde bulunuyor.
Şimdi bu saptamalardan yola
çıkarak kesimlerin önceliklerini tahmin etmeye çalışalım.
GSYH’nin yüzde 16,9’unu alan
nüfusun yüzde 40’ını oluşturan ilk iki grup kabaca 35 milyonluk bir nüfusu ve
144 milyar dolarlık bir GSYH toplamına denk geliyor. Buradan hareketle bu
kesimin ortalama yıllık geliri yaklaşık olarak 4.100 dolar (ayda 340 dolar)
ediyor. Bu grubun sosyal ve siyasal göstergelerle pek bir ilgisinin
olmayacağını, asıl olarak ekonomik durum ve vaatlerle ilgileneceklerini tahmin
ediyorum.
GSYH’nin yüzde 15,1’ini alan
yüzde 20’lik grubun yaklaşık olarak 17 milyon kişiye denk geldiğini ve GSYH’den
kabaca 130 milyar dolar pay aldığını hesaplıyorum. Buna göre bu grubun ortalama
kişi başına yıllık geliri 7.650 dolar (aylık 638 dolar) olarak hesaplanıyor. Bu
grubun da ağırlıkla ekonomik durum ve vaatlerle ilgili olacağını, kısmen sosyal
ve siyasal meselelere yönelik bir ilgisinin olabileceğini söyleyebilirim.
GSYH’nin yüzde 21,3’ünü alan
yüzde 20’lik grubun (17 milyon kişi) GSYH’den aldığı payı yaklaşık olarak 180
milyar dolar ve dolayısıyla kişi başına ortalama yıllık geliri de 15.000 dolar
(aylık 1.250 dolar) olarak hesaplıyorum. Bu grubun ekonomik, sosyal ve siyasal
sorunlara yaklaşımının yüzde 60 ekonomi, yüzde 40 diğer konular biçiminde
olduğunu tahmin ediyorum.
GSYH’nin yüzde 46,7’sini alan en
yüksek gelirli grubun (17 milyon kişi) GSYH’den aldığı pay kabaca 395 milyar
dolar ve dolayısıyla kişi başına ortalama yıllık gelir de 23.235 dolar (aylık
1.936 dolar) olarak hesaplanabiliyor. Bu grup, ekonomik sorunlarını önemli
ölçüde çözmüş bir grup olduğu için sorunlara yaklaşımının yüzde 60 sosyal ve
siyasal konular, yüzde 40 ekonomik konular ağırlıklı olacağını tahmin ediyorum.
Sosyal alanda inançlar üzerine
kurgulanan söylemlerin bütün gruplar, özellikle de ilk üç grup, üzerinde etkili
olduğu, o nedenle onu farklı bir yere koymak gerektiği kanısını taşıyorum.
Özetle, seçmen tercihlerini
belirlemede ekonomik konular, mevcut durum, depremin etkileri, ekonomik vaatler
ve ekonomik konulardaki inandırıcılığın çok daha etkili olacağı sonucuna
varıyorum. Bu alandaki en önemli belirleyicilerin de geçmiş seçimlerde olduğu
gibi büyüme, işsizlik, enflasyon ve kur olacağı düşüncesindeyim. O nedenle
hükümet ne yapıp edip kuru tutmaya, büyümeyi yükseltmeye ve işsizliği düşürmeye
çabalıyor. Yine o nedenle bunları yaparken enflasyonun baz etkisiyle düşmesinden
yararlanıyor ve ileride artacak olmasına seçim öncesinde hiç aldırmıyor.
Ek 1: Gelir Dağılımı
Aşağıdaki tablo TUİK’in 6 Mayıs
2022 tarihli ‘Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2021’ adlı Haber Bülteninden
alınan verilerle oluşturulmuştur.
Gini katsayısı gelir dağılımı adaletini (eşitsizliği) gösteriyor. Gini katsayısı 0 ile 1 arasında değişir. Sıfıra yaklaşırsa gelir dağılımı adaleti artıyor (eşitsizlik azalıyor), 1’e yaklaşırsa gelir dağılımı adaleti bozuluyor (eşitsizlik artıyor) demektir.
Ek 2: Seçilmiş Sosyal ve Siyasal Endeksler (ilk sayı Türkiye’nin
sırasını, ikinci sayı da değerlendirmeye giren ülke sayısını gösteriyor. Ülke sayısı ne kadar küçükse o kadar iyi demek.)
