Dipten Dönüş Umutları ve Gerçekler

Cuma günü TÜİK, ilk çeyrek büyüme verisini yayınlayacak. 2018 yılının son çeyreğinde slumpflasyona giren ekonominin ne yöne evrildiğini görmemiz bakımından bu veri önemli.  

Ekonomide beklentiler çok önemlidir. Çünkü beklentiler toplumun nasıl hareket edeceğini, o da gerçekleşmelerin nasıl olacağını gösterir. Beklentileri ölçmenin en kestirme yolu anketler yaparak tüketicilerin, üreticilerin, karar alıcıların gelişmeleri nasıl gördüğünü endeksler içine yerleştirerek karşılaştırmalı olarak ortaya koymaktır.

Türkiye’de beklenti anketlerini en yoğun olarak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Merkez Bankası (TCMB) uyguluyor. Yazının altında bu anketlerden oluşturulmuş endekslerin grafik ve tablolarını sunuyorum.

Bu anketler ve endeksler hakkında kısaca bilgi verelim.

İlki TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan yayınlanan ekonomik güven endeksidir. Ekonomik güven endeksi; tüketici ve üreticilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirmelerini, beklenti ve eğilimlerini özetleyen bir bileşik endekstir. Endeks, mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, reel kesim (imalat sanayi), hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörleri güven endekslerinin alt endekslerinin ağırlıklandırılarak birleştirilmesinden oluşmaktadır.   

İkincisi yine TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan sektörel güven endeksidir. Sektörel güven endeksi; işyeri eğilim istatistikleri kapsamında hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerine uygulanan aylık eğilim anketleri, 10+ çalışana sahip özel sektör işyeri yöneticilerinin; işyerinin mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerini ve yakın gelecek için beklentilerini ölçmeyi amaçlamaktadır.

Üçüncüsü yine TÜİK tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan tüketici güven endeksidir.  Aylık tüketici eğilim anketi ile; tüketicilerin kişisel mali durumları ve genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri ve gelecek dönem beklentileri ile yakın gelecekteki harcama ve tasarruf eğilimlerinin ölçülmesi amaçlanmaktadır.

Dördüncüsü TCMB tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan reel kesim güven endeksidir. İktisadi yönelim anketinin amacı, imalat sanayinde faaliyet gösteren işyerlerinin ülke ekonomisine yön veren üst düzey yöneticilerinin, yakın geçmişe ilişkin değerlendirmelerinin, mevcut duruma ilişkin görüşlerinin ve geleceğe yönelik beklentilerinin izlenerek, imalat sanayinin kısa dönemdeki eğilimlerini yansıtacak göstergelerin üretilmesidir.

Beşinci yine TCMB tarafından derlenip aylık olarak yayınlanan iktisadi yönelim istatistikleri ve reel kesim beklenti anketinde yer alan genel gidişata ilişkin beklentileri gösteren grafiktir. Bu da dördüncüyle aynı amaca dayalı olarak ve aynı kapsamda üretilen bir endekstir.

Bütün bu anketlere dayalı olarak çıkarılan grafikler ve tablolar bize ilk çeyrek sonunda ikinci çeyrek için dipten dönüş sinyali gibi görünen gelişmelerin aslında öyle olmadığını, kurlara, faizlere ve hatta fiyatlara piyasa dışı uygulamalarla yapılan baskılar sonucunda ani bir harlanma oluştuğunu ancak bunun kısa ömürlü olduğunu ve yönün yeniden aşağıya döndüğünü gösteriyor. Bu gelişmeler Türkiye’nin ilk çeyrekte yaşayacağı küçülmenin, ikinci çeyrekte de devam edeceğini gösteriyor.  

Beklentilere bakarak ekonomide giderek zorlaşan bir dönemin bizi beklediğini söyleyebiliriz. 







Yorumlar

  1. Teşekkürler Sn. Eğilmez.

    Maalesef grafikler İstanbul seçiminin tekrar kararıyla boynunu bükmüş. Seçim ortamından çıkılıp, gerçek sıkıntılara odaklanılsa kafayı tekrardan kaldırabilir. Ancak bu halimizle devekuşu gibi kuma gömüyoruz kafamızı. Hep palyatif tedbirler ile günü geçirmeye çalışıyoruz maalesef.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Spekülatif bir yorum bu, hukuk kararını verdi, oylar değiştirilmiş.

      Hileli bir seçim üzerine devam edilse, ekonomi daha kötü etkilenirdi.

      Sil
    2. Taraflı bir yorum bu. Ülke olarak hukukumuz çok iyi de bizim mi haberimiz yok! Geçiniz

      Sil
    3. Acaba sorunun hukuk sistemindeki adaletsizlik oldugunu hic dusundunuz mu?

      Sil
    4. Adsiz 15:32, haklisiniz. Anayasa referandumu buna ornektir.

      Ancak su gercegi kimse unutmasin. Turkiye ekonomisi batili sermayedarlarin ipine baglidir, TC kuruldugundan beri. Onlarin istemedigi bir politika uygularsaniz para muslugunu kisarlar. Daha da israr ederseniz odunc/izin verdiklerini de alirlar.

      Turkiye eger uguruna ac kaldiklarinin colugu cocugu servetler icinde yasarken kendi cocugu afrikadaki fakir cocuklar gibi beslenme yetersizligi cekmesini goze alirsa, inadina AKP der, inadina Tayyip der. Ama kimse cocugunun ac kalmasina razi gelmez.

      Sil
    5. Şu andaki sorun batili sermaye ipi değil. Bakın 2002'de ABD faizleri düşürünce bütün gelişmekte olan ülkelere para aktı. Çin, Hindistan, Güney Kore, Tayvan...
      Güney Kore 2002'de neydi? bugğn ne.
      Çin 2002'de neydi, bugün ne.
      2002'de Çin malı denince aklınıza dünyanın en kötü ve en ucuz ürünleri geliyordu. Bugün dünya çapında büyük dev firmaları var.
      2002'de Hyundai, Samsung, Kia neydi? Bugün ne?
      2002'de Türkiye neydi? 2019 senesindeyiz elimizde ne var? büyük bir borç, havalimanı, yol, köprü gibi para kazandırmayan, katma değer yatırmayan, 1 liraya mal olup 10 liraya ihale edilmiş yatırımlar.
      Dünaya'ya akan sıcak paradan bazıları devletini kat be kat güçlendirirken, biz gelen paralar ile yandaşı güçlendirdik. Mesele bu. Şimdi adam diyor ki sana verdiğim borçları öde bakalım. İyi de senin borçlar köprü oldu, yol oldu, rant oldu yandaşa aktı. Bizde para yok. O zaman da kusura bakmayacaksın.

      Sil
    6. Bu dipten çıkmak için pire gibi olmak lazım.

      Sil
    7. 15:31 Aynı zarftaki 4 oydan sadece birinin geçersiz olmasını hala anlamıyorum? Bir anlatır mısın? Samimi olarak öğrenmek istiyorum.

      Sil
    8. Adsız 14:34,

      Niçin anlayamıyorsunuz?
      200 sayfa açıklama yapmışlar, oradan okuyabilirsiniz.

      Yüksek Yargı dan daha mı iyi biliyorsunuz?

      Tüm bunlara rağmen hala anlayamıyorsanız, bu sizin sorununuzdur.

      Eğer, anladınız ve kabul etmiyorsanız, o zaman bu devlet ile ilişkiniz kalmamış demektir.

      İster ülke değiştirirsiniz, ister meydanlara çıkarsınız, ister bireysel ister toplumsal tepki gösterirsiniz sizin bileceğiniz iştir.

      Sil
    9. Sayın Adsız 15 31 Sizce en temel, basit, standart, yıllardır iyi kötü sorunsuz isleyen (nerenin belediye başkanı olursa olsun bizim dışımızda tüm dünyada zamanı geldiğinde gidip sakince oy verilerek yapılan standrat bir uygulamadır. Katılmayan var mı ?) bir uygulamayı aylar sonra halen ülke geleceğinin en önemli belirleyici diye anlamsız yere tartışmak spekülasyon sayılmaz mı ?

      Sil
    10. Sayın Erol Sinan,
      Bir ülkenin sıcak para akımlarıyla kalkınamayacağı zaten bir gerçektir.
      Saydığınız ülkeler içinde Hindistan’ı pek bilmiyorum ama diğer ülkelerin eğitim politikalarına bir bakmanız gerekir.
      Bu ülkeler eğitime 2002’de önem vermeye başlamadılar ki!
      Bu bilinç,70-80 arası dönemde başladı bu ülkelerde.
      O saymış olduğunuz markaların,birer dünya markası olmalarını sağlayan sıcak para mıydı sadece?
      Sadece ucuz dolar mıydı?
      Onların bizden farklı olarak bir vizyonları ve hedefleri vardı.Stratejiler ürettiler.Planlama yaptılar.
      Hiç bir başarı bugünden yarına kazanılmıyor.
      Saymış olduğunuz ülkeler o stratejiler doğrultusunda eğittiler insanlarını.
      Özellikle Çin ve Güney Kore,gençlerini batı ülkelerinde eğitime gönderdiler.Bunu bir devlet stratejisi olarak uyguladılar.
      Bunu da “bedava” yapmadılar.
      Çin devletinin,batıya gönderdiği ve masraflarını karşıladığı her öğrenciden bir talebi vardı:
      “Ülkenize döndüğünüzde her biriniz bir PROJE ile geleceksiniz.”
      İşte bu vizyondur.
      Özel sektörlerini de bu yetişmiş insan gücünü istihdam etmeleri için yönlendirdiler.Belki de yeri geldi zorladılar.
      Onlar bu doğru adımları attıkça,para geldi.Para geldikçe bu ülkelerde o kaynakları daha verimli ve uzun vadeli hedefler için kullanmaya başladılar.
      Yani yapısal reform ve kalkınma dinamiği,para akışını besledi.Para akışı da yeni reformları...

      Bu konuların detayları,Mahfi Bey’in son iki kitabında(Değişim Sürecinde Türkiye-Dünya Ekonomisi) çok güzel anlatılmış.
      İmkanınız olduğunda incelemenizi öneririm.

      Sil
  2. Emeğinize sağlık hocam. Üretim ile para ilişkisi nasıl çalışır? Piyasaya para vermek neden enflasyona yol açıyor? ABD 2008 den sonra tarihi boyunca bastığı paranın 4 katını piyasaya sürdü orada neden enflasyon olmadı? Parayı doğrudan hane halkına versek, üretimi arttıramaz mıyız? Ya da parayı basıp fabrika yapsak üretimi arttırabilir miyiz? Hocam sistem de bir bozukluk mu var ki tüm dünyada üretim artmıyor? Sorun nedir? Para mı basamıyoruz, üretim yapacak emek mi bulamıyoruz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD para basımının karşılığı, yine reservede bulunan altındır. Onun dışında ABD basması durumunda çok yüksek dolar talebi karşısında fazla değerlenmeyi de durdurmuş oluyor.

      Peki siz TL ne kadar elinizde tutmak istersiniz? Dünya ne kadar elinde tutmak ister? Böyle bir talep olmadığı anda eldeki tl enflasyon yaratır

      Sil
    2. Adsız 14 49 . Bir yanlışlık olmasın. ABD dolar da ki altın karşılığını uzun zamandır kaldırdı. Ayrıca ABD'nin altın rezervleri 2008 sonrası 4 kat artmadı. Ama dolar talebinin yüksek olduğu ve herkesin dolar tuttuğu doğru. Yani bu durumda herkes dolarını harcarsa enflasyon olur demek oluyor. Ama para harcayınca neden enflasyon oluyor da , üretim artışı olmuyor?

      Sil
    3. Adsız 15.26

      Çünkü üretim karşılığı olmadan piyasaya para verilmesi, talebi arttırır bu şekilde talep enflasyonu ortaya çıkar...



      Sil
    4. dolar küresel rezerv paradır. dolayısıyla da basılan dolarlar önemli ölçüde abd dışı piyasalara akıyor. bu nedenle abd içinde ciddi enflasyonist baskı oluşmuyor. abd için enflasyon tehlikesi daha çok bütçe açığının büyümesidir. çünkü dolarlar içeride daha fazla kalıyor ve enflasyonist trend ortaya çıkabiliyor.

      Sil
    5. para basarak fabrika kurmak ve bu yolla üretimi artırıp enflasyonu düşürmek ya da halka para dağıtıp tüketimi ve dolayısıyla da üretimi artırmak... burada temel sorun tüketim-üretim arasındaki vadesel farklar ile arzın katısal yapısı ila talebin esnek yapısallığıdır. para basmak çok kısa sürede ama fabrika kurup da orada üretim alt yapısını kurmak daha uzun süre gerektirir. bu süre uyumsuzluğu direkt enflasyon demektir. yine halka par dağıttınız halk direkt gidip alış veriş yaptı. peki bu artacak talebi karşılayacak düzeyde arz kapasiteniz var mı?. yoksa direkt enflasyondur. bu nedenle de eğer üretim ekonomisi olmak ve düşük enflasyonlu ekonomi olmak için belli bir dönem yani arz kapasitesinin talebi karşılayacak düzeye çıkarana kadar enflasyonlu yaşamak zorundasınız. tasarrufların tüketime dönüşüm oranını düşük yatırıma dönüşüm oranını yüksek tutacak bir iktisat modelini inşa etmelisiniz. çin kore gibi ekonomilerde bunlar yapıldı. paralarını güçlü üretim alt yapıları kurup da rekabet güçlerini artırıncaya kadar güçlü tutmadılar ve enflasyona bir süre katlandılar. ama bir rota belirleyip o rotanın gerektirdiklerini yaptılar sabrettiler. biz hep kolay yolu şeçiyoruz. sıcak para oluk oluk aksın verelim yüksek reel faizi lirayı suni biçimde fazla değerli tutalım. böylece ucuz ithalatla suni biçimde üretimi artıramadan hatta düşük kurla üretimi baltalayalım ve ucuz hazır emtialarla enflasyonu düşük tutalım tüketimi patlatalım ve sermaye birikimi sağlamayan düşük prodüktiviteli büyüme sağlayalım. biz hiç bedel ödemeden sıkıntı çekmeden başkaları gibi olalım derdindeyiz. böyle olduğu müddetçe de daha çok kriz çekeriz..

      Sil
    6. hocam, tüikin cuma günü açıklayacağı ilk çeyrek büyüme rakamı hafif pozitif olacaktır. salt slumpflasyona girmedi ekonomi dedirtmek için. talimatla hem de. oysa hepimiz biliyoruz ki negatif ekonomi. yani küçülme biraz hız kesmiş de olsa devam ediyor. ben tüikin hiçbir paylaşımına itibar etmiyorum. daha doğrusu bu ülkede kurumsallık bittiği için tek irade yetkileri olduğu için hiçbir kuruma itibar etmiyorum.

      Sil
    7. ABD dolari Dunyanin her yerinde alicisi olan itibari olan ticareti olan bir para birimi. ABD dolari cok uzun yillardir beri dusuk enflasyon kosullarinda kullanilmis yani asinmasini caktirmadan fiyat istikrari dogrultusunda yasayan bir para birimi. Dahasi bu para birimi nufusu ve cografyasi genis ve buyuk bir ulkenin hukuku ve ekonomisi dahilinde basilan bir para birimi
      Dolayisiyla ABD dolarinin ekonomik resesyon doneminde basilmasi yurt disinda talep gormesi bunun enflasyona neden olmamasi anormal degil. Dahasi ABD para basarak bazi makro dengelerini duzelterek cari denge buyume sorunlarini asarak kendi parasina para basarak itibar katmis bir ulke konumunda.
      ABD dolari kadar olmasa da buna benzer dunyada para birimleri var euro yen isvicre frangi eskiden itibari olan ama uzun yillarin birikimli enflasyonu diger rakip ulkelerin itibarli para birimlerinin ulkerine gore birikimli enflasyonu yuksek sterlin buna ragmen itibari olan para birimidir

      bana gore para basarak sorunlarini asmaya calisan ulkelerin gecmisten gelen avantajlarini itibarlarini kullandiklari kuskusuz bir gercek.Bunun basinda bu para birimlerin dillere pelesenk olmus akillara ve bilincaltina yerlesmis olan uzun yillardir dusuk enflasyonlu ulke paralari olmasi hic de sasirtici degil.Dahasi bu para birimleri uluslarasi capta kullanilan itibari degeri olan kagitlardir. Cok genis kitleler tarafindan boyle bir deger atiflari da mevcuttur.
      Eger bizim Turk lirasi 50lerden beri dusuk enflasyon sartlarinda kullanilmis olsaydi bugun bizim de boyle para basarak sorunlarimiza cozum yaratma mekanizmamiz yerinde bir fikir olurdu.Cunku o zaman bilirdik ki bastigimiz her tl nin karsiligi itibari kullanicisi saklayicisi biriktiricisi uluslarasi olmasa bile bolgede ortadoguda ortaasyada kafkaslarda balkanlarda talep edicisi oldugunu dusunurduk. Cunku uzun yillar dusuk enflasyon yasamis bulundugu ulkedeki genis nufusa ve cografyaya hitap eden kendi halkindan itibar goren bir TL yakin cografyadaki insanlarada hitap edebilecegini talep ve itibar gormesi sasirtici olmasa gerek. Dahasi 50lerde mor 1000likler Lubananli tuccarlarin kasalarinda itibar gorurken nasil oldu da bugun kendi kasabalarimizdaki yastik altlarinda dovizler itibar goruyor bunu da bu baglamda ele almak gerekir.

      Sil
    8. Kucuk Kuc bilgi abd yanilmiyorsam 72 den beri (ama kesinlikle 80 ler degil) rezervdeki altindan katlarca fazla para basmaktadir...

      Sil
    9. ABD Bretton Woods sisteminin feshinden sonra 1971de iki defa kucuk capta develuasyon yapti. Para basmayi rahatlastiran adimlar atti. Asil maksadi 60larin sonuna dogru ABD aleyhine isleyen ikiz acikti. Butce Acigi Vietnam savasi ve soguk savas yatirimlari hasebiyle artti. Cari Denge Acigi ise 60larin sonuna dogru kendi ekonomilerini ve uretim guclerini savas oncesi seviyeninde ustune cikartan Avrupa ve Japonyaya karsi mal pazar kaybi ithalat sureci rekabet zayifligi nedenlerinden oturu Cari acigi olustu ve artisa girdi. Bu vesile ile bretton woods sistemine daha fazla teknik olarak devam etmek ABD cikarlarina en azindan bu iki ikiz acik hasebiyle devam etmek imkansizdi. Dahasi ABD, dolarin belli bir itibarina gecmisine guvenerek bu adimi atti. Cunku o tarihlerde Dolarin tahtini sallayacak ona rakip olacak bir para birimi yoktu. Varsa da cesitli handikaplara sahipti. Ornegin Ingiliz Sterlini zaten 1. dunya savasindan sonra itibarini ve dunyadaki tahtini kaptirmisti. Fransiz Frangi 2. dunya savasindan sonra onceden dunya parasi olma imkanini birakmisti. Geriye isvicre Frangi Alman marki ve Japon yeni kalmisti. Isvicre Frangi stabil bir para olmasina ragmen uluslarasi itibari olmasina ragmen kucuk bir cografya ve nufusa ait parabirimiydi. Japon Yeni ise surekli bugunki Cin yuani gibi bir prosudure sahipti. Alman Marki stabil guclu itibarli olmasina ragmen 20 yillik taze gecmise sahip bolunmus tabir-i uygunsa ABDnin de icinde bulundugu isgal altindaki devletti.

      Dolayisiyla ABD icin dolari bol basmak hem sorunlarina cozumdu hem de dolarin tahtini sarsmayacak hatta ucuz dolar sayesinde 3. dunya ulkeri icinde nefes aldiracak onlara ABD mallari yasamini ithal edebilecek bir firsat sunuyordu.

      Fakat kazin ayagi oyle olmadi gerek siyasi gerginlikler vs dolar uzerindeki genisleme sureci Petrol fiyatlarini ziplatti 1973de ip koptu 1973den 1980e kadar enflasyon dolardaki enflasyon sureci dunyayi bogdu. Mamafih o donemlerde ABDli yetkili Dolar bizim paramiz ama sizin sorununuz derken zaten topu taca atmisti.

      ABD ancak volker adli merkez bankasi baskanin cok yuksek sert faiz artislariyla birlikte enflasyonu da kontrol altina alarak ancak 1984 -85lerde dolarin itibarini kiymetini kurtardi. Dolar 80li yillarin basinda yuksek reel faizlerle cok guclenmis hatta o kadar ki petrol fiyatlari bile dusmus stabilize olmustu.Ancak issizlik 1983lerde almis basini gitmisti. Bu tarihlerden itibaren zaten fiyat istikrari kavrami one cikti.Ozellikle 86lardan itibaren %2-2.5-3 dolaylarinda bir yillik enflasyon ve onun uzerinde dogal issizligi de gozeten faiz oranlari kabul gordu.Bu tarihlerden itibaren fiyat istikrarina dayali issizligi yukseltmeden ya da cok da dusurmeden dogal issizlik orani olan %5lik orani korumaya ve hadeflemeye yonelik bir faiz politikasi da icine alan para politikasi uyguladi.
      Fed asagi yukari 1987den beri %2.5 Enflasyon %5 Issizlik ortuk gizli acik hedefler dogrultusunda reel faizleri faiz politikasini bu hedeflere gore ayarlayan para politikasi uygulamistir.

      Sil
    10. Bence abd nin bastığı paralar elinde para olmadığı için tüketim yapamayan kesimlerin eline ulaşsaydı enflasyona sebep olabilirdi. Oysa paralar finans kesmi üzerinden ya zaten refah yaşayan kesimlere veya yurtdışına aktarılıyor.

      Sil
    11. Mahfi hocam yetişin. Biz para basınca enflasyon oluyor. ABD para basınca dolarlar depolanıyor enflasyon olmuyor. Bizim yatırımlar için yeterli sermayemiz olmadığı iddia ediliyor. Para basalım deyince sermaye olmuyor enflasyon oluyor. Fabrika yapalım deyince. Ürettiğin malları kime satacaksın kriz var, kimsede para yok deniyor. Para dağıtalım deyince mal yok talep enflasyonu olur deniyor. Hocam nedir bu işin aslı.

      Sil
    12. Üç nedeni var: (1) ABD para basarken enflasyon 0 - 1 arasındaydı. Bizde enflasyon çok yüksek. (2) ABD'nin parası rezerv para. Yani basılan dolarlar ABD'de kalmayıp dünyaya dağılıyor. Biz TL bassak hepsi burada piyasaya çıkar. (3) ABD'nin bastığı dolarlar piyasaya çıkmaktan çok bankalara verildi ve o paralar dış dünyaya faiz kazanmaya gitti. Bizim TL basmamız halinde o paralar içeride kalır ve enflasyonu göğe fırlatır.

      Sil
    13. 4. nedeni de soyleyeyim ABD para basarak bazi makro dengelerini duzelterek basta cari denge buyume sorunlarini butce dengesi bankacilik finansal hatta issizlik gibi makro kronik sorunlarini asarak hafifleterek kendi parasina para basarak kendi parasina itibar katmis bir ulke konumunda.

      Yani hem para basiyor bastigi para ile yasadigi sorunlari cozuyor ve veya hafifletiyor ekonomik krizini asarak bastigi paralar sayesinde dolarina itibar guven katiyor.
      Bugun ABD ekonomisi buyumesi son derece yerinde enflasyonu keza oyle issizlik orani ise 60lardaki seviyede rekor dusuk reel ucret buyumeleri refah artisi son 45 yildir en yuksek duzeyde ozellikle alt gelir grubundakilerde cari denge 2008 gore cok daha iyi konumda kisaca bunu para basarak yapmis bir ulkenin parasina itibar artmayacak da kimin parasina itibar artcak talep artacak sahsen bilmiyorum.
      ABD parasina para basarak itibar katan bir ulke konumda benim gozumde

      Sil
    14. Hocam konu dağıldı asıl soru arada kaynadı. Üretim para ilişkisi nasıl çalışıyor? Dünyada ki para miktarı sürekli arttığı halde üretim neden artmıyor?

      Sil
    15. Bugun eline 1 ya da 100 dolar alan adam ister koylu ister kentli ister finansci ister fidyeci ister karanlik/beyaz isler ceviren kabadayi mafyaci ister herhangi bir ulkenin ticaret adami ister siradan bir bankaci ister eserlerini satan ressam kim olursa olsun
      sunu cok iyi biliyor; elinde tuttugu Dolarin ABDye ait oldugunu ABD ekonomisinin guclu enflasyonu olmayan buyuyen is ve as yaratan bir ekonomi oldugunu adi soyadi gibi biliyor. Ona gore guvenip ona gore dolari kullaniyor.

      Halbuki gectigimiz 10 yilda ABDnin ekonomik sorunlarini buyuk cogunlukla asmis ve bu asamaya gelmesinin de buyuk olcude dolar basarak oldugu acik ve net kimsenin umrunda degil!!!

      Insanlara gore ABD ekonomisi iyi mi IYI enflasyon var mi YOK elimde tuttugum dolari her yerde her zaman her kosulda herkesle birlikte kullanabilir miyim EVET. Bundan sonrasi hikayedir olay bitmistir artik...

      Sil
  3. Kötü günler geride kaldı mı hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet geride kaldı , bizi daha kötü günler bekliyor

      Sil
    2. Evet kaldı, daha kötü günler geliyor

      Sil
    3. Her sey daha iyi olacak

      Sil
    4. Sen daha kötü gün görmemissin.

      Sil
    5. Geride kalan sadece boşa geçirilmiş zaman.

      Sil
    6. Hocam ekonomi bakanı Thomas More a taş çıkarırcasına ütopik olaylardan bahsediyor. Kendisinin kesinkes inandığı hayallere ben niye inanıp mutlu olamıyorum. Benim suçum ne hocam?

      Sil
  4. Sayın Hocam, Şöyle bir senaryo olamaz mı?
    Diyelim mi "yabancı" Turkiyedeki hisselerin (bankalar, sanayi vd) çok ucuzladığıńı düşünüp alttan bunları yavaş yavaş alsa, sonrada ekonomik parametrelerin hasbelkader düzelmesiyle not artırmaya başlasa, notlar artarken yavaş yavaş yine kaçsa hisseden, bir s500 bilmem başka şeylerden daha çok Turkiyeden aldığını almaz mı? Aslında bizim buna karşı bir önlemimiz var mı? Kaybolan alınteri, yıllarca üst üste konulan sermaye bir hareketle yabancıya gitmez mi? Bu yabancıya verdiğimiz faizden daha acı değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kardeş, aynen öyle düşünüyorum, şu anda yabancılar alttan alttan gizli gizli alıyorlar malları, bunu yaparken de hiç çaktırmıyorlar.

      Bak dolara nasıl düşüyor? 7.20 den yavaş yavaş girmeye başladılar, hiç çaktırmadan, 6.80 , 6.40 derken malları topladılar. Dolar ucuzladı, niye ? Çünkü ülkeye dolar girdi.

      Bir sonraki aşama, S400 almıyoruz diyecek Ankara, Amerika IMF ile para yağdıracak, Fitçler notları yükseltecek, Patriotlar gelecek, Rus avucunu yalayacak derken Bist olacak 200 bin, dolar olacak 5.50, yabancı alttan alttan çıkmaya başlayacak.

      Getirdiği 100 doları 250-300 dolar yapıp çıkacak.

      Sil
  5. Hocam 26 yaşında esnaf olmaya çalışan 10 aydır bir dükkanı işleyen üniversite mezunu bir genç olarak içimiz acıyarak olacakları bekliyoruz. Ancak sizden 2001 krizinde bu durumda bizim durumumuzda olan esnaflar kendilerini nasıl kurtardı. Birşeyleri takip ediyorum ancak tecrübe eksikliğinden dolayı elimiz kolumuz bağlı gibi hissediyoruz. Ne yapmamız lazım nelere dikkat etmemiz lazım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 2001 krizinde IMF geldi hem programı değiştirdi hem de buraya 45 milyar dolar koydu.

      Sil
    2. Yani bizim yapabileceğimiz hiçbişey yok? Üzücü. Beklemeye ve tırmalamaya devam

      Sil
    3. Mahfi Egilmez, 45 milyar dolar 1999 stand by'i ile birlikte alinan KREDI. Faizli bir borc yani. Insanlari yaniltmayin. O krizlerden sonra borc aldigimiz icin cikmadim, kur yukselip cari acik dustugu icin ciktik. Sonra yuksek faiz vererek tekrar borc alip gene krize girdik.

      Sil
    4. Elbette faizli borç. Kendini batıran bir ülkeye kim niye 45 milyar dolarlık hibe yapsın? Burada önemli olan konu şu: Batık bir ekonomiye IMF dışında kimse 45 milyar dolar kredi vermez. 2001 krizinden IMF borcu ve programıyla çıktık. Hatayı başkasına başarıyı kendimize çıkararak sadece kendimizi kandırırız ve sonra yine aynı yoldan batarız.

      Sil
  6. Beklenti anketleri ne kadar güvenilir bilemiyorum. Anket sonuçlarına itibar eden ve ilgilenen çok az sayıda insan var. Hizmet sektörü üretileni tüketen bir sektör ve ülkemizde çok canlı fakat bu canlılık sanırım halkı yanıltıyor tabiii yurt dışı piyasalarının iyi olmasi çarkları durmadan devam etmesini sağlıyor dövize yatırım yapanlar mevcudu koruyarak atlaatabilirler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anketler güvenilir olmasa da eğer bir ayda vahim sapmalar yoksa trendler doğruyu gösterir.

      Sil
  7. Beyler, Mahfi hocamız yaşa basmaz.

    2. çeyrek küçülmesini gördükten sonra bunu yazmış.

    Eğer Cuma günü Tuik, bunlara rağmen büyüme açıklarsa,
    hocamız her halde kalemini kemirir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok canim neden kemirsin. Hoca Devlet Baba hangi veriyi aciklarsa iktisadi degerlendirmelerini ona göre yapar. Düz mantik yani.. En kolayi aslinda. Hep devletin yaninda hükümetin yaninda. Velhasil her halükarda hep hakli..

      Siz Mahfi hocanin resmi veriler disinda bir yorum ve irdeleme yaptigini gördünüz mü?

      Sil
    2. Ben devletin resmi verilerini alır ona göre tahmin yaparım. Sonuçta sanayi üretimini de açıklayan devlet ekonomik büyümeyi de. Herkes kendi verisine göre hareket ederse dedikodu üretiriz bilim değil.

      Sil
    3. hocam devlet mi dediniz?. hangi devlet. tek kişinin iki dudağının aradında karar veren mekanizmaların olduğu müesseseler topluluğuna siz devlet diyorsunuz artık sözün bile bittiği yerdeyiz demektir. ne tüik ne de bir başka kurumun verdiği bilgiye itibar etmem. tüik ilk çeyrekte ekonomi hafif pozitif büyüdü küçülmeden çıktı diyecek. oysa piyasayı görüyorum net şekilde küçülmeye devam ediyor.

      Sil
  8. Hocam Teşekürler kaleminize sağlık. Hocam merkez bankasına devlet bir dizi önlem aldı. Emekli keseceği fonlarla devlet tahvili alınacak olması, zorunlu karşılıklarda 200 baz puan artışı, dolar alandan binde bir vergi... gibi uygulamalar ne kazandırır ne kaybettirir? Sizce yerinde uygulamalar mı bunlar?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günlük paniğe dayalı uygulama ve önlemlerden doğru sonuçlar çıkmaz.

      Sil
    2. Mahfi Egilmez, birisi suratiniza bir sey firlatsa 'anlik panige dayali uygulama ve onlemlerlerden dogru sonuclar cikmaz' deyip yuzunuzu korumayacak misiniz?

      Sil
    3. Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı gibi olmuş bu örneğiniz.

      Sil
    4. Maalesef panik anında ilkel dürtülerle yapılan ani reaksiyonel hareketler kısa etkili olup anında sizi çıkartamazsa büyük ihtimalle felaketle sonlanır. Sakin ama süratle düşünülüp planlanarak yapılan çıkışa yönelik uygulamalar anında olmasa bile eninde sonunda büyük ihtimalle sizi çıkışa götürür. Bu mesele yalnızca ekonomik konularla sınırlı olmayıp tüplu dalış eğitiminin en temel altın kuralıdır. Kanımca her konuya uyarlabilir.

      Sil
  9. Hocam Teşekürler kaleminize sağlık. Hocam merkez bankasına devlet bir dizi önlem aldı. Emekli keseceği fonlarla devlet tahvili alınacak olması, zorunlu karşılıklarda 200 baz puan artışı, dolar alandan binde bir vergi... gibi uygulamalar ne kazandırır ne kaybettirir? Sizce yerinde uygulamalar mı bunlar?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. adsız 18:15, emeklilik kesintisi fonlarla devlet tahvili almak salt faizleri yapay biçimde düşürmek içindir. 200 baz puanlık zorunlu karşılık artışıysa bankacılık sisteminde bulunan gerçek ve tüzel kişilerin dövizlerinden bankaların merkez bankasına ayırdığı kısmının biraz daha artırılarak merkezin eriyen döviz rezervlerini biraz artırmaktır. yani mudilerin dövizlerinin brüt rezerve eklenerek dövizi baskılamak için kullanılmasıdır. bu risklidir. neden mi?. çünkü: eğer mıudiler yarın öbür gün bankalar gidip de dövizleri çekmek istediklerinde bankalarda dönüp merkez bankasından bu ödünç dövizleri geri isteyecektir. bunların bir kısmının dahi geriye verilememesi durumunda piyasalarda panik riski doğar. bu da kurları çok sert şekilde yukarılara çıkarabilir. zaten yapay şekilde faizleri de düşürmek peşindeler. dolardan alınan vergi vb uygulamalarda amaç dövizden caydırıcılığı artırmak ancak bu zamanla serbest piyasa kurallarından çıkılıyor ve kambiyo rejimi değişecek algısını güçlendirebilir ve çok olumsuz etkiler yaratabilir. kısa günün karı orta ve uzun zamanın büyük zararı olarak dönebilir ekonomiye. mahfi hocamızın cevabını ben de merak ediyorum. bu arada asla hocamızın yerine cevap vermedim. sadece biraz bilgi paylaşımında bulunmak istedim. hocamıza saygılar..

      Sil
    2. Selam Adsız28 Mayıs 2019 20:16,

      Yazdığınız endişenin hiç biri Türkiye 'de olmaz.
      1- Türkiye 'de herkes bankaya koşup parasını çekmez, çekenler küçük birikim sahipleri olur, onların çekmesi paylarının düşüklüğünden dolayı sistemi etkilemez.

      2- Koç, Sabancı vs kurumlar DTH hesaplarının büyük kısmının elinde bulunduran kurumlar, onlar bu bilgileri sizlerden, bizlerden önce biliyorlar, o kadar parayı dünyanın hiç bir ülkesinde nakden çekemeyeceklerini sizden benden daha iyi bilirler.

      3- Merkez en fazla, DTH hesaplarını TL ye çevirir alın kullanın der. O durumda DTH sahibi büyükler paralarını faize yatırır, yine kazançlı çıkar, çünkü öyle bir olayda faizler yükselmiş olur.

      4- Gerçek döviz ihtiyacı olan ihracatçı (ara mal almak için) ve ithalatçı için bankacılık sistemi her zaman borç ile yeterli dövizi bulur.

      5- öyle bir olay olsa, döviz fiyatları zıplayacağı için anlık ihracat artışı yüksek olur, zira ihracat malları çok ucuzlamıştır, 4 numarada ihtiyaç duyulacak olan dövizi bu ihracat artışı rahatlıkla karşılar.

      Sevgiler.

      Sil
    3. Adsız28 Mayıs 2019 22:00 ın yazdıklarına ek yapmak için.

      Bankacılık içinden biri olarak DTH hesaplarının çok büyük bir oranını 1 milyon dolar ve üzerindeki mevduatlar oluşturur.

      1 milyon dolar ve üzerindeki mevduat sahiplerinin neredeyse tamamı, parasının değerini korumak isteyen değil, günümüz koşullarında artan döviz fiyatı sebebi ile spekülatif kazanç elde etmek isteyen kişiler.

      Bu kişiler, yüklü miktar dövizi dünyanın hiç bir yerinde bankadan cash olarak çekemeyeceklerini çok iyi bilen kişiler. Benim bir müşterimin 2.4 milyon doları var.

      4.07 TL maliyetli.

      Oturduğu muhitte 9 daire rahat alabiliyordu bu paraya, şimdi 6.06 TL den dolar ile 15 daire alırım diyor.

      Bu adam döviz almasaydı 9 daire alacaktı. Ne olur, döviz %20 yükselirse, satar, biraz bekler, düşmez ise koşar hemen daire alır. 20 daire almak istiyor, hedefi o.

      Bir başka müşterim çikolata imalatçısı, aynı zamanda kakao ithal ediyor. Her an hesabında 1.5 milyon doları hazır durur. Döviz yükselse bile asla bozdurmaz, çünkü bu para onun kakao parası. Kakao fiyatlarını sıkı takip eder, %5 %6 bir düşüş olursa hemen tüm paraya kakao ithal eder, iç piyasaya satar, 1.5 milyonu tamamlar.

      DTH sahipleri böyle insanlar, reel insanlar, kağıt fiyatlarının değişimi bunların kararını kolay kolay değiştirmez, bankalara döviz almak için koşmazlar.

      Sil
    4. hele birisi döviz tevdiatlarını tl şu kur düzeyinden çeviriyorum desin de bak bakalım herkes ister gerçek ister tüzel kişi olsun bankalara hücum etmiyor mu. düşün bakalım dolar 8 tl olmuş ama senin döviz tasarrufunu 1 dolar=5 tl üzerinden tl mevduata çeviriyor. o zaman görürüm bakalım koşar mısın bankaya koşmaz mısın..

      Sil
  10. Hocam merhaba elinize sağlık.
    Merkez bankasının hedeflerini tutturamaması güven kaybı yaratarak piyasaya verdiği mesajları ilgisizleştiriyor. Merkez bankasının bu sorununun bir nedeni adam kayırmacayla ekonomide yaratılan şoklar olabilir mi?

    YanıtlaSil
  11. Kötü günler geride kaldı.
    daha kötü günler bizi bekliyor.

    YanıtlaSil
  12. Mahfi hocam, öncelikle her zamanki gibi çok güzel bir yazı olmuş.
    Benim bir ricam olacaktı. Schumpeter hakkında,eğer bir yanlışım yoksa, hiç yazı yazmadınız. Şu aralar Schumpeter'i iyice öğrenmeye çalışan bir insan olarak, sizin görüşlerinizi de çok merak ediyorum. Schumpeter hakkında bir denemeyle bizleri aydınlatabilir misiniz? Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne ozel yasamindaö ne siyasetteö ne MB'de basarili olabilmis..ama yapici yikim teorisiyle adini ekonomi tarihine yazmis biri..

      Sil
    2. Schumpeter'in Kapitalizm, Sosyalizm ve Demokrasi kitabı iyidir. Hepsi o.

      Sil
  13. Türk ekonomisi tekrar büyümeye başlayacaktır.

    Bu çeyrek rakamları küçülme gösterse bile 2019 yılı genelinde ekonomi ya 0.1 küçülür ya da 0.2, 0.3 büyür.

    Türk ekonomisi dışardan para bulamadığı için ister istemez ihracat ağırlığına ve cari açık kapanmasına ağırlık verecektir.

    Başkanlık sistemi bu süreçte hızlandırıcı etkiye sahip olacaktır.

    Türkiye, demokrasiyi denedi, başaramadı. Demokrasi özlemi olan %40 civarı bir kesim var ülkede, %40 kadar da hiç istemeyen, %20 kadar da ne şiş yansın ne kebap diyen tipler var.

    Türkiye ekonomisi döviz bazında küçülebilir, küçülmesi de beklenir. Ama artık Çin gibi cari denge sorunu olmayan, dış borcunu dönderebilen bir ülke konumuna gelecektir.

    Demokrasi ile Türkiye, 950 milyar dolar seviyesine çıkmıştı GDP olarak, şimdi yeni dengeyi 600 milyar dolar da mı bulur, 550 milyar dolar da mı bilemeyiz, zaman bize gösterecektir. Aradaki fark refah ve zenginlik farkıdır. Bu zenginliğe alışmış tüketiciler, ister istemez mevcut Başkan'dan şikayetçi olacaktır, demokrasi isteyecektir, bu maddenin doğası gereğidir. Tüketim gücü düşen muhafazakarlar da bir miktar onlara katılır, ama ülke rejimini ve ekonomisini değiştirecek bir seviyede olmaz.

    Zaman ile 600 Milyar dolarlık bir ekonomide yaşamaya herkes alışır.

    Yukarda Mahfi hocanın paylaştığı veriler bunu hem doğrulamakta hem de bu yöndeki gidişatı net bir şekilde göstermektedir.

    Bu saatten sonra Hukuk gelsin, Demokrasi gelsin, seçimler Adil olsun, ülke Refah ekonomisi modeline geçsin, vay efendim Kuzey Avrupa'da şöyle bizde niye böyle diye söylemlerin yeri yoktur.

    Yazıyı üreten hocamız olmak üzere tüm katkı sahiplerine sevgiler ve saygılar.

    MKU

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okudugum en akla yatkin ve kabullenilmesi gereken gercekci yorum buydu.

      Sil
    2. Dogru dersin Aga. Baskanlik sistemi bu sürecte kesinlikle hizlandirici bir etkiye sahip olacak.

      Sonucta toplumlar layik olduklari sekilde yasarlar.

      Sil
    3. Türkiye son 5 yılda inişteydi. Çöküşe geçtiği dönemin başlangıcı başkanlık sisteminin kabul edilmesidir. Dünyanın hiçbir yerinde Başkan ya da Kral bir İstişare Kurulu kurup ücretini kendisi belirleme yetkisine sahip olamaz. Dünyanın hiçbir yerinde bir Başkan ya da Kral bazı kişileri askerlikten muaf tutacak karar alamaz. Dünyada hiçbir parlamento boş boş oturup konuşamaz. Kanun çıkarma yetkisini bir kişiye devredemez. Bunlar 1215'deki Magna Carta'dan beri dünyada oturmuş olan Anayasa anlayışına, parlamenter demokrasi yaklaşımına ve Bütçe Hakkına aykırıdır.

      Sil
    4. Selam Hocam, cevabınız için teşekkür ederim.

      Ekonominin sizin cevapta yazdığınız koşullar altında dengeleneceğini düşünüyorum.
      Dünyada krallık ile yönetilen, dikta ile yönetilen çok ülke var.

      Türkiye'de rejimi ayakta tutan silahlı kolluk kuvvetlerini besleyebilecek kaynak var.

      Türkiye bir daha 900 milyar dolarlık üretim seviyesini göremez, AB yi hayal edemez, Refah toplumu olamaz, demokrasi ve hukuk olmaz ama devlet bütünlüğü durduğu sürece, ekonominin bir denge noktası olur.

      Bu denge 600 milyar dolar da mı olur, 550 mi yoksa 450 milyar dolar mı bilemem.

      600 milyar dolar olsa, kişi başına gelir yaklaşık 7000 dolar civarı olur, bu miktar devleti ayakta tutar.

      Esasen baktığımızda demokrasi pahalı bir rejimdir.

      Türkiye nin bulunduğu coğrafyada kişi başına 9000 dolar ile bir demokrasi kurulamaz. Demokrasi için gelirin en az 14-15 bin dolar seviyesinde olması ve anayasa ile demokratik kurumların ve kuralların teminat altına alınmış olması lazım.

      Bu sebeple Türkiye'nin son 3 yıldaki siyasi gidişatı gözönünde bulundurulup, artık demokrasi, hukuk, insan hakları, gazeteci hakları gibi konular ile ekonomiyi ilintilendirerek yorum yapmayı bırakmak lazım.

      Şu anda bunun alıcısı ve okuyucusu olan bir kitle var, en fazla bir sene sonra onlar da demokrasi ile ilgili kavramları duymak istemeyecekler.

      Mevcut durumda, ülke cari dengesini bulmaya çalışıyor, dışardan kaynak girmiyor.

      Cari denge için işsizlik artıyor, ekonomi küçülüyor, üretim azalıyor, (politik) dış bağımlılık artıyor.

      Küçülen ekonomimizde, yüksek işsizlik, düşük cari açık (veya fazla), yüksek bütçe açığında bir ekonomik denge kuruluyor.

      MKU

      Sil
    5. kraldan çok kralcılar, reisden çok reisçiler yine çıkmışlar buraya. trollükten başka bir şey bilmezsiniz değil mi?. buranın kalitesini yerlere kadar indirmeyi başarıyorsunuz. zaten başarabildiğiniz tek şey de budur.

      Sil
    6. adsız 15:32 kişi başı gelir 7000 dolar oluyor da kişi başı borç giderek 8000-9000 dolara gidiyor. nasıl olacak da ülke ayakta kalacak. dolar bazında küçüleceğiz. zaten önemli olan da budur. dolar bazında büyümek ve küçülmek. tüm dünya dolar bazında büyüme küçülmeyi esas alır. tl bazında büyüme sadece enflasyon yaratmaktan başka bir işe yaramaz.

      Sil
    7. MKU, aklimizla dalga geciyorsun, sefilligin dengesinden bahsediyorsun. Hocamiz sistemsizligin sefilligin bir duzen olmayacagini daha once yazmisti. Saray sistemi (yani hirsizlik sistemi) sonu sefilliktir. Su anda Amerika'yi kesfetmenin anlami yok. Durustluk sistemi (problemleri en az olan)parlementer sistemdir. Her yol mubahtir olan kabile ve muzculuk aklimizla dalga gecmektir. Kagitlarla para basmayla, al kagidi ver kagidi ile 3 kagit ile cokomelliyle ekonomi olmaz. Ekonomi insandir, calismaktir, uretmektir. Lutfen MKU kardes birazcik ve ufacik akil ve bilim kafidir..

      Sil
  14. S400 Sorunu Nasıl Çözülür?

    Toplaşın etrafıma, S400 sorununu kökten nasıl çözeceğimizi anlatacağım size.

    Önce Rusya'dan S400 füzelerini teslimat günü alıyoruz,
    ister kuralım, ister kurmayalım ama bunları almamız lazım.

    Böylece Putin'e verdiğimiz sözü tutmuş oluyoruz.

    Sonra bizim askeri heyet hemen bu S400 leri incelemeye alıyor
    (bunu 30 gün içinde yapmaları çok önemli).

    Bu inceleme sonucunda bir kaç tane eksiğini hemen buluyoruz,
    mesela Suriye'deki Rus uçaklarını vuramıyor filan gibi.

    Sonra bu füzeler ayıplı diyerek, Tüketici hakkımızı kullanmak
    suretiye 30 günlük iade süresi içinde Rusya'ya iade ediyoruz.

    Putin Reise kardeşim bak Amerika ile arayı bozduk senin malı aldık ama
    mal bozuk çıktı diyerek gönlünü alıyoruz.

    Amerika'ya da yav biraz sakin ol, bak füzeleri iade ettik diyoruz.

    Not : Bir başka çözümde şu:

    Hulusi Akar, S400 lerin Hazirana yetişemeyeceğini söyledi.

    Biz de Haziran'a kadar sessizce bekliyoruz. Rusya'ya hiç bir olumsuz mesaj vermiyoruz.
    Rusya Haziran daki teslimat süresini geciktirirse, malları söz verdiğin tarihte bize vermedin,
    sözünü tutamadın diyoruz, sözleşmeyi feshedip, hemen Amerikan Patriotlarını alıyoruz.

    Putin Reise de, kardeşim vereceğin 2 tane füze, bak Amerikayla da arayı bozduk, ama sen
    bu füzeleri gününde veremedin, neyse bir dahaki sefere yine senden alırız, şimdilik ihtiyacımız kalmadı, kusura bakma diye gönlünü alıyoruz.

    Tüketici haklarımızı sonuna kadar kullanır isek, ve sonraki füze sistemi sözleşmesine, "Anlaşmazlık durumunda İstanbul (Ankara da olur) Mahkemeleri yetkilidir diye bir ibare koyarsak", bir daha böyle sorunlar yaşamayız.

    Ben Cemil, 14 yaşındayım, hepinizi çok seviyorum,
    Ülkeme bir faydam olduysa ne mutlu bana,
    Mahfi hocama da bu imkanı bana tanıdığı için teşekkür ediyor,
    Terli iken su içmemesini, giyimine, iş temposuna dikkat etmesini önerip,
    Geçmiş olsun dileklerimle sağlıklar diliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim sevgili Cemil, yaşına göre süper yorumların var. Umarım ileride bu yolda ilerlersin.

      Sil
    2. Selam Mahfi Hocam, ben Cemil,

      Yanıtınız beni çok mutlu etti.

      Espri olsun diye yazdım, espri arasındaki yorumları, pozitif kelimeler ile öne çıkarmanız çok hoşuma gitti.

      İki sene önce Connecticut'a geldik, Türkiye'yi o zamandan beri göremiyorum, babamın eski Türkçe kitaplarını okuyarak ve Youtube dinleyerek Türkçemi canlı tutuyorum.

      Bu sene başında babam sizin "Değişim Sürecinde Türkiye" kitabınızı da getirtti,
      onu okurum ara ara, anlamaya çalışırım.

      Babam fazla kitap getiremedi.

      Fuat Köprülü, Ali Fuat Başgil, Halil İnalcık, Ziya Gökalp ve Osman Turan'dan sevdiği bir kaç tanesini alabildi. Dilleri ağır kitaplar, sizin yazdığınız günümüz Türkçesine göre.

      "Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi" ni elime aldım, kelime, cümle sora sora babamı bunalttığım için sana adam gibi işe yarar ve kelime sormayacağın kitaplar getireyim dedi, sizin kitabınız da Çankaya (Falih R. Atay) ile onlar arasında .

      Babamlar 14lü yaşlarda haftada iki ile üç klasik okurlarmış. Benim Klasikleri İngilizce'mi geliştirmem için Türkçe okumamı istemiyor, klasikleri unutursun, zihin egzersizi yaparsın onlar ile, Türkçe kitaplar ile gelişirsin, der.

      Orada işiniz zor, çoğu zaman beyin işkencesi, çok iyi biliyorum, çok kolaylıklar diliyorum.

      Sil
    3. adsız 29 mayıs 00:23 senin bu düşündüğünü koskoca rus dveleti bile hatta derin abd bile düşünememiştir. seni süper zekan sebebiyle kutluyorum.

      Sil
  15. Dun tam bu konuyu dusunuyordum ustune bu yaziyi yazmissiniz.Iki gercek disi duygusal soylem dolaniyor, birincisi 'Dibi gormeden duze cikmaz bu ulke ' ikinicisi de ' piyasa zaten bunlari cok onceden fiyatladi'.. ikisi de gercek disi ve tehlikeli, olani biteni bu sekilde degelendirmeye devam edersek sefalet cekecegiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef ikisi de gerçek dışı. Piyasa, daima mevcut durumu iyimser görüp para kazanmaya baktığı için gerçekleri konuşmuyor. Dibin neresi olacağı ve oradan düze çıkılacağı da tartışmalı. Yunanistan mesela yıllardır yüzeye çıkamadı.

      Sil
  16. Dertleri hane halkının elindeki dövizi bozdurmak ileri geri yapıp zarar kaygısı yaratarak.Sata sata döviz kalmadi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim hane halkı yemez Unknown kardeşim.

      Adam Kayseri'de 40 yıl önce Mark tutuyordu cebinde, şimdi Euro tutuyor.
      Ben 2012 de bir ofis açtım İç Anadoluda, TL ile kira isteyen neredeyse yok, hep Euro hep Euro.

      40 yıllık kani olur mu hani?

      Bozmazlar onlar, bozmazlar.
      Onlar ki içlerinden Akp yi çıkardı, Akp yi suya götürür susuz getirirler. Hele biraz daha ceplerine dokun bak ne oluyor? Ortada ne saray kalır, ne saraylı kalır.

      Sil
  17. Holding kavramiyla cagdas ekonomiye dogru adim atabilecegimizi hic sanmiyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Holdinglerin olduğu birçok çağdaş demokrasi var dünyada.

      Sil
  18. Daha onceki cokuslerde hangi sistem vardi ?demokrasi ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Demokrasi sistem çöküşünü engelleyemez. Sistem doğru kurulmuş iyi denetlenmişse çöküş önlenebilir.

      Sil
    2. Sistemsizlik sistem olmus, bu cöküsü hic kimse önleyemez. Bunu göremiyormusunuz.?

      Sil
  19. Ataturk herhalde tam demokrat olsaydi cumhiriyeti kuramayacakti

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla kardeşim,
      Ben Atatürk'ün gençliğinde olsaydım, o imkan ile giderdim Paris'e, İsviçre'ye,
      bir hatundan diğer hatuna koşardım.

      Adam bir cepheden diğer cepheye koşmuş.
      Bulmuşsunuz işte bir tane kurtarıcı, daha ne istiyorsunuz?
      Kıllısı mı olsaydı istiyorsunuz?

      Sil
    2. Demokratligin anlamini dahi bilmeden salla sallayabildigin kadar. Atatürk Kadar tas düssün basiniza.

      Sil
  20. Yesil pasport olayi demokratik bir olay mi hangi ulkede var vatandasi ayiriyor bundan bahsetmez aydinlarimiiz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeşil pasaporta gelinceye kadar...

      Sil
    2. Yesil Pasaportun kiymet-i harbiyesi kalmadi artik.En azindan bu 2019 yilindan itibaren!
      Almanya deklerasyon yayinladi. Artik Yesille bile olsa gelen kisilerden havalimani sinirkapisinda her gun icin gunluk cep harcligi olarak; 45 euro gibi belli bir rakami gostermesini kalacak yer otel vs belgeyle belirtmesini gidis-donus ucak biletlerini gostermesini sart kostu. Gecmis tecrubelerimiz sunu gosteriyor Almanya boyle bir karar aldiysa diger Avrupa ulkeleri de onumuzdeki surecte buna benzer sartlari bir deklerasyon dahilinde Yesil pasaporta sahip T.C vatandaslarindan ziyaretlerde sinir giris havalimaninda ister.
      Almanya bu kararini dis isleri bakanligimiza da iletti. Soyelnmiyor ama onlarrin soylediklerine gore Yesil pasaport konusundaki ziyateretler istismar edilmis soylenmeyen ise benim deklerasyondan okudugum kadariyla ve duydugum hatta bizzat sahit oldugum konu yesil pasaportlu kisi ve kisilerin iltica etmesi...
      Hos seda bizim disisleri bakanligi da sanirim bisey dememis Almanyanin yesille giriste belli kistaslar getirmesine kisaca onlarinda isine gelmis...

      Bu ayni suna benziyor 12 eylul doneminin ilk gunlerinde 1980 Ekim ayinda basta Almanya daha sonraki aylarda ise diger avrupa devletlerinin T.C pasaportlulara vize uygulamasi karari ve uygulamasina 12 eylul rejimin bisey dememesi hatta ve hatta icten ice gizli diplomasi dahilinde bu karari desteklemesi gibi bir sey...Kisaca hem Avrupa ulkeleri Turkiyeli ekonomik siyasi goc ve iltica akinini kontrol altina alip bloke etti hem 12 eylul rejimi ile "siz anarsistleri koruyor kolluyorsunuz" siyasi diplomatik polemiginden uzaklasti hem de 12 Eylul rejimi ile alt perdeden isbirligi dostluk gorunumu cizdi dahasi 12 eylulculer icinde kacak gocek kisileri gruplari kacirmadan rahatlikla derdest etme imaknina kavustu Avrupanin vize engeli koymasiyla

      Son tahlilde Almanya-Avrupanin son yesil pasportla ilgili karari bize gecmis tecrubelerimizi hatirtlatti ulke olarak Yani demem o ki Artik Yesil pasaportun bile kiymet-i harbiyesi zedelendi bu son Almanyanin ve cok yakin zamanda Avrupa ulkelerinde izleyecegi kararla..

      Haber kaynaklari:

      https://www.sabah.com.tr/avrupa/2019/04/16/yesil-pasaporta-alman-zulmu
      https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2019/05/20/turkiyedeki-yesil-pasaport-patlamasina-almanyadan-sinirlama/
      https://www.haberturk.com/son-dakika-avrupa-dan-vize-soku-2045509
      https://t24.com.tr/haber/turk-vatandaslari-icin-schengen-ulkelerine-seyahat-zorlasti,822099
      https://www.dw.com/tr/t%C3%BCrk-vatanda%C5%9Flar%C4%B1-i%C3%A7in-schengen-%C3%BClkelerine-seyahat-zorla%C5%9Ft%C4%B1/a-48796537

      Sil
  21. Hocam saygılar. 2 gün önce söylelenen emeklilik fonlarının hazineye borç vermesi ve fonların %25 inin dibs e aktarımı zorunluluğu hakkında ne düşünüyorsunuz?
    Normalde bireysel emeklilik sözleşmesi sahipleri fonlarını seçme hakkına sahipti (altın fonu, Döviz fonu vs seçebiliyordu) Bunlara sınırlama mı gelmiş oldu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son derecede hatalı adımlar olduğunu düşünüyorum. BES, hiçbir yeri fonlamanın kaynağı değildir.

      Sil
  22. YSK ya secim yenileten Yonetim Tuik istatistiklerine hayda hayda müdahale eder.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. YSK’ya yapIan telkinle ve YSK kararıyla çok kaybettik. Parayla ölçülemez. YSK üyelerinin AKP ile ilişkileri basında yer alıyor.

      1215 Magna Carta’dan çok gerideyiz 800 sene sonra.

      Hepimize geçmiş olsun.

      Sandık sandık diyenlerin niyetlerini fiilen gördük.

      Sil
  23. Hocam, boşuna ekonomi konuşuyoruz. ABD S400'lere karşı çok ağır yaptırımlar getirecek. Yöneticiler ise hayal aleminde yaşıyorlar. Parasını avrupalı turistlerden ve batılı firmaların burada üretim yaptırmasından kazanan bir ülke olarak tarihimizin en saçma işini yapıyoruz.
    Eninde sonunda batı bloğuna tekrar yanaşmak zorunda kalacağız. Fakat bizi kollarını açıp karşılayacaklarını düşünmeyin. Nato tarafında olduğumuzu kanıtlamamız istenecek. Daha önce natoya kendimizi ispatlamak için Koreye asker göndermiştik. Bu defa muhtemelen iran savaşına katılmamız istenecek.
    Umarım yanılıyorumdur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merak etmeyin Ulaş,

      Bizim Türkler, yalama ustasıdır.
      Putine 3 vermiş ise Amerikaya 5 verir,
      İçerden bir kaç yağlı şirket ile büyük bir pazar verir,
      Gerekirse en ön safta İran'a savaş verir,
      Yaptırımları yemeyiz.

      Sil
  24. Sovyet tass ajansi vardi, tuik kanimca farksiz. Yasasinda monopoly oldugu yazili, baskasi birsey yayinlasa suc. Otokrat duzeni destekleyen bir dahili kurum, expost analizi yapilsa verilerinin, sonuclarinin, itibari gorulur... Amaaan, Kim ugrasacak simdilik at onlarda, uskudari gecmis, denk duserse "biz" kapacaz ic yagma hakkini... Yani bu gibi duzen devam ettiren kurum herkese lazim... Hocam nereden baslayacak ki duzelme???

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düzelme gerçekleri konuşmaya, hataların en büyük kısmının bize ait olduğunu kabul etmeye başladığımızda başlayacak.

      Sil
  25. Türk muhalifi çok zavallı bir halde şu anda.

    Türkiye'nin en varlıklı kesimini oluşturur, siyaseten tercih hakları yoktur.

    Bir Türk muhalifin hayatı kabaca şöyledir, zavallılığı hayatında gizlidir.

    - Sabah uyanır, elini yüzünü yıkarken kullandığı su ile belediyelerine para aktarır.

    - Kahvaltılıklarının yarısı, bir siyasi grubu destekleyen sermaye grubunundur, onları da kendi kahvaltısında besler.

    - Araba almıştır, yarısından fazlası vergidir, o vergi ile kendi siyasetini tıkayanlara yol vermiştir. Kendi benzin parası ile başkasının arabasının da yürümesini sağlar.

    - Yoldan arabasını sürer, köprüden geçer (geçmese de öder), malum inşaat firmalarına kaynak olur.

    - Aracını park eder, malum belediyeye yine park ücreti ile destek olur.

    - İşine gider akşama kadar çalışır, gelirinin %30 %40 ı ay başında kesilir, çünkü malum hukukçular, kadrolar, ekstra işler, propagandacıların yaşaması için muhalifimizin çalışması lazımdır.

    - Akşam evine gelir, elektriği açar, dağıtım firmasına destek olur.

    Bunları her gün yapar, seçim günü ben niye kazanamıyorum diye sorar, sonra tekrar aynı döngüye girer.

    Sn Cumhurbaşkanımız diyor ya hepimiz aynı gemideyiz diye. İşte gemi bu, sen muhalif kardeşim destek olmazsan bu gemi yürümez.

    Desteklerin için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pes dogrusu.. Tam 17 yildir muhalefetsiz tek basina ülkeyi yönet. Her ama her alanda dip.

      Sorumlu ve suclu yine muhalefet.

      Hirsizin hic mi sucu yok?

      Sayin yorumcu ironi yapmiyorsa, Tami tamina makarnacilari tarif ediyor farkinda degil..

      Hele "siyasetin en varlikli kesimini olusturur" tezi tam bir maraba kivami. Katiksiz kul. 17 yilda yerle bir olmus, kabahati hala muhalefette bulan tercihini bir defa olsun muhalefetten yana kullanmamis kaynamis kurbagalar toplulugu.

      Geminin her tarafi 17 yildir ayni kaptan ile delik desik su aliyor. Bikmadan usanmadan ayni kaptan ile yol aliyor.. "Muhalefet destek olmaz ise bu gemi yürümez" diyor. Yok artik. Yuh diyecegim ayip olacak.

      Beter olun.

      Sil
    2. Kadri Gürsel'in resmini gördüm bugün,
      Elleri kelepçeli,
      Düşünce mahkumu.

      Daha önce Türkan Saylan, İlker Başbuğ hapse girmişti.
      Hapiste diğer ölenleri saymıyorum bile.

      2 milyon Ekrem'e oy veren İstanbulluya sormak lazım,
      Adam mısınız siz?

      2 milyonluk yığınsınız, sığır yığınından bir farkınız yok,
      belediye başkanı seçmek sizin neyinize?

      Köydeki sığırlar da sizin gibi,
      otunu yer, suyunu içer, birbirine möö ler,
      sırası gelen kasabın satırına gider,
      diğerleri yaşamına aynen devam eder.

      Böyle sığır yığını bulmuşlar,
      etini sütünü yağını derisini almazlar mı?
      Alıyorlar, teker teker.

      İnternette birbirinize twit atın durun,
      başka hiç bir şey yapamazsınız,

      Yukarda arkadaş yazmış, siz kendi elinizle beslediğiniz cehalette boğuluyorsunuz,
      siz boğulmak istediğiniz için biri geldi ve sizi boğdu,
      hiç ağlamayın sızlanmayın, hiç birinize acımıyorum,

      içinizden suçsuz biri hapse giriyor,
      siz birbirine pislik atan sığırlar gibi twit atıyorsunuz,
      Haziran seçiminde hepiniz içinizden kaybetmeyi istiyorsunuz,
      çünkü o zaman sorumsuzluğunuzu atacak bir bahane size verilecek,
      o bahaneye sığınıp rahatlayacaksınız,
      sonra tekrar twit atmaya ve cehaleti beslemeye devam edeceksiniz.

      Sizin kaderiniz bu, sizlerden sığır olur, başka da bir şey olmaz.

      Sil
    3. adsız 29 mayıs 18:54, yazdıklarının altına imzamı atıyorum. ancak bunu akepe değil küresel sermaye planladı ve uygulaması için akepe yi kurdu.bugün dünyada da benzeri yaşanmıyor mu?. araba alsak ev alsak benzin alsak altın alsak gümüş alsak yani kısacası ne satın alırsak alalım mutlak suretle küresel sermayeyi yönetenlere kazandırmış oluyoruz. işte türkiyede benzer yapı kuruldu 17 yılda. küresel sermayenin gladiosu akepe sadece taşerondur. türkiyede 96 yıllık tarihinde daha önce bunun benzeri bir dönem yaşanmadı. çünkü daha önce abd nin bop ya da daha da genişini İngiltere ortaya koydu gokap yoktu. önce bop sonra da gokap eşbaşkanlığı yoktu. bugün dolar bu seviyelerde duruyorsa küresel sermaye böyle istediği içindir.özellikle de london city. london city nin gerçek sahibi için türkiye en iyi piyondur. bu piyonu da abd nin bop una karşı gokap ı uygulayabilmek adına finanse etmesi gerekiyor. eğer Ecevit bunları kabul etseydi 2001 krizi asla olmayacaktı. sürekli finansman akacaktı çünkü. akepe kabul etti seve seve. o yüzden de finansman akmaya devam ediyor. türkiyede bankaların gerçek sahipliği london city nin de bis in de gerçek sahipliğindedir. bugün şu anda istese uluslar arası sermaye kredilerini olduğu gibi geri çağırır. tıpkı 2001 şubatında olduğu gibi. o dönem ne hikmetse salt cumhurbaşkanı Ecevit ile tartışma yaşadı diye kriz çıkaran yabancı sermaye ordu afrine girdi çıt yok el baba girdi yine çıt yok. çözüm süreci adı altında neler yapıldı pkk haburdan krallar gibi girdi ülkeye dolar geriletildi. neler olmadı ki Ergenekon balyoz poyrazköy kumpasları kuruldu sermayeden çıt yok. neden diye hiç kendi kendinizze sordunuz mu?. ben söyleyeyim. çünkü 2001 krizi çıkartanlar o büyük finansal manpülasyonu yapanlar akepe yi kurdurdu ve iktidar yaptı. akepe de her dediklerini koşa koşa yaptı. bakın göreceksiniz ilk kur fırtınasını bilinçli şekilde karşılıklı anlaşmayla brunson gibi suni krizle yaparak akepe nin büyük iktisadi hatalarının görünmesini engellediler. sonra da kuru oradan geriletip ciddi karlar elde etti akepe yandaşları ve onun baronları olan küresel finans ekeleri. şimdi de ikinci olması gereken kur fırtınasını da yapay bir s-400 üzerinden normalleştirerek halkın gazını alacaklar bir güzel. vatan millet sakarya edebiyatını çok seven necip halkımız da elbette her zaman ki gibi bunu da yiyecek. akepe de küresel sermayede türkiye üzerindeki planlarını güzelce uygulamaya devam edecek böylece. isterse dolar 8-9 tl olsun yeter ki akepe sağ olsun denilecek.

      Sil
  26. Derli toplu bilgiler son derece yararlı, çok teşekkürler.. Bu istatistiklere bakınca daha ne kadar kötüye gidebiliriz diye sormaya korkuyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler, bu uygulamalarla daha gidecek yer var

      Sil
  27. Hocam, Erkan Sahinöz"ü tanirmisiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kardeşim tanımazmıyız bana göre ülkenin en değerli 5 ekonomistinden biridir.

      Bana göre İlk 5

      1-)Mahfi Eğilmez
      2-)Emin Çapa
      3-)Atilla Yeşilada
      4-)Cüneyt Akman
      5-)Erkin Şahinöz

      Bu 5 liden sonraki favorilerim:

      -Murat Muratoğlu
      -Mert Yılmaz
      -Ege Cansen
      -Asaf Savaş Akat

      Bir de filozof ekonomist Anooshirvan Miandji var. Ekonomiye felsefe penceresinden bakan bir filozof. Çok ilginç tesbitleri var..

      https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=10157385729365956&id=534260955

      Sil
    2. benim için 1-uğur civelek 2-erinç yeldan 3-mahfi eğilmez 4- ege cansen 5-korkut boratav

      Sil
    3. Hocayı bilmem ama ben Erkan abiyi tanırım,
      geçen gördüm yolda dükkana geldi, işler güçler nasıl dedi,
      bi çay içtik iki el tavla attık gitti.

      Sil
    4. Yahu bir soru sorduk millet siralama yapiyor. Oldu mu simdi? Ne farkeder Ege cansenin 2 veya 5. sirada olmasi.

      Benim icin Berat Albayrak Every Time Number One.. Ne olacak simdi? Var mi ötesi. Ahan da buyur Dolar 5,80 e geriledi. Beratimin üstüne tanimam.

      Sil
    5. Erkin Şahinöz'ü çok iyi tanırım, açık sözlü, gerçekleri dobra dobra anlatan son derecede iyi yetişmiş bir analisttir.

      Sil
  28. Benim merak ettiğim şey suni olarak faiz lerin nasil düşürüldüğü bildiğim kadarıyla faiz in yönü piyasa faizinden dibs faizine değil mi hükümetin yaptığı faizi yapay olarak düşürme siritmaz mi?

    YanıtlaSil
  29. Merak etmeyin TÜİK ayarlar bir şey.

    YanıtlaSil
  30. dolar şu an itibariyle 5.90 tl seviyesinde. merkez bankası piyasaya 25 milyar tl verdi repo işlemleriyle. faizi ise %27. evet merkez repo faizi yükseltmiş oldu. dolar da bu seviyeye doğru gevşedi doğal olarak. seçim öncesi doları düşürmek için merkez bankası faizi gerekirse repo da 30 a dahi çıkarırsa şaşırmam. hedef İstanbul seçimi her halükarda. hani merkez ek sıkılaştırma ibaresini kaldırmıştı. sıkılaşmanın kralını yapıyor. ön kapıda 24 arka kapıda faiz %27. eh bunu alan banka da 35-40 ile kredi kullandıracak sözde. doları düşük tutmak ve seçim uğruna ekonominin canına ot tıkılıyor maalesef. ne dersiniz hocam yanlış mı düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklisiniz tabii.. Fakat makarnacilar memnun.

      Sil
  31. iç işleri bakanı bir uyuşturucu çetesi liderinin doğum günü partisine katılmıştı. kara para ekonomisinin gereğini yaptı. zaten doları da kara para sokarak piyasaya durduyorlar. yoksa merkezde dolar çok az kaldı. müdahale edebilmek için emanet dövizler bile kullanılıyor. buna fazla başvurmamak adına kara para sahibi döviz zenginlerine döviz sattırıyorlar. bu daha önceki hükümetlerin yappamadığı bir şeydi çünkü hiçbirisi bop üstlenmemişti.

    YanıtlaSil
  32. Elinize Sağlık Güzel Paylaşım

    YanıtlaSil
  33. merkez bankası repoyla 25 milyar tl verdi. bunun kanaatimce büyük kısmı varlık fonuna verildi. fonda gitti bist te kendi hisselerini satın aldı ve yapay şekilde borsa yükseltildi. salt şirketlerin defter değerleri fazla yıprandı eridi bari piyasa değerleri de fazla düşmesin amacıyla yapılıyor bu manipülasyonlar. %27 faizle tl verince dövizde de geçici gevşeme yaratılıyor ve algılar olumlu yapılmaya çalışılıyor. ama bunların geriye dönüşünün çok kötü olabileceği görülmüyor ya da görülmek istenmiyor sadece anlık kararlar alınıyor. işte tek adam rejiminin zararları ortaya çıkmaya başladı. durmak yok yola devam....

    YanıtlaSil
  34. Emre Temelkuran30 Mayıs 2019 20:12

    İstişare komisyonlarında çöp siyasilerin(ki bence siyasetçilerin %98'i çöptür) olmasını anlayamıyorum.
    Meclis başkanıyla(hele son 16 yıldakilerle), vali kaymakamla bakanla nasıl bi istişare yapabilirsin ki?

    İstişare yapacağın kişi toplum tarafından uzmanlığı kabul edilmiş birisi olmalıdır bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nesini anlamadin Emre kardesim.

      Hükümet zor durumda. Fetöden disladiklarini tekrar topluyor. Onlarin gücüne ve siyasi zekasina ihtiyaclari var. Ayni Amanda okyanus ötesindeki destege.

      Dakika 1 gol 1.. anlamadin mi.? Herse bir nakis gibi isleniyor. Fetö tahliyeleri.. Imraliya selam olsun..Dostim Trump ile Telefon görüsmesi.. S400 de anlasma sinyali.. Dolar 1 günde son 2 ayin en düsük seviyesinde..

      Hersey Istanbul rantinin kaptirilmamasi ve Istanbul üzerinden küresel tezgahlar ugruna iktidarin ne pahasina olursa olsun kaybedilmemesi..

      Haaa.. Hangi bedeller karsiliginda diye sorabilirsin.. iste o zaman devreye..

      Hülooooog.. Gö.ünün kili olayim.. naralari ve makarnalar devreye devreye giriyor. Görmezmisin bu Kadar akilsizliga, rezillige ve yikima karsi Istanbul gibi bir sehirde oylar hala kafa kafaya..

      Bilmem anlatabildim mi?

      Sil
  35. Hocam merhaba. Gerçi dünya tarihinde bir örneği yok ama, varsayalım ki Türkiye'de tam bir komünist rejim kurulmuş olsun. Bu durumda kişi başına yıllık gelir 10.000 $ ise, çalışanların eşit maaşı ne olurdu ? Absürt bir soru biliyorum ama bunun cevabı önemli olabilir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sosyalist sistemin geçmişte egemen olduğu ülkelerde gelir dağılımı eşitliğe yakınlık açısından Kuzey ülkelerinden sonra en iyi durumdadır. Bu açıklama belki sorunuzun tam yanıtı değil ama varsayımsal değil de uygulamalı olduğu için önemli.

      Sil
  36. Dolar düşüyor. Anlaşılan abd ile s400 olayını çözdüler. Ülke çok kötü diyor herkez. Tabi sıkıntı var yok diyen ahmaktır zaten. Ancak ne hikmetse çöktük bittik diyorlar 2018 den beri.. Yok Venezuela gibi olacaz örnekleri veriliyor.. ne çöktü ne bittik. Madem herşey bu kadar berbat Yunanistan gibi neden olmuyoruz? Hadi cevap verin bakalım... Bu şuna benziyor. Çocuklar bişey ister de tamam yavrum önümüzdeki ay alacaz der ailesi. Önümüzdeki ay gelir bi bahane söylerler. Sen dersin hani alacaktınız. Ailesi der bu ay maaş alalım alacaz.. Nitekim oyle geçer zaman.. Yani velhasıl nerde çöküş? Hepsi 3~5 kuruş parası olan milleti korku ile afallatıp parasını eritmek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yuzde 27 faiz piyasada firmalara yuzde 35 faiz. Hangi is adami bu kadar kar ile sermaye donderebilir.

      O sebeple issizlik artisi, firmalarin kapanisi ile yola devam.

      Eger bu cokus degil ise nedir?

      Bu cografyada bu denli buyuk issizlik, sosyal felaketlere kapi acar.

      Sil
  37. ben demedim mi hocam tüik asla bundan sonra ekonomide küçülme açıklayamaz. dediğim gibi de oldu. hiç şaşırmadım. dolar değil 6 tl 9 tl de olsa tüike göre türkiye asla küçülmez hep büyür mutlaka ama mutlaka. ben işletme fakültesi mezunuyum. motor sektörlerin başındaki inşaat sektörü adeta çökmüş inşaata bağlı onlarca yan sanayi iş yapamıyor enerji sektöründe son 3 ayda 102 şirket iflasını vermiş. otomobil satışlar dip yapmış beyaz eşya satışları çift hanelerde geriliyor ve hala utanmadan %1,3 büyüdük denilebiliyor!. bari 0,3 büyüdük deyiniz de az da olsa inandırıcı olsun. hep söyledim yine söyleyeceğim bu ülkede kurumsallık bitmiştir. sadece tek kişi vardır. o kadar. bu kadar yalanla dalaverelerle iyi cenab-ı hak bu ülkeyi çarpmıyor.

    YanıtlaSil
  38. bilgiler için teşekkürler

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı