Enflasyona İlişkin Üç Soru Üç Yanıt
Ağustos ayı enflasyon verileri
açıklanıp da enflasyonun yeniden çifte hanelere çıktığı görülünce birçok soru
atıldı ortaya. Bunlardan üçü en fazla sorulan sorular arasındaydı.
Birinci Soru:
Üretici Fiyatları Endeksi
(YİÜFE), Tüketici Fiyatları Endeksinden (TÜFE) oldukça yukarıda bulunuyor.
Bunun anlamı nedir ve bu ileride böyle devam eder mi?
Birinci Soruya Yanıt:
2015 Ocak ayından bu yana
enflasyonun çizdiği görünümü aşağıdaki grafikte sunuyorum. TÜFE tüketici
fiyatları endeksindeki, YİÜFE yurtiçi üretici fiyatları endeksindeki aylık
değişimleri gösteriyor.
Grafiğin ortaya koyduğu
görünümden şunlar çıkıyor: YİÜFE yani üretici fiyatları 2016 yılı Temmuz
ayından sonra hızla artmış ve TÜFE’nin yani tüketici fiyatları artışının
oldukça üstüne çıkmış. Bunun ne anlama geldiğini ve ne sonuç vereceğini analiz
edebilmek için önce malın üretimden tüketime geliş yolunu belirleyelim.
En basit şekliyle bu yol şöyle
bir patika izler:
YİÜFE dediğimiz üretici fiyatları
endeksi üretici – toptancı aşamasındaki fiyatları alıp sepete koyar. TÜFE
dediğimiz tüketici fiyatları endeksi ise perakendecinin tüketiciye sattığı
malın veya sunduğu hizmetin fiyatlarını alıp sepete koyar.
Bu durumda yukarıdaki grafiğin
2016 Temmuz ayından önceki bölümü bize perakendecinin fiyat artışı
yapabildiğini, buna karşılık üreticinin perakendeciye satış yaparken
maliyetlerine gelen artışları fiyatlarına yansıtamadığını gösteriyor. 2016
Temmuz ayından sonra ise bu kez üreticinin yeterince fiyat artışı yaptığını ama
perakendecinin bunu aynı şekilde tüketiciye yansıtamadığını gösteriyor. Grafiğe
göre 2015 Ocak ile 2016 Temmuz ayları arasındaki dönemde üretici kârından
fedakârlık ederken 2016 Temmuz ayından sonra bu fedakârlığı gidermiş, bu kez
perakendeci kârdan fedakârlık etmeye başlamış. Bu durumda normal koşullarda
ileride yine perakendecilerin fiyatları artıracağını ve TÜFE’nin yükseleceğini
tahmin edebiliriz.
İkinci Soru:
Merkez Bankası yasasında
belirlenen fiyat istikrarını sağlamak (enflasyonu denetim altında tutmak ve
deflasyona izin vermemek) amacına ulaşmak için enflasyon hedeflemesi uyguluyor
ve para politikasını sıkı tuttuğunu açıklıyor. Bu çerçevede bakıldığında
dünyada yüksek faiz oranlarından birisini uyguluyor (2017 yılının bugüne
kadarki ortalaması yüzde 11,2, son 3 ayın ortalaması yüzde 11,96.) Buna
karşılık enflasyon yükseliyor. Bunun nedeni nedir?
İkinci Soruya Yanıt:
Aşağıdaki grafik yılbaşından bu
yana, TÜFE, C Endeksindeki aylık değişimleri ve Merkez Bankası’nın ortalama
borç verme faizinin aylık ortalama oranlarındaki değişimi bir arada gösteriyor.
C Endeksi; TÜFE endeksinden enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler
ile tütün ürünleri ve altın çıkarıldıktan sonra kalan mal ve hizmetlerin
fiyatlarının oluşturduğu bir endekstir. Bu endeksle hesaplanan enflasyona
çekirdek enflasyon deniyor.
Yukarıda verdiğimiz C Endeksi,
bize Merkez Bankası’nın uyguladığı para politikasının asıl etkili olması
gereken fiyat sepetini tanımlıyor. Çünkü C Endeksi, Merkez Bankası’nın etki
alanı dışında kalan, bir anlamda para politikasından bağımsız değişken olarak
tanımlanabilecek olan fiyatları dışarıda bırakıyor. Merkez Bankası’nın yurt
dışında belirlenen enerji fiyatlarına (petrol, doğalgaz fiyatları gibi) para
politikası kanalıyla etkide bulunması mümkün değildir. Alkollü içkiler ve tütün
ürünlerinin fiyatları da kamu kesimi eliyle belirlendiği için Merkez
Bankası’nın burada da bir etkisi olmuyor. O halde bunları sepet dışında tutan
bir endeks hesabında sepette kalan ürünleri Merkez Bankası para politikasının
net bir şekilde etkilemesi gerekiyor. Grafikten görüleceği üzere Merkez Bankası
faizini de artırdığı halde C Endeksi Mart ve Haziran ayları arasında artma
eğilimi göstermediği halde son üç ayda yeniden artışa geçmiş bulunuyor. Bu
durumda iki meseleden birisi söz konusu demektir: (1) Merkez Bankası’nın
enflasyonu düşürmek için uyguladığı faiz oranı yeterli değildir. (2) TL, değer
kaybettiği için bu kayıplar ithalat yoluyla iç fiyatlara yansıyor demektir. Bu
ikisinden hangisinin geçerli olduğunu ya da hangisinin ağırlıklı olduğunu
önümüzdeki dönemde görebileceğiz. Çünkü TL değer kazanmaya başlamış bulunuyor.
Üçüncü Soru:
Enflasyon yılın geri kalan
döneminde nasıl bir seyir izler?
Üçüncü Soruya Yanıt:
Aşağıdaki tablo çok basit bir
hesabın sonuçlarını gösteriyor. Tabloda 2015 ve 2016 yıllarının tamamına ve
2017 yılının ilk sekiz ayına ilişkin aylık ve 12 aylık TÜFE enflasyon oranları
yer alıyor. Tabloda gri renkle gösterilen bölümler 2017 yılının henüz
tamamlanmamış aylarına ilişkin aylık ve 12 aylık enflasyon oranlarının
tahminlerini sergiliyor.