Hangi kitabınızda örnek vermiştiniz tam olarak hatırlayamadım ama hani bizim futbolcularımızın topu kornere atamamasından, topu taça atamamasından kaynaklı sebepleri söylemiştiniz, hepsi yaşanmışlıklar ve alışkanlıklarımızdan kaynaklı idi. Ben seçimlerin de aynı nedenlerle kime neden oy verilmesi veya verilmemesi gerekliliğinden kaynaklı olacağını düşünüyorum, yani ekonomik de sosyal da olsa yine de alışkanlıklarımızın önüne geçemeyeceğinden mantıksız ve düşünmeden elde edilmiş bir takım çaresizliklerin seçimlerde daha etkili olacağını düşünmekteyim. Türk insanı her şeyi sonuna bırakan, önceliği hep şahsileştiren, yaşamaktansa seyretmeyi daha çok seven, eleştirmeye hele de bilip bilmediğinin önemli olamadığı konularda söylenebilmeyi seven kişilerden oluşuyor. Onun için benim düşüncem seçimlerde oy tercihinin sorunlardan daha çok yine alışkınlıklarımızın öne çıkacağıdır. Çalışmanız çok güzel, emekleriniz için teşekkürler söylemesek olmazdı.
YanıtlaSilÇok doğru düşünüyorsunuz.
SilTeşekkürler.
Başarısızlığa Övgü kitabıydı, harika.
SilOk teşekkürler hocam
YanıtlaSilSağ olun.
SilElinize sağlık.
YanıtlaSilTeşekkürler
SilHocam merhaba,
YanıtlaSilHaksız zenginleşmeyle ilgili hukuki düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Geçmişe yönelik inceleme yapılmalı ve kazançları geri alınmalı. Gelir dağılımı bu şekilde düzeltilebilir.
Teşekkürler
Düzenlemeye gerek yok, hukuki altyapı zaten var ama uygulayabilecek yargı sistemi yok.
SilHocam Millet Vekili seçimlerinden önce Başka bir seçim yapılsa Vekil olabilme yetkinliğine sahip olup olmadığını ölçecek bir ÖSYM nin yapacağı bir değerlendirme imtihanı olsa bu imtihanda da Kişilik analizleri yapılsa,bir çok konuda yapılacak test sorularıyla Vekilliğe uygun olanlar ,imtihanda başarılı olanlar içinden partiler adaylarını belirleseler daha kaliteli vekil seçimi olmaz mı.Bu şekilde bir seçim sistemine gidilmesi kaliteyi artıracağı düşüncesindeyim.
SilO sınavdaki soruları da çalarlar
SilMilletvekili olabilme yeterliliği için ÖSYM sınavı düşüncesine bayıldım. Kişilik imtihanı da harika bir düşünce... Milletvekili seçiminin parti başkanlarının iki dudağının arasında olduğu bir düzende bunu düşünmek bile beni fazlasıyla mutlu etti, teşekkürler... :))))
SilHocam oncelikle saygilar yine harika bir yazi tesekkurler.
YanıtlaSil"En düşük gelir grubuyla en yüksek gelir grubu arasındaki gelir farkı yüzde 6,7’dir. " 6.7 kat olabilirmi acaba?
Teşekkür ederim, düzelttim.
Sil6.7 kat da değil, doğrusu 7.6 kat olmalı.
SilHocam elinize sağlık. Sizlerin sayesinde net olarak aydınlanıyoruz. Yazıyı okuduktan sonra çakılmaya az kaldı paraşüt taksak bile garantimiz yok hala doğmamış çocuğa siyasetçiler don biçiyor
YanıtlaSilSağ olun. Maalesef öyle.
SilMerhaba Hocam,
YanıtlaSilAçta kalsam susuz da kalsam oyum yine Erduan'a diyen kesim sizin bu ensef bilimsel , sosyolojik çalışmanıza gölge düşürebilir. Sizce oyle dusunen kesımın oranı kaçtır ? Sonuçta bugüne kadar bir şekilde halk desteğiyle geldiler.
Bilime gölge düşüremezler ama b öyle yaşamaya ve bunu yaşamak olarak tanımlanmaya devam edebilirler.
SilHocam bütçe nakit dengesi merkezi yönetimin (yani 1 2 ve 3 sayılı cetvellerin tamamının) nakit dengesini, hazine nakit dengesi ise sadece genel bütçenin (yani 1 sayılı cetvelin) nakit dengesini ifade ediyor. Buradan hazine nakit dengesinin bütçe nakit dengesinin bir kalemi olduğu sonucuna varırız. Bu durumda hazine nakit dengesinin her zaman bütçe nakit dengesinden küçük olması gerekmez mi?
YanıtlaSilVaramayız çünkü her bir kalemin kendi içindeki dengesi farklı sonuçlar verir.
SilHocam geçen yıl ek bütçe çıkarmıştık. Normalde bütçe yıl başlamadan hazırlanıyor. Şu kadar gelir elde edilecek diye tahmin ediliyor ve ödenekler buna göre dağıtılıyor. Yıl içinde elde edilecek bütçe geliri belirlenmişken ek bütçe nasıl çıkarılıp da yeniden ödenek dağıtımı yapılıyor? Hazırlanan ilk bütçede olmayıp elde edilecek yeni gelirler bulunup da onlar mı ödenek olarak dağıtılıyor ek bütçede?
YanıtlaSilEvet bir gider kalemi eklenirken mutlaka karşılığı olarak tahmin edilen gelir de ekleniyor.
SilHocam en yüksek %20 ve en düşük %20 gsyh dan ne kadar pay alıyor diye bakarken, bunun yanı sıra gsyh nın oluşumundan ne kadar pay alıyor diye de bakmak gerekmez mi? Sonuçta gsyh ya daha çok katkı yapanın gsyh dan daha çok pay alması olağandır.
YanıtlaSilGelir dağılımı GSYH'yi oluşturanlara göre değil gelirden pay alanlara göre yapıldığı için ortaya .ıkan sonuç bu dediğinize yanıt vermiyor.
SilGidilecek epey yolumuz var gibi...
YanıtlaSil5 yıl öncekinden daha çok.
SilHocam hazine ve maliye bakanlığının sitesi istatistikler bölümünde hazine nakit gerceklesmeleri var. Buradaki veriler 1. sayılı cetvelin nakit gerceklesmeleri mi oluyor?
YanıtlaSilHocam eyt emeklileri büyük bir yük mü ekonomiye? lise sona gidiyorum ekonomin hali ne olacak gerçekten geri dönülmeyecek yola mı girdik ?
YanıtlaSilEmekli nüfusa her ilave ciddi yük getiriyor.
SilHocam devlet adına borçlanma yetkisi Hazine ve Maliye bakanlığında olduğu için merkezi yönetim birc stoku hazine yani devletin borç stoku anlamına geliyor. Bunun yanı sarı kamu net borç stoku ismiyle açıklanan bir veri daha mevcut. Bu ikisinin farkı nedir?
YanıtlaSilKamu net borç stoku kamu brüt borç stokundan kamu alacaklarının çıkarılmasıyla hesaplanıyor.
SilHocam ekranda dolar 19.40 kapalıçarşıda an itibariyle 20.65 . 20.50 den de alınıyor satmak isterseniz. Nedir bu makas hocam ? Artık faiz gibi ekrandaki döviz kurlarınında önemi kalmadı sanırım .
YanıtlaSilMaalesef yanlış politikalar Türkiye'yi ikili kur sistemine itmiş oldu.
SilHocam kaleminize sağlık. Gini katsayısı ile uluslararası kurumların yayınladığı sosyal/siyasal göstergeler her şeyi anlatmaya yeterde artar bile. Ancak bir ortamda denk geldim, sosyal göstergeleri adamlara söylediğimiz zaman inanmıyorlar. Batının bu endeksleri hazırlarken adil olmadığını iddia ediyorlar. Biliyorsunuz dünyanın süper güçlerinin işi gücü yok Türkiye ile uğraşıyorlar. Bilginiz var mı hocam bu sosyal göstergeleri hazırlayan kuruluş/enstitülerin şeffaflığı ve adil olması ile ilgili ?
YanıtlaSilBence bu insanları iknaya uğraşmayın başaramazsınız. Çünkü taraf tutuyorlar ve taraftarlıkları fanatiklik düzeyinde. Batılı kurumların hiç işi gücü yok sürekli Türkiye'yi batırmaya çalışıyorlar. 2015'e kadar biz bu göstergelerde hep iyiye gidiyorduk madem bizi batırmaya çalışıyorlar o dönemde niye batırmaya uğraşmadılar?
SilHocam siz gerçekten afrika ülkelerinin hukukta bizden daha iyi konumda olduğuna inaniyorsanız daha çok yolunuz var
SilHacı, "Balkan Üniversitesi" diye google'da bir arama yap da iktidarla ilişkili çoluk-çocuğun nasıl üniversiteye devam etmeden hukuk diploması aldıklarını, hakim-savcı olarak atandıklarını öğreniver bir zahmet. Afrika ülkesi diye aşağılamaya kalktığın hiçbir yerde böyle rezillikler olmuyor, ülkede hukukun adı bile kalmadı, hâlâ utanmadan buralarda yorum yapıyorsunuz...
SilMERHABA
YanıtlaSil"GSYH’nin yüzde 16,9’unu alan nüfusun yüzde 40’ını oluşturan ilk iki grup kabaca 35 milyonluk bir nüfusu ve 144 milyar dolarlık bir GSYH toplamına denk geliyor. Buradan hareketle bu kesimin ortalama yıllık geliri yaklaşık olarak 4.100 dolar (ayda 34 dolar) ediyor. Bu grubun sosyal ve siyasal göstergelerle pek bir ilgisinin olmayacağını, asıl olarak ekonomik durum ve vaatlerle ilgileneceklerini tahmin ediyorum."
Burada ayda 34 dolar açıklamasının 340 olması gerekir diye düşünüyorum. Değerli çalışmanız ve bize aktardığınız bilgiler için müteşekkirim.
Haklısınız, düzelttim, teşekkür ederim.
Silhocam, kapalıçarşı ile ikili kur oluşmasının sebebi nedir?
YanıtlaSilBu türü karaborsa oluşmasının sebebi daima piyasaya uygun olmayan yanlış ekonomi politikası izlemektir. 2021 Ağustosunda başlayan faiz indirimleriyle faizi enflasyonun çok altına düşüren MB kurun sağlıklı biçimde oluşmasını da engelleyerek ikili kur oluşmasına yol açmış bulunuyor.
SilHocam Türkiye'de ortalama maaşın kaç dolar olduğunu düşünüyorsunuz?
YanıtlaSilAsgari ücret 8.500 TL. Ne var ki bunun altında bir ücrete çalıştırılanlar olduğu biliniyor. Buradan gidersek kabaca 15 bin lira diye tahmin edebiliriz sanırım.
SilBu karamsarlık size yakışmıyor hocam.Elhamdülillah bu sorunlar kim seçimi kazanırsa kazansın dirayetli politikalarla çözülür.
YanıtlaSilDirayetli politika nedir? O konuda anlaşma yok.
SilHocam özellikle en düşük gelirli kesimin ciddi anlamda desteklenmesi gerekmez mi böyle bir ortamdan bu kadar etkilenen kesmi nasıl destekleyebilir devlet nasıl sosyal politikalar izlenebilir
YanıtlaSilGerekir. Bunu yapabilmek için yüksek gelirli kesimden daha yüksek vergi alıp düşük gelirli kesime aktarmak gerekir.
SilSn.Hocam yine ders niteliğinde bir yazı olmuş,keşke iktidardan bazı arkadaşlar da okusalar bu yazılarınızı belki biraz feyz alırlar.
YanıtlaSilOkuyorlar ama feyz almak bir yana kızıyorlar.
SilSayın Mahfi hocam, bu ülkenin çok değerli bir değerisiniz, herhangi bir maddi kaygı gütmeden fikirlerinizi kamuyla/bizimle paylaştığınız için kendi adıma teşekkürü borç bilirim.
YanıtlaSilEstağfurullah, sağ olun.
SilHocam merhaba geçenlerde merkez bankası'nın kapalıçarşıdan döviz topladığı haberi çıktı siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
YanıtlaSilEğer gerçekse facia.
SilSayın Hocam elinize fikrinize sağlık teşekkürler.. Çok merak ettiğim bir husus daha var. Bana da çok gülünç ve mantıksız geliyor. Hatta talihsiz. Uyuşturucu baronlarından geleceği ifade edilen 300 Mia Usd , gerçekten gelir mi? Nasıl gelir? Karşılığı ne olur? Mümkün mü? Teşekkürler
YanıtlaSilBildiğim kadarıyla Kemal Kılıçdaroğlu o 300 milyar doların tertemiz para olarak geleceğini söylemişti. Yani uyuşturucu baronlarından değil. Bana göre hiçbir ülkeye ağzıyla kuş tutsa bile bir iki yılda 300 milyar dolar gelmez.
SilHocam, acaba her bir gelir grubunun alt kategorizasyonlarını vermeniz mümkün mü? Yani "en zengin %20" aşırı genel bir soyutlama. Örneğin en zengin 0.01'le bu %20'lik kesimin sonunda yer alanlar arasında büyük bir gelir farkı var. Bu söylediğim diğer %20'lik kesitler için de geçerli. Aslında kendi içinde uçurum olan kategorileri bir araya getirip bunların ortalamasını alınca ortaya gerçekle ilgili olmayan, sadece kağıt üzerinde yaptığımız soyutlamalar kalıyor.
YanıtlaSilMaalesef böyle bir ayrıntı yok.
SilGelir dağılımındaki adaletsizlik ve sosyal-siyasal göstergelerin kötü durumu, halkın taleplerinde nasıl bir etki yaratacak ve bu durumu düzeltmek için atılacak adımlar neler olabilir?
YanıtlaSil