Gerçek Yapısal Reformlar Atatürk Devrimleridir

Yapısal reform mutlak monarşiyi cumhuriyete dönüştürebilmektir (1923.) Hilafetin kaldırılması (1924), şeri hukukun yerine medeni hukukun yürürlüğe konulması (1926), eğitimin dinsel temelden bilimsel yapıya dönüştürülmesidir (1924.) Çiftçiyi ezen aşarın kaldırılmasıdır (1925.) Dünyada pek az ülkede varken kadınlara erkeklerle eşit haklar verebilmektir (1926.) Uçak fabrikasını 1926 yılında kurabilmektir yapısal reform. Okullarda karma eğitime geçilmesi (1927), kendi dilinde konuşup yazabilmeyi sağlayan harf ve dil devrimlerinin yaşama geçirilmesidir (1928.) Yabancılara tanınan ayrıcalıkların kaldırılması (1926), ulusal merkez bankasının kurulmasıdır (1931.) Halkevlerinin açılmasıdır (1932.) Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesidir (1934). Laikliğin kabul edilmesidir yapısal reform (1937.) 

Filanca kanunun falanca maddesinin değiştirilmesiyle yapısal reform yapılmaz. Belki iyi bir şey yapılmış olur ama her iyi şey yapısal reform değildir. Yapısal reform bir toplumun yapısını ileriye doğru değiştirebilmektir.

Bilimsel düşüncede mucizeye yer yoktur. Ama eğer illa mucize aranacaksa Osmanlı’nın yıkıntıları üzerinde bir Cumhuriyet kurup bu yapısal reformları yapmak bir mucize olarak kabul edilebilir mesela.


Saygıyla, minnetle…

Yorumlar

  1. Emanetine hıyanet ettik. O zor şartlarda hazırlayıp kucağımıza bıraktığı reformların kıymetini bilemedik. Başımıza gelen ve gelecek olan her şeyi hak ettik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Daha başa bir şey gelmedi ki.

      Geçen Suriye'li bir genç ile konuştum,
      23 24 yaşlarında sanayide ayak işleri yapıyor, iş buldukça.
      Bize göre serseri, başı boş biri.

      Üniversiteye gitmek istiyormuş, savaş öncesi,
      3 kardeşlermiş.
      Kargaşa çıkınca ülkede, kardeşlerinden birini vurmuşlar,
      babasını hapse atmışlar. Bunlar akrabaları ile kuzeye geçmiş,
      babalarının da kayıp haberi gelmiş, Işıd bunların bölgelerine gelmiş,
      annesini ganimet diye biri ile evlendirmişler,
      bunlar annelerini da alıp kaçmışlar Türkiye'ye.
      1 Kadın, 1 Küçük çocuk, bir de bu. Bu iş bulursa karınları doyuyor,
      bulamaz ise açlar.

      Aynı hikayeyi kendine çevir, seni vuruyorlar, sonra ailenin ne olacağını düşün.

      Sil
  2. Kaleminize sağlık sayın hocam. Daha iyi tanımlanamazdı.

    YanıtlaSil
  3. Hocam,günümüzün halk(ekonomi) ozanısınız,seni seviyor ve gururla izliyoruz,Atatürk'ün de isteyeceği bu olurdu herhalde..

    YanıtlaSil
  4. Elinize sağlık hocam. "Ulusların Düşüşü" adli kitabında Sn. Acemoğlu ülkelerin yaşadıkları süreçleri gayet net bir sekilde açıklamış. Okunduğu takdirde şu an yaşadığımız sürece iliskin kesitler bulmak mümkün. Biz de düşmeyi seçenlerdeniz. Yakup Kadri "Ankara" adli kitabının bir bölümünde Cumhuriyet'in ilk yıllarında halkın kalbinde yer alan umudu çok güzel tasvir etmiştir. Lakin şimdiye bakarsak ne Ankara o ilk umut dolu Ankara ne de halk o kalbinde umut yeşeren halk. Insanımız tükenmiş vaziyette. Önümüzden geçip giden teknolojik devrime bile yetişmeye çaba sarfedecek gücü kalmadı maalesef.

    YanıtlaSil
  5. Anlatmaya çalıştıklarınız düşünebilenlere ışık tutmalıdır.
    Harikasınız hocam.
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  6. Sayin hocam, kaleminize saglik. Turkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Ataturk'u saygiyla ve ozlemle aniyoruz.

    YanıtlaSil
  7. Manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı,hiçbir dogma,hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum.Benim manevi mirasım,bilim ve akıldır.Benden sonra beni benimsemk isteyenler,bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar
    Atatürk

    YanıtlaSil
  8. Hocam bunlar artık geride kaldı tersinden devrimlere hazır olun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan kabul ettikleriyle vardır.

      Sil
    2. Dikkat edin de tersinden devrim yapiyoruz derken ters donmus terlik yapmasinlar size. Ne anlama geldigini google'dan ara bulursun.

      Sil
  9. Rahmet, saygı ve sevgi ile anıyor, yaptıkları, bizlere örnek olan liderliği için çok teşekkür ediyoruz.

    YanıtlaSil
  10. Hocam Selamlar,

    Gercekten Ataturk'un gorse iftihar edecegi degerli bir cumhuriyet adamisiniz. Iyi ki varsiniz.

    YanıtlaSil
  11. Hah şöyle, DEVRİM de hoca! Yapısal reform da nedir?

    YanıtlaSil
  12. Sayın hocam lozandan önce osmanlı devleti 63 devletti. Lozandan sonra 1 tek devlet kaldı. Şimdi 63 develeti elinde tutan osmanlı mı yıkıntı drvletti. Lozan Ant 129 ve 51 maddesini okudunuz mu acaba. Bir gözatın istetseniz. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mondros Mütarekesine ve Sevr Antlaşmasına bakarsanız o 63 devletten geriye ne kaldığını göreceksiniz.

      Sil
    2. Hiç bir yerde hakimiyeti kalmamış bir devlet. Nasil bir devletse? Bir göz atin isterseniz.

      Sil
    3. Osmanlı Devleti tamamen hakim ise o zaman nasıl Rus Çarlığı'nın desteği ile Balkan Devletleri kolayca bağımsızlık ilan edebildiler? Eğer yıkıntı olmasaydı Rus Çarlığı'na karşı direnebilirdik. Ama İngiliz ve Fransızlar'dan destek almak dışında bir şey yapamadık. Rus Çarlığı'nı boşver. 1.Balkan Savaşı ve Trablusgarp Savaşı bile Osmanlı'nın hakimiyetinin temsiliyeti niteliğinde. Avusturya-Macaristan İmp. de Osmanlı gibi birçok etnik gruba sahipti. Bu yüzden onlar da hakimiyetini kuramıyordu halk üzerinde. Tabi Avusturya-Macaristan İmp. den de Osmanlı Devleti gibi bağımsız olan etnik gruplar da olmadı değil.

      Sil
  13. Hocam, MUSTAFA KAMAL ATATÜRK 'ÜN reformları hem iktisadi hem eğitimsel hem toplumsal hem kültürel dir. yani burada hem bedensel emek hem zihinsel emeklere yönelik çığır açıcı vizyon var. esasen ulu önder hattı değil sathı bir reform anlayışının olduğunu ortaya koymuştur. yanılıyor muyum hocam?. ALLAH gani gani rahmet eylesin dünya liderimize pirimize.

    YanıtlaSil
  14. 21.yydaki sorunlara 1930lardankalma cozumu ve bakis acisini ornek olarak sunmak ne kadar mantikli?
    Hic kimse bu ulkede Ataturkcu olmak zorunda degildir. Ataturku de sevmek zorunda degildir. Bir lidere bir kisiye bagli olmak zorunda da degildir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1930'larda yapılanlar bugünkülerden kat kat ileri.

