Tek Hazine Hesabı Değişti
Hazine Nakit Yönetiminin Temeli
Kamu gelir ve
giderleri arasında iki tür uyumsuzluk ortaya çıkar. İlki zaman uyumsuzluğudur.
Kamu giderleri sürekli ve neredeyse tekdüze bir seyir izler. Buna karşılık kamu
gelirlerinin bazıları düzenli bazıları düzensiz bir seyir izler. Örneğin KDV
gibi vergi gelirleri her ay tahsil edilmesine karşılık, bazı vergiler belirli
aylarda taksitler halinde tahsil edilir. Bu durumda kamu kesimi açısından bazı
aylarda gelir açığı bazı aylarda ise gelir fazlası oluşur. Bu
uyumsuzluğu gidermek için gelir fazlası olan aylarda tasarruf yapıp gider
fazlası olan ayların ödemelerini karşılamak ya da gider fazlası olan aylarda bu
giderleri karşılamak için borçlanıp gelir fazlası olan aylarda bu borçları
ödemek gerekir.
İkinci uyumsuzluk
yer uyumsuzluğudur. Bazı illerin gelir fazlalarına karşılık bazı illerin gider
fazlaları vardır. Örneğin birçok büyük vergi mükellefi İstanbul merkezli olduğu
için İstanbul’da tahsil edilen kamu gelirleri, İstanbul için yapılan kamu
giderlerinden fazladır. Buna karşılık örneğin Hakkâri’nin gelirleri düşüktür ve
giderlerini karşılamaya yetmez. Bu durumda ülke çapında gelir ve giderlerin
birbiriyle uyumlandırılması için geliri fazla olan yerlerden geliri düşük
olanlara gelir aktarımı yapmak gerekir.
Bu şekilde kamu
gelir ve giderleri arasında zaman ve yer itibariyle ortaya çıkan uyumsuzlukları
denkleştirme uygulamasına zaman ve yer itibariyle uyumlandırma denir.
Türkiye’de, kamu
gelir ve giderlerinin zaman ve yer itibariyle uyumlandırılması, hazine nakit
yönetimi çerçevesinde kamu elektronik ödeme sistemi (KEÖS) aracılığıyla
yürütülmektedir. Bu uygulama genel bütçeli idarelerin (TBMM, Cumhurbaşkanlığı,
yüksek yargı kurumları, Başbakanlık, bakanlıklar, TÜİK vb) gelir ve
giderleriyle sınırlıdır.
Türkiye’de Uygulanan Uyumlandırma
Yöntemi
Hazine nakit
yönetimi 1972 yılından 2007 yılına kadar Merkez Bankası ve Ziraat Bankası’nda
açılan Tek Hazine Hesabı aracılığıyla yapılıyordu. Bu yöntemin özünde gelirler
ile giderlerin karşılıklı olarak denkleştirilmesi esası yer alıyordu. Gün
sonunda kamu kurumlarının hesaplarındaki fazlalar Tek Hazine Hesabına
aktarılıyor, açıklar ise yine bu hesaptan karşılanıyordu. Eğer Tek Hazine
Hesabı açık veriyorsa bu açığı kapatmak üzere bono ihraç edilerek ya da repo
işlemi yapılarak açık finanse ediliyor, hesap fazla vermişse ters repo ya da
mevduat ihalesi yapılmak suretiyle fazlalık nemalandırılıyordu.
2007 yılında Hazine
Müsteşarlığı, Maliye Bakanlığı ve Merkez Bankası arasında bir protokol
yapılarak Tek Hazine Hesabı yöntemi yerine Tek Hazine Cari Hesabı yöntemine
geçildi. 2010 yılı sonunda Kamu Elektronik Ödeme Sistemine (KEÖS) geçilmek
suretiyle taşrada ve merkezde genel bütçeye dahil dairelerin bütün muhasebe birimlerinin
bütün ödeme ve tahsilât işlemleri tek bir yerde toplanarak elektronik ortamda
gerçekleştirilmeye başlandı. Bu yöntem, eski yöntemdeki gelir olsun ya da
olmasın yürüyen otomatik ödeme yönteminden farklı olarak Hazinece yapılan
günlük ödeme planlaması uygulamasını temel aldı. Bu yeni yöntemin öncekine en
önemli üstünlüklerinden birisi borç ve nakit yönetimini koordineli olarak
kullanma imkânı yaratmış olmasıydı.
Yeni Düzenlemeyle Genişleyen Kapsam
9 Ağustos Perşembe
günü Resmi Gazetede yayınlanan 17 sayılı Karar ile Hazine nakit yönetiminin
kapsamının genişletilmiş bulunuyor. Bu Kararla birlikte aynı gün yayınlanarak
yürürlüğe giren Tek Hazine Kurumlar Hesabı Uygulamasına İlişkin Yönetmelik
yenilenmiş kamu nakit yönetimi sisteminin çalışma esaslarını gösteriyor.
17 Sayılı Kararla
yapılan yeni düzenlemeye göre uygulanan nakit yönetimi sisteminin kapsamına
yukarıda değindiğimiz genel bütçeye dahil idarelerin yanı sıra Türkiye Varlık
Fonu Yönetimi A.Ş., Türkiye Varlık Fonu ile bunların finansman temini amacıyla
kuracakları fon ve şirketler, mazbut vakıflar, özel kanunla kurulmuş kamu
kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları ile kefalet
ve yardımlaşma sandıkları hariç olmak üzere genel bütçe kapsamındaki idareler, özel
bütçeli idareler, Sosyal Güvenlik Kurumları, özel kanunla veya Cumhurbaşkanlığı
Kararnamesiyle kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşlar ile döner
sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, kamu iktisadi teşebbüsleri
ve bu maddede sayılanların bağlı ortaklıkları müessese ve işletmeleriyle
birliklerini kapsar. Bunların hepsine kamu idareleri adı veriliyor.
Yeni Düzenlemede Sistem Nasıl Çalışacak?
Kaynakları Tek
Hazine Hesabı uygulaması içinde değerlendirilen kamu idareleri, bir sonraki ayı
kapsayan aylık nakit talep ve tahsilat tahminlerini ayın bütün işgünlerini ayrı
ayrı gösterecek şekilde hazırlarlar. Bu tabloyu, içinde bulunulan ayın son iş
gününden iki iş günü öncesine kadar Tek Hazine Kurumlar Hesabı Bilgi Sistemine
(THBS) üzerinden Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bildirirler.
Hazine ve Maliye
Bakanlığı, kamu idarelerinin nakit taleplerini Hazine Nakit Programı
çerçevesinde değerlendirerek Aylık Nakit Programını hazırlar ve THBS üzerinden
kamu idarelerine bildirir.
Hazine ve Maliye
Bakanlığı, cari ay içinde kamu idarelerinin nakit taleplerini, Hazine Aylık
Nakit Programı ve Tek Hazine Kurumlar Hesabı uygulaması kapsamında gerçekleşen
alacak – borç artıkları çerçevesinde değerlendirerek günlük nakit aktarım
programını hazırlar. Bakanlık, kamu idarelerine ihtiyaçları olan nakit
aktarımlarını günlük nakit aktarım programına uygun olarak gerçekleştirir.
Tek Hazine Hesabı
uygulamasını bir şema üzerinde gösterelim:
Yeni Düzenlemenin Artıları ve Eksileri
Yeni düzenlemenin ilk
olumlu yanı Hazinenin nakit yönetimini günün koşullarına ve gelişmelerine uygun
olarak yürütecek olmasıdır.
Düzenlemenin ikinci
olumlu yanı farklı kamu idarelerinin ellerindeki nakit fazlalarını
birbirleriyle rekabet edecek şekilde nemalandırmalarının önüne geçilmesi
olacaktır. Bu yeni sistemde nemalandırma toplu yapılacak ve kamu idarelerine
paylaştırılacaktır.
Düzenlemenin en
olumsuz yanı kapsama alanına yerel yönetimlerin ve kamu iktisadi teşebbüslerinin dahil edilmiş olmasıdır. Bu sisteme geçileceği
açıklandığında yerel yönetimlerin ve kamu iktisadi teşebbüslerinin bu uygulamanın kapsamı dışında kalacağı
belirtilmişti. Yayınlanan 17 Sayılı Karar, bu sayılanları da kapsamına almış ve
herhangi bir istisnaya yer vermemiş bulunuyor. Yerel yönetimlerin böyle ortak
bir nakit yönetim havuzuna alınmış olması onları merkezi yönetime çok daha
bağlı hale getirir. Günümüz dünyasında adem-i merkeziyetçi yönetim biçim
gelişirken bizde yapılan bu düzenleme ters bir gelişmenin yolunu açmış oluyor. Kamu iktisadi
teşebbüsleri, kamu kesiminin üretim alanında özel kesim kuruluşlarıyla rekabet
etmesine dayalı üretim birimleridir ve örgütlenmeleri de anonim şirket statüsündedir.
O nedenle bunların bu sisteme dahil edilmesi rekabet güçlerini kaybetmelerine
yol açabilir.
Belediyelerin de dahil edilmesi demek, özellikle (zaten kayyımlarla yok edilmiş) HDP'li ve sonra da CHP'li belediyelerin elinin kolunun kırılması demektir. Dünyada her ülke yerel yönetimlere yetki devri yapmak suretiyle ayakta kalmaya çalışırken, Tek Adam Rejimi (adı üstünde!) tam tersini yapıyor. Kürt Meselesi bundan sonra ne hale gelir, düşünmek bile zor. Ve tabii, Türkiye Cumhuriyeti...
YanıtlaSilSayın Oran, sizi bu blogda görmek büyük mutluluk. Daha sık ziyaret etmenizi, görüşlerinizi yazmanızı isteriz.
Sil"Kenan Evren'in Yazılmamış Anıları" kitabınızın okunmuş/kullanılmış/ikinci el baskılarını bulmak bile çok zor. Yeni baskısı için yayınevinizle görüşmeniz mümkün mü?
Saygılarımızı sunar, cevabınızı bekleriz...
Öte yandan, bu şeffaflaşma sürecinde özellikle HDP'li belediyelerde görülen PKK terör örgütüne kaynak aktarmasının önüne geçilmiş olacaktır.
SilDemek ki hukumet cok dogru yapmış
SilMerhaba hocam.
YanıtlaSilDediginiz gibi daha önce de bu sistem uygulanmış. Ve ülkenin kriz dönemine denk gelmiş. Aklıma takılan şey devletin nakit paraya mı ihtiyacı var. Tekrar önceki dönemlere benzer günleri yaşıyorken böyle bir değişime gidilmesinden hangi anlamı çıkarmamız gerekiyor. Daha önce uygulanmış ve sonra değiştirilmiş bir yöntem eğer doğru işleseydi kaldırılmazdi o zaman. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuç alabilecek miyiz?
Gelir az gider çok olunca, ya da başka bir ifadeyle bütçe açığı ve Hazine nakit açığı büyümeye başlayınca çözümler böyle oluyor.
SilHayır, uzun bir süredir manipüle kapitalizm sisteminde yaşamaktayız. Kimin neyi kaça alacağına ve hatta alması gerektiğine bile karar verecek bir merkezi sistem kuruluyor ki SSCB Devlet Konseyi bile bunun yanında mütevazi kalacak. Artık üniversitelerin döner sermayesi ve belediyeler bile aylık fazlalıklarını bu ortak hesaba yatırarak kendi zavallı özerkliklerini bile tam olarak teslim etmiş olacaklar iktidara. Böylece amaçlanan, teoride tüm devletin gelir ve giderlerinin tek kalemden yönetilmesi, pratikte ise kalem kalem ödeneklerin merkeze bağlanması olacak.
SilŞu anda malum partinin taşradaki üyelerine bazı malum market zincirlerinden alışveriş çekleri hediyesi şeklinde kaynak aktarımı haberleri geliyor. Yani sadece kendisine ait olan bir kesime kaynak aktarımı yapan ve bizzat paralel bir ekonomi kuran bir anlayışla karşı karşıyayız. Bu yazıda anlatılanlar da devletin kendine az ya da çok bağlı olan tüm birimlerin gelirlerini kontrol altına alması demek ki bunlara muhalif partilerin belediyeleri de dahil.
Komple teorisi değil, mevcut gerçeğin bir yorumunu yapmak istedim. Saygılar.
Merhaba,
SilTHKH sistemi uluslarası uygulamalardaki kapsam gözetilerek olusturulmus bir sistem olup daha onceki uygulama havuz hesabında en onemli sorun bir sistem degisikliginden ziyade gunu kurtarma cabasıyla sistemsiz hala kanun duzeyinde bir duzenleme olmaksızın kamu kaynagının tek bir hesapta yonetilmesi uzerine kurulu idi. Bu sistem ise hazinenin THKH kapsamında yer alan kamu idarelerinin bankası gibi calısacağı bir sistem uzerine kurulu. Kamu idarelerinin hazinede toplanan mali kaynaklarına iliskin kamu idaresince alacağı olduguna iliskin muhasebe kayıtları, bilgi sistemine kadar oldukca detaylı bir calismanin urunu soz konusu sistem gunu kurtarmaktan ziyade yasal duzenlemeleri (kanun, yonetmelik, muhabebe mevzuatı), bilgi islem ve bankacilik altyapisi ile uluslarasi uygulamalarda gorulen kapsama yakinsayarak kamh nakit yonetiminde etkinligin saglanabilmesini teminen yapilmis bir havuz sistemidir.
Merhaba hocam öncelikle emekleriniz için teşekkür ediyor size bir soru sormak istiyorum. Halihazırda ekonomi okuyan ve makroya ilgili olan biri bunu sosyoloji ile mi işletme ile mi tamamlamalı ikinci diplomada?
YanıtlaSilEğer akademisyen veya araştırmacı ya da gerçek anlamda iktisatçı olmayı planlıyorsa sosyoloji, özel kesimde iş bakacaksa işletme.
SilSayın Eğilmez,
YanıtlaSilSayın Güngör Uras'ın son nefesini vermeden önce yanındakilere son sözlerini söylediği, bu sözlerinden birinin de şu olduğu iddia ediliyor: "Kadim dostum Mahfi, siyasete girsin."
Bu iddia doğru mu?
Kötü niyetli olmadığınızı biliyorum ama sevgili Güngör Uras gibi son derecede değerli ve saygın bir ustayı bu tür esprilere konu etmezsek çok mutlu olurum.
SilDeğerli Hocam, yazınız son derece bilgilendirici ve yararlı olmuş. Ellerinize birikimine sağlık. Teşekkürler.
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
Sil2018 ve 2019 yılı için büyüme tahmininiz nedir?
YanıtlaSil% 4 ve % 0,5
Sil2019 negatif olacak hocam... malesef... ilk çeyrekle başlar.... umarım çok sürmez.
SilBu mantıkla da 2020'de %10 falan çıkar herhalde baz yılı uygulaması nedeniyle.
SilBu büyüme oranları ile ödemeler dengesinden kaynaklı şirket ve dolayısıyla banka sorunlari beklemediğiniz varyiyorum
SilMerhaba hocam ben bir belediye çalışanı olarak çok fazla usulsüz ve gereksiz kaynak israfına şahit oldum ve oluyorum .denetim pek olmadığı için devlet malı deniz mantığı çok fazla.8-10 tane yüklenici sürekli bisiler yapıyorlar ve bu kişilere yaptığımız ödemelerin haddi hesabı yok.merkezi kontrol bu açıdan bakıldığında yerelde tasarruf sağlayamaz mi
YanıtlaSilMerkezi yönetim kendisi tasarruf sağlayabiliyor mu da belediyeye tasarruf sağlasın.
SilHaklısınız hocam nereden tutsak elimizde kalıyor mesele kişilerde bitiyor sistem farketmiyor oyleyse
SilTam tersi. Sistem kişilerden bağımsız çalışabilse tuttuklarımız elimizde kalmayacak.
SilYeni