Aylar
|
TÜFE AY
2015
|
TÜFE 12 2015
|
TÜFE AY
2016
|
TÜFE 12 2016
|
TÜFE AY
2017
|
TÜFE 12
2017
|
Ocak
|
1,10
|
7,24
|
1,82
|
9,58
|
2,46
|
9,22
|
Şubat
|
0,71
|
7,55
|
-0,02
|
8,78
|
0,81
|
10,13
|
Mart
|
1,13
|
7,61
|
-0,04
|
7,46
|
1,02
|
11,29
|
Nisan
|
1,63
|
7,91
|
0,78
|
6,57
|
1,31
|
11,87
|
Mayıs
|
0,56
|
8,09
|
0,58
|
6,58
|
0,45
|
11,72
|
Haziran
|
-0,51
|
7,20
|
0,47
|
7,64
|
-0,27
|
10,90
|
Temmuz
|
0,09
|
6,81
|
1,16
|
8,79
|
0,15
|
9,79
|
Ağustos
|
0,40
|
7,14
|
-0,29
|
8,05
|
0,52
|
10,68
|
Eylül
|
0,89
|
7,95
|
0,18
|
7,28
|
0,54
|
11,04
|
Ekim
|
1,55
|
7,58
|
1,44
|
7,16
|
1,50
|
11,09
|
Kasım
|
0,67
|
8,10
|
0,52
|
7,00
|
0,60
|
11,17
|
Aralık
|
0,21
|
8,81
|
1,64
|
8,53
|
0,93
|
10,45
|
Burada gri alanda yer alan
tahminler son derecede basit bir temele dayanıyor. Son iki yılın ilgili
aylarının enflasyon gerçekleşmesinin ortalamasını 2017 yılının ilgili ayında
gerçekleşmiş gibi varsayarak aylık tahmin olarak yerine koyuyoruz ve 2016
yılının ilgili ayının enflasyon oranını 12 aylık toplamdan düşerek bu
bulduğumuz ortalamayı ekliyoruz. Bu durumda yılsonu enflasyonu yüzde 10,45
olarak çıkıyor (bu hesaplamanın ayrıntısını merak edenler aşağıdaki ek bölümüne bakabilir.)
Bu tahminin içinde kurda
olabilecek değişimeler, jeopolitik ve siyasal gelişmeler, Fed’in kararları veya
kararsızlıkları yok. Öte yandan her yılın kendisine özgü farklı etkiler
taşıdığını dikkate almak gerekir. Dolar / TL kuru 3,40’larda devam ederse veya
3,60’lara çıkarsa ya da 3,30’lara inerse yılsonunda farklı enflasyon oranı çıkar.
O nedenle bu tahminleri birer eskiz çalışması gibi görmek uygun olur. (Her
şeyden önce bu tahminleri doğru yapabilmek için oranlarla değil endeks sayılarıyla
hesaplama yapmak gerekir. Kafa karışıklığı yaratmamak için bu kadar basite
indirgedim.)
Yılsonundaki gerçekleşmenin bu
tablodaki yılsonu oranının bir puan altında olmasını beklemek, Fed’in faiz artırımında
kararsız kalışına bakarak, makul bir tahmin gibi duruyor.
Ek: Enflasyonda kalan aylara
ilişkin hesaplamanın ayrıntısı
Ağustos ayına ilişkin olarak
açıklanan 12 aylık enflasyonunu (Eylül 2016’dan başlayıp Ağustos 2017’ye
kadarki 12 aylık birikimli enflasyon) TÜİK yüzde 10,68 olarak açıkladı. Yani
aşağıdaki tablonun ilk sırasını biliyoruz. Sonraki aylara ilişkin olarak da
2015 ve 2016 yıllarına ilişkin verileri biliyoruz. O zaman aşağıdaki tablonun
geriyle taranmış kısımları dışındaki bilgiler elimizde mevcut.
Aylar
|
TÜFE AY
2015
|
TÜFE 12
2015
|
TÜFE AY
2016
|
TÜFE 12
2016
|
TÜFE AY
2017
|
TÜFE 12
2017
|
Ağustos
|
0,40
|
7,14
|
-0,29
|
8,05
|
0,52
|
10,68
|
Eylül
|
0,89
|
7,95
|
0,18
|
7,28
|
0,54
|
11,04
|
Ekim
|
1,55
|
7,58
|
1,44
|
7,16
|
1,50
|
11,09
|
Kasım
|
0,67
|
8,10
|
0,52
|
7,00
|
0,60
|
11,17
|
Aralık
|
0,21
|
8,81
|
1,64
|
8,53
|
0,93
|
10,45
|
Eylül ayı aylık enflasyonunu 2015
ve 2016 yıllarının Eylül ayı aylık enflasyon oranlarının ortalamasını alarak
buluyoruz: (0,89 + 0,18) / 2 = 0,54. Bunu TÜFE AY 2017 sütununun Eylül sırasına
yazıyoruz. Sonra Ağustos 12 aylık TÜFE’den 2016 yılı Eylül aylık enflasyonunu
düşüp bunu ekliyoruz: (10,68 – 0,18) + 0,54 = 11,04. Bu oran Eylül ayı 12 aylık
enflasyon tahminimiz olarak karşımıza çıkıyor. Burada aylık enflasyonu bulurken
2 yıllık ortalama yerine 5 yıllık ortalama da kullanabiliriz. Tercih size
kalıyor.
Bu hesabın çok daha doğrusu oranların
yerine TÜFE endeks sayılarını koyarak yapılabilir. Ben basit olması için böyle
yaptım.
Hocam enflasyonun düşmesi için para politikasından çok siyasi sorunların azalması gerekiyor. Bizde ki politik meseleler bitmediği sürece TCMB' nin elinden pek bir şey gelmez......
YanıtlaSilO sorunların bitmesi artık imkansız. Ülkenin rejimi değişiyor ve bu ülkenin enazından yarısı bunu asla benimsemiyor. diğer yarısı da makarna, kömür parti örgütü aracılığı ile işe yerleşmeleri ile meşgul. Tehlikeyi göremiyor, görsede görmemeyi tercih ediyor. Gezi parkı olaylarının 10 katı yaşanmasın diye dua etmek gerekiyor. Ama şahsen ben edemiyorum. Yoksa bu ucube yönetim sistemi ile Cumhuriyetimiz elimizden gidicek. Hangi durum daha iyi?? Bilemiyorum Altan.
SilAzcik hukuk öğrenin birader başkanlık sistemi hükümet sistemi rejim değil
SilGezi olayları gibi olaylar vatandaşa değil kim olursa olsun iktidara yarar. Bu geçmişte de böyle olmuştur bugün de böyle. İnsanların bilinçlenmesi ve partiler üstü düşünmesi gerekir. Böyle olursa bir şeyler olur. Cumhuriyet gitmesin diye vatandaş ne çözümü üretiyor. Bu böyle, şu şöyle demekten öte ne yapabiliyor? Sandıkta beğenmediklerini cezalandırıyor mu? Yakınlarına da anlatıyor mu?
SilSon sandıkta artık halkın iradesinin hükmü kalmadığı açıkça yüzümüze tokat gibi vuruldu. Sen orada yoktun sanırım. Ülkede para bitti demokrasi de bitti. Gören göz görür. Tahminimce %25 oy oranı ile ülkeyi yöneten bir iktidar ile karşı karşıyayız.
Siladsız 19.33 kimse bana dikta rejimini başkanlık rejimi diye yutturamaz..Erkler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının olmadığı rejim tek adam rejimidir yani tek adam diktatörlüğüdür..Ha ,aile fertleri giderek daha çok yönetimde yer alırsa o zaman tek adam olmaz barzanistan modeli olur
SilSn hocam:
YanıtlaSil1)yazilarinizi kendiniz mi yazıyorsunuz ?
(Size yardımcı olan lar var mı?)...
2)bir ülkede enflasyon gerçekte %5 Ken %3 gösterilir mı ?eğer gösterilirse ne olur ?
(1) Yazılarımı, kitaplarımı kendim yazıyorum. Yardımcım, asistanım yok. Sadece yazdığım bazı yazıları yayınlamadan önce eşime (o da mülkiye mezunu iktisatçıdır) okuyup onun eleştirilerini ve düşüncelerini alıyorum.
Sil(2) Eskiden Latin ülkeleri yapardı yakın zamanda Yunanistan bu işi yıllarca yaptı. Bu tür olaylar ancak iktidar değişince ortaya çıkıyor.
O Zaman 2019 u beklemek zorundayiz.
Silhocam hükümetin ilgili açıklayıcıları enflasyonda sene sonu "tek haneden baksediyor" anlamadım:(
YanıtlaSilKaç farklı Türkiye gerçeği var?
Görünen köye klavuz şart oldu. Yazı pardon klavuz için teşekkürler.
Teşekkürler. Tek haneden kastettikleri muhtemelen yüzde 1'un hemen altındaki bir tek hane.
Silgaliba 9,99 dan bahsediyorlar
SilEkonomiden sorumlu Basbakan Yardimcisi Mehmet Simsek, gerek kurda yakin donemde saglanan goreceli istikrar gerekse Gida Komitesinde alinan onemli tedbirler sayesinde enflasyonun yil sonunda tekrar yuzde 10 un altina inecegini dusunuyoruz, dedi.
Sil% 10'un altı deyince evet % 9,99 da tek hane sayılıyor.
SilMahfi Bey Merhaba;
YanıtlaSilTürkiye'de ki fiyatlar gelen seviyesinin gün geçtikçe artması buna karşın gelir düzeyimizin aynı oranda artmamasını düşündüğümüzde, özel sektör yada kamu çalışanının bir yıl önceki maaşının (usd veya euro) döviz cinsi ile günümüzdeki karşılığını karşılaştırdığımızda ne kadar eridiğini gördükçe, her gecen gün eriyen maaşların karşısında her gecen gün artan fiyatlar genel seviyesinin ( evimize aldığımız gıda malzemesi, et, süt, aklımıza ne gelirse) ne kadar umutla bakabilmemiz gerekiyor, işin matematiğini yukarıda yazmışsınız.
Biz sözünüz dikkatimi çekti “Bu durumda normal koşullarda ileride yine perakendecilerin fiyatları artıracağını ve TÜFE’nin yükseleceğini tahmin edebiliriz.” Bu cümleden en basit şekilde anlamamız gereken fiyatların daha da artacağını anlamamız mı gerekiyor.
Saygılarımla;
Ahmet.
Kemerler daha da sıkılacak. Vatandaş sıkıyor da zengin yine zengin ona bir sey olmuyor.
SilGörünen öyle. Bunu tersine çevirecek tek şey TL'nin biraz daha değerlenmesi yani kurun gevşemeye devam etmesi
SilHocam, kurun etkisi tam olarak nedir bu enflasyonda? Artışın yüzde kaçının kur artışından geldiğini vurgulamak önemli değil midir? Bir de hangisi tercih edilmelidir: yüksek faizle dışarıya fahiş kaynak aktarımı ve enflasyonun durdurulması mı yoksa yüksek enflasyon mü? Siz olsaydınız ne yapardınız?
YanıtlaSilBence kur etkisi gecti. Ocak ayinda baslayan yuksek ivmeli kur soku kur dalgalanmasi bugunki enflasyonda etkili degil. Bunun iki sebebi var
Sil1)bu tarz kur soklari oldugu tarihten itibaren kademeli olarak etkisi azalarak ortalama 6 ay enflasyon ve fiyatlar uzerinde etki eder genel olarak. Dahasi 1994 ve 2001 krizlerinden referans alirsak kur soku oldugu tarihten itibaren aylik enflasyonda ziplamalar gelen iki ayda sert sekilde fiyatlari hareketlendirmistir. Hatta 1994agustos ayinda yani kur sokunun 5.ayinda aylik enflasyon o donem itibariyle son 30yilin en dusuk aylik enflasyonu olarak kayitlara gecmistir.
2)ocak ayinda baslayan kur soku gelen aylarda ve bugunlerde dusme egilimi gostermistir. İlk hali gibi yani 3.95-4.05 bandinda kalmamistir.
Tum bunlarin disinda mevcut enflasyondaki yuksekligin nedeni kurdan cok butcwdeki harcamalardan kayanaklaniyor.
Eğer Türkiye'nin dış kaynağa bağımlılığı olmasaydı faizi bu kadar yükseltmesi gerekmeyebilirdi. Ama durum tam bir kısır döngü içinde bulunuyor. Enflasyon yüksek, faiz yüksek olmak zorunda öyle olunca dışarıya çok yüksek bir reel faiz transferi oluyor. Şimdi TL değer kazandıkça bu olumsuzluk biraz düzelebilir.
SilHocam, r=i-π denkleminden r= 11,96-11,1 => r=0.86 gibi düşük bir reel faize ulaşmaz mıyız? Neden dışarıya çok yüksek bir reel faiz transferi oluyor ki? Sıcak para nominal faize mi yoksa reel faize göre mi geliyor?
SilReel faiz hesabındaki denkleminiz doğru ama değişkenlerden enflasyon yerine koyduğunuz oran yanlış. Daha doğrusu siz hesabı Türk'e göre yapmışsınız. Amerikalıyı bizdeki enflasyon değil ABD'deki enflasyon ilgilendirir çünkü kazandığını götürüp orada harcayacak. O nedenle 11,1'in yerine ABD'deki enflasyon olan 1,7'yi koymanız lazım.
SilHocam Merhaba,
YanıtlaSilKamu iç borç stokunun, özel sektör-kamu borcu diye ayrımı var mı? Bulamıyorum böyle bir veri. Teşekkürler,
Saygılarımla,
Fatih Özyurt
Kamu İç Borç Stoku, adından anlaşılacağı gibi, Kamu iç borç stokudur.Yani Kamu'nun toplam iç borcudur. Tabii ki, özel sektörle ve özel sektör borçluluğuyla hiç bir ilgisi yoktur. Aradığınız veriyi bulamamanız normaldir, çünkü öyle bir veri yoktur.
SilSanırım özel sektör için de kamu kesimi için olduğu gibi bir iç borç stoku var mı diye soruyorsunuz. Böyle bir veri yok. İç borç stoku denildiğinde sadece Hazine iç borç stoku anlaşılıyor. Özel kesimin örneğin toplam vergi borcu, sgk prim borcu gibi borçlarını gösteren bir veri yok.
Silülkemizde yüksek arz açığı var ve bu da ithalat yokuyla kapatılıyor. ve her 100 birim ihracatımızın 70-75 arası ithalata bağımlıdır. ithalata yüksek bağımlılık da başta dolar olmak üzere kur hareketlerinin enflasyon üzerinde büyük etki oluşturmasına neden oluyor. eğer dolar inişini sürdürürse enflasyonda nispi azalma olması olasıdır. ancak iç talep canlılığı tüfe tarafında yeniden baskı oluşturabileceğinden yıl sonu enflasyonu yani manşet enflasyon yine de çift haneli olabilir. bu hususta belirsizlikler hala fazlasıyla var görünüyor bence. ne dersiniz hocam?. iyi akşamlar.
YanıtlaSilDediğiniz gibi üretimin ithalata bağlılığı ve kurun yükselmesi sonucu bu durum enflasyona da katkı yapıyor. Şimdi artık kur gerilediğine yani TL değer kazanmaya başladığına göre bunun da tersine dönemsi ve enflasyonun düşmesi beklenebilir.
SilMerhaba hocam; mali genişlemenin enflasyonda etkisi yok mu?
YanıtlaSilOlmaz olur mu? Talebin artmasındaki en büyük katkı ondan.
SilTcmb parasal genisleme yapabilir mi sirket tahvillerini alip piyasaua para pompalasa tipki ecb fed boj gibi nasil olur buyumemiz artar mi
YanıtlaSilBizim merkez bankasinin piyasalara para verip uretimi gazlamasi gerek miyor mu sizce artan uretimle enflasyon ve butce acigi duser mi?
Ebflasyon %15jadar sikinti etmez inemli olan buyumek uretmek alti cocugu olan issiz gariban ne yapsin enfkasyon dusuk is bulamadiktan sonra.is oladiktan sonra enfladyon isterse sifir olsun. Ha is olsun enfladyon yuzde 20sikinti degil.
Bizde turk tipi parasal genisleme yapabiliriz
ABD, İngiltere, Avrupa ve Japonya'nın parasal genişleme yapmasının temel nedeni enflasyonu artırabilmek ve oradan giderek ekonomiyi canlandırabilmek.
SilSizce bizim enflasyonu artırmak gibi bir derdimiz var mı?
Bana kalirsa varlik fonu vasitasiyla kuru 3.30 usd.tl civarinda tutup enflasyonu 9.5 civarinda tutmaya calisacaklar. Varlik fonu y.disindaki fonlara doviz icin hec mekanizmasi sozu vermistir. Demistirki usd kur 3.5 yi gecerse aradaki farki ben oderim. Boylece kur yukseirse aradaki farki zarar yazacak ama yukselmezsse ulkeye doviz girecek. Bir nevi kgf mekanizmasi gibi..
YanıtlaSilPeki bu ne kadar süre devam eder?Süre bittiğinde ''borç alan emir alır'' sözünün sonuçları ne olur?Ultra endişeliyim geleceğimiziçin.
SilSn. Eğilmez yazınız aslında Türkiye Ekonomisindeki temel bir açmazı ortaya koyuyor. 2016 Sonbaharında eğer TL faizi kullanarak YP sepetini kontrol edebilseydik; yükselen döviz sepeti-enflasyon sarmalını yaratmayıp, bir de bunların sonucunda çok daha fazla yükseltmek durumunda kaldığımız TL faizlerin etkilerini bu derece yaşamayacaktık. Kur etkisi dışında, emtia ve petrol fiyatlarındaki artış ile Türkiye'ye özgü gıda kaynaklı fiyat artışları birleşince enflasyon açısından çözülmesi zor bir tablo ortaya çıktı. Özel sektördeki likidite sorununu çözmek amacı verilen KGF garantileri de bir taraftan talep tarafına etki ederek enflasyona menfi etki yaratmış görünüyor. Ekonomik büyüme ve işsizliğin dizginlenmesi temel hedef haline gelerek, enflasyon, kamu dengesi ve TL faizlerin düzeyindeki bozulma göze alınmış gibi duruyor. 2017 başından beri gelişmekte olan ülkelere olan fon akımı lehte bir faktör olmasaydı, oldukça zorlanacağımız tablo içinde olurduk diye düşünüyorum. Saygılar ile.
YanıtlaSilHocam mrb birkaç yıldır dünyada petrolün düşük fiyatta seyretmesi enerjide maliyetleri bi hayli düşürüyordu petrol yükselmeye başladı eğer tekrar 100 dolar ve üzerine çıkarsa halihazırdaki enflasyonla durumumuz daha da dramatik bir hale gelir mi
YanıtlaSilEnflasyon en onemli sebebi siyasi risk ortaya cikmasi neticesi ekonomide yasanan dalgalanmadir. Trump dolari nasil etkiliyor bu ortada bu açıdan bakıldığında çok önemli bir sorun degil kgf den ozel sektörün desteklenme noktasina gelinmis olmasi çok daha önemli demekki bir çok firma darbogaz yaşamış hükümet in bu konudaki reaksiyonu takdire şayan liderlik krizlerin onlenmesinde cok kritik belirleyici 1994 ve 2001 krizlerinde istikrarsızlık ve güçlü bir liderin olmayışı büyük talihsizlik
YanıtlaSilRecep bey dedigim kitabin birinde sunlardan bahsediyor. 1923 yilinda uygulamaya konulan liberal iktisat politikasiyla kalkinmanin guclugu 10 yillik uygulama sonrasi anlasilmis. 1933ten itibaren karma ekonomik duzen benimsenmistir. Bununla birlikte tum ulkeye yayilan kamu iktisadi tesekkullerini gorebiliriz(simdi neredeler?).1950lerden itibaren karma ekonomik politikadan liberal politikaya geçince Turkiye cok gecmeden enflasyonla tanismis bu tanisma neredeyse evlilige donusmustur. 70lerden itibaren% 100leri asan enflasyonlar olmustur. 24 ocak 1980, 5 nisan 1994de ikinci ve ucuncu istikrar tedbirleri alinmistir. imf onerileriyle gerceklesen ve imf tarafindan yonetilen ulke olmustur. 1958den(ilk istikrar tedbiri) 2001e kadar 18 kere anlasma yapilmistir. 2013te imf borcunun son taksiti odenmistir. Yani sizin 2001e kadar bahsettiginiz enflasyon bu enflasyon tanisikligindan kaynaklaniyor. Olaya genis bakmak lazim. Simdi her sey var ama borc da var. Ona da http://www.mahfiegilmez.com/2017/03/son-14-ylda-turkiye-ekonomisi.html?m=1 buradan bakin. Buyuk lider ama ekonomi oyle demiyor.
SilRecep, belli ki bu senin gercek ismin degil, kime trolluk yaptiginin gostergesi sadece. Takdire sayan liderlik dedigin aslinda bahsettigin siyasi riskin tam da cikis noktasi. Senin takdire sayan lider dedigin kisi ulkemizi savasa girmeden yikima goturdu. Faiz enflasyon dogurur deyip faizlere baski yapan birisi mi takdire sayan liderlik yapip krizleri onledi? Tam tersi krizlerin cikmasinin sebebi bu kisi zaten. Tabi sen trolluk yapmaya devam et, makarna var nohut var.
SilSayin C
Sildevletin fabrikasi yatirimi olmamali bu 1
yuksek enflasyon niye kotu olsun issizlik azalirken bu 2
Turkiye ekonomisi buyume dinamiklerini dis gucler sayesinde tam zamanli hareket geciremiyor bu 3
ozellestirmeler daha bitmedi daha devlete ait tasinmazlar lojmanlar demir yollari kopruler tuneller ulasim hatlari elektirik tlefon telgraf hatlari dahasi sit alanlari araziler devlet uretim ciftlikleri var bunlar ozel sektore verilmeden bu is burda bitmez!
bunlarin derhal yabanci yerli ayrimi irkciligi yapilmadan elden cikmasi lazim burdan gelecek kaynaklarla ozel sektore cok ucuza kredi verilip ulke de buyume artabilir.
Ak partinin buyume vizyonu gayet anlasilabilir ve makuldur. Bakinizi korfez sermayedarlari buralardan ev ustune ev arazi ustune arazi almaktadirlar buranin vatandasi olup buralarda yatirimlarina hiz vermektedirler. Siz hic rizeye trabzona gittiniz mi arap sermaydarlar egede yatirimlar yaparak yorelerin kalkinmasina on ayak olmuslardir. Ailece gelip alis veris yapip hatta vatandasi olup buralardaki ticari hayata katki sunmuslardir. yoksul halkimiza is as vererek issizlige cozum de olmaktadirlar. Ak partibu nedenle akilcil ekonomik politikalariyla yoksul muilletimizin gonlunde taht yabanci korfez sermayaderlarinin gonlunde de ayri bir yer edinmistir. Dahasi yerli milli ozel sektore verdigi krediler is hacimleri ile buyuyup gelismesinn onunu acmistir.
Mahfi bey danisikli dovus yapmam diyordu. Ama hukumetin politikalari kendi politilarindan esinlenilmis olmali ki bu tarz yorumlara da onay veriyor. Hakkidir:)
SilAdsiz 13:33
SilBir defa onun adi AK parti degil Adalet ve Kalkinma Partisi. Rize ve Trabzon ege bolgesinde degil. AKP'nin buyume vizyonu mantikli ise Araplarin gonluunde taht kurdugu yoksul millet neden hala yoksul? Zengin Arap gelip Turk vatandasi olmaz, olsa olsa gariban Suriyeli olur, bunlarin da uzerimizde artik yuk olmaya basladigi bilinen bir gercektir. Sit alani arazileri elden cikartirsaniz sadece rant yaratmis olursunuz ama zaten sizin kafadakilerin amaci da tam bu. Millet trolluk yapacagim diye ne yapacagini sasirdi sacmalamaya basladi yahu.
C.
SilSiz danışıklı dövüşle hoşgörüyü, karıştırıyorsunuz. Ben burada benim görüşlerime taban tabana zıt görüşlere de yer veriyorum. Aksi takdirde burası taraflı bir blog olurdu.
Öte yandan ben siyasetçi değilim. Politika uygulayacağım yetkili bir yerde de olmadığım için benim politikam diye bir şey söz konusu olamaz.
İki cümle kurmuşsunuz ikisi de yanlış. Üzgünüm ama gerçek bu.
Sayin Egilmez benim hosgorum de bu :) Size cevap yazacak alan taniyim istedim. Sizin iktisat yazilarinizdan esinlenilmiş deseydim ikisi yanlis olmazdı. Neyse daha fazla sey yazardim ama beni muneccimlikle itham itham edebilirler ki sevmem onu. Ben yanlis yapmayi severim herkes yanlisini yanlisini duzeltme firsati bulabilmeli diyip yorum faslini burada birakiyorum.
Silrecep er doğru söylemiş. güçlü lider olmak için küresel sermaye efendilerine boyun eğip içerde eyyy diye yalandan naralar atıp tribünlere oynayacaksın. egede 18 adan yunan tarafından işgal edilse de emir erin genelkurmay başkanını ege denizine gönderip dürbünle seyrettirip şöyle bir görün de gel diyeceksin. kırmızı çizgilerimiz var yok edilmeye çalışılırsa savaşırız demeyip sıcak parayı kaçırmayalım 2001 gibi olmayalım diyeceksin. kapalı kapılar ardında yes please diyeceksin medyada miting alanında one minute çakacaksın!. işte o zaman hem asrın lideri hem güçlü lider statüsüne kavuşmuş olursunuz. recep er doğru demiş yani: artık akepe sayesinde ülkemizdeki güçlü lider algısı 180 derece değişmiştir. yaşasın ''yeni'' güçlü lider!.
SilAdsiz 13:33 ler var oldugu sürece bu ülkeyi kimse tutamaz.
SilDevletin hic yatirimi ve fabrikasi olmamaliymis
Türkiyede issizlik azaliyormus.
Turkiye ekonomisi buyume dinamiklerini dis gucler sayesinde tam zamanli harekete geciremiyor mus.
Yabanci Arap sermayesinin gönlünde taht kurmakla övündügü hükümeti varmis.
Arap sermayedarlar Ege de yatirim yapmis.
Ailece gelip alisveris yapmis.
Türkiyedeki ticari hayata katki yapmis.
Yoksul halkimiza is ve as vererek issizlige cözüm olmus.
Bakarmisiniz 2017 Türkiyesinin vatandasi neler ile övünüyor.
Böyle bir seklin oldugu bir ülkenin var olmasi mümkünmüdür.?
inanilir gibi degil,
15 yilda 95 yillik cumhuriyetin tüm iktisadi ve milli degerlerini yabancilara sat...
sonra da.
AKP "yerli milli ozel sektore verdigi krediler is hacimleri ile buyuyup gelismesinn onunu acmistir. "
deyip gurur duy.
Bu iki ayakli canlilar ile ülkenin ayakta durmasi gercekten mümkün degil.
Allah sonumuzu hayir etsin diyesim geliyor....
Beter olun demeyi tercih ediyorum.
Sayin hocam, yil sonu enf tahmininize katilmiyorum. Nedenide su. tTablonuzu olustururken yaptiginiz Matematik hesap yonteminize tamamen katiliyorum ama bence mantik yanlis. Cunku eski serilerle hesaplanmis olan enf degerleri ile yeni serilerden uretilen enf degerlerini kullanarak formuluze etmek elmayla portakali karistirip saltvelma suyu elde etmeya calismak gibi geldi bana. Ama eger yapilabiliyorsa yeni seriletle uretilen ilk enflasyon verisini enterpolasyonla hesaplayip yil sonu tahmini bulabilseniz eminim cok daha yuksek bir deger cikacakti. 2.ci bir konuda meshur irma kasirgasinin ABD petrol kuyularina verecegi zarardir. son 2 ayda abd kaya petrol stoklari azaldigi icin petrolun varili 5$ kadar artti. Irma'dan sonra bu artis dahada hizlanip 70-65 bandina cikabilir. buda bizim enflasyona muhtemel 1 puan daha ekleyebilir. Yani yeni serilerle bulunabilecek yilsobu enf + 1 ilavesiyle benim tahminim hessp yaonadan bile nin 13 olabilir diyorum. Diget olasi etkenleri hesaba katmadim bile. Trump sebebiyle dusen $ Amerikada sorum yaratiyor. Trump bir sekilde bunu halletme ve yukseltmek zorunda mesela. Katildiginiz veya katilmadiginiz yerler hakinda fikirleriniz nedir acaba? Saygilar
YanıtlaSilOlabilir tabii. Bu bir yöntem. Bunun gibi bir sürü yöntem kullanılabilir. Sonuçta tahmin tahmindir.
SilMahfi Bey Günaydın,
YanıtlaSilAçıklayıcı yazınız için çok teşekkür ederim. Acaba mümkün ise 2017 tahmini enflasyon rakamlarını nasıl hesapladığınız detaylıca anlatma şansınız var mı?
Teşekkür ederim
Ersin Üstsoy
Yazıya bir ek bölüm koydum orada açıkladım.
SilGünaydın,
SilÇok teşekkür ederim Mahfi Bey...
İyi günler dilerim.
Merhaba hocam
YanıtlaSilC endeksinde bulunan ürünlere merkez bankası nasıl müdahalede bulunabiliyor açıklar mısınız?
Teşekkürler
MB C endeksine müdahalede bulunmuyor. Faizi artırarak talebi düşürüp enflasyonu denetlemeye çalışıyor. Bunun da en yoğun etkisi C endeksindeki mallarda görülüyor.
SilHocam ekonomistler reel GSYİH'yı neden uluslararası karşılaştırma yaparken kullanmıyor? Nominal GSYH enflasyonu da barındırdığından yanlış bir gösterge olmaz mı?
YanıtlaSilMerhaba hocam
YanıtlaSilEski bir yazınız için bir sorum olacaktı.
SAGP hesaplamalari nerelerde kullaniliyor?
Yani gelismekte olan ulkeleri sessiz tutmak icin oldugunu yazmıştınız fakat başka bir kullanım yeri olmalı.
Teşekkürler
Hocam Merhaba. Bir yıl öncesine kadar YİÜFE, TÜFE'ye göre 3-4 puan daha düşük seyrediyordu. Şimdi, YİÜFE'nin TÜFE üzerinde yüzde 16'larda bulunması, eğer önlem alınmazsa yakın gelecekte TÜFE'nin de bu oranın üzerine çıkma potansiyeli taşıdığı şeklinde yorumlanabilir mi?
YanıtlaSilhttps://m.dunya.com/kose-yazisi/enflasyon-son-14-yilin-en-yuksek-seviyesinde/380529
YanıtlaSilHocam merhaba.
Sil1) "Gıda üretimi belki de serbest piyasa ekonomisi şartlarının ve fiyat mekanizmasının en güçlü şekilde tezahür ettiği sektörlerden biridir." Yukarıdaki yazıda tarım sektörünün arz-talep ve fiyat mekanizmasına en müsait sektör olduğu söyleniyor. Neden tarım sektörü diğer sektörlerden daha farklı bu konuda?
2) Yüksek enflasyon yatırımları şu şekilde mi olumsuz etkiler: Artan enflayon reel faizleri düşürür. Düşen reel faizler tasarrufları bu da yatırımları düşürür?
1) Birbirinden bağımsız çok fazla üretici, gene birbirinden bağımsız çok fazla tüketici olduğu için böyle söylenmiş herhalde. Fakat büyük aracıların, üretimin düzensizliğinin yarattığı beklenti bozulmasının sağlıklı bir fiyatlamayı etkilediği gerçeği var.
Sil2) Artan enflasyon reel faizlerden ziyade nominal faizleri etkiler (normal bir ekonomide). Yüksek enflasyonun yatırımlar üzerindeki negatif etkisi, geleceğe yönelik yatırım iştahını kesmesi.
Sorunlardan biri enflasyonun volatilitesi. Eğer her sene yüksek enflasyon olacağını kesin olarak tahmin edebiliyorsanız yatırımın fizibilitesi ekstra bir risk içermez. Fakat yüksek enflasyon döneminde yatırım yapıp, enflasyonun düştüğü trendi yaşarsanız zarar edersiniz. Ve özellikle bazı ürünlerde enflasyon oranının artışı, ideal arz-talep dengesini bozan spekülasyonları da beraberinde getirir; enflasyonun çok yükselmesi çoğu zaman volatilitesini de arttırır.
Bildiğiniz gibi enflasyon, genel bir sepetteki değişimin değerlendirilmesinin sonucu. Yüksek enflasyon demek, direkt olarak yatırım yaptığınız alandaki fiyat seviyesinin de aynı oranda artacağı manasına gelmez. O manaya gelse bile fiyat artışı demek bu sefer de elastikiyet sebebi ile her zaman ciro artışı manasına gelmez. Kullandığınız kredi, personel maaşlarınız sepetteki artışla paralel olmak durumunda, ama önümüzdeki dönemlerde fiyatlar artsa bile hedeflenen ciroları yakalayabilecek misiz, belli değil.
Diğer bir faktör yatırımınızın tedarik zinciri, satış zinciri yapılanması. Kaynaklara ve müşterilere erişirken kullandığınız aracılarda enflasyondan etkileniyor; yüksek enflasyon, onlar için de artan riskler demek - onların riski sizin riskiniz. Rakipleriniz daha farklı, daha az risk içeren planlarla hareket ediyorsa zarar edebilirsiniz.
Bazıları bunlar.
Okursunuz, konuşuruz umarım.
Merhaba hocam ''2016 yılının ilgili ayının enflasyon oranını 12 aylık toplamdan düşerek bu bulduğumuz ortalamayı ekliyoruz'' affınıza sığınarak bu kısmı anlayamadım.Nasıl hesaplanıyor? Saygılarımla.
YanıtlaSilYazıya bir bölüm ekledim orada var.
SilHocam rahatsız ediyorum bana bi konuda akıl verebilir misiniz ? Ben bankacılık ve finans 3. Öğrencisiyim iktisadi terimleri,tabloları analiz edemiyorum ve borsa yorumlama da kendimi geliştirmek istiyorum. Ne yapabilirim? Kendimi nasıl geliştire bilirim ?
YanıtlaSilÖnce işin temelini öğrenmek lazım. Benim Ekonomide Analiz kitabımı alıp çalışın.
SilMahfi hocam iktisadi büyüme konusunda en iyi bir kitap söyleyebilir misiniz?
YanıtlaSilErdal Ünsal'ın kitabı iyidir. Erinç Yeldan'ın kitabı da iyidir.
SilYılsonu dolar kuruna yönelik bir sorum olacak...hala bir çok ekonomist , ekonomiyle alakalı yazi yazanlar yılsonu dolar kurunun en az 3.60 gösteriyorlar...hatta merkez bankası bile 3.70 hedefliyor...bence yılsonu dolar kuru 3.50 yı geçmez.kur hala düşme eğiliminde hatta 3.30 ları da görebilir..şuan ki eğilim de düşme yönünde...
YanıtlaSilİşte sen böyle düşündüğün için kur 3.60 ın üstünde yıl sonunu kapatır.. yıl başında viopta xu30 un artışına gir deselerdi girermiydin? Benzer durum işte film hep aynı
SilHocam çekirdek enflasyonun içinde gıda ve alkolsüz içeceklerin olmamasının nedeni nedir?En başta olması gereken değişkenler bunlar değil midir?
YanıtlaSilÇünkü gıda fiyatları değişkendir. Alkolsüz içecekler ve tütün de devlet tarafından belirlenir. Çekirdek enflasyon biz elimizden geleni yaptık bunun dışında bizim yapabileceklerimizin dışında enflasyon nasıl seyrediyor demektir.
SilBu sepette fiyatı sabit olan bir değişken mi var? Enflasyon zaten fiyat değişimini ölçmüyor mu ?
SilYazıda da belirttiği gibi para politikası bu malların fiyatları üzerinde yeterince etkili olamıyor.Bu nedenle çekirdek enflasyonun dışında bırakılıyor.
SilHocam mesela bir üretici bir birim malı 10 liraya mal ediyor ve 15 liraya perakendeciye satıyor. Malın üretim maliyeti mesela %10 artıp 11 liraya çıktı ama perakendeciye %5 zam ile 15,75'e satıyor. Bu durumda ÜFE %10u mu %5i mi baz alıyor?
YanıtlaSilFiyatlar bir sonraki aşamaya nihai satış fiyatları esas alınarak endekse konur.
SilBir urunun fiyatini hem TL ile belirleyeceksiniz hem de para politikasinin etkisi yok diyeceksiniz. O nasil oluyor acaba? TL guclenir, para politikasinin etkisi yok dis etki denir, Trump'in bel agrilarina felan baglanir. TL zayiflar, faiz yeterince yuksek degil ondan denir. Bilimsel olani (hadi onu gectim tutarli olani) 'TL degerleniyor demek ki faiz yuksek' demek degil midir? Su bilimsellik ne guzel, isine geldigi gibi her seye bir kilif uydurabiliyorsun. "Oyle sey mi olur" diyene de cahil deyip geciyorsun. Paran cebinde kaliyor.
YanıtlaSilCahillik daha güzel, hem anlamıyorsun hem de anlamadığını anlamıyorsun, sadece taraf tutuyorsun ve o taraf ne diyorsa o senin de kıblen orası oluyor.
SilHocam Merhaba,
SilDaha önce bu konuda bir yazınız oldu mu bilmiyorum ama ülkemizde çok yaygın olan bir salgın hastalık konusunda belkide bir yazı kaleme almanız bu bloğu takip edenler için de etkili olabilir diye düşünüyorum.
Salgın hastalık : Olayları veya gelişmeleri objektif metotlarla değilde mahalleye göre yorumlama...
Aşı : Şüphecilik ( Thales, Pyrrhon, Descartes ), Bilimsel metodoloji ( Karl Popper )
Belki bu akımlar konusunda bir yazı kaleme almanız faydalı olacaktır hocam. Bilim felsefesi konusunda mutlaka daha önceden yazılar kaleme almışsınızdır. Bu bloğu takip edenler için faydalı olacağını düşünüyorum.
Saygılarımla.
Mük'ap cahil bu demek. Ayrıca bir edebiyat öğretmeni olarak yazılarınızı keyifle takip ediyorum. Emeğinize sağlık.
YanıtlaSilHocam, samimi düşüncem, yağlanmış bir ipin üzerinde düşmemeye çalışan cambaz gibi bir hal içinde olduğumuz. Tabi bunu böyle dile getirince, hemen iktidarı çekememek, "eser" leri beğenmemek, hizmetleri görmemek karşılığı geliyor. Ben konuyla ilgili tüm yazılarınızı da okudum. Bugün izlenen politikalar cambazı ipin karşısına geçirmeye mi daha yakın yoksa düşürmeye mi sizin yorumunuz nedir? Saygılar.
YanıtlaSilBence Türkiye sağduyu kaybı sendromu yaşıyor. O nedenle doğruyu görmek ve kabul ettirmek çok zor.
SilElinize saglik Hocam.
YanıtlaSilBu tabloya bakarak issizlik konusunda birseyler soylemek mumkun mu? Aklima Philips egrisi geliyor ama ulkemiz icin yaniltici olacagini dusunuyorum.
Tesekkurler,
Bu tablodan işsizlikle ilgili Phillips Eğrisi bazlı bir şeyler çıkabilir. Yanıltıcı çıkmıyor ben çizmiştim.
SilBence AKPnin de amaci o yuksek olsun benim sucum olsun philips egrisi dahilinde issizligim dussun
SilHocam doğal gaz boru hatlarının ülkemizden geçmesinin ne gibi avantajları var ekonomik açıdan, siyaset hariç? Bize ne gibi gelir kazandırır?
YanıtlaSil2) Türk Akımı ile Kuzey Akım-2 projelerinden biri gereksiz değil mi? İkisinde de doğal gaz Avrupa'ya ulaşacak eninde sonunda?
1) Geçiş ücreti alınıyor
Sil2) Bu tür önemli projeler alternatifli yapılıyor. Risk var sonuçta.
Merkez ve yerli nin döviz bakiyesi düşüşe rağmen artıyor mu ? Ne dersiniz sn hocam...
YanıtlaSilEvet çünkü döviz düştükçe almak çekici oluyor.
SilSlm sayin hocam yazılarınızı ilgi ile takip ediyor ve faydalaniyorum. Simdiden teşekkür ediyorum. Allah size ve esinize saglik sihhat ve mutluluk versin. Sizden istirhamim var. Bizleri tc. Ic ve dis borcu hakkinda ayrintili bilgilendirirmisiniz.bugun kanal 8 de bir prof hicamiz ekonomi programinda 2017 sonuna kadar tc ve hazinenin kefil oldugu sirketler 300 milyar dolar odemesi oldugunu ve sirketlerin yil sonu bilancokarini kapatirlarken bu islemi gerceklestireceklerini soyledi ama dolar halen asagi bir seviyede sanki birileri buralarda tutmak icin ugrasiyor. Yabancilar tahvillere geliyor deniliyor adamlar hem tahvilden. Kazaniyor. Hem getirdikleri parayi bozdurduklari fiyattin asagisindan tekrar paralarini aliyor busekilde ikinci kez kazaniyorlar. Bu bu ulkenin ve bizlerin nasil menfaatine. Acaba dolara ihtiyacimiz borcumuzu odemek icin zararimi goze aliyiruz.bizleri aydinlatirsaniz sevinirim .
YanıtlaSil1. Tc ic ve dis borcu odeme tarihleri
2.tahville hakkinda odeme ve yeni tagvil zamanlari ve enflasyon beklentisine gore fiyat tahminleri
3.vb.
hocam, Türkiye'de emisyonun %97 si kaydi para kaynaklı. merkez kökenli emisyon sadece %3 ki bu çok ama çok az. bu durum üreticilerin temel kaynak olan paraya ulaşabilmelerini çok maliyetli yapmıyor mu?. mesela banka olarak sadece merkez bankası olsa ve reel ekonomiye tek kredi verici kurum yapılsa para çok daha az maliyetle reel iktisat tabanında emisyonlaşır ve üretim ciddi derecede artar. üstelik paraya ulaşmak daha ucuz olacağı için talepte de istikrar sağlanabilir ve daha istihdam dostu büyüme yapısı kurulabilir. en önemlisi para mal-hizmet çıktısına daha fazla dönebilir ve daha az finansallaşma yaşanır ekonomide. ayrıca hocam, reel işletmesi olan iş adamları da bankalar kuruyor ve yeri geldiğinde kendi iştirak şirketlerine çok daha düşük faizle kredi verebiliyor ve rekabette kendilerine ciddi avantaj sağlayabiliyorlar. oysa sadece bankacılık yapabilecek olanlara banka kurma yetkisi verilmelidir. yani sermayesi olan ya reel tüzel kişilik kurmalı ya da bankacılık şeklinde tüzel kişilik oluşturmalı aynı anda ikisine de sahip olmamalıdır derim. çünkü aksi durumda şu anda olduğu gibi dar kesimde büyük sermaye birikimi olurken geniş tabanda sermaye büyümesi olmuyor. bu konularda ne düşünürsünüz hocam?. saygılar...
YanıtlaSilMerhaba hocam çok merak ettiğim bir konu var iktisattan pek anlamam sıradan bir takipçinizim. fed zor durumda dediniz ya napsalarda enflasyonda yükselme olmuyo falan.bu bana nedense saçma geliyor. fedin derdi enflasyonu yükseltmek olsa bastığı paraları birkaç holdingi kurtarmak yerine vatandaşa sıfır faizle kredi olarak dağıtsa (kontrollü bir şekilde) istediği enflasyon düzeyine çok kısa sürede ulaşmaz mı?
YanıtlaSilÇok haklisin kardes! Birak sifir faizli krediyi her vatandasa enflaayon %2,2 seviyesine gelene kadar para aktarsa istedigi amacina cok kolay ulasir.
SilHocam motorine zam geldi. Bu zammı kim yapıyor,devlet mi özel mi?
YanıtlaSilDevlet
SilBence enflasyonun cift hanelerde hattta ve hatta %15lerde seviyelere onumuzdeki yillarda cikmasi olagan ve stabil. Bunun iki nedeni var
YanıtlaSil1)butce harcamalari harcamalardaki verimsiz yonelimler. Turkiyrde biliyoruz ki butce bir acilmaya girsun ardinda ya ciddi kamu zamlari vergi artislari icadlari ve yahut hazine garantili merkez bankasi avansi yani para basma. Akpnin geldigi nokta bu ikisinden biri olacaktir. Oyle saniyorum ki vergi artis ayarlamalari vatandas uzerinde baski yaratir ekonomide issizligi maliyet yonlu yapiyi arttirir. Buna karsin hazine avansi daha makul hatta dunyada da moda egilime uygun bir tercih olabilir. Bu da talep eksenli enf. Artirmasi icten bile degil boylelikle issizlik azalir buyume artar kamuya bedava para akar.
2)malum onumuz secim 2019 7ay arayla iki secim var . gecen referandumu referans alirsak kamu harcamlarinin ciddi artacagi bir yil olacak dahasi yerel secime ozgu olan aday bollugu muhtarinfan il meclis adayina kadar her bireyin bireysel harcamalarini da arttiracagini dusunursek eger kamufan ayri olarak 1. İle ilintili olarak talep yonlu bireysel kamusal butce delikli bir yapi bizi bekler dersek yanilmayiz herhalde
3)malum dunyada ekonomi du,elme egiliminde emtia fiyatlari artma ihtimali var . dahasi fedin bugunki konumunfan ziyafe onumuzdeku yillarda fedin para azaltip faiz arrtirip yokunavdevam edecegini soylemek sanirim medyumluk lolmayacaktir. Bu fa biz gibi ulkelerde yuksek kur intibasi yaratacaktir
Tum bu uc nefenlerfen dilayi enfladyonun dahada yukselecegini dusunuyorum. Mahfi hocam ne katarsiniz ne yorumda bulunursunuz yazfiklarima
Merhaba Hocam.Üniversitede bölüm okurken açıköğretim den de bölüm okunuyor diye biliyorum. Açıkköğretimden 2 yıllık adalet bölümü okusam. İktisat bittikten sonra adaletten dgs sınavı ile hukuka geçiş yapsam. Yararı olurmu? Özel sektör ve kamuda özellikle özel sektörde.Sonuçta elde bir hukuk bir de iktisat diploması olacak. Muaf olduğum derslerde çıkarsa hukuk 4 seneden önce biter. Fikirleriniz nelerdir?
YanıtlaSilBu arada iktisat okuyorum.
Olabilir, fena fikir değil.
SilHocam konu dışında olacak ancak kafama takılan ve çözemediğim bir konu var.
YanıtlaSilİthalat bedelini peşin olarak ödemek mi devlet için daha iyidir yoksa vadeli ödemek mi ?
Eğer peşin ödemek daha iyi ise neden peşin ödemeden KKDF alıp vadeli ödemeden alınmıyor ?
Saygılarımla
Ters olmuş, vadeli ödemeden KKDF alınıyor.
Silİthalatın “peşin”, “akreditifli” veya “vesaik mukabili” ödeme ile yapılması halinde KKDF doğmaz.
Sil· İthalatın; kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılması halinde ise % 6 oranında KKDF ödenir.
Kâr'dan feragat etmiyorlar değil mi hocam ? Esneklik mecbur bırakıyor sanırım. Yoksa, sapiensin lugatinda hele ki bizim milletimizinkisinde "insanların iyigili için kârimizdan feragat edelim" diyen yoktur. :)
YanıtlaSilKurda aşağı yönlü hareket devam etse de Tüfe tarafında son çeyrekte yıl sonuna etki eden düşüş değil, artış gelir diye tahmin ediyorum.
YanıtlaSilPerakendeci sıkıntılı bir sene geçirdi, son çeyrekte ertelenmiş talebe umut bağlanmış durumda. Zaten asgari karlılıkla çalışıyorlarsa, fiyatlar aşağı inmez. Gıda enflasyonu tarafındaki sıkıntılar yapısal nedenlerden, kısa-uzun vadede çözüleceğini düşünmüyorum. Fed faiz artışının ertelenmesi gündeme gelecek sanırım, onun etkileri de 2018'e olur düşüncesindeyim.