      Sil
    2. adsız 12:55 siz ATATÜRKÜ bir şahıs olarak algılıyorsunuz. bence O 'nu döneminden bile ileri olan düşünsel standardını görmeye çalışmalısınız. ayrıca bugün sözde bir lidere bağlılığı utanmadan farz olarak algılayan kafalar var bu ülkede. ama bugün bu halk bir kişiye ülkenin tapusunu verdi. siz önce buna muhalefet yapınız derim. atatürkü sevmek zorunda kimse değildir. zaten inanınız o da kendisinin şahsen değil sürekli öne atılımı felsefe edinmiş bilincinin sevilmesini benimsenmesini arzu etmiştir. ayrıca bir lidere bir kişiye bağlı olunmamalı şeklinde fikir beyan edenlerin son yıllarda kime ne derece bağlı olduğuna hatta ona bağlılığın vatana bağlılığın da fazlasıyla üzerine çıktığına dikkat etmelerini önemle arz ederim.

      Sil
    3. Suudi Arabistan Atatürk'ün 20. yüzyılda getirdiği kadınlara seçme ve seçilme hakkını 21. Yüzyılda getirdi. Sana Atatürk'ün yaptığı reformu yeniden yap diyen yok sen Atatürk gibi herkesten 1 asır önce düşün zeki, çevik ve ileri görüşlü ol diyor. Atatürk gibi düşünürsen 22. yüzyıl reformlarını şimdiden yapabilirsin demek.

      Sil
    4. Atatürk akıldır, mantıktır, vizyondur, bilimdir, ahlâktır, cesarettir, vatan sevgisidir. Bu özelliklerin modası geçmez. 80 yıldır halkının büyük bölümü tarafından unutulmamasının, sevgi ve saygı ile anılmasının sebebi budur. Günümüz politikacıları -eğer hatırlanacaklarsa- ileride hangi özellikleri ile anılacaklar, bir düşünün isterseniz. Kimse Atatürk'ü kişi olarak sevmek zorunda değil ama sahip olduğu bu özelliklere ve bu özellikleri ile başardığı çok büyük işlere herkes saygı duymalıdır. "Ben saygı da duymuyorum" diyebilirsiniz elbette ama o zaman bu özelliklere de saygı duymuyorsunuz demektir ki bu sizi kişisel olarak pek parlak bir yere oturtmaz.

      Sil
    5. 1930larda yapilanlar ozellikle egitim sanayilesme tarim konusunda size katiliyorum mahfi hocam. Ataturkcu degilim. Her hangi bir lidere bagliligim yok. Ancak Ataturkun ben en cok
      "Yurtta sulh cihanda sulh" vecizesini seviyorum. Hatta bunu dis politika sozunden ziyade aile komsu insan ilisklileri baglaminda da gecerli cok dogru bir soz oldugunu dusunuyorum.
      Mevcut bu blog ekonomi blogu oldugu icin cogu kisinin bilmedigi bilse de gormezden geldigi Ataturkun ekonomi anlayisi olan Adeta bir aile ekonomisi gibi ele aldigi "Butce disiplini" anlayisini da pek tabi yararli buluyorum.

      Sirf bunlardan dolayi Ataturkcuysem kabul ama ben daha farkli bir gelecege bakilmasi taraftariyim. Bir kisi hele hele tarihsel bir kisi uzerinden siyaset yapmayi dogru bulmuyorum. Ataturku bustlerden portrelerden ders kitaplarindaki siirlerden ogreneceksek hic ogrenmeyelim daha iyi. Bu anlayisa bu anlayisla sunulan ataurkculuge ataturke karsiyim.
      Saygilarimla

      Sil
  15. Bir toplumun yapısını ileriye doğru değiştirebilmek iradesi toplumun özgürlüğü ve refahı için kendi koltuğu pahasınada olsa o kararı alabilme iradesini gösterme liderliği gerektirir.O gün bu liderlik tam bağımsız bir devletle yapıldı.Bugün bu şartların hiçbirisi yok..Tam bağımsızlık ve devrimci liderlik.ATAM

    YanıtlaSil
  16. Aklınıza kaleminize sağlık Mahfi Bey iyi ki varsınız ve bizi aydınlatmaya devam ediyorsunuz.Teşekkür ederiz.

    YanıtlaSil
  17. Maalesef, Atamızın dediği gibi, %50 vatana ihanet içinde. Ülke uçurumdan düştü 30 sene sürünecek, hepsi ben sürünüyorum sende sürü diye gene aynı partiye verecekler.

    YanıtlaSil
  18. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan ve ekibi bakiniz atatürk'ü nasil anliyorlarmis..

    """Bize göre Atatürk'ü anmak da anlamak da ancak böyle olur, lafla değil. Bu duygularla Gazi Mustafa Kemal'i yad ediyorum. Muassır medeniyetler seviyesine çıkmak lafla olmaz, İstanbulBize göre Atatürk'ü anmak da anlamak da ancak böyle olur, lafla değil. Bu duygularla Gazi Mustafa Kemal'i yad ediyorum. Muassır medeniyetler seviyesine çıkmak lafla olmaz, İstanbul Havalimanı gibi eserler yapmakla olur. Köprüler, metrolar yapmakla olur'"" demis.

    Neymis?

    ""Havalimanı gibi eserler yapmakla olur. Köprüler, metrolar yapmakla olurmus..Lafla degil… """

    Atatürkü anlamak… köprüler..metrolar.. ve havaalanlari.

    Bu ülkenin hala ayakta kalabiliyor olmasi mucize.. Nerye kadar.. Bu millet gercekten de layik oldugu sekilde yönetiliyor..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. betonu hizmet olarak algılayan bir topluma her türlü zillet hak tır revadır. bugün almanya da merkele ingilterede may e fransada macron a beton yaptığı için övgüler dizen bir ALLAHIN kulunu bulamazsınız. çünkü orada toplum eğitime yapılan teknoloji üretimine yapılan sanayi üretimine yapılan uzay araştırmalarına yapılan kalkınmacı hamlelere bakarak hizmet edilip edilmediğini muhakeme eder. bizim toplumda hizmet anlayışı sadece yol-köprü yapmak ve biraz da sadaka dağıttı mı tamamdır al sana hizmet. eh iktisatta da vardır yani her talep kendi arzını yaratır. toplumun talebi bu olunca bizi yöneten tayfa da haliyle bunu yapıyor. hiçbir vatandaştan bugüne değin şu talebi duymadım mesela; her ilçeye ya da şehirlerimizin belirli noktalarına kütüphaneler açılsın şeklinde bir istek duymadım duyan varsa beri gelsin. bir söz vardır: yukarıdaki aşağıdakine, aşağıdaki yukarıdakine benzer diye. tam da bizim toplum için söylenmiş veciz bir sözdür..

      Sil
  19. Elinize sağlık hocam. Yalnız küçük bir hata var laiklik 1937 yılında kabul edildi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız yanlış olmuş, hemen düzelttim, teşekkür ederim.

      Sil
    2. 1928'de de Turkiye Cumhuriyeti'nin dini Islamdir. Ifadesi kaldirildi. Yani ilk kurucu meclisin anayasasinda (1924) Turkiye Cumhuriyeti'nin dini Islam'dir yaziyordu.

      Sil
    3. Ne kadar yanlış bir madde değil mi? Bir devletin dini olur mu?

      Sil
    4. Mahfi Egilmez, 2012 yilina kadar Norvec'in vardi. (Genel soruyorum) Norvec'te mi yasamayi isterdimiz, Turkiye'de mi?

      Sil
    5. Diyanetin Hazırladığı ve Camilerde okunan Cuma Hutbeleri
      09.11.2018 Sağlık Dünyalara Değer Nimet
      02.11.2018 Temiz Gıda Temiz Nesil
      26.10.2018 Ailede Şevkat ve Nezaket Dili
      18.10.2018 Maddi ve Manevi Arınmak ve Temizlik
      Bunlar son bir ayda Diyanete Bağlı Camilerde Okunan Hutbelerin başlıkları, bu hutbelerden önce okunan ‘AYRICA HUTBELERDE’ mevcut, onlar daha özel pek fazla sansür edilmeden rahatça hoparlörlerden anlatılıyor. Benzer şekilde dilin kemiği yok misali bazı gazetelerde ‘Ümmet İslam hukuku istiyor Reis’ diye gazete manşetleri de rahatlıkla atılabiliyor malum cumhuriyete inanan kimse şeriat yayını yapan gazeteyi alıp bunlar ne diyor diye merak etmiyor, merak ettim Norvec’te böyle saman altından işler çevirmek var mıydı da kaldırdılar dini?

      Sil
    6. Adsiz 09:29, ne anlatilsinlar hutbede Lagrange fonksiyonunu mu anlasinlar? Neyden sikayet ettiginizi gercekten anlayamadim.

      Sahip oldugunuz sistem belirli bir azinlik fayda gorecek diye kavga, dogus, kin, nefret ile yasamaktan baska bir sey getirmiyorsa bunu degistirmek icin caba harcamanizdan baska bir yol yoktur. Insanlari mutlu ve huzurlu yapmayan hicbir sey kutsal ve vazgecilemez degildir.

      Sil
    7. Adsız 17:52 Yazı karakterlerinden yurt dışında yaşadığın belli oluyor. Sen istediğini elde etmişsin işte. O gittiğin yere de çok güvenme. İnsanın ülkesi baba evi gibidir. Her an herkese lazım.

      Sil
    8. Ali Haydar 23:41, benim soylediklerimle bunun ne alakasi var? Siz de baba evinize pek guvenmeyin, babanizin borcundan dolayi biri gelir satar, acikta kalirsiniz. Ayrica;

      https://tr.wikipedia.org/wiki/Ad_hominem

      Sil
  20. Osmanli mutlak monarsi degil, mesruti monarsi idi. Ikisinin arasindaki farki ogrenmenizi tavsiye ederim.

    Osmanli'nin yikintilarindan kurulan tek Cumhuriyet Turkiye Cumhuriyet'i degil, Suriye Cumhuriyeti, Lubnan Cumhuriyeti de var. Birden daha cok mucize var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Osmanlı meşrutiymiş gibi görünse de mutlak monarşiydi. Tıpkı demokratikmiş gibi görünüp de ahbap çavuş demokrasisi olan Türkiye gibi.
      İkisinin arasındaki farkı size okutacak kadar bilirim. O nedenle meşruti değil mutlak yazdım. Tarihi okurken yorum yapacak kadar bilginiz yoksa hiç okumayın. Ezberde kalırsınız.
      Bir de bakın bakalım Suriye ve Lübnan bugün nerede beğensek de beğenmesek de Türkiye nerede? Bakın bakalım öteki ikisinin mucizesi nerede?

      Sil
    2. Atatürk, kanserden ölmekte olan, onmaz bir hastalığı olan dermansız Türk toplumunun bulunmaz ilacıydı. Mucizeler olmaz, ama oldu. Sonuçta bu mucizeyi Allah Türk toplumuna verdi. Saygısızlar çok fazla. Allah'ın nimetine saygıyla yaklaşmalıyız ve değerini bilerek yarınlara yürümeliyiz. Atatürk'ün yolunu, hayatta en hakiki mürşit bilimdir yolunu izlemezsek, yerin 7 kat dibine kadar yolumuz olacak.

      Sil
  21. Mahfi bey

    Biliyorsunuz, "ulusalcılık" diye bir tabir, akım var. Akademik literatürde henüz ayrıntılı bir şekilde analiz edilmemiş olsa da böyle bir gerçeklik var.

    Siz Mustafa Kemal Atatürk'e olan sevgi, saygı ve takipçiliğinizi daima dile getiriyorsunuz.

    Özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra "ulusalcılar" diye tabir edilen kişilerin çoğu, RTE-AKP iktidarının yamacına yanaştı; "ulusalcılar" bunu ısrarla görmek istemese de, bu oldu.

    (1) Siz "ulusalcı" mısınız?

    (2) Fethullah Gülen'e sempati duyan ve/veya onun düşünce ve planlarını hayata geçirmek için bugün bile didinen kişilerin çoğu, "Atatürkçü" kılığına girerek; özellikle sosyal medyada çeşitli takma adlar kullanarak paylaşımlar yapmakta, RTE-AKP iktidarına karşı mücadelede kendilerini "Atatürkçü"ymüş gibi göstermekteler.

    Siz, yıllardır bu ülkenin vatandaşı olarak, kripto faaliyette bulunan kişi ve grupların tuzaklarına düşmeyecek kadar tecrübeli görüyor musunuz kendinizi?

    Bu sorularımı size, at izi ile it izinin birbirine karıştığı, her tarafın toz duman olduğu buhranlı bu spesifik dönemde, bilerek, isteyerek sordum. Tecrübeli olduğunuzu tahmin ettiğimden, ayrıştırmayı nasıl yaptığınızı, tuzaklara nasıl düşmediğinizi bizzat sizin yazdıklarınızdan öğrenmek istedim.

    Biliyorsunuz, "karakter suikastı" yapmak son zamanlarda çok moda!

    Cevaplarınızı bekliyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1) Ben yaşamım boyunca Atatürkçülük dışında hiçbir şeyci olmadım. Atatürkçülüğü de onun görüşlerini ileri götürmek diye anlar ve yorumlarım. O da zaten bilimi tercih edin diyerek bunu önermişti.
      2) Herkes yanılabilir, ben de yanılabilirim. Ama kendisini saklayarak bir kılığa giren insanlar kadar aşağılık bir şey olamaz. Bildiğim bir şey değil ayrıştırmak. Rol yapanları her zaman ayıramam. Türkiye'de kılık değiştiren, insana biat eden o kadar çok insana var ki birisini anlasan ötekini anlayamazsın.

      Sil
    2. Ataturkculuk zaten ulusalci (nasyonalist) olmayi gerektirir. Bunu ekstra belirtmenin bir geregi var mi bilmiyorum. AtaTURK, 'Turk' ulusunun lideridir. Turkiye Cumhuriyeti de bir ulus devlettir. Turkiye Cumhuriyeti cok uluslu, cok dilli ve cok kulturlu bir ulkedir diyemiyorsaniz, ulusalcisiniz demektir.

      Sil
    3. Ulusalcılık ile ulus devlet tam olarak aynı şey değil. Atatürk ümmet devlet yerine ulus devleti koymuştur.

      Sil
    4. Mahfi bey tekrar merhaba. 13:48'deki sorularıma cevap verdiğiniz için teşekkürler.

      Umarım, yanlış anlamamışsınızıdır, kalbiniz kırılmamıştır.

      Siz de bilirsiniz, "güvensizlik" bazen çok kötü sonuçlara yol açabiliyor. Sizin yöntemlerinizi öğrenmek için sormuştum sorularımı.

      Sil
  22. ATATÜRK Türk'ün Ata'sı Türk düşmanı olan herkes ATATÜRK Düşmanıdır sebebi Türkiye'yi kuran Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Türk olması Türk dilini kendi dilimizi okuma yazma dili yapması Soy ismi türk'ün Atası olan ATATÜRK olması ve Osmanlı soyununda Türk olduğu halde kendi Sülalesi ismini İmparatorluğa verdiği osmanlı İmpartorluğu yerine Ulus Devlet ve Üniter yapısı TÜRK'lüğe vurgu yapması içimizde yaşayan TÜRK olmayanları yıllardır zoruna gitmektedir. Ne Mutlu Türküm Diyene.

    Aç susuz yaşarım ama bağımsız yaşayamam işte bu 16 kez yıkılıp kurulan Türk devletlerini en iyi şekilde ifade eden cümle bizim için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir insan neden Turk dusmani olsun? Eger birisi Turk dusmani ise muhtemelen Turk'ler ona bir sey yapmistir veya yapmaya devam ediyordur. Adalet duygusu olan kimse durduk yere bir seye dusman olmaz. Adalet duygusu olmayan birisine de Turk olsun Kurt olsun karsi olmak bir insanlik vazifesidir.

      Sil
    2. Bir insan neden Kürt dusmani olsun? Eger birisi Kürt dusmani ise muhtemelen Kürt'ler ona bir sey yapmistir veya yapmaya devam ediyordur. Adalet duygusu olan kimse durduk yere bir seye dusman olmaz. Adalet duygusu olmayan birisine de Kürt olsun Türk olsun karsi olmak bir insanlik vazifesidir.

      Birde böyle okuyalım ozaman neden insanlar Kürt düşmanıdır diye mi soralım. Eğer Türkler olmasaydı yani Osmanlı Yahudiler ispanyol enginizyon mahkemesinden kaçıp Türklere kabul edilirmiydi yada içimizde yaşayan Ermeniler olurmuydu yada diğer Arap, Kürt, Laz, Çerkez, Apaz, Gürcü, Boşnak, Pomak, Nasuri, Süryani, Keldani, Yezidi vb. birçok insan Osmanlı çatısı altında yaşayabilirmiydi yada Atatürk'ün kurduğu Türkiyede yaşayabilirmiydi cevap verin ozaman.

      Egemenlik kayıtsız şartız Milletindir derken burada Egemenlik kayıtsız şartsız Türk'ündür mü demiş ATATÜRK.

      TÜRK Ulus devlet içinde yaşayan herkese denilmiş ama birileri sürekli kendine Devlet kurma peşinde ise ve ayrıştırarak Türkler bize eziyet ediyor diyorsa ayrımcılık yapan Türkmüdür burada. Turgut Özal Kürt değil mi yada birçok Genelkurmay başkanı kürt değilmiydi, İlker başbuğ Balkan göçmeni değil mi, Siyasi partiler Zaza yokmu yada Kürt yok mu yada Rum yok mu siz Türklerin Adalet ile hükmetmediğinden bahsedecek iseniz ozaman birileri neden İnsan öldürerek devlet kurma peşinde açıklayın bumu Adalet. Sizin dediğiniz gibi olursa zamanı gelince kendi ülkesindeki savaştan kaçan Suriyelilerde ileride çoğalınca devlet kurmak için ayaklansın bu mu Adalet.

      İngiltere de yaşayan insanlar ingilizim derken sorun yok Almanyada yaşayan Almanım derken sorun yok Fransızlar kendi çıkarlarını haklarını savunurken sorun yok ama bizim ülkemize gelince yol geçen hanı olsun. Yediği ekmeğe pisleyen herkes belli bunun Türkü Kürdü Çerkezi Arabı yok Adalet ile hükmediniz derken anlatılmak istenen aslında size Adalet fazla geliyor demekki Demokrasi fazla gelince insan kendini herşeyi yapabileceğine inanırmış her türlü özgürlük derken yasa ve kurallar çerçevesinde yapabilir kimse kimseyi öldürerek demokratik hakkımı kullandım istediğimi yaparı deme hakkı yoktur. Sizde beğenmiyorsanız, HHakarette edemezsiniz. İma ettiğiniz Türk'ler ona birşey yaptı diyeceğinize ne yaptığını söyleyin. Ahmak toplumun üzerine pislik yağarmış.

      Sil
    3. Adsiz 18:01, adalet duygunuz olmaz ise size bir sey yapilmadan da nefret edebilirsiniz. Paylasmak istemezsiniz, kiskanclik duyarsiniz, kibirlenirsiniz ve nefret edersiniz. Bu zaten benim ilk yazdigim yorumda da anlasiliyor, bosuna Kurt, Turk, Laz, Cerkez degistirmenize gerek yok.

      Trilyonlarca dolarlik bir ekonominin hesabinin yapildigi, milyonlarlarca insanin, bir asiri geckin surede cozemedigi bir konuda cok yuzeysel orneklerle cozum uretmeye calisiyorsunuz. Belki de konu o kadar basit ve masum degildir.

      Ingiltere'de yasayan insanlar Ingilizim derken sorun yasamiyor, cunku Ingilizlerin ulusalcilik anlayisi bizimki gibi degil. Ya da Fransa'da yasayan insanlar Fransizim derken sorun yasamiyor, cunku onlarin ulusalcilik anlayisi da bizimki gibi degil. Ancak Almanya'da yasayanlar 'Almanim' derken yasiyor, o yuzden milyonlarca Turk soylu insan ucuncu nesilde bile entegrasyon sorunu yasiyor. Cunku onlarin ulusalcilik anlayisi da bizimkine benziyor.

      Tarihte bilmem kac cografyada, bilmem kac tane farkli devlet kurduk diye boburlenmek yerine, bir tane devlet kurup bunun bin yili askin bir sure hayatta kalmasini saglamanin yolu belki de bu ulusalcilik anlayisindan geciyordur? Belki Osmanli devleti bir seyleri tarihte kurulmus n tane 'Turk devleti'nden farkli yapmistir o yuzden omru gorece daha uzun olmustur. Hic o acidan dusundunuz mu?

      Sil
  23. Ne güzel tanımlar, doğru özetler; kaleminize sağlık, hepimiz adına teşekkürler.
    Gerçek vizyoner bir lider Atamız neleri başardı, fikirleri hala güncel.
    Cemile

    YanıtlaSil
  24. Önemli olan refahın tabana yayılmasıdır.Bu hangi ekonomik modelle mümkün sayın Mahfi bey?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim görebildiğim kadarıyla bu konuda en iyi durumdaki ülkeler kendilerini sosyal demokrat olarak tanımlayan kuzey ülkeleri.

      Sil
    2. Evet,kıyas olarak.

      Sil
  25. Liberal değilim ama düşüncelerinizi saygıyla okudum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de liberal değilim. Liberal düşüncenin doğru yanları var, onları benimserim ama hepsini değil.

      Sil
    2. Sizin için söylemedim zaten,saygılar.

      Sil
  26. Sayın hocam yanlışım varsa düzeltin ama benim bildiğim ; harf devrimi ile biz dilimizi değiştirmedik sadece alfabemizi değiştirdik .Cumhuriyet öncesinde de yazarken ve konuşurken şimdi kullandığımız kelimeleri kullanıyorduk sadece bu kelimeleri yazarken kullandığımız semboller farklı idi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dil devrimi yapamasaydık harf devrimi işe yaramazdı ki.
      Bakın burada Atatürk'ün bizzat matematik ve geometriye kazandırdığı Türkçe kelimeler var. Karşılarında da dil devrimi öncesi kullanılan Osmanlıca denilen kelimeler.
      http://www.baristuncer.net/ataturk/mustafa-kemal-ataturkun-matematige-ve-geometriye-kazandirdigi-terimler.html

      Mesela Tükçeye dönüş anlamındaki dil devrimi olmasaydı bundan bir şey anlar mıydınız?
      "Bir müsellesin mesaha-i sathiyesi,kaidesiyle irtifaının hasıl-ı darpının nısfına müsavidir."
      Yani "Bir üçgenin alanı,tabanı ile yüksekliğinin çarpımının yarısına eşittir."

      Sil
    2. Cevabınız için teşekkür ederim. Belirttiğiniz gibi Arapça ve Farsça dan dilimize çok fazla kelime girmişti . Verdiğiniz örnekteki gibi , hiçbirşeyi anlamadığımız cümle örnekleri olabildiği gibi tamamen günümüz kelimeleri ile yazılan çok rahat anlayabileceğiniz metinler de çoktur. Harf devrimi sonrası dilimizde sadeleştirme çalışmaları yapılmış , dilimiz Farsça ve Arapça nın etkilerinden arındırılmaya çalışılmıştır.

      Sil
    3. Bunu bilmiyordum doğrusu. Gerçekten adam her alanda önderlik etmiş topluma değerini bilemedik.

      Sil
    4. Ataturk'un yeteri kadar Modern Turkce bildigini sanmiyorum. Oyle olsa bugun Nutuk'u ozgun haliyle okuyup anlayabilirdik. Kendinizi kandirmayin, Kemalist devrim Ataturk daha dogmadan baslamis bir devrimdir.

      Sil
  27. Sizi surekli okuyorum..Ve Allah'a sukrediyorum ki hala siz ve sizin gibi insanlarin Turkiye de yasadiklarina..Insallah bu gunler de gececek.Siz yazarsaniz biz okuruz..Tum hastalarima sizden okuduklarimla ornekler verip belki bir nebze olsun fikirlerini degistirmeleri icin surekli konusuyorum.
    Bizler hepimiz herkesi egitecegiz.Bunun baska yolu yok.Tekrar tesekkurler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklisiniz. Mahfi Hocam ve benzerlerini yillardir okuyoruz. Okuyoruz da... birileri okumayan milyonlarca insani kesfetti. Okumayanlarin 10 misli daha fazla oldugunu gördü. Iste bunun acisi cok fena cikmaya basladi.. Devam edecek. Siz yine sadece okudugunuzla kalacaksiniz.

      Sil
  28. Bir okulun anasınıfında bir haftalığına öğretmenlik yapmanız gerekse idi, neler öğretirdiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pedagoji eğitimi almadan böyle bir işe kalkışmazdım.

      Sil
    2. Mahfi bey çocuğunuz var mı bilmiyorum.

      Eğer varsa, onu yetiştirirken pedagoji eğitimi aldınız mı peki?

      Geçmişte çocuk yetiştirmekle günümüzde çocuk yetiştirmek arasındaki farkı kapatmak için pedagoji eğitimi almak şart mı?

      Sil
    3. Anne babanın evde yetiştirmesi ayrı bir iştir okulda eğitim verilmesi ayrı bir iştir. Bana sorulan soru ana okulunda çocukların eğitimiydi.

      Sil
  29. Geçtiğimiz haftanın yoğun gündemi arasında kaynadı gitti:

    Moody's: Türkiye ekonomisi muhtemelen resesyona girdi

    Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Investors Service, Türkiye ekonomisinin büyük bir ihtimalle resesyona girdiğini belirtti. Kurum, Türkiye'nin 2019 ortasına kadar her çeyrekte daralmasını bekliyor.

    “Küresel Makro Görünüm: 2019-2020” raporunda Türkiye'nin dış şoklara karşı duyarlı kalmayı sürdürdüğünü belirten Moody's'e göre Türkiye ve Arjantin ekonomileri gelecek çeyreklerde “sert küçülme” gerçekleştirebilir.

    Kredi derecelendirme kuruluşu, Türkiye ve Arjantin ekonomilerinin küçülmesiyle Çin'in yavaşlamasının 2019'da G-20 gelişen piyasalar büyümesini aşağı çekmesini bekliyor.

    https://www.bloomberght.com/haberler/haber/2170840-moody-s-turkiye-ekonomisi-muhtemelen-resesyona-girdi


    Moody's'in raporunu incelemeye vaktiniz oldu Mahfi bey? Gözleminiz nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet oldu. Aynı endişeyi ben de taşıyorum. Sanıyorum hükümet de aynı endişeyi duyuyor ki bu kadar yüksek enflasyon ortamında bile gevşek maliye politikası uygulayıp vergileri indiriyor.

      Sil
  30. Hocam elinize sağlık. Tarih özetlenmiş.

    YanıtlaSil
  31. Hocam dolardaki kopuk gitti diyorlar. Halkbank davasından da diğer 5 bankayla birlikte ceza almadan yirtarsak dolar iner mi çıkar mı yoksa kös kös oturur mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dolarda köpük yok. TL'de gereksiz risklerin yarattığı gereksiz bir değer kaybı var. Bu riskler azalırsa (ki birisi Halk Bank meselesidir) TL değer kazanmaya devam eder.

      Sil
  32. Hocam yüreğinize sağlık. Sizin gibi insanlar var olduğu sürece umut hep var olacak. Atamız da sonsuza kadar unutulmayacak.

    YanıtlaSil
  33. Sayin Hocam, sik sik bahsi gecen yapisal reform meselesiyle ilgili, bu onemli gunde icimizden ve derinimizden bize en yakin verdiginiz bu ornek, hem bir iktisat dersi hem de Ataturk'u yad etmenin objektif ve vefali bir ornegi olmustur. Ekonomi, diger gerceklerden izole edilemez. Uretmek ve yasamak ayni seydir. Yasamimiz neye benziyorsa, ekonomimiz de ancak ona benzeyebilir.

    YanıtlaSil
  34. Yazınız her zamanki gibi anlamlı ve güzel hocam. Konunun dışında fakat söylemek istiyorum. Hocam bir aydır İstanbul'daydım. Bekledim ki belki bir imza günü olur veya konferans . Katılım sağlayıp size kitap imzalatacaktım. Küçük de olsa sohbet edip, sesimi duyurabilecektim size. Ama her zamanki şanssızlığım üzerimde. Şuan memleketim Sakarya'dayım. (Anonim olmasın ! Adım Caner İMAMOĞLU)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      17 Kasım'da TÜYAP kitap fuarında olacağım.

      Sil
    2. Hocam, Ankara'da da bir gün imza günü düzenleseniz keşke.

      Sil
  35. Sizi çooook seviyoruz hocam, sağolun.

    YanıtlaSil
  36. Mahfi hocam ortalamaya göre varlıklı bilgili bir ailede dünyaya gelmişsiniz.

    Yine çok iyi okulları bitirip çok iyi yerlere gelmişsiniz.

    O kadar gelişmiş ülke varken hele hele bu ülkeden gitmek isteyenler varken burada kalıp daha iyi nasıl oluruz diye kafa patlatıyorsunuz.

    Ben de sizin önünüzde eğiliyorum.

    YanıtlaSil
  37. tebrikler hocam...kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  38. Sayın Eğilmez,
    Öncelikle saygılarımı sunarim. Yazılarınızı mümkün mertebe okumaya çalışıyor ve gerçekten aydinlaniyiyorum. Kolayliklar dilerim her daim, zihniniz hep böyle açık olsun da biz de yararlanalım.
    Bugünkü yazınızda ciddi bir yanlış var bence: 1923'te Tr cumhuriyeti kurmamış, ilan etmiştir. Biz ilanı kutlarız, kuruluşu değil. Yapilan rejim değişikliğidir. Ikinci olarak, mutlak monarşiden değil, meşruti monarşiden cumhuriyet rejimine geçilmiştir. 23 nisan 1920'de meclis açılmıştır, istanbul kapatılmıştır çünkü; biz meclisin de açılışını kutlarız, kuruluşunu değil.dolayisiyla, meclisin mutlak hakimiyeti sisteminden kısmı parlementer cumhuriyete geçtik 1923'te. Saltanat zaten cumhuriyet ilan edilmeden önce lagv olunmuştu.
    Tekrar saygılarımı sunar, kolayliklar dilerim.

    Murat sozer

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Bu dediklerinizin hepsi doğru. Ama aslında Osmanlıda meşruti monarşi görünürde vardı. Mutlak monarşi devam ediyordu. Meclisin pek öyle bir etkisi yoktu.

      Sil
  39. Hocam ellerinize, kaleminize sağlık, çok teşekkürler. Diyanet Işleri Başkanı da sizin gibi anmış Gazi Mustafa Kemal'i, ne mutlu değil mi, yazık ki böyle örnekler gittikçe çoğalıyor 😩😡

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne tuhaf değil mi? Atatürk'ün kurduğu bir kurumun başında olacaksın ve bir Atatürk düşmanını ziyaret edip ona kitap hediye edeceksin.

      Sil
    2. Bu tuhaflık, yüzlerce tuhafliklardan sadece bir tanesi. Her tuhaflık 16 yıldır bir nakış gibi işlendi. Adim adım insanların beynine kazındı. Bu öyle bir kazıma ki hiç tahmin etmediğiniz insanlarda bile Atatürk ve cumhuriyet düşmanlığı oluştu.

      Maalesef başardılar. Iktidara geldiklerinde 10 yaşındaki çocuklar şu anda 25-30 yaş seviyesindeler.. çocuklarının yaşları 8-10

      Tehlikenin ve işin vahamet ile önümüzdeki 10 yıl icerisinde yüzleşeceğiz.

      Dolayısıyla bunların yaptıklarının hicbir tanesi tesadüf değil.. O kadar rahatlar ki 10 kasım günü ülkenin diyanet işleri baskanı sanki başka bir gün yokmus gibi atatürk ve türk düşmanı bir kepazeye rahatlıkla plaket verebiliyor. Rahatlığa ve özgüvene bakarmısınız..

      Mesaj açık ve net.. istediğimizi çok rahatlıkla yapabiliriz artık diyorlar..

      Ben de bir defa daha diyorum ki.. Bu gerzek millet ektiğini biçecek layık oldukları şekilde yönetilecek ve yaşayacaklar.. Herşey bu halkın kendi eseri. Kurunun yanında yaşlar da yanacak.. Beter olsunlar.

      Sil
  40. Degerli Hocam,

    Resmi makamlara göre 356, iddialara göre 3 Bin veya üzerindeki konkordato ilan eden Firma sayilari ile ilgili elinizde rakamlara mevcut mu? Bu konuda bir calismaniz veya arastirmaniz var mi?

    Öyle gözüküyor ki bu rakam su anda her nekadar olursa olsun her gecen gün artacak. Özellikle insaat sektöründen cok tehlikeli kokular gelmeye basladi.

    Bahara mutlu cikacakmiyiz Hocam.?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki bu konuda benim bilgim sizden farklı değil.

      Sil
  41. Sitenizin "Gezilerim" başlığında, en son yurtdışı seyahatiniz Eylül 2016 gözüküyor.

    Güncellemeyi unuttunuz mu?

    Yoksa, döviz kurlarındaki dalgalanma bütçenizi olumsuz etkilediği için yurtdışı seyahat planlarınızı 2 yıldan fazla süredir erteliyor musunuz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle. Gezi parası Euro olarak değişmedi ama bize maliyeti iki kattan fazla arttı.

      Sil
  42. Mahfi bey, siz nazik insansınız, hiçkimseden hiçbir beklenti içinde olmadan yaşayan bir kişiliksiniz.

    Siz de hasta olsaydınız ve yatakta istirahat etmek zorunda kalsaydınız, Diyanet İşleri Başkanı sizi de ziyarete gelir miydi? (İmayı anladığınıza eminim!)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence ikinci cümleniz ilk cümleyle çelişiyor gibi. :-)

      Sil
  43. Merhaba hocam. Piyasada pek çok yayınevinin bastığı Nutuk bulunmakta. Siz hangi yayınevini önerirsiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yapı Kredi Yayınları en iyisi. İş Bankası yayını olan da oldukça iyi.

      Sil
  44. "Yapisal reformlar, yapisal reformlar.. neyyymis bu yapisal reformlar???" diyen bir damat var, ismi lazim degil..
    cok guzel yazi ve bu dangalak soruya da kapak gibi bir cevap (oyle bir niyetiniz yok tabi) olmus hocam.
    Sizi seviyoruz, iyi ki varsiniz, iyi ki yaziyorsunuz. Cok tesekkurler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. Amacımız kişilerle uğraşmak değil, kişiler gelir gider, sorunumuz sistemle.

      Sil
  45. Ulke normale donmeyecek.
    Cumhuriyet coktan yikildi.
    Halifelik sultanlik sistemine coktan gecildi.
    Ordular coktan dagitildi.
    Yurdun her kalesine her kurumuna coktan girildi.


    Ulkenin basindaki Turk dusmani zihniyeti ta ki icerde bir direnis olmadigi bu surecte yagma ekonomosi devam edecek.
    Halen saraylar insaa etmekte, saraylarini genisletmekle, ucaklarina ucak katmakla mesgul.
    Fransa'ya 10 Kasim gunu 500 civari olan (500 milyon sterlin + restore masrafi) yaklasik 750.milyon dolarlik ucakla gidiyorsa....
    Ulkemiz Terminator (yokedici) emperyalist surecine coktan girmisti.
    Muhalefet cok gec kaldi. Hak guguk adalet diye kivira kivira duzgun muhalefet etmeden bugunlere geldik.
    Daha da karanlik olacak.

    Hicbir iktisadi veri, hicbir ekonomik veri, hicbir bilimsel yorum, hicbir grafik, hicbir destek direnc...
    boyle bir keyfilik yonetiminde sultanlik sistemimde (hirsizlik kayit disi para getirme goturme sisteminde) tutmaz, tutmayacak da...

    Toto loto piyango bile guveni kaybetmisken
    guven olgusu kaybolmusken
    dunyada halifeligin basarili bir ornegi yokken
    ekonominin duzelmesi mumkun olmayacak.

    Halifelik sistemi (hirsizlik sistemi)
    bu sisteme IMF bile borc vermeyecek.

    Zaten kendileri de yonetemiyecegi parayi IMF den almak istemeyecekler.
    ***
    Yaradan, insanlara elciler gonderir.
    Din icin gonderilen yol gosteren elciler Peygamberdir.
    Bilim icin gonderilen yol gosteren bulus yapan elciler de vardir.
    Ataturk gibi dunyada devletlerin nasil yonetilecegini yol gosteren rehber olacak ve dunyada ders olarak okutulan elcilerde vardir.
    Ummetcilikle artik, millet devlet olunmayacagi (peygamberler donemi kapanmis, artik devlet sisteminin oldugu)
    devletlerin yonetim sekli, ekonomik kalkinma modeli vs.. vurgusu yaradan tarafindan her zaman diliminde gonderilen elcilerle vurgulanir, bildirilir.
    ***
    Bu yok olus sureci
    milletin bir direnis noktasina kadar
    ta ki
    genclige hitabede yazilan duruma kadar devam edecek.
    Yaradan Ataturk'e gelecegi bir sekilde gostermis, genclige hitabeyle de uyari metinleriyle milleti gelecekte olabilecekler konusunda uyarmistir.
    Bugun hepsi gerceklesmistir.

    Bulundugumuz duruma direnis;
    Halkin tam iliklerine kadar fakru zarureti hissedinceye kadar, akli basina gelince baslayacak...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ""Bulundugumuz duruma direnis;
      Halkin tam iliklerine kadar fakru zarureti hissedinceye kadar, akli basina gelince baslayacak.""

      Hafizasini kaybetmis, aklini birilerine teslim etmis veya yitirmis bir toplumdan hangi direnisi bekliyorsunuz?

      O akil ne olacak da tekrar basa gelecek.. Bu icinde bulundugumuz günümüz türkiyesinde mucizeden de öte bir sey.

      Cok güzel ve bir o kadar da Dogru yazmissiniz. Yaratici toplumlara yol göstericiler gönderir. Sadece 15 yilda bir millet Dogru yoldan cikmayi basardi. Kendi karariyla gelecegini bitirdi.

      Uzatmaya gerek yok.. Beyin göcünün de üst seviyeye ulastigi böyle bir durumda 1550 yil öncesine dönmeye karar vermis bir toplum siz ne yaparsaniz yapin dönüsü olmayan bir yolda tarihin sayfalarinda yerini almak icin hizla ilerliyor.

      Gecmis olsun..

      Sil
    2. Emre Temelkuran12 Kasım 2018 04:53

      bence yaradan insanlara kurtarıcılar gönderir demek bile kurtarıcı düşünceye karşı yapılmış bir hatadır. isabetsiz çünkü tüm peygamberler nedense, Hindistanın karşısındaki küçücük bir alana gönderilmiştir. islamdaki sonsuz peygamber anlayışı ise daha garip reenkarnasyonu hatırlatıyor.

      Sil
    3. Emre bey, burada tartisilan bir yaraticinin varligi, peygamber veya din degil. icinde bulundugumuz toplumun inancina göre izah edilmis ve topluma yön veren adina ne derseniz deyin.. ekonomist, siyasi lider, askeri baskomutan, Dini lider ve bunun gibi zeki kisiliklerin ifadesidir.

      Sizin söylediginiz Dogru olmakla birlikte baska bir konu.

      Sil
    4. Durum aynen de bu sekilde malesef ama bu guruh da (millet kelimesini kullanmiyorum ozellikle cunku bu coktan yitirildi) basina gelecekleri hak etti. Dibine kadar somurulup tarihin cop sepetine gonderileceklerdir, ondan sonra yeni emperyalist yoneticilerine bogaz tokluguna hizmetkarlik edip durumlarina sukretmek durumunda kalacaklardir. Hak etmislerdir, beter olsunlar. Saddam ve Kaddafi de zamaninda saraylar yaptirip ucaklar almislardi. Nikolay Cavusesku'nun da 1150 odali sarayi vardi. Nasil silindiler tarih sahnesinden?

      Sil
  46. Çok merak ediyorum, hazineyi korsanlardan nasıl korudunuz?

    Çok güçlü birisiniz sanırım, kaslı ve kılıçlı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maliye Müfettişliğinden geldiğim için Jedi kılıcım var.

      Sil
  47. hocam dünyanın bence yeni bir iktisat teoremine büyük ihtiyacı bulunuyor. sizce küreselizm ve sanayi 4.0 yepyeni bir insan ve toplum yapısı oluşturabilirse paralel olarak yeni bir iktisat modeli de çıkarabilir mi yoksa kapitalizme devam mı edilir hocam? iyi çalışmalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İkisi farklı şeyler. Kapitalizm yaşayan bir sistem, iktisat teorisi yaşayan sistemi anlayıp yorumlamaya çalışan bir yaklaşım.

      Sil
  48. Sayın Hocam, yazılarınız insana umut veriyor. Ülke'de geçmişi bilen, geleceği yorumlayabilen, sahip olduğu aklı ve becerilerini elinden geldiğince memleketi için kullanma gayretinde olan, düşüncelerini saygı çerçevesinde ifade eden, sayısı günümüzde çok fazla olmayan kişilerden birisisiniz. Teşekkür ederim...

    YanıtlaSil
  49. Türkiye uçurumdan düştü artık, 30 sene toparlamaz. Geleceği ipotek altında bir toplum oldu. Artık ne denirse yapacak, kürdistanı, kıbrısı parça parça verecek. Bir arap ülkesi asla olmaz çünkü Atatürkün attığı tohum, buna izin vermez. Fakat uzun süre sefalet liginde oynayacağı kesin. Maalesef toplumun fakir kesimi 3 kuruş için ben nasılsa sefil yaşıyorum, diğerleri umrumda değil bana daha kötü ne olabilirki dedi ve oyunu ona göre kullandı. Farkında olmadıkları şey çocuklarınında gelecek umutlarını yok ettiler.

    YanıtlaSil
  50. Emre Temelkuran12 Kasım 2018 04:27

    Sigmund Freud dinin geldiği yerde akıl biter diyor. Her gün yamanıp önümüze ısıtılan göksel 3 dinimiz var, en son evrim teorisi de dinimize uyduruldu. Akıl,ahlak ve vicdanı aynı anda bu dinlerle değiştirdiğimiz anda bence insanlık yapısal reformları tamamlamış olacak. İslamcı politikayla 2018 yılında da beraber olmamız bence bize bir bakıma çok faydalı oldu çünkü insanlar akın akın İslam'dan çıkıyor aynı benim gibi. Ekonomik olarak ta ilk tavsiyem diyanetin gönüllü fonlanması olur.

    Sahih Hadislerden,
    -Hz Muhammed'e göre Hint kökenli en üstün ırk(ırklar yoktur) olan Kureyş Kabilesinin Türk akıncıları yenmesi Dünya'nın sonu idi.
    -Hala yağmuru göğün 1. katından İsrafil adlı meleğin yağdırdığını düşünenler var.
    -Hala benim annem gibi örtünme ve ticari, sosyal gereksinimlerini ve kurallarını yerine getirmeden ucundan Kur'an-a iman edenler var.
    -Hala Allah adlı erkek bir yaratıcının göğün 9. katında oturduğuna inananlar var.

    3 dinin ASLINDA, KÖNÜNDE, ÖZÜNDE bilimle taban tabana zıt olduğunun kabul edilmesi, içerisine ahlakli öğeler serpiştirilmiş uydurmalar olduğunun farkedilmesi insanlık için önemli bir adım olacak umarım bu konuda bizim toplumumuz da geri kalmaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Emre Bey; Yazdıklarınızın bir kısmına katılmakla birlikte, tarif ettiğiniz din veya dinsizliğin tamamen cehaletle alakası olduğunu düşünmekteyim. Cehaletin ise öncelikle kişinin kendisinden, ailesinden ve devlet politikalarından kaynaklı olduğunu söyleyebilirim. Bireysel olarak dinsizlik değil ama devletlerin dinsiz, ateist veya laik, artık her ne ise,,, olması konusunda şüphe etmemekteyim.

      Sil
  51. Hocam öncelikle elinize emeğinize sağlık , yıllarca dirsek çürüttüğünüz masalardan elde ettiğiniz ne kadar bilgi varsa bizimle de paylaşıyorsunuz . Gıpta ile baktığım bir diğer konu da sizin herşeye rağmen tarafsız önyargısız duruşunuz .
    Saygılarımla

    YanıtlaSil
  52. Mahfi bey konu hakkında hiç bilgim yok, şaka olsun diye sormadığımı biliniz.

    Bakanlıklar iflas eder mi?

    Örneğin, "Milli Eğitim Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı iflas etti. Müfettişler haciz işlemleri için bakanlık binalarına geldiler." gibi.

    Sanırım belediyelerde iflas mekanizması var fakat bakanlıklarda durum nedir?

    Peki Maliye Bakanlığı iflas eder mi? Eğer ederse, bütün ülkenin tahsilat işlemlerini hangi kurum yapacak?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bakanlıkların tüzel kişiliği yoktur. Dolayısıyla mal sahibi olamazlar. Oturdukları binalar, kullandıkları araçlar vs hepsi devlet denilen tek bir tüzel kişiye aittir. Onu da Hazine ve Maliye Bakanlığı temsil eder. Dolayısıyla bakanlıklar iflas etmez.
      Belediyelerin ayrı tüzel kişiliği vardır.
      Devlet tek bir tüzel kişidir. O da iflas etmez. Devletlerin iflas etmesi için bazı çalışmalar varsa da sonuçlanmış değil.

      Sil
  53. Keşke beyin transferi diye bir şey olsa, sizin beyninizi almak isterdim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ithal ikamesi yapmayi dene, kendininkini kullanip parlatmaya calis, eger varsa tabi.

      Sil
  54. " Saygın bir ekonomist de aynı güvenli yoldan giderek bugün uygulanmamasından şikayet ettiği yapısal reformlara örnek olarak Atatürk devrimlerini gösterdi.

    “Yapısal reform mutlak monarşiyi cumhuriyete dönüştürebilmektir. Dünyada pek az ülkede varken kadınlara erkeklerle eşit haklar verebilmektir. Uçak fabrikasını 1926 yılında kurabilmektir yapısal reform” diye uzayan listeye tabii ki 1924’de muhalefetin tasfiyesi, bugünkü OHAL, hukuksuzlar neyse o olan Takrir-i Sükun Kanunu, İstiklal Mahkemeleri girememiş.

    Girse “İstiklal Harbi’nin komutanlarını idamla yargılatan, Halide Edip’i bile ülkeden kaçıran, ülkenin en ünlü gazetecilerini tutuklatan, sürgüne gönderten bir ülkeye yabancı yatırımcı gelir mi” ye kadar bağlanabilirdi bu anakronizmin ucu.

    Ama bir kere balı, plastik yapma demeden sadece en güzel çiçeklerden toplamaya niyetlenince, 1908’den beri meşruti monarşiyle yönetilen, Meclis’i, partileri, seçimleri olan bir ülke birden mutlak monarşiye dönüyor, 1925’de Atina’ya bir uçak fabrikası açınca denge için 1926’da uçak fabrikası açtırılan Alman Junkers firmasının, kötü yönetim, iflasla iki sene sonra kapanan uçak fabrikasından yapısal reform çıkarılabiliyor.

    Haliyle, 1923’den itibaren kadınlara seçme ve seçilme hakkı isteyen Nezihe Muhiddin ve arkadaşlarının başına gelenler ise bu yapısal reformların altında kalıyor.

    Benzetmekte sınırlar kalktıysa birileri de 1928’de Amerikalı misyoner okulunun öğretmenlerin yargılanmasıyla gerilen Türk-Amerikan ilişkilerini, Brunson krizine benzetilebilir, “eskiden her şey rasyonel, hukuki, bilimsel, barışçıydı ülke sonradan bozdu” hikayesine bir delik daha açılabilir.

    Bugünün yapısal reform listesinin ilk sıralarında olan hukuk, demokrasi, ehliyet-liyakat meselelerini, “o günün şartları” diyerek dünkü insanlara layık görmeme hakkımız yok. Çünkü onlar da bunlar için mücadele etmiş, bu mücadeleler hapis, sürgün, idamlarla neticelenmişti. Hikayenin sonu tarihsel değil, insani ve evrensel..."http://www.karar.com/yazarlar/yildiray-ogur/ana-muhalefet-lideri-ataturk-8388#

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazar benim demek istediklerimi hiç anlayamamış ne yazık ki. Oysa vatandaş anladı. Ben de biliyorum o dönemde birçok eksiklik, hata ve yanlış olduğunu. Konu o günlere duyulan özlem değil. Konu bizim bugün o dönemde yapılanları yapısal reform olarak arar durumda olmamız.

      Sil
  55. Kıymetli Hocam;Ege Cansen, 8 Kasım 2018 tarihli yazısında Sir Thomas Gresham'ın doğum tarihini doğru verirken,ölüm tarihinde net hata yapmış(İyi ki noksan olmamış).Çok iyi bir Sherlock Holmes takipçisi olduğunuzu bildiğimize göre;Sizce,bu sadece bir basit hata mı?Yoksa bilerek yapılmış bir hata mı?

    YanıtlaSil
  56. akilli adamlar vardir reform yaparlar. buyuk adamlar vardir devrim yaparlar. bizden öyle bir adam cikarmiski Allah hepsini birden yapmis.

    YanıtlaSil
  57. Hocam, asagidaki degerlendirmeye ne dersiniz?

    Türkiye'nin ABD'den altınlarını çekerken , rezerv altınlarının bir kısmını İngiltere Merkez Bankası'na yatırdığını biliyoruz.
    İngiltere Merkez Bankası'na "emanet" edilen - siz bunu ipotek edilen diye okuyun - altın rezervinin 400 ton olduğu ifade ediliyor.

    AKP her zamanki gibi bir dayıya ayı derken;diğer ayıya dayı demeye başlıyor.Bir önceki ABD yönetiminde İsrail'e ayı;ABD'ye dayı dedi. ABD devletinde dengeler değişti; ABD ayı oldu,İngiltere dayı.
    Bu sürekli değişen ayı-dayı dengesi stratejisiz taktiksel karmaşaların da kaynağı.

    Yeni dayı İngiltere olduğu için onca altını İngiltere Merkez Bankasına göndermede bir sakınca görmemiş olabilirler ama dengelerin sürekli değiştiği bu küresel konjonktürde bu hesap da çarşıya uymayacaktir.
    İngiltere bu konuda nasıl kaypak davranabileceğinin örneğini verdi bile.

    Venezuela İng. Merkez Bankasındaki 14 ton altınını almak istediğinde İngiltere Merkez Bankası bu talebi reddetti ve gerekçe olarak;
    "Bu altını nerede kullanacaksınız" sorusunu sordu.
    Adamlar bu yüzden kendi altınlarını çekemiyor bir de İngiltere'ye izahat vermek zorundalar.

    Dış kredi musluklarını açık tutmak için İngiltere'ye ipotek edilen altınları ipotekten kurtarıp geri çekmek istesek aynı bahaneyi ortaya sürmeyecekleri ne malum?
    Zamanında Osmanlı'nın parasını ödediği iki savaş gemisine el koyanların bu puştluğu da yapacaklari kesin.

    AKP'nin milliliğinin hep küresel savaşlar çerçevesinde bir küresel gücün başka bir güce karşı sponsor olduğu millilik olduğunu görüyoruz.
    ABD'ye kafa tutup, ülkenin altınlarını İngiltere'ye emanet etmek bu sonu gelmez ayı-dayı dengesinin son örneğidir.

    Kitleye Osmanlı masalları anlatıp, Osmanlı'nın stratejik hatalarını aynen tekrarlamak özel bir beceri ister.
    AKP bu yüzden küresel sponsorlu millilik oyununda vazgeçilmez bir aktördür diyebilirmiyiz.?

    YanıtlaSil
  58. "Yapısal reformlar bu şekilde peşi sıra dizilince de ortaya çıkan manzaraya 'Devrim' diyoruz" desek hatalı olmaz sanırım...Ellerinize sağlık Hocam...Geç okudum ama ıskalamadığım için mutlu oldum :)

    YanıtlaSil
  59. Bu durumda, sürekli gerçekleştirilmesini tavsiye ettiğiniz, dertlerimizin tek çaresi olduğunu söylediğiniz yapısal reformları, günümüzde gerçekleştirmek için ne yapmayı öneriyorsunuz? Devleti yıkıp yerine başkasını kurmayı mı?

    YanıtlaSil
  60. Hocam sacma bisey soracam ama mazur gorun....

    Mesela sizin hazine mustesarligi yaptiginiz donemde
    90li yillarda
    Sigara fiyatlari Benzin fiyatlari dusuk vergi nedeniyle cok ucuzdu.
    Devlet maliyesinde bu mal ve urun uzerinden ciddi bir gelir elde edilmiyordu. Devlette zaten dogru duzgun vergi toplayamadigindan bu mal ve urun gibi urunlerden de akil edip belki de populizm ugruna yuksek vergi alamiyordu

    Sizce bu mal ve urunlerde yuksek vergi en azindan 2001lerde konan OTV ve 2005lere kadar kacagi arttirmadan devlete kaynak saglamak icin arttirilan OTVyi bir yapisal reform olarak nitelendirebilir miyiz?

    Sonucta 2001-2005 arasinda kabul etmek gerekir ki Devlet butcesi maliyesi hazinesi bu sigara benzin OTVsinden cok beslendi ve duzelme yoluna girdi.

    Suanki benzin sigara otvsi cigrindan cikmis suani ozellikle de 2006dan sonraki otv anlayisini katmiyorum

    Cevap buyurusaniz sevinirim.

    YanıtlaSil
  61. Ben de köy enstitülerini ekleyeyim istedim. Elinize sağlık Hocam.

    YanıtlaSil
  62. Hocam Atatürk'ün yaptığı çok dilimize almaya cesaret edemesek de tam anlamıyla bir devrimdir. Bunu kabul ediyorum fakat öncesinde kazanılan kurtuluş savaşı, iktidarın şekil ve el değiştirmesi bu reformların yapılabilmesi için muazzam bir zemin hazırlamıştır bence. Günümüzde bu tarz reformları bu kadar kolay yapabilecek bir zemin yok. Zira Anadolu halkının refah içresinde yaşadığı 2 dönem var 1.si Anadolu Selçuklu 1211 - 1237 yılları arası. 2.si ise seferberlik sonrası dönemdir. Bunu sağlayan da bence öncesinde kazanılan kesin zaferlerdir hocam.

    YanıtlaSil
  63. elinize sağlık güzel bir blog, güzel bir paylaşım.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı