Son Gelişmeler ve Türkiye’ye Olası Etkileri
Yükselen Enflasyon, Fed’in Faiz Artırımı ve Parasal Sıkılaştırma Hazırlığı
Küresel krizin başlangıcından bu
yana gelişmiş ülke merkez bankaları (ABD – Fed, Avrupa – ECB, Birleşik Krallık
– BOE ve Japonya – BOJ) tarafından izlenen tahvil satın alma programları
sonucunda oluşan geniş çaplı likidite artışının önünde sonunda enflasyonist
baskı yaratacağı biliniyordu. Buna karşılık ekonomilerin resesyona girmesi
korkusu enflasyon yaratma korkusunun önüne geçince parasal genişleme temel
politika halini aldı. Fed, bu politikayı terk etmeye yöneldikten bir süre sonra
bu kez pandemi ortaya çıkınca parasal sıkılaştırmayı bıraktı ve tekrar parasal
genişlemeye döndü. Öteki merkez bankaları parasal genişlemeye hiç ara vermeden
devam ettiler. Ve sonunda beklenen enflasyon kendini gösterdi. ABD’de yüzde
8’lere, Avrupa’da yüzde 6’lara, Birleşik Krallıkta yüzde 6,2’ye gelip dayandı.
Bu oranlar gelişme yolundaki ülkeler için fazla sorun oluşturmasa da gelişmiş
ülkeler açısından çok yüksek oranlar. Aralarında hala düşük enflasyona sahip
tek ülke olarak Japonya kaldı (yüzde 0,9.)
ABD Merkez Bankası Fed, enflasyondaki
yükselişin geçici olmadığını ve kendiliğinden duraklamasını beklemenin hata
olacağını sonunda kabul etti ve Mart ayı toplantısında, uzun bir aradan sonra
fonlama faizi diye adlandırılan faizini 0,0 – 0,25’den 0,25 – 0,50’ye yükseltme
kararı aldı. Bu kararın ardından kurul üyelerinin geleceğe ilişkin beklentileri
de açıklandı. Buna göre kurul üyelerinin ağırlıklı beklentisi Fed’in bu yıl, bu
artış dışında, 4 kez daha ve gelecek yılda da 4 kez daha faiz artırımı yapacağı
şeklinde oluşmuş görünüyor. Buna ek olarak yapılan açıklamalarda Fed’in parasal
sıkılaştırmaya da başlayacağı anlaşılıyor. Fed Başkanı Powell, karar sonrası
bir toplantıda yaptığı konuşmada faiz artırımlarının 0,25 puanın üzerinde
olabileceğini vurguladı. Bu gelişmelerden sonra Fed’in 4 Mayıs’taki
toplantısında faizi artırması yolundaki piyasa beklentisi yüzde 100’e ulaştı.
Beklentilerin dağılımına bakarsak 0,25 puan artırma beklentisi yüzde 32; 0,50 puan
artırma beklentisi yüzde 68 olarak karşımıza çıkıyor. Birleşik Krallık Merkez
Bankası (BOE), 2021 Aralık ayında başladığı faiz artırımlarına devam ederek
Mart ayında faiz oranını 0,75’e yükseltti.
Petrol Fiyatlarının Yükselmesi
2021 Kasımı ayında Brent petrolün
varili 68 dolardı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle 125 dolar düzeyine yükselen
fiyat bugünlerde 110 doların üzerinde seyrediyor. Çok kısa sürede petrol
fiyatlarında yaşanan bu olağanüstü artış petrol üreten ülkeler için olumlu olmasına
karşılık petrol üretmeyip ithal etmek zorunda olan ülkeler için tam bir
karabasan oluşturuyor. Benzer bir durum doğalgaz fiyatları için de geçerli. Bu
iki önemli malın fiyatlarındaki anormal artışlar küresel sistemi son derecede
olumsuz etkilemeye başladı. Bu artışlar dünya çapında enflasyonu yükseltirken ticaretin
daralmasına ve birçok ülkede büyümenin düşmesin yol açıyor. Özellikle petrol ve
doğalgaz üreten ülkeler dışındaki ülkelerin bu dönemde ciddi sorunlarla
karşılaşacakları görülebiliyor.
Rusya’nın Doğalgaz ve Petrolü Kendisine Ambargo Uygulayanlara Rubleyle
Satma Kararı
Putin, son dönemde önemli bir
karara imza attı ve Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya’ya ambargo uygulayan
ülkelere doğalgaz ve petrol satışını dolar ya da euro yerine rubleyle yapmaya
yöneldi. Bu karar, Rusya’dan bu malları alan ülkelerin ellerindeki dolar ve
euroyu satıp ruble almasına ve o rubleyle bu malları talep etmesine yol açacak.
Piyasada oluşacak ruble talebi de rublenin değer kazanmasını sağlayacak.
Böylece Ukrayna savaşıyla birlikte hızla değer kaybeden rublenin yeniden
(eskisi kadar olmasa bile) değer kazanmasına yol açacak.
Bu karar ilk bakışta akıllıca
görünse de orta vadede özellikle Avrupa ülkelerinin alternatif doğalgaz temin imkânlarını
zorlamasına neden olacak gibi görünüyor.
Öte yandan fiyatlardaki bu
olağanüstü artışla ABD’nin kaya gazı ve kaya petrolü üretmesinin de önü açılmış
oluyor. Çünkü kaya gazı ve kaya petrolü üretmenin maliyeti oldukça yüksek ve
bugünkü fiyatlar bu üretime olanak tanıyor. ABD’nin kaya gazı ve kaya
petrolünde dünyanın en büyük rezervlerine sahip bulunuyor. Eğer fiyatlar bu düzeyde
devam ederse ABD’nin üretimi gerçekleştirmesi ve dünyaya satması söz konusu.
Özetle söylemek gerekirse orta – uzun vadede buy fiyat artışları ABD’nin lehine
olacak gibi görünüyor.
Pandemiyle Kırılan Tedarik Zincirinin Savaşla İyice Bozulması
Tedarik zinciri (lojistik
ağı da deniyor); mal ve hizmetlerin tedarikçiden tüketiciye doğru hareketlerini
kapsayan süreci ifade eden bir kavram. Bu sürecin içinde yer alan
organizasyonlar, kuruluşlar, kişiler de sürecin bir parçası olarak kabul
ediliyor.
Pandemi, tedarik zincirinin
kırılmasına neden oldu. Bir başka ifadeyle tedarikçiden tüketiciye doğru akan
bu mal ve hizmet sağlama sürecinin çalışması aksadı. Bu aksama yavaş yavaş
toparlanırken bu kez de Ukrayna savaşı gündeme geldi ve süreç yeniden ciddi
sıkıntılarla karşılaştı. Bu gelişme de dünya ticaret hacmini olumsuz
etkileyecek bir başka gelişme olarak görülüyor.
Türkiye’nin Bu Gelişmeler Karşısında Durumu
Bütün bu gelişmelerin Türkiye
ekonomisi üzerinde ciddi etkileri olacak. Gelişmiş ülke merkez bankalarının
faizleri artırmaları ve ardından parasal sıkılaştırmaya başlamaları zaten
dışarıdan çok yüksek maliyetle fon bulabilen Türkiye’nin borçlanma
maliyetlerini iyice yukarıya çekecek. Bu ay içinde 2 milyar dolarlık tahvil
ihracı yapan Hazinenin ödeyeceği faiz yüzde 8,62 ile tarihi bir rekora ulaştı. Bu
gelişme cari açık verdiği için dış borçlanmaya ihtiyacı olan Türkiye açısından
oldukça can sıkıcı bir gelişme.
Petrol ve doğalgaz fiyatlarının
yükselmesi petrol üretmeyen ülkeler gibi Türkiye için de çok ağır bir maliyet
getiriyor. Brent petrol fiyatı 100 USD/Varil düzeyinde devam ederse buradan
cari dengeye gelecek maliyet yıllık olarak 15 milyar doları bulacak gibi
görünüyor.
Rusya’nın doğalgazı rubleyle
satması konusunda aldığı karara Türkiye tabi değil. Çünkü Türkiye, Rusya’ya uygulanan
ambargoda yer almıyor ve tarafsızlığını koruyor. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin
tanıdığı imkânları kullanmak ve tarafsız kalmak son yirmi yılın en doğru dış
politika uygulamasıydı.
Batı dünyasında Ruslara karşı
uygulamaya konulan yasaklamalar, kısıtlamalar turizmde de etkisini gösterecek.
Rusların Türkiye’den başka gidecek çok az yeri kaldı. Buna karşılık rublenin
yaşadığı inanılmaz değer kaybı özellikle orta gelirli Rus turistlerin bu yıl
Türkiye’ye gelmesine de engel oluşturabilir. Buna karşılık İtalya, Fransa,
İspanya kıyılarını tercih eden zengin Rus turistler o ülkelerdeki kısıtlamalar nedeniyle
Türkiye’ye yönelebilirler.
Elinize sağlık.
YanıtlaSilTeşekkür ederim
SilHocam bu ufkumuzu açan aydınlatıcı yazılar için kalbî saygı ve sevgilerimle teşekkür ederim. Bu kaya gazı konusunu uzun süre gündemde tulabilirmi? Neler yapılabilir!.
SilHocam merhaba. Petrol fiyatlarındaki bu yükseliş sizce kısa yahut orta vadede devam edecek mi?
YanıtlaSilSavaşın gidişine bağlı. Ama savaş bugün bitse ve petrol fiyatları düşse bile Rusya'ya ambargolar devam edeceği için petrolün eski düzeyine inmesi uzun zaman alacak.
SilTeşekkürler. İyi pazarlar..
SilTeşekkür ederim.
YanıtlaSilSağ olun
SilHocam merhaba,
YanıtlaSilMerkez Bankası politika faizinde düşüş yaparken piyasa faizleri yükseliyor. Para politikası esasında Merkez Bankası'nın bankalara uyguladığı faiz oranı ile piyasayı etkilemek şeklinde işliyorken, sonuçta piyasa faizlerini yükselten politika faizi düşüşleri bir anlamda daraltıcı etkide bulunmuş olmuyor mu? Daraltıcı etkide bulunduğu için de enflasyonist baskıları hafifletici etkide bulunması gerekmez mi?
Enflasyonun % 54,4, en yüksek kredi faizinin % 35 olduğunu düşünürseniz enflasyondan 20 puan düşük bir faiz oranının enflasyonu düşürmesi söz konusu olamaz.
SilTeşekkürler hocam
SilHocam eski yazılarıza nerden ulaşabiliriz?
YanıtlaSilBlogda var
SilHocam merhaba, Fed in faiz artırması , daha da arttıracak olması ve CDS primimizin yüksek olması borçlanma maliyetimizi arttırmakta buda bize yüksek enflasyon ve değeri düşen TL olarak dönmekte.Yazınızda Ambargoya katılmadığımız için Rusyadan petrol doğalgaz ve turizm geliri elde edebileceğimizi belirtmişiniz.Ancak Türk bankalarının ambargoya katıldığını rus rublesi kabul etmediklerini görmekteyiz.Bu şartlarda rusya ile nasıl ticaret yapabiliriz?Bi şekilde yaparsak Amerika ve avrupanın buna tepkisi ve yaptırımı olmazmı?Diğer konuda Kaya gazı ve petrolü rezervide Ülkemizde bol miktarda mevcutmuş.Çıkarabilirsek bizi bağımlıliktan kurtarır hatta ihraç bile edebiliriz.Yani uzun vadede ABD gibi bizede avantaj sağlayabilirmi?Dış politikada gerçekten zor bir dönemeçteyiz gibi gözükmekte.
YanıtlaSilAslında bütün ülkeler zor durumda. Ve bir sonraki aşamayı planlamak çok zor görünüyor. Çünkü pek çok şey bize bağlı değil. Türkiye'deki kaya gazı petrolü rezervi konusunda çeşitli tahminler var. Türkiye'nin kaya gazı rezervlerinin oldukça yüksek olduğu öne sürülüyor. Tabii bu gazın çıkarılması ve kullanılabilir hale getirilmesi oldukça pahalı bir proses gerektiriyor. Ama fiyatlar bu düzeyde devam ederse bunlar işlerlik kazanabilir.
SilSayın hocam, Kasım 2012 Bremt petrol 69 Dolar.
YanıtlaSilDüzelttim, teşekkür ederim.
SilHocam merhaba, Ruble ile gaz satma hamlesi rezerv parası USD üzerinde nasıl bir etki yapar? Teşekkürler
YanıtlaSilBir miktar sarsar ama yalnızca Rusya'nın bunu yapması doların rezerv para konumunu kaybetmesine yetmez.
SilSayın Hocam ;
YanıtlaSilDüzeltme
Kasım 2021 Brent petrol 69 Dolar
Düzelttim, teşekkür ederim.
SilYazı iyi, hoş da...
YanıtlaSilPutin'ci misiniz?
Nato'cu musunuz?
Artık bi söyleyiverseniz Mahfi bey...
Ağaç olduk burda...
Bütün yaşamım boyunca Atatürkçülük hariç (çünkü o çerçevenin Türkiye için en doğrusu olduğunu görüyorum) hiçbir şeyci olmadım. Her görüşün haklı ve üstün tarafları olduğu gibi haksız ve yanlış tarafları da var. O nedenle bütün görüş ve yaklaşımları ele alıp doğru bir sentez yaratmak gerektiğini düşünürüm. Esasen Atatürk'ün de devrimleriyle aynen böyle bir sentez yarattığı kanısındayım.
SilTebrikler üstad..
SilSağ olun.
SilHocam tebrik ederim, ayrıca elinize sağlık.
SilAdsız 00:32,
SilYorumun ile ağaç yerine ota benziyorsun.
Daha önce de aynı yorumu yazdınız, açıklayım.
İroni sanattır, yıllarını verenlerin yapabildiği bir sanattır.
İroni yapabiliyor muyum? Yapamıyormuyum? Nasıl anlarım?
İroni yapıp yapamadığınızı anlamak çok basittir.
Herkes test edebilir.
Şöyle geçmiş hayatınıza bakın,
Geçmişinizde hiç sahneye çıktınız mı? Bir eser yazdınız mı?
İnsanlara eser ve sanatınızı sundunuz ve karşılığında da para aldınız mı?
Yani insanlar sizin yaptığınıza para verdi mi?
Hayatınızın bir dönemini o sanat ile kazandınız mı?
Cevabınız evet ise, ironi yapma yeteneğine sahipsiniz.
Cevabınız hayır ise, ne yazarsanız yazın şaklabansınız.
Yani, sen "ağaç olduk" yazarsın, insanlar "otun teki" diye okur.
Elinize sağlık Hocam.
YanıtlaSilDünyada algılar,beklentiler,hesaplar,dengeler çok hızlı değişmeye(geçmişe kıyasla) başladı.Sanki dünya daha hızlı dönmeye başladı…
Eğer dünyada dengeler yeniden belirleniyorsa,önümüzdeki 50/100 yılın planlamaları yapılıyorsa ve tüm bu kaosun nedeni yeni dönemin doğum sancıları ise;Türkiye adına daha stratejik düşünmeye ve fikri öngörüler üretmeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Bu dönemi nasıl tanımlayabiliriz?
Sizce dünyada paradigma mı değişiyor yoksa tarihsel döngü içinde daha önce yaşadıklarımızı tekrar mı yaşamaya başlıyoruz?
Saygılarımla.
Evet dünyada paradigma aslında küresel krizle birlikte değişmeye başladı, pandemiyle güç kazandı şimdi yeni bir aşamaya geçiyoruz. Ben soğuk savaşa yeniden gireceğimizi düşünüyorum. Geçmişte bunun benzerini yaşadık ama koşullar değişti şimdi artık o dönemden farklı bir soğuk savaş olacak. Eskiden Ruslarr, Çinliler yurt dışına çıkamaz, yabancılar da bu ülkelere kolay kolay gidemezdi. İnternet yoktu, bilgi paylaşımı bu kadar yaygın değildi. Bu ülkelerin vatandaşının dünyayı izlemesi çok kısıtlıydı, bugün öyle değil. Herkes dünyada neler olup bittiğini görüyor, izliyor.
SilÇok teşekkürler, kaleminize sağlık
YanıtlaSilSağ olun
SilHocam emeğinize sağlık. Ekonomi şu anda yoğun bakımda. Tahliller yanlış sonuçlar veriyor ve Yanlış tedavi uygulanıyor. Hatta deneme yanılma tedaviler uygulanıyor. Bu tedavilerde çeşitli organlarda kalıcı hasarlara yol açabilir. Doğru tedavi(yapısal reformlar) uygulamadan iyileşmesi çok zor şeklinde bir benzetme yapılabilir diye düşünüyorum hocam.
YanıtlaSilAslında tahliller doğruya çok yakın sonuçlar veriyor ama doktorlar o tahlillere bakmadan tedavi uygulamaya kalkıyor. Haklısınız doğru tedavi yapılmadan hastayı iyileştirmek mümkün değil. Hatta yanlış tedavi hastalığı giderek ağırlaştırıyor.
SilTüm bunların sonucunda finansal olarak kriz yaşanır mı sizce hocam.
YanıtlaSilBirde para bulmak zorlaştıkça dolar değer kazandıkça artık swap anlaşmaları yapmakta zorlaşacak demektir çünkü elinde kimse karşı tarafın parasını boşuna tutmak istemeyecek. Bu Türkiye için swap ile yaşanacak yeni kriz olabilir mi çünkü artık ucuz para bulmak zorlaşacak.
Sistem bu kez çok farklı işliyor son 20 yıllık bedava para yada ucuz para ile çevrilen ekonomilerin sonu gibi geliyor bana.
Türkiyede bu süreçte hem para bulmakta zorlanacak yüksek faizle borçlanıp gelir gider dengesi bozulacak. Dolar yakma başlarsada artık kolay dolar bulmak swap anlaşması yapmak zorlaşıp kurları patlacak gibi geliyor.
Artık finansal krizden daha çok reel ekonomi krizi yaşanacak gibi duruyor.
SilRuble baya da toparlandi
YanıtlaSilEvet piyasa aldırmazlığı devrede
SilHocam bu aşamada Türkiye hazır ambargoyu katılmazken Rusya ile orta uzun vadeli uygun fiyatla enerji kontratları yapamazmı...?
YanıtlaSilRusya kabul eder mi emin değilim. Çünkü doğal gazı satmakta bir sorunu yok.
SilHaklısınız, sıcak savaş bitse bile dünyanın yeni normali artık yeni bir soğuk savaş dönemi olacak. Bu gelişme dünyada ticaretin de büyümenin de eski hızıyla artmamasıyla sonuçlanacak.
YanıtlaSilÜstadım iyi ki, varsınız. Hurafeleri, kahve geyiklerini dinlemekten, okumaktan gına geldi. Elinize yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim
SilHocam eurobond almayı(devlet) riskli goruyormusunuz?ödemede sorun yaşanır mı?yorumunuz
YanıtlaSilRisk her yatırımda mutlaka vardır ama buradaki risk başkalarından daha yüksek değil.
SilHocam selamlar..reel ekonomi krizi derken mesela üretmemekten kaynaklı tarımsal sorunlardan mi bahsediyorsunuz? Ülke de lüks tüketim artsa ne olur? Ancak her hane halkının mutfak ihtiyaçları, günlük yaşamına dair hissettiği fiyat artışları(ulaşım,enerji )hayatı olumsuz etkiliyor..bu yaz rus turizmi patlasa ülkede yaşanan çifte enflasyona etkisi ne olur?bu konuda görüşlerinizi merak ediyorum. saygilar.
YanıtlaSilHocam harikasınız kitaplarınız da harika teşekkür ederim
YanıtlaSilKaleminize sağlık. Ne kadar açık ve net anlatmışsınız. Teşekkür ederim.
YanıtlaSilBireysel yatirimci ne zaman dolar satar?
YanıtlaSilHocam sizin sayenizde finansal okuryazarlığımizi biraz olsun arttırdık , teşekkür daha fazla yazı bekliyoruz 🙂
YanıtlaSilMahfi bey sizce Türkiye’de gayrimenkul fiyatları kısa-orta vadede hangi yönde ilerleyebilir?Emlak balonu gibi bir durum var mi yoksa daha da yukarı mi gözüküyor sizce.
YanıtlaSilYüreğinize sağlık çok teşekkürler
Elinize sağlık tarafsız ve doğru yazılar okuyabiliyoruz
YanıtlaSilSayın hocam, hazinemiz yurtdisinda %8,60 faiz ile borclanacagina, iç piyasada, çok daha düşük faizle döviz cinsinden borclanamaz mi? Hem de dth ların bir kısmı da daha uzun vadeli olarak buraya kayabilir.
YanıtlaSilSelam, 11:38,
Silİç piyasada, döviz yok, olmayan bir şeyi borç alamaz.
İç piyasada döviz olmadığı için, Türk devleti dövize ihtiyaç duyuyor.
DTH hesapları, yurtdışına alacak verecek işleri için transfer edilebilcek döviz varlığı değil.
DTH parası TL olan vatandaşa, bilgisayar ekranı karşılığında şu kadar dövizin var denen bir sistem.
Yani DTH karşılığında döviz yok.
DTH, bankanın DTH sahibine olan döviz borcunu gösterir.
Anladım, teşekkür ederim.
SilPeki sizce, yastık altındaki dövizlerin bir kısmı, örneğin %5 faizle sisteme girmez mi?
Hocam merhaba,,ocak 21 ile ocak22 arasında d,gaz a %500 (yüzde beşyüz) zam yapıldı internet te takip ettiğim kadarıyla yüzde yüz yükseldikten sonra 120€ seviyesinde ama yine zam söylentisi dolaşmaya başladı,bence yoklama yapıyorlar biz sadece d,gaza çalışıyoruz ZARAR ediyoruz eğer ZAM gelirse yolun sonu demektir dünyanın hiç bir yerinde böyle zamlar olmadığını biliyoruz ayrıca neden yapıldığınida biliyoruz
YanıtlaSilPetrol fiyatlarındaki artış otomobil satış fiyatlarını düşürür mü? Üreticilerin maliyetlerini arttırır mı?
YanıtlaSilHocam bu hiperenflasyona doğru giden durum Türkiye'ye daha ne kadar devam eder? Konut fiyatları 3 kat 4 kat arttı, kredi çekip uzun vade borçlananlar, tasarruf edenlere karşı avantajlı yapıldı. Bu konjektürde, bu noktada da 3 kat artmış bir konut, oturmak amacıyla (yatırım amacıyla değil) sizce 10 yıllık kredi ike alınır mı? Çünkü kiralar da o kadar yükseldi ki, bu enflasyonist ortam 2 yıl daha devam ederse, ödeyeceğimiz kira krediyi geçecek ve yine 'keşke birikim yapmasaydık da, varı yoğu satıp, 10 yıl borçlanıp evimizi alsaydık' diyeceğiz. Sizin bu konuda fikriniz ve öngörğnüz nedir acaba? Saygılar,
YanıtlaSilMerhaba Hocam , yazılarınız için teşekkürler gençlere fener oluyorsunuz.
YanıtlaSilBİST'i nasıl görüyorsunuz. Kısa, orta, uzun vade çalışmalarınız var mı ?
Hocam merhaba, uzun zamandır bloğunuzu okuyorum ve sizden çok şey öğrendim. İyi ki varsınız size gönülden teşekkür ederim. Ancak bugün ilk defa bloğunuzdaki “hakkımda” bölümünü okudum ve eskiden beri kafamı karıştıran konulara rastladım. Mesela ekonomik olarak merkezde, siyasal ve sosyal olarak merkez solda olduğunuzu yazmışsınız. Sizin için zahmetli olmayacaksa sizden bir şey isteyeceğim. Hocam bu ülkede insanların en çok karıştırdığı hatta çoğunluğunun bilmediği çok temel bir durum var: liberalizm ile kapitalizm ilişkisi; komünizm ile sosyalizm ilişkisi; sosyal demokrasi ve keynesyen politikaların ilişkisi nedir? Ekonomik olarak merkezde olmak nedir ve yukarıdaki ilişkilerden hangisine denk düşer? Ekonomik olarak merkez sağ ya da merkez soldayım şeklinde bir tanım da var mı? Yoksa merkez sağ ve merkez sol sadece sosyal ve siyasal alan için mi kullanılır? Merkez sağ ve merkez solun diğer uç noktaları nedir?
YanıtlaSilHocam bu soruların cevaplarını bize bir anlatsanız biz de bir bilsek neye inanıyoruz bu kafa karışıklıklarını bir gidersek o kadar güzel olur ki, inanın toplumun en çok ihtiyacı olan şeylerden biri bu kavramları doğru bir şekilde öğrenmek. Çünkü gördüğüm kadarıyla insanların davranışları ile söylemleri o kadar farklı ki çok garip bir durum çıkıyor ortaya. Umarım bizleri bu konuda da aydınlatırsınız. Şimdiden çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
Çok teşekkür ederim.
SilBelki bu konuda bir yazı yazmak lazım. Çünkü dediğiniz gibi oldukça karmaşık ve birbiryle iç içe konular.
Çok teşekkür ederim hocam, dört gözle bu yazınızı bekliyorum. İnanın herkes için çok öğretici ve eğitici bir yazı olacak. En azından insanlar daha bilinçli ve saygılı konuşacak bu konularda. İyi çalışmalar dilerim. Saygılarımla.
SilDeğerli hocam;Kaya petrolü ya da gazı değil, kayaç petrolü ya da gazı(shale oil)
YanıtlaSilTürkçe çeviride kaya petrolü de kayaç petrolü de kullanılıyor.
Silhocam ben şunu merak ediyorum hazine dolar için yüzde 8 küsür faiz verirken , imf ile anlaşma yapılsa bize doları kaçtan verirler? yanlış hatırlamıyorsam ege cansen 1,5 gibi bir rakam telaffuz etmişti. aradaki fark nedir hocam :)
YanıtlaSilIMF, piyasa koşullarından daha düşük faiz uygular ama bu % 1,5 değil. IMF, kullanacağınız kaynağa göre değişen bir faiz uyguluyor. Daha önemlisi IMF mesela 30 - 40 milyar dolar (duruma göre daha fazla) borç verir, Türkiye bu reytingiyle o kadar parayı piyasadan bulamaz. Ama IMF'den borç almanın koşulları piyasadan borç almaya benzemez. Mesela IMF gelirse muhtemelen ilk söyleyeceği şey faizi enflasyon düzeyine çıkartın olur. Bunu iktidar kabul etmez. Ederse yaptıklarını ve bugüne kadar bütün söylediklerini geri almış olur.
SilHocam şu ekonomi yönetiminin tam sizin gibi entelektüel bir bireye ihtiyacı var.
YanıtlaSilEkonomi yönetiminin başına rahmetli Keynes'i getirsek de yararı olmaz, çünkü ekonomi yönetiminin yetkisi ve etkisi yok.
SilFenerbahçe yönetimine gönderdiğiniz mektup, okunmuş mudur?
YanıtlaSilGençlerle sözleşme yapmaları ve genç bir Koreli oyuncu almalarından anlaşıldığı kadarıyla okunmuş görünüyor.
SilSevgili Mahfi Hocam,
SilArtık resmen sizi moralimi düzletmek için okuyorum. Farkındalık için halen yazıyorsunuz. Çevremde ve TVlerde şaşkınlık içinde biz buraya nasıl geldik, bunu haketmiyorduk, ben her pazar dışarıda kahvaltı ederdim, şimdi yapamıyorum, istediğimi alamıyorum, enflasyon düşsün, fiyatlar düşsün, standardım düşmesin diyenleri gördükçe saçbaş yolmaktan yoruldum. Eninde sonunda bu tespitlerinizi okuyan anlayanlar var, şükretmek lazım. Çok teşekkür ederim.
Sağ olun
YanıtlaSilMerhaba Mahfi Bey,
YanıtlaSilYazılarınızı beğeniyle takip ediyorum. Bilgilendirmeleriniz için teşekkür ederim.
Sizden borsamızdaki temettü ödemeleri ile ilgili de bir yazı rica ediyoruz. Şahsi fikrim, firmalar temettü ödemelerini disiplinli bir şekilde yapmak zorunda bırakılsalar borsanın çok daha sağlıklı bir işleyişe sahip olacağı şekline. Dışarıdan bakılınca da temettü ödemeleri borsanın tanımı gereği olan temel bir enstrüman gibi duruyor. Ancak ekonomi bilgim sınırlı olduğundan temettü ödemelerinin zorunlu tutulmasının oluşturabileceği yan etkileri tahmin edemiyorum. Bu konulara açıklık getiren bir yazı yazabilirseniz çok kişiye yardımı dokunacağını düşünüyorum.
İyi günler dilerim...
Teşekkürler hocam
YanıtlaSilHocam, teşekkürler, çok güzel bir özet.
YanıtlaSilRuble ile doğalgaz satmanın avantajını anlamadım. Dolar ile satılsa da, Rusya piyasadan dolar satıp ruble alabilecek duruma gelmiyor mu? Sembolik olmak dışında bir manasını anlamadım.
Tabii bir de, ruble ile fiyatlandırdığında, rublenin düşmesi Avrupa'nın işine gelir (sabit fiyatlı kontratlar yapabiliyorlarsa). O durumda da Rusya kendi ayağına sıkmış olmaz mı?
Hocam gördüğümüz kadarıyla bu savaş hem çok sayıda risk hem de çok sayıda fırsat barındırıyor. Bunlardan hangilerinin yakalanacağı ise biraz da bizi yönetenlerin kabiliyetine kalıyor.
YanıtlaSil