2018'den 2019'a Geçerken Türkiye Ekonomisinin Görünümü

2018 yılında özellikle kur artışlarının neden olduğu enflasyon artışı yurt içi talepte ciddi bir gerileme yaratınca başta sanayi kesimi olmak üzere bütün alanlarda üretimde gerilemeler ortaya çıktı. Sanayi kesimi üretiminde ve imalat sanayii kapasite kullanımındaki gerilemeyi aşağıdaki grafiklerde gösteriyorum (soldaki grafik sanayi üretiminin, sağdaki grafik ise imalat sanayii kapasite kullanımının gelişimlerini gösteriyor. Mavi 2017, kırmızı 2018 yılı.)


2018 yılında sanayi üretimindeki çöküş her iki grafikten de açık biçimde görülebiliyor. Demek ki sanayi kesimi 2018 yılında talepte yaşanan düşüşe paralel olarak kapasite kullanımını düşürmüş, bu da üretimde düşüş olarak karşımıza çıkmış.  

GSYH’nin en önemli bileşeni olan sanayi kesimindeki bu düşüş büyümeye de benzer biçimde yansımış görünüyor. Aşağıdaki grafik 2017 yılının dört çeyreği ile 2018 yılının ilk üç çeyreğinin büyüme oranlarını gösteriyor.














2018 yılının özellikle üçüncü çeyreğindeki düşüş (üçüncü çeyrek büyümesi yüzde 1,6) sanayi üretimi ve kapasite kullanımına paralel bir görünüm sergiliyor.

2018 yılına düşüş eğilimiyle başlayan işsizlik oranı yıl ortasından itibaren yeniden çıkışa geçmiş bulunuyor.  


Grafik işsizlik oranındaki gelişmeyi sergiliyor. Sanayi üretimi ve büyümedeki düşüşe bakınca işsizlik oranındaki artışın sürpriz oluşturmadığı anlaşılabiliyor.  

Üretimin ve dolayısıyla büyümenin düştüğü, işsizliğin arttığı bir ortamda normal olarak talebin düşmesi ve dolayısıyla enflasyonun da düşmesi gerekir. İç talepte ciddi bir düşüş olduğunu KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerin tahsilatının enflasyon oranının çok gerisinde kalmasından anlayabiliyoruz. Buna karşın enflasyon Ekim ayına kadar yükselmeye devam etti. Aşağıdaki grafik bu durumu gösteriyor.

Üretimde, büyümede gerileme ve işsizlikte artış olmasına karşın enflasyondaki artış büyük ölçüde kur artışından kaynaklanan bir gelişmeydi. Kasım ayında kurda düşüş yaşanınca enflasyon da düşüş eğilimine girdi. 

Sanayi üretimi ve dolayısıyla büyümede yaşanan gerileme ithal girdilerin (hammadde, ara malı ve sermaye malı) kullanımını düşürüp buna pahalılaştığı için tüketim malları ithalatı düşüşü de eklenince ithalatın genel olarak düşmesi gerçeği ortaya çıktı. Kurdaki artış ihracatı artırdığı için artan ihracat ve düşen ithalat etkisiyle cari açık düşmeye başladı. Bu durumu aşağıdaki grafikten izlemek mümkün.

Türkiye, 2018 yılının sonlarına bu görünümle giriyor. Yılın son çeyreği için beklentiler büyümenin yerini küçülmenin alacağı yönünde.

2019 yılında düşen büyüme hızının yaratacağı ivme kaybıyla bir miktar gerileme olması beklense bile enflasyonun yüksek düzeyde kalacağı, işsizliğin, düşen büyümenin etkisiyle artışını sürdüreceği tahmin ediliyor. Buna karşılık düşen büyüme hızı, cari açığın daha da düşmesine yol açacak.

Avrupa Merkez Bankası’nın parasal gevşemeyi sonlandırdığı ve 2019 yılında Fed gibi parasal sıkılaştırmaya başlayacağı dikkate alınırsa bizim gibi dış finansman ihtiyacı içindeki ekonomilerin kaynak maliyetinin ciddi biçimde artacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Böyle bir gelişme zaten düşmekte olan büyümeyi daha da olumsuz etkileyebilir.    

Bu gelişmeler ışığında büyümenin 2019 yılının ilk iki çeyreğinde eksi olması oldukça yüksek bir olasılık olarak karşımızda duruyor. 2019 yılının (koşullar bu şekilde devam ettiği varsayımı altındaki) görünümünün şöyle olmasını bekliyorum (mavi; büyüme sol eksen, kırmızı; enflasyon sol eksen, siyah; işsizlik sağ eksen.)

Buna göre 2019’da Türkiye ekonomisi (bugünkü koşullar devam ederse) yüksek enflasyon, yüksek işsizlik oranı ve eksi büyüme oranı (slumpflasyon) yaşayacak.


Veri Kaynakları: İmalat Sanayiinde Kapasite Kullanımı grafiği ve cari açık grafiği için kaynak: TCMB, diğer bütün grafikler için kaynak: TÜİK. Son grafikte yalnızca 2019 yılı benim tahminlerimi yansıtıyor.

Yorumlar

  1. hocam giriş paragraf düzeltme "gelişimlerini gösteriyor. Mavi 2017, kırmızı 208 yılı.)"
    seçim sonrası sonuç karşılaştırma ımf bağlantısı yorumlarınızıda beklıyoruz ozellıkle son yazılardaki alıntılar harıka benzetmeler oldu sanki bir ülke tarifinize uyuyorda gören yok gibi .saygı dileklerimle emeklerinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düzelttim, teşekkür ederim.

      Sil
    2. Hocam size bazi konularda size katilmiyorum,ABD yeni yılda faiz arttiramayacak ve 2020 de indirime gidecektir,cunku hiç bir şey sonsuza dek havada kalmaz,ABD ekonomisi 1,5 trilyon dolarlık destekle bu hale geldi önümüzdeki yıl yeniden issizlik yeniden tırmanışa geçecektir, Trump boşuna kıvranmıyor ekonomik daralma ABD de kapıda

      Sil
    3. Abd gibi dev ekonomi bile ekonomik endiseler taşırken Türkiye'de işlerin daha kötüye gideceginin nesine katılmıyorsunuz?

      Sil
  2. Hocam merhabalar. Trump'ın Fed'i hedef tahtasına oturtması ve Fed'in son toplantısında önümüzdeki yıl faiz artışı simulasyonunu 3'ten 2'ye indirmesi durumu söz konusu. Şu an piyasa beklentileri (ABD'de resesyon ihtimali) ile FED ayrışıyor. Avrupa'da ise Brexit başta olmak üzere Almanya'da düşen büyüme ve İtalya'da artan borç yükünün yarattığı sıkıntılar mevcut. Petrol fiyatlarında da beklentiler aşağı yönlü. Bu karışık küresel görünümün Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri olumlu ya da olumsuz nasıl gerçekleştir? Teşekkürler

    YanıtlaSil
  3. Hocam diyor ki “Winter is coming”

    YanıtlaSil
  4. Sorularımı size dolambaçlı yollara hiç sapmadan soruyorum, sizin de dolambaçlı yollara hiç sapmadan cevap vermenizi istiyorum.

    Hiçbir TV kanalına çıkmayacağınızı, ve YouTube'da bundan sonra hiçbir kanalın konuşma-röportaj davetini kabul etmeyeceğinizi söylediniz.

    Sebebiniz:
    Yıllar yılı CNBC-e & NTV'de yayın yapmanız sebebiyle (artık yapmıyorsunuz), kağıt üzerinde olmasa bile hatıra anlamında bir tür "sözleşme"niz mi var kendi kendinize karar verdiğiniz? "Gün gelecek, eski kadrolarla birlikte NTV'de veya aynı çatı altında bir başka ekonomi kanalında yayına yeniden başlayacağız..." gibi bir hayaliniz mi var?

    Sorulara net cevap veriniz lütfen.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. AKP'nin ülkemize hediye ettiği "hem kel hem fodul, saygısız, küstah" insan tiplemesinin tipik bir örneğini görüyoruz...

      Sil
    2. kısa ve öz yanıt SANANE.

      Sil
    3. Mahfi bey epey hassas karakterli bir insan. Okuyucusunun kalbini kırmamak için yer yer susar, yazmaz.

      Sil
    4. Sen kimsin ki sorularına net cevap istiyorsun paşam? Emir kişi kulandığına göre sende var bir bityeniği...

      Sil
    5. Bu ne cüret? Bu ne özgüven patlaması? Son zamanlarda her yerde çıkmaya başladı bu tipte insanlar.

      Sil
  5. Hocam bu güzel analiz için çok teşekkür ederiz.Asgari ücretin 2020 TL olması firmalar açısından nasıl bir etki oluşturur ? Diyelim ki A firması asgari ücretle 10 kişi çalıştırıyor aylık 16.000 işci ücreti ödüyorken 20.200 ödeyecek.Bu 4 bin küsürlük açığı(diğer faktörleri sabit tutarsak) işci çıkararak mı kapatacak ? Şimdiden teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiçbir etki yapmaz. Bir çok sektör bu artışın çok üzerinde ürünlerine zam yapıp cirosunu arttırdı. Gerçek enflasyonun %50 üstünde olduğunu Tuik hariç herkes biliyor.

      Asgari ücretin %26 artması gayet normal ve işverene bir yük değil..

      En büyük hata 2015 ten 2016 ya geçilirken yapıldı. Enflasyon %10 ken asgari ücret %36 arttırılıp hem sanayicinin beli kırıldı hem de enflasyon canavarı azdırıldı...

      Sil
    2. Asgari ücretli Bir işçinin bir işverene maliyeti (c.p.) yaklaşık 3 bin TL dir.

      Sil
    3. Talep (satış) ve karlılık iyi olsa işçi çıkarmayabilir. Ancak ÜFE - TÜFE arasındaki makas firmanın karlılığını yerle bir etti. Talepte (satış) diplerde. Firma (işveren) işçi çıkarmak zorunda maalesef.
      Mahfi beyin cevabını bende merak ediyorum. Benimki yalnızca mantık yürütme.

      Sil
    4. İyimser doğru söyledin enflasyon %50 üstünde tesbitine yürekten katılıyorum.


      Sil
  6. peki slumpflasyon dönemi iyi yönetilemezse ne olur hocam? CDS'lerin düşmemesi galiba risklerin içinde bu durumu içeriyor..

    YanıtlaSil
  7. Hocam, kirmizi enflasyon ekseninin asagi Dogru gittigini görecegiz gözüküyor. Bu enflasyonun düsecegi anlami mi tasiyor.?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ben 2019'da enflasyonun 2018'deki kadar yüksek olmayacağını çünkü talepte büyüme ile paralel düşüş olacağını tahmin ediyorum.

      Sil
  8. Hocam yeni asgari ucret ve elektrik su fiyatlarındaki indirim hangi parayla karşılanacak? GMP+DPP genelde işsizlik sorununun cozumu icin uygulanir diye biliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Burası oldukça karışık. Şu an itibariyle net bir yanıtı yok.

      Sil
  9. Hocam yazınız için çok teşekkür ederim fakat benim aklıma takılan şey enflasyonun bu kadar yüksek olmasının sebebi gerçekten sadece kur mu yoksa içerden olan sebepler kurdan daha baskın mı ? (Veya içerden enflasyon sebepleri nelerdir ?)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şok faiz artışı ile beraber bankaların Kobilere sağladığı kredilerin faiz oranının da %30-35'leri aşması ayrıca bir finansman maliyeti olarak eklendi. Başkaca nasıl sebepler olabilir ben de merak ediyorum.

      Belki asgari ücretteki artış yılbaşından itibaren dar gelirli ailelerin tüketim harcamalarının artmasına sebep olacağından enflasyonu da olumsuz etkiler diye düşünüyorum ama hocamızın yazısında işsizliğin artmasına paralel olarak talebin azalacağından enflasyonun da azalması sonucu doğacağı anlaşılıyor. Özellikle ÖTV indirimlerinin ocak ayından itibaren kalkmasından sonra enflasyonda seyir ne olacak çok merak ediyorum.

      Bence seçim geçene kadar gemiyi yüzdürme çabalarının sonucu olarak kimse enflasyon ile gerçek anlamda mücadele etmeyecek. Umarım öyle olmaz.

      Sil
  10. Hocam olası bir sınırötesi operasyon durumunuda göz önūne alacak olursak bunun ekonomiye etkisi ne olur??

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sınırötesi operasyon olursa kamu harcamaları artar.Kamu harcamalarıyla birlikte enflasyon ve faizinde artması beklenir.

      Sil
  11. Bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 2018 yılı için SGK kesintileri ile beraber 2.384,66 TL, 2019 yılı için ise 3.006,12 TL olucak net ücret yerine maliyet olarak düşünüldüğünde küçük çaplı işverenler için işten çıkarmalar kaçınılmaz olucaktır.

    YanıtlaSil
  12. Hocam uzun süredir Türkiye CDS rakamı 360 seviyelerinde seyrediyor , ithalat girdilerinin azlığının yarattığı cari açık düşüşü ve enflasyondaki hafif aşağı yönlü hareketle dahi çok kritik bir düşüş olmadığını gördüm . CDS minimum direnç noktası Türkiye için artık yukarılara çıktı diyebilir miyiz ?
    Saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeni bir program gündeme koymadan CDSin eski dönemlerdeki düzeyine gerilemesi zor.

      Sil
    2. Büyük sayılara "rakam" denmesini anlamıyorum. Rakamlar 0'dan 9'a kadar.

      Sil
    3. Ama hocam yep olmadı mı o zaman? 😁😁

      Anladım ki programlara "yeni" sıfatının ekenmesi göz boyamaktan başka işe yaramıyor.

      Sil
  13. Konu hakkında bilgisi olmayan sıradan bir vatandaşım, size ödev yaptırmaya çalışan bir öğrenci değilim, endişelenmeyin.

    "Piyasa yapıcılık" ne demek?

    "Piyasa yapıcılar" kimlerdir? Kişiler mi, kurumlar mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. https://soundcloud.com/ntvradyo/mahfi-egilmezle-ekonomi-dersleri-piyasa-yapiciligi-nedir-08-temmuz-2016

      Sil
  14. Hocam,

    "Türkiye'de engelli, dul, yetim ve işsizlerin aralarında bulunduğu kesime verilen sosyal koruma yardımlarının miktarı son 5 yılda yüzde 74 artarak 219,9 milyar liradan 382,6 milyar liraya yükselmis. "

    Rakam cok büyük. Hocam bunun kaynagi nedir. Böyle bir harcama bütcede nerede gözüküyor. Ya da gözüküyor mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bütçede transfer ödemeleri arasında yer alıyor.

      Sil
    2. Cari transferler kaleminde izleniyor.

      Sil
  15. Sayın Mahfi Eğilmez yeni yılınızı en içten dileklerimle kutluyorum nice sağlıklı yıllara saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de sizin yeni yılınızı kutluyor, sağlık ve mutluluklar diliyorum.

      Sil
  16. Hocam son zamanlarda altının ons değerinde ciddi Bi artış var altına olan bu talebin sebebi nedir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok da ciddi bir artış yok. 150 - 1300 USD/Ons bandında gidip geliyor.

      Sil
  17. Bu mart ayı çok karlı geçecek galiba😎

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yakup abi kac Dolar bagladin.?

      Sil
    2. Eğer partiler paralarının ağırlığını dövizde tutuyorlarsa kurda artışı bekle derim Yakup abi

      Sil
  18. Sayın hocam.

    BDDK verilerine göre bankaların kanuni takipteki alacakları 14 Aralık itibarıyla 92 milyar TL düzeyine çıkmış. Yılbaşından bu yana %44'lük bir artışa tekabül ediyormuş. Kredi artış hızının daralmaya başlaması yakın dönemde bunun daha da artacağını öngörmek için yeterlidir diye düşünüyorum. Çünkü hane halkı genelde borcu borçla çeviriyordu.

    Faizi, kuru, enflasyonu vs konuşuyoruz ama bankaların tahsili şüpheli alacaklarının beklenenden fazla artmasının diğer ekonomik veriler üzerinde doğrudan etkisi olur mu? Ya da böyle bir durumda buna ilişkin alınacak önlemler faiz veya enflasyonun kontrol altına alınması için gerekli önlemler ile çelişir mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elbette çok önemli bir veri bu ve bütün diğer verileri etkiler. Çünkü bu durumda bankalar yeni kredi açmakta çok ağır davranmaya başlarlar.

      Sil
  19. Merhaba Hocam, Konudan bağımsız olarak bir önerim var.
    BBC Türkçe'de yayınlanan yazılarınız bulunuyor. O yazılarınızı da Blog'unuzda başlık olarak bile olsa yer verebilir misiniz? Orada çok önemli yazılarınız oluyor ancak bazen haberimiz olmuyor. Ayrıca BBC Türkçe yazılarınızda yorum yazılamadığından dolayı bu blog'un takipçilerinin görüşlerinden faydalanamıyoruz. Yazının başlığını ve link'ini paylaşmanız yeterli olur. Ne dersiniz?

    YanıtlaSil
  20. Bahsettiğiniz rakamlar arası fark 622 TL yapar. 3.006 - 2.384: 622 TL Bu farkı şimdi işveren olarak nasıl çıkarıyor hemen bakalım Devlet 2019 yılında 500 kişi altında çalışan her işçi için 150 TL destek veriyor birde buna İşverenler işçiye AGİ dediğimiz Asgari Geçim İndirimi ödemesi yapmıyor bu rakam Bekarlar için 191,85 kuruş ki bu endüşük rakam birde evli olunca çocuksuz 230 TL rakam evli ve 5 çocukluasgari geçim indirimi ödemesi 326 TL olduğuna göre biz en düşük rakamdan hesaplayalım.

    Devlet desteği 150 TL
    İşverenin yontuğu AGİ tutarı en düşük bekar için herkes bekar ve çocuksuz olsun 192 TL
    150+192 : 342 TL

    2019 için Fark 622 TL idi şimdi 622- 342 : 280 TL
    1600 eski asgari ücret sadece enflasyon farkını ekleyelim ve enflasyonuda % 20 yapalım 1600 * 1.20: 1920 TL aradaki fark 340 TL yapar şimdi 340- 280 : 60 TL yine işveren olarak karlıyız

    Bu rakamlar en düşük fiyatlarla hesaplandı gerisini siz hesaplayın işveren mi karlı yoksa işçi mi karlı göreceksiniz ayrıca fiyatlar yukarı çıktıkça işverenin kar marjı arttı belki daha da çıkacak burada önemli olan satış yapmak yani iş yapmak iş oldukça işveren bu rakamlardan daha karlı çıkar Devlet desteği ve işverenin çaldığı AGİ işvereni kurtarır karlı bile çıkar kimse kusura bakmasında çoğu firma AGİ ödemiyor işçisine hatta çoğu işçi bilmiyor yada işini kaybetmemek için istede alamıyor mecbur çalışmaya devam ediyor.

    Kısaca asgari ücret işçi çıkarmak için bahane değil olamazda. Önemli olan ekonomi düzgün olsun iş olsun satış olsun yoksa iş olmayınca sadece işten çıkan işçi olmaz şirket kapanır. Şuan maliyet olan kredilerdir kredi maliyetleri inanılmaz yüksek ve her işveren için en büyük maliyet kalemi yeni paraya olan ihtiyacımız çok fazla maliyetli olması

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 2019 işveren maliyetinden AGİ ve 150 TL devlet desteğini düşüyorsan 2018 işveren maliyetinden de AGİ ve 100 TL devlet desteğini düşüp hesap yapman gerekir.

      Sil
    2. Ali Fikri Özzaim geçen yılki fiyatlar ile bu sene ki fiyatları enflasyon olarak söylemiş zaten. Ürünlere yapılan zam en az % 50 oldu hatta birçok ürün % 100 zamlandı işveren ürünlere zam yaptı kimse geride almadı fiyatları şimdi üzerine destekler elektrik doğalgaz indirimide geldi hatta vergi kdv indirimleri afları bunlar sayılmıyor birde bunları düşününce işçi mi avantajlı yoksa gerçekte işveren mi belli oluyor gerçekten.

      3.006 TL 2019 asgari ücretin işverene maliyeti, 2,384 TL 2018 asgari ücretin işverene maliyeti aradaki fark 622 TL ve o farkında nasıl yok olduğunu anlatmış. Aynı şey 2018 de yapıldı zaten bunuda yazıda işveren AGİ yi ödemiyor diye söylüyor zaten. hemde bu alışkanlık yapmış bunu anlatıyor ayrıca geçen yılda işveren gerçek maliyeti o değil ve devletin verdiği 100 TL devlet desteği 9 ay süre ile verildi fakat bu yıl 12 ay devlet desteği olacak hemde 150 TL

      Sil
    3. İşçi karlı çıkmaz Ali Fikri bey, Geçmiş yılın Enflasyon farkı maaşlara yansıyor halk geçmiş yılın enflasyon farkını yeni yılda alıyor fakat yaşadığı yılda olan enflasyon farkı yine maaşları eritiyor.

      2019 da oluşacak enflasyon fiyatlara yansır işveren bunu yansıtır. İşçi ise yok olan maaş farkını bir sonraki yıl bekliyor. Bu adaletsiz gelir dağılımı ile işçi maaş farklarını düzeltemezsiniz oyüzden elinde fiyat artırma imkanı olan herzaman güçlü oluyor. Bence siz birde böyle bakın 2018 de fiyatlara işveren zam yaptı ama yıl içerisinde sabit ücretler değişmedi aynı şekilde kaldı olaya birde böyle bakarsanız. İşveren için bahane olmaktan çıkmalı işçi maaşları kendini geliştirmeli işçi kendini geliştirse dahi işveren yeterli imkanı sağlamadığı sürece katma değerli üretim imkanına geçemez.

      Sil
    4. İşçinin mi yoksa işverenin mi daha karlı olduğuna ilişkin herhangi bir yorumda bulunmadım. Arkadaş 2019 işveren maliyetinden AGİ ve devlet desteğini düşmüş ama 2018 işveren maliyetinden AGİ ve devlet desteğini düşmemiş. Karşılaştırmayı da bu şekilde yapmış. Ya iki yılda da bu kalemleri düşerek yada ikisinde de düşmeden karşılaştırma yapmak gerekir.

      Sil
    5. Valla işveren olsam mülteci statülü insanları çalıştırırım. Sonuçta şirketler darülaceze değil nerede kazanç varsa onu değerlendirmekle yükümlü bana kalırsa. Üstelik yasal bir engel yok galiba.

      Sil
    6. İşverene birşey olmaz sırf asgari ücret birazcık yükseldi diye işveren batmaz yada iflas etmez işçi çalıştırmak ile işveren zarar etmez eğer işçi çalıştırıyorsa işi vardır kar eder. Asgari ücret 3.000 TL olsada fark etmez uzun zamandır şirketler kaçak işçi çalıştırıyor mülteci yada göçmen fark etmez afgan ülkesi olduk 30 kişilik işyerinde 20 kişi kaçak yabancı ülke çalışanları bu adamlara sigorta yapılmıyor istediğin kadar çalıştır birşey olmaz işverene.

      Büyük şirketler zaten yönetim kademesini elimde tutuyor ve yönetimdekilerde asgari ücret almıyor. yapılması gereken işleri taşören firmaya yaptırıyor zaten taşören firma yabancı işçi ile çalışıyor yüklenici firmanın sorumluluğu atıyor üzerinden ve istediği fiyata işi yaptırıyor alt firmada zaten günübirlik şirketler onlarda birkaç sigortalı akrabasını çalışıyor gösteriyor dostlar alışverişte görsün kabilinden, diğerlerin hepsi kaçak özbek afgan türkmen ne ararsan var. İşvereni düşünmeyin asgari ücretten işveren hiçbir zaman batmamıştır batmazda çünkü elinde farklı seçenekler vardır en kötüsü kaçak çalıştırır Türk işçide olsa yine yapar. Önemli olan ay sonu sabit maaş bekleyen garibana olur tabi onada maaşı ödenirse her ay düzenli maaş alamayabilir hatta sgk yapılmaması normal çünkü işçiyi koruyan bir yasal düzenleme bizim gibi arap kültürü olan kölelik isteyen ülkelerde yok. Parası olan kraldır olay bu. En kötü hükümete çıkarlar istekleri söylerler yoksa çalışamayız derler ve hükümet derhal af getirir vergi ödemezler geriye dönük borçları yapılandırılır devlet teşvik verir maaş desteği sgk desteği yetmez ihale verilir yine işverene birşey olmaz.

      Bazı ekonomist arkadaşlar kendini alim sanıyor işçi maaşına zam yapıldığı için piyasa durmuş bırakın bu yalanları. İşverene verileni görmeyin işveren dediğiniz ülkenin kanını emen sermaye sahipleri kimse çocuk değil kimi kandorıyorsunuz. Ülkedeki kaçak işçiler sabah İETT duraklarında Metrobüste Metro da heryerde işe gidiyor geliyor çocuk mu karşısnızda sizin.

      Sil
  21. Hocam ımf ile masaya oturulur mu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence IMF ile rakı masasına dertleşmek için bile oturulmaz.

      Sil
    2. ABD de faiz arttıkça finansman maliyetleri artıyor para bulmak zorlaşıyor bulduğunuzda faiz oranları çok yüksek ve geri ödemesi zorlaşıyor.
      Avrupa Merkez Bankası da para vermeyi kesti buna ilave faiz artırmaya başlarsa oradan gelecek para maliyetide artmış olacak ve yüksek faiz ödeyerek dayanamazsınız. Ayrıca avrupa da işler iyi gitmiyor ve bizim en çok ihracat yaptığımız avrupada durgunluğa girerse kime mal satacaz döviz girişi sağlayacaz. ABD de reesyon ihtimali var Avrupada resesyon ihtimali var dünya krize girerse bundan en çok bizim gibi ülkeler etkilenir. bizde demokrasi de yok ki bize güvenip sürekli desteklesinler para versinler. Türkiyeye güvenmek için denetleme isterler bu işi yapanda IMF olduğuna göre işte ozaman mecbur IMF seçeneği ortaya çıkıyor yoksa kredi mekanizması durdu duracak sürekli itme ile yada taşıma su ile değirmen dönmüyor bizim birde komşularla sıkıntılarımız sorunlarımız var.

      Duğduğum kadarıyla IMF ile seçimden sonrası için görüşülecek seçimden öncede söz kesme nişan işleri olacakmış fakat seçim bekleniyor. Bankalara kredi verin seçime kadar sonra IMF gelecek para akışı olacak dersiniz seçime kadar idare edilir sonrası ise yeni nesil IMF ile tanışır.

      Sil
    3. Baska care görebiliyormusunuz? ABD ve AB nin para politikasi geregi Türkiye tek basina dis finansman acigini karsilamasi mümkün degil.

      IMF gibi uluslararasi bir finans kurulusunun garantörlügünde bulmasindan baska yol yok.

      Tabii ki onun programini uygulamak sartiyla..

      Eeeeyyy IMF bizden 5 milyar borc verdiiikk..

      Sil
    4. İmf gelip Yunanistan örneği gibi halkın bankadaki hesaplarının dondurulmasıni isterse gelmesin...

      Sil
    5. IMF, genellikle yeniklip içildikten sonra pamuk eller cebe demek için gelir.

      Sil
  22. Hocam 2019 yılına geçmeyelim ozaman 2018 yılında kalalım daha iyi değil mi. Hem yaşlanmayız hemde zorluk çekmeyiz halimize şükrederiz geçinir gideriz. :)

    YanıtlaSil
  23. Hocam derhal Guclu Ekonomiye Giris ve Guclu Demokrasiye giris programi uygulanmali
    Ak partinin vizyonu bu konuda tecrubeli.
    Ak parti eger isterse
    Hem ekonomimiz guclenir biz bu krizi asariz hem de Demokrasimizde Ilerlemeler kaydedebiliriz.
    Islamiyette zaten Dindar insanlara durust olmayi ticarette hayatta adil olmayi emrediyor.
    Okumayi emreden bir dinin mensubu olarak da bu durustlukle islami ilerleme yapabiliriz muhendislikte mesela ulkemiz kalkinir guclu ekonomimiz olur.
    Yine bu islami guzel ahlakla demokrasiyi guclendirebiliriz
    Islamiyet demokrasiyi seven hosgoru ve baris dinidir.
    Islamiyetin oldugu her yerde baris ve hosgoru egemen olmustir
    Yani demokrasimizi islamiyetin baris durustluk hosgorusu uzerinden kurgularsak
    Muslaumanlarin durustlugu hak hukuk yememesi uzerinden yaparsak sayet o zamanda guclu demokrasiye girmis oluruz diye dusunuyorum.
    Bakiniz islam ulkelerinde mesela pakistanda cok saglam demokrasi var hosgoru var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şakamı ciddi mi anlamadım valla

      Sil
    2. Su fani yasamimda ne gorduysem soylenenin soylemin tam tersini gordum.
      Onun icin de dini imani terkettim.
      Bundan sonra ben degil ben ve benim gibileri boyle dusunmeye itenler dusunsun.
      Adalet baris durustluk sosyal dayanisma demokrasi ozgurluk bilim peh

      Sil
    3. Madem isterse yapabilir. Niye yapmıyor, çıkarı ne?

      Sil
    4. Rumuz iyimser değil miydi sizin?

      Sil
    5. tabi sadece islam dini hoşgörü dini. demokrasi dini. demokrasi reel olarak siyasal bir terimdir islamla ya da herhangi bir dinle ne alakası var anlamadım. islamiyetin olduğu Ortadoğu gibi coğrafyada maalesef sizin dediğiniz gibi barış ve hoşgörü değil yobazlık ve insanlık dışı herşey mevcut ,adsız 17:54!. geçelim bunları artık. hala akepe diyorsun bir de yanına islam sözcüğünü ekliyorsun ya. diğer dinler sanki savaş,kan diyormuş gibi bahsediyorsunuz. işte bu kafalar bu ülkeyi bugünkü duruma sokmuştur. son derece yerli - milli duygularla tüm karlı ve verimli kamu işletmelerini değerinin çok altında küresel sermayeye peşkeş çekenlere Müslümanlık payesi verilmesi ve bir de bunun sürekli demokrasi sosuyla ülkenin yarısına sürekli yedirilmesi yiyenlerin de sürekli yemeyi marifet olarak algılamaları tam da biz türk toplumuna has bir karakter olsa gerek!. sen git bunu hurafelerin yarıştığı başka bloglarda yaz derim. bu blog iktisat ilminin bloğudur. burada siz hurafelerinizi din sosuyla bizlere yediremezsiniz. kendinizi çok küçültüyorsunuz. kendinizi bazı trollük yapan sitelerde filan büyütünüz adsız 17:54!!..

      Sil
  24. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tamercigim yukarida yazmis iste. Hala ayni soruyu sormaya devam ediyorsunuz.

      Sil
  25. Hocam, başta siz ve sizin gibi gerçeğin peşindeki dürüst ekonomistlerin, ardından da bizler gibi işi bu olmadığı halde canla başla milleti uyarmaya, tedbir aldırmaya çalışan kişilerin yıllardır yazıp çizdikleri, bulabildikleri her ortamda anlatmaya çalıştıkları o uğursuz döneme giriyoruz. Bu duruma inanmayan, haliyle de tedbir almayan şirketler, özel ve tüzel kişiler bu dönemde yok olup gidecekler. Aslında buna hiç üzülmüyorum zira iktidar yandaşı olup başları sıkışınca "aynı gemideyiz" palavraları sıkan kişilerin burnu epeyce sürtülecek. Bunlarla aynı gemide falan olmadığımız, onlar har vurup harman savururken bizlerin tasarruf etmeye çalışarak ekonomiye katkıda bulunmaya ve herkesi uyarmaya çalıştığımız ortada. İşler biraz düzelince bu tiplerin bizi ıssız adada bırakıp gemiyi çalarak kaçacakları da çok açık, bu nedenle kış bir an önce şiddetini artırsın diye hevesle bekliyorum bu kez.

    Saygılar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yandaş olup da batacaklar. Bu mükün mü sizce?
      Katıldığım; ıssız adaya biz yıllar önce terk edilmiştik zaten.

      Sil
  26. Mahfi Bey, makro düzeyde ne olduğunu çok güzel gözümüze sokmuşsunuz yine, teşekkür ediyoruz. Bu sistemin nasıl çalıştığını, nasıl ülke kaynaklarının verimsiz, rekabetten uzak yapılar tarafından sömürülmesinin anlaşılması gerekiyor ki, kaynaklar doğru, dünya üzerinde rekabet kabiliyetimizi yükseltecek şekilde kullanılabilsin.

    Dün TV de çimento fiyatlarının yeni yılda %40 artırıldığını duydum, yıllardır yapılan yatırımlarla ihtiyacın en az %50-60 fazla kapasiteye ulaşmış bu sektörde nasıl oluyor da bu kadar kolay fiyat artırılabiliyor, üstelik ekonomi stagflasyona doğru sürüklenirken anlamak hiç zor değil. Günlük enerji fiyatlarına göre kabaca amortisman hariç bir ton dökme çimento üretim maliyeti 25 dolar civarında hesaplanıyor iken, satış fiyatı nasıl 100 dolarlarda oluyor (Zam sonrası daha yüksek de olabilir). Klasik sanayi kollarının çoğunda büyük oyucuların dünyayı parsellediğini ve rekabetin olmadığını zaten biliyoruz, fakat bizim gibi ülkelerin bu büyük oyuncular içerde olmasa bile aynı fiyat mekanizması içinde olması hiç şaşırtıcı değil (Sn. Daron Acemoğlu'nun "Ulusların Düşüşü" mekanizmayı çok güzel anlatmış). sektördeki en büyük oyuncunun kimin kontrolünde olduğuna bakılması bu mekanizmanın en önemli ayaklarından birini gözler önüne seriyor.
    Yapılan yatırımlar, geçtiğimiz yıllarda 1-2 yıl içinde kendini bu fahiş fiyatlar sebebiyle amorti ettiği için bugün bu kapasite fazlasına ulaşıldı. Kimse sözde naralar dışında verimlilikle, çevreyle en önemlisi gelişim ile ilgilenmez bu ülkede sebebi ortada, maliyeti %20 düşürseniz 5 dolar kazanırsınız, fakat kar marjında %20 kayba uğrasanız 15 dolar kaybedersiniz.

    Benzer kapasite fazlası olan demir çelik sektörü sizce farklı mı...

    Saygılarımla,
    Daha adil, daha mutlu bir yıl olmasını diliyorum 2019'un.

    YanıtlaSil
  27. Hocam ilk çeyrek seçim çeyreği,büyüme eksi çıkar mı gerçekten?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sagir Sultan bile duydu eksi olacagini.. O da biliyor artik.

      Sil
  28. Hocam merhaba, düğüne davetliyiz gram altın mı takalım, dolar mı avro mu? Yoksa TL mi takalım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Para takma devri bitti. Gramda ucuz kaçar. Çeyrekde pahalı. Çocuk hastalandı de sıyrıl gitsin.

      Sil
  29. Sonuç: Buna göre 2019’da Türkiye ekonomisi (bugünkü koşullar devam ederse) yüksek enflasyon, yüksek işsizlik oranı ve eksi büyüme oranı (slumpflasyon) yaşayacak.

    Neden sonuç gerçekleşmeyecek?

    1. işsizlik oranlarını düşürmek çok kolay. 6 ay kurs ver, asgari ücretten dahi az maaş ver işsizlik sigortasından. iş tamamdır.

    2.yüksek enflasyon: merkez bankasının faizini arttır, doları euroyu hazine tahvillerinden yüksek faiz ver. faizi arttır. abdyle anlaş. algı yönetimi yap enflasyonla mücadele falan filan. iş tamamdır.

    3.eksi büyüme: inşaata devam. faizleri anlaşmalı müteahhitlerle 0.98e çek. vergi indirimlerine aflarına devam et. hizmet sektörüne devam. iş tamamdır.

    bonus : yandaşlarla anlaş devasa projeleri için garantiler ver. yapılan projeleri devlet yaptı diye algı yarat. iş tamamdır.

    Hocam bizde türlü türlü çakallıklar bitmez. Elhamdülillah bu konuda çok iyiyizdir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mb viopta harikalar yarattı!!! Varsın rezerv erisin Türk halkı yerine koyar nasılsa değil mi ama?

      Sil
    2. Merkez VİOP'da döviz eritmiyor, bilakis iki aydır iyi para kazanıyor. Şimdilik elbette, yakında terste kalıp sıkı bir kayıp yaşayabilir.

      Sil
  30. Hocam merhaba,
    Bence enflasyon un düşüşe geçmesi için elektrik doğalgaz ve motorin de ciddi indirimler olması gerektiğini düşünüyorum. Üretimde ciddi anlamda elektrik kullanılırken bu ürünlerin dağıtılmasında da araçlar yüklü miktarda motorin kullanıyor. Bunlarda indirim olmadan enflasyon biraz zor diye düşünüyorum bilmiyorum yanlış mı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yanlış. Bahane %10 indirim ve Makyajla olur istediği rakam olur yeterki paşa gönülleri istesin.

      Enflasyon da döviz kuru da ve hatta faiz de itina ile düşürülür bu ülkede.

      Sil
  31. Hocam, analiz ve yorumunuz için teşekkürler, ellerinize, emeğinize sağlık. Bir de yeni yılınız kutlu mutlu ve huzurlu olsun, tüm Türkiye için daha güzel bir yıl olsun inşallah. Sevgi ve saygılarımla 😊

    YanıtlaSil
  32. kur ve faiz silahı sanırım ya para bulmam lazım yada harcamamam lazım gibi iki farklı yöntem için kullanıldı kur ve faiz oynaklığı şiddeti deprem gibidir fakat açık alanda olsanız bile tusunami yaşam alanını vuracaktır. eskiden devlet borçlanırdı nedeni bir kaç şirket vardı şimdi şirketler ve bireyler borç altında bireyler enkaz olacaktır malum. şirketlere gelince bir seçmece yapılacak kalanlar enkaz olacaktır. burada incelenmesi gereken detay şirket ve sektör analizleridir. şirketler borç ödemelerini nasıl yapacaktır ve devlet bu kurtarma girişimlerinde ne kadar kaynak sağlayacaktır ve nereden.

    YanıtlaSil
  33. hocam yine harika bir yazı olmuş. Şimdi acaba bizim cari açığımızın düşmesinin sebebi ithalatımızın düşmesi diyebilir miyiz sanayide üretim olmadığından ihracatta pek bi artış olmamalı kur yükseldiği için ihracat değerimiz artsa da ağırlıklı olarak talep durduğu için ithalatta yaşanan düşme cari açığımızı düşürdü bence

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      İkisi birbirinin içinde. Yani ithalat yapamadığımız için cari açık düşüyor.

      Sil
  34. Şimdi, bu tabloların üzerine 2019 için gerçekleşmeyecek olan bütçe hedeflerini eklyiniz- kuzey suriyedeki malesef mecburuyetten hareketi ekleyiniz-sonra dolar bazında, borsamızın Değerini ekleyiniz-mart seçimlerini ilave ediniz-doğu akdenizi sorununu ekleyip, yurt dışından ihtiyacımız olan sermayenin, bu durumlarda gelmeyeceğini ekleyiniz, faizlerin yüksek oluşunuda ekllerseniz-yatırımların hem devlette hemde özel sektörde durduğunuda eklerseniz, kışta olduğumuzu, nisan - mayısta kara kışta olacağımızı sonrda eylülden sonra çıkmaya başlayacağımızı (dibe göre) öngörebiliriz.

    YanıtlaSil
  35. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  36. Sevgili üstat,
    Merakla bekliyordum.
    Oldukça sade ve açık analiziniz için teşekkür ederim.
    2018 yılında başbaşa kaldığımız olağanüstü koşullarda değerlendirmeleriniz bizim için herzamankinden daha önemliydi.
    Yazmaya devam ettiğiniz ve cevap verdiğiniz için teşekkür ederim.
    2019 yılının sağlık ve barış getirmesi dileği ile.
    Çok selamlar
    Cafer Demir

    YanıtlaSil
  37. DP, AP, ANAP, AKP...
    Böyle devam eder.

    YanıtlaSil
  38. ""Türk-İş'in araştırmasına göre, aralık ayında 4 kişilik ailenin açlık sınırı bin 941, yoksulluk sınırı 6 bin 323 lira olarak hesaplanmis.""

    Hocam, en son asgari ücret rakamina göre yukaridaki veriyle Türkiyedeki aclik ve fakirlik sinirindaki insan sayisini belirleyebilirmiyiz.?

    3 milyon asgari ücretli isci sayisini bildigimize göre fakirlik sinirindaki insan sayisini kabaca 10 milyon diyebilirmiyiz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Açlık sınırı 941 tl hikaye dört kişi ne yiyip içecek bir liste yapsınlar önce. Çadırda yaşar soğukta kalır giyinmez çıplak kalırsa tuturur mu rakamı? Çok eğlenceli yaa.

      Sil
    2. Haci abi, 941 degil..1.941 TL. Okurken de icinde bulundugun toplumun gerceklerini gör ve aklini kullan. Herkesi de kendin gibi zannetme. Tasraya bir in.. Bir bak neler oluyor. Her yer Istanbul izmir degil..

      160 kisilik 6 ay aüre ile gecici temizlik isi ilanina 1,600 kisi basvuran illerimiz var.

      Sil
  39. Değerli Hocam;
    İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranının Nisanda, Sanayi Kesimi Kapasite Kullanım Oranının ise Ağustosta sinyal vermesinin bir mantığı var mı? Eski kriz dönemlerinde veya dalgalanmalarda da böyle mi oluyordu?
    Saygılar.

    YanıtlaSil
  40. Hocam, gelecek donema ait herhangi bir tarihte usd kuru hesaplanirken beklenen enflasyon, usd faizinden yola cikiliyor. Bu durumda teknik acidan, diger kosullar sabitken, enflasyonun dusecegi varsayimiyla, onumuzdeki dönemlerde USD kur artisi gectigimiz doneme gore daha dusuk olacaktir diyebilir miyiz?
    Yeni yılınız kutlu olsun Hocam..

    YanıtlaSil
  41. Hocam 2019 yılında Bankaların batma riski yüksek mi. Soruyu net soruyorum çünkü konkardatolar devam ediyor bunların ötelemesi yada başka ifade ile 30 ay ödemiyorum derse firma yasal hakkı var. Ödemeler olmadığı zaman bankaların durumu ne olur. Hepsi sermaye artırımı yapabilecekmi. Bu soru sorulmuyor herkes bankaların sıkıntıya girmeyeceğinden emin mi acaba yoksa ben mi paranoyak biriyim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorun sizde değil, Reel kesim sıkıntıya girince bankalar da girer.

      Sil
    2. Reel kesim daha ne kadar zorda olacak da bankalar da girsin.? Bundan daha kötü ne olabilir?

      Sil
  42. Değerli bilgi paylaşımınız için Çok teşekkürler, mutlu seneler, elbet bu günleri de atlayacağız

    YanıtlaSil
  43. Mahfi bey yeni yılın esenlikler getirmesi dileğiyle sormak isterim,

    Kurun 6.50 seviyesinde bırakılması ile ihracatcımız rekabetçi kur şansını kullanarak fiyat avantajı sağlayıp fazla mal ihraç edip döviz açığını kapatamaz mı? Çin bunu yapıyor yenin değerini düşürüypr. Trump doların değerlenmesini istemiyor. E biz niye türk lirasını değerli kılmak için rezerv harcadık üç aydır anlamadım. Sanırım bizdeki ihracat ve turizim hikaye ithalat olmadan aç kalırız mazallah!
    Ucuz ithalat için tl yi değerlendirdik galiba.

    Birde döviz borçlu firmalara ucuz döviz alım imkanı mı tanıdık? Hayır şirketlerin döviz kedilerini kapadıklarına dair bir veri yok.Bilakis borçlarını konkordatolar yapılandırmalar ile iflas ederim tehdidiyle alacaklılarını sindirdiler. Üstelik bilançolarda kur zararını göstermeme kolaylığı da tanındı bu borçlu firmalara.

    Belki de döviz düşürülerek içerdeki yabancı varlığın tl de yaşadğı kur farkı zararı azaltılıp güvenle zarar yazmadan evlerine dönme jesti mi yaptık acaba?

    Son olarak dolarda yedili seviyelerde kalınması durumunda bankalar dahil tüm reel sektörün çöküşünden mi korkuldu?

    Demek ki o kadar borçluymuşuz ki ülke olarak temerrüte düşme riskimiz söz konusuymuş anlamı çıkar bu hareketlerden.

    Henüz sonuç alındı mı? Sanırım hayır güven sağlanmış değil öte yandan geniş bir kesimde dövizin ani düşürülmesinde zararda olduğu gözlenmekte.

    Hocam olayın aslı astarı nedir ben çözemedim üstelik iktisat lisansına sahipken?

    Saygılarımla,



    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konunun sizin anlattığınız çerçevede bilinçli olarak götürüldüğü kanısında değilim.

      Sil
  44. Mahfi bey, tüketimle milli geliri arttiran bir toplumuz ama bu enflasyon ve faiz artışı olarak bize geri dönüyor. Demekki katma değerli mal üretip satarak milli geliri arttırmamiz kaçınilmaz. Sizce en ideal yönetim gelse ve start verse bu gelisimin kaç seneye ihtiyacı var? Bu sîre zarfında jeopolitik gelişmeler bize müsade edermi? Yani bi kış birgün bitermi? Bizleri geçtim 25 yaş altı için böyle bir ümit varmı sizce?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 25 ve alti Yas gurubunun ümitlerinin var olmasi kendilerinin tercihlerine bagli.

      Bu ülkenin nüfus yogunlugu 18-35 Yas gurubunda. Ben 65 yasindayim ben mi düsünecegim onlarin gelecegini. Her sey ortada. Kendi geleceklerini kendilerini kendileri belirleyecekler.


      Sil
  45. Mahfi bey 2001 den bu yana haftalık dolar gragiğine baktım az önce. Krizden yaklaşık 2 yıl sonra yani 2003 başlarında 14 haftalık ortalamayı aşağı kırıp uzunca bir süre yaklaşık 6 yılı aşkınca bir dönemde 1.2 ile 1.7 bandında hareket etmişiz. 2009 yılında 1.7 üstüne atmaya başlamışi sonrasında 2011-2012 de bu ortalamanın üstüne kalıcılık başgöstermiş ve 2013 Mayıs'daki Bernenke açıklamalarından beri de hep bu ortalamanın epey üstünde kalmıs Dolar/TL. Şu an için 14 haftalık ortalam 4.9 lara yaklaşmak üzere. Bunun benzer bir modelini yaparak 4.9 ile 7.1 bandında belki de 3-4 yıl kalacak ve enflasyonun da 20 lerden tedricen 10 lara düştüğü bir dönem öngörülebilir mi bu tarihi bakış açısıyla?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kur meselesi tek başına analiz edilebilecek bir konu değil.

      Sil
  46. Hocam bu arada teknik bir düzeltme yapmak isterim az önceki yorumumda 14 haftalık değil 14 aylık exponential ortalamayı kullandım. Bu da yaklaşık 7* haftalık expronential ortalama anlamı taşıyor. Düzeltme gereği duydum. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  47. Kurda artis olmasi enflasyonu arttirduguna gore, sizin beklentiniz daha dusuk bir enflasyon ise 2019 da kurlarda bir hareket beklemiyorsunuz diyebilir miyiz ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kurda enflasyon kadar artış bekliyorum.

      Sil
    2. Iyi de Hocam, kurdaki artis sadece Türkiyedeki enflasyon hareketlerine bi bagli.?

      Hatirlarim daha 2-3 yil önce Kambocya borsasindaki bir hareket bizim borsa ve kurlarda dalgalanmalara neden olurdu.

      Suriyeye girdik resmen savasiyoruz. Akdenizde ve Egedeki ve Dünyadaki calkantilardan artik zerre etkilenmiyoruz. Burada bir gariplik yok mu?

      Kaldi ki ülkenin finansal ve mali yapisi nereden bakarsaniz bakin dökülüyor.

      2 aydir Dolar 5,30-5,45 e kitlendi, kiyamet kopsa degismiyor. Bu iste bir gariplik var.

      Sil
    3. Niye gariplik olsun?

      Faizleri neden hesaba katmıyorsun? TCMB faizleri 1 puan indirse kur ne olur sence, birkaç günde?

      İyi veya kötü kaç aydır cari fazla veriyoruz, petrol fiyatları düşüyor, bu ve benzeri gelişmeleri de hesaba katman gerekir.

      Sil
    4. Timur Kardes.. Bir gariplik var derken yüksek olmasini istedigimden degil. yukarida izah etmeye calistim. Kisaca firtina öncesi sessizlik midir acaba anlaminda yazdim.

      Temmuz cari acik : 1 milyar 750 milyon Dolar acik
      Agustos cari acik: 2 milyar 900 milyon Dolar fazla
      Eylül cari acik : 1 milyar 850 milyon dolar fazla
      Ekim cari acik : 2 milyar 770 milyon dolar fazla
      Kasim cari acik : 4 milyar 200 milyon dolar acik

      Buna göre 12 yillik toplam Acik: 43 milyar 750 milyon Dolar.

      Faizleri biz her zaman hesaba kattik. Hesaba katmayan senin Reis.. Yillarca Faiz lobisi diye hakaret etmedigi muhalefet partisi ve uzman kalmadi. Fetöcü dedi.. chp zihniyeti dedi.. isbirlikci gayri milli dedi.. Eeeyy IMF dedi.. 5 milyar borc verdik dedi..

      O senin de hesaba kattigin faizleri 2 ay önce Marslilar mi %24 e cikardi.

      Simdi kim Faiz lobisinin isbirlikcisi oldu Timur? Bir de Petrol fiyatlarinin düstügünü söyleyerek pay cikariyorsun utanmadam. sanki o petroller babanin mali. Petrol var oldugu süree ona bagimlisin. yani senin disinda bir olay. iste böyle günlük düsünce sevinirsin kendine pay cikarirsin.

      Bir de bu benzeri gelismeleri söyleyebilsen.

      Ben Söyleyeyim.

      Vatan sever,vatani icin seve seve canini veren yüzbinlerce kahraman Türk Evladindan (askerligini alninin akiyla yapanlari ve yapacaklari tenzih ederim) Bedelli askerlik bedeli 9,5 milyar TL yi unuttun

      Imar barisindan gelen 15 milyar dolardan haberin var mi Timur.

      Yillarca vatan görevini 8 ay yapan milyonlarca Fakir vatan evlatlarina borcunuz büyük Timur.
      Bilesin ki bu borc para ile ödenmezTimur.

      Ya yillarca yasal olarak insaat yapmis ev gayrimenkul almis vergisini ödemis insanlara karsi borcunuz yok mu Timur. vergi vermemis.. kacak insaat yapmis.. Devletin ve halkin arazisini isgal etmis ne kadar (sizin deyiminizle) gayri milli ve vatan haini var ise hepsine af getirenlere de bir sözün yok mu Timur.

      Biz konusurken bunlari da hesaba katiyoruz Timur.. Anladin.?

      Sana mutlu yillar Timur.



      Sil
    5. Söylediklerimden neler çıkardın ya pes. Ben sana hiçbirşeyden ithamda bulunmadım, suçlamadım.

      Döviz neden sakin gariplik var bunda dedin; bende ekonomiyi korumak afına değil, gariplik yok ülkede yabancılar için faiz yüksek gibi, cari fazla verildiği aylarda kur neden yükselsin... neyse ya önemli değil... aklına gelmemiştir hesaba kat anlamında söyledim ama sen buna değmezmişsin...

      Sen rumuzunu söyle bir sonraki yazılarında da belirt seni adam yerine koyup da cevap yazmayayım.

      Mutlu yıllar

      Sil
  48. Hocam, herhangi bir dis finansman saglanir ise bu tablolar degisirmi sizce.? Diyelimki IMF veya ingiltere merkezli fonlar bize bir kaynak sagladi. Kur duser ucuz olur,gene ithalat artar ,cari acik artar ve bir nebze carklar daha hizli doner. Yanlis anlasilmasin ben bunu savunmuyorum yada olsun demiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değişir. Ayrıca bunu savunuyor olsanız da bunun tuhaf bir tarafı yok.

      Sil
  49. Bizler 2018 söyle gecti..2019 böyle olacak diyoruz ya. Eksi büyüme bekliyoruz ya. Enflasyon, issizlik, Dolar kuru iflaslar, dis finansman, istihdam, üretim diyoruz ya..

    Önümüze kara bir tablo cikiyor. Üzülüyoruz, kiziyor, küfür ediyor kahroluyoruz.

    Birileri de baska bir tablo ciziyor.

    ""Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Fetullah Gülen’in iadesi konusunda, "Yakın zamanda ABD'li savcılar, yetkililer Türkiye'ye gelecekler. Önümüzdeki ay itibariyle, adli yardımlaşma çerçevesinde bir temasımız söz konusu" demis."" Kadayif alindi.. bakalim tepsiye nasil dösenecek ve kizartilacak.

    Yerseniz.? 16 yildir yedi mi kahraman Türk Milleti?.. Yedi.. Bunu da yiyecek.

    Her secim öncesinde ayni senaryo. Secim yokken.. Eeyyy ABD, Eeyy AB, Eyy Israil.. Secimden önce can simitleri yine atiliyor ayni yerlerden.

    Bu milletin en hassas yerinden yakaliyorlar yine. Sakin haa bu sefer yemezler demeyin..

    Öyle bir pisirecekler ki secimden 1 ay önce. Öyle bir kizartacaklar ki kadayifin altini.. Secimden 2-3 hafta önce üzerine serbeti dökmek kalacak.

    Bence bu millet bunu da yiyecek. Bizler de burada yüzlerce yazi, yorum, iktisadi derin analizler yapmaya devam edecegiz. Dolar biraz daha yükselse de bu seneyi de karli cikaralim diye tiyolar almaya calisacagiz.

    Nereye kadar mi? Türk tipi federasyona kadar. 2023 e ne kaldi.? Hep beraber görecegiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen hocam, başkanlık sistemi başkanlık bir sonrası da federasyon. Güneydoğuya özerklik verecekler böylece bir sonrası da artık bölünme. Iyi uyutuyorlar ıyi. Milliyetçi adı olan parti hicbir büyük ilde aday bile çıkaramadı bi sonrasında hiç-bir ilde aday çıkarmayacak.

      Sil
    2. Aynen hocam, başkanlık sistemi başkanlık bir sonrası da federasyon. Güneydoğuya özerklik verecekler böylece bir sonrası da artık bölünme. Iyi uyutuyorlar ıyi. Milliyetçi adı olan parti hicbir büyük ilde aday bile çıkaramadı bi sonrasında hiç-bir ilde aday çıkarmayacak.

      Sil
  50. Hocam merhaba Vedat miloru takip edermisiniz veya tanışıklığıniz var mi? Bildiğim kadarıyla o da ekonomist kökenli herhalde ekonomiden sıkıldı gastronomiye yöneldi:)) Siz de işinizin ustasısınız onun gibi, tarz olarak da birbirinize benziyorsunuz işinizi çok iyi yapmanıza rağmen ikiniz de mütevazisiniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tanışıklığım yok ama arada bir izlerim. Teşekkür ederim.

      Sil
  51. Imf gerekli parayı vermek için avrupa birliği raporundaki hukuki değişikliklerin yapılmasını istedi. Diğer şartları olan kdv'nin %21'e çekilmesi, kısmi kambiyo rejimi (sadece bankalardan nakit çekme meblağı limitlenecek) değişikliği, veraset vergisinin %40'a çekilmesi, akaryakıt vergilerinin artışı istekleri tamamen kabul edildi. İlk istek kabul edilmeyince diğerlerini uygulayıp imfsiz imf programı ile para aranmaya devam kararı alındı. Sonuçta anlaşma sağlanamadı. Klasik olduğu gibi günü kurtaracaklar. Imf falan gelmiyor, gelecek söylentisi kandırmacadır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Imf ile görüşüldüğü bilgisini nereden aldınız? Hem de anlaşmanın ayrıntıları ile beraber? Ki siz çok ayrıcalıklı biri olmalısınız sizden başka kimse duymamış.

      Şimdi IMF ile anlaşma yapacaksın, bu yüzden o ülkede insanlar bankadan nakit çekmek için hücum edecek, imf de bunu engellemek için nakit çekim limiti getirecek:)

      Şu milleti bir bankalara hücum ettiremediniz, bari mantıklı birşeyler deyiverin.

      Sil
    2. Timur bey Yunanistan örneği üzerinde araştırma yaptınız mı? Adamlar altı yıldır paralarını çekemiyorlar. İmf den bu nedenle korkanların olduğu yadsınmamalı sanırım.





      Sil
    3. Burada üç husus var.

      1- IMF ile görüşüldüğüne dair gerçek olmayan bir haber var. Hemde üzerinde çokça da çalışılmış ki talepler var.

      2- Ve sorunumuza uygun olmayan sıralanmış cümleler var.

      3- Bu arkadaş IMF nin talep listesine ulaşabildiği gibi, Ak partinin içinde de olmalı ki, kararlarını da biliyor.

      Yani ya bu arkadaş dalga geçiyor bizimle ya da kötü niyetli birisi. Başka bir seçenek yok.

      Türkiye'nin kırılgan ülkeler sınıfında anılmasına neden olan sorun bütçe açığı mı? Hani vergiler arttırılınca döviz açığımız birdaha olmamacasına kapanacak mı, her yıl cari fazla verir durumamı geleceğiz?
      O zaman KDV yüzde 30, veraset yüzde 50 olsun.

      Ekonomik olarak Yunanistanla bizi kıyaslarsak;

      Dış borcu kişi başı 40-50bin USD Yunanistanın, bizim 6-7 bin USD.

      Düşünün yüzölçümü, nüfus yönünden kıyaslanamayız bile bizden fazla dış borçları var. Sadece IMF ye değil AB ye karşı yükümlülükleri var ve onların bütçe sorunu da var.

      Sorunlarımız aynı değil ki çözümlerimiz aynı olsun.

      Sil
  52. Ekonomi açısından tek pozitif durum petrol fiyatların düşmesi,bu ekonomiye Kısa dönemde bir rahatlama sağlar mı hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir kaç milyar dolar cari açık azalması sağlar.

      Sil
    2. Selam Muhammed bey,
      Petrol fiyatlarının azalması demek, Avrupa gibi ihracat pazarlarımızda talep düşüşü olduğu anlamına gelecektir.

      İhracatımızı azaltıcı etkisi olur.

      Sil
  53. Hocam sonra ki yazılar için grafiklerde eksenlere neyi temsil ettiklerini(birimleri) ekleyebilir misiniz ? Grafikler bu şekilde anlaşılmaz duruyor.
    İyi seneler.

    YanıtlaSil
  54. Mahfi hocam hayırlı bir yıl dilerim. Yukarıda dolar ile ilgili bir soruya; doların 2019da enflasyon artışı kadar artacağını tahmin ediyorum yazmışsınız... Benim size sormak istediğim, hangi enflasyon artış oranı..? tuik'in açıkladıklarımı, yoksa vatandaşın (benim, sizin vs.) kesesine yansıyan hisettiğimiz oranmı. ? Bugün itibarıyla (benim fikrim/cebime yansıyan) birisi %25 sularında iken diğeri %40 sınırına yakın. Selamlar.

    YanıtlaSil
  55. hocam dolar kuru için gerçekten 7,5 olacak diye bir tahminde bulundunuz mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Birçok sunumumda bu tür kriz ortamlarında tahminlerin özellikle de kur tahminlerinin anlamsızlığını belirtmek için kullanıyorum. Aklı evvel birileri de bu fotoğrafı alıp benim kur tahminim diye vermişler. Olay bu. Ben kur tahmini yapmıyorum, yatırım tavsiyesi vermiyorum.

      Sil
    2. Yanıtınız için teşekkür ederim hocam, Mert Yılmaz son videosunda sizin görüş belirtmeyeceğinizi söylemişti.
      Saygılar

      Sil
  56. Faydalı yazınız için teşekkür ederim Mahfi Hocam.
    Yazı küçük bir düzeltme gerekiyor gibi yanlış okumuyorsam.
    2018 yılında özellikle kur artışlarının neden olduğu enflasyon artışı yurt içi talepte ciddi bir gerileme yaratınca başta sanayi kesimi olmak *üzere* bütün alanlarda üretimde gerilemeler ortaya çıktı.

    YanıtlaSil
  57. Hocam Merhaba
    Öncelikle böyle kaliteli ve ekonomiyi sevdiren yazılarınız için teşekkür ederim.
    Hocam benim sorum şu :
    Ben gerçekten kaliteli finansçı olmak istiyorum, ve daha da özelinde iyi bir firma kar zarar analistçisi olmak istiyorum. Ve bende sizin geçmişte olduğu gibi Maliye Bakanlığında Uzman kadrosundayım ama finansla hiç işimiz yok. Şimdi ben iyi bir finansçı olmak için ne yapmam lazım. Sadece yüksek lisans ve doktora yeter mi? Kamudayken özel sektör firma analize yapamam yani saha tecrübem olmayacak. Sadece okuma ile iyi bir finansçı olunabilir mi? Sahada olmadan nasıl tecrübe sahibi olabilirim. İyi bir finansçı için hangi adımları izlemeliyim. Lütfen bu konuda bir yazı yazarsanız çok sevinirim.

    Not: İyi bir ekonomist nasıl olur yazmışsınız. Bir de finansçı için yazmanız için buraya yazdım.

    YanıtlaSil
  58. Hocam Merhaba
    Finans alanında yüksek lisans yapmayı düşünüyorum.
    Ancak iyi bir finansçı için yapılması gereken adımlar genel hatları ve daha derin olarak nelerdir?
    Ben kamuda çalışıyorum o yüzden uygulama tecrübem olmayacak.
    İyi bir finansçı için ingilizce haric (onu hallettim) neler yapmalıyız.
    İlginiz için çok teşekkür ederüm.

    YanıtlaSil
  59. Hocam öncelikle merhaba
    Ben iktisat 2. Sınıf öğrencisiyim İngilizce dil eğitimi alıyorum.İngilizce dışında öğrenmem gereken dilleri sıralarsak nasıl oluşturabiliriz,yardımcı olur musunuz?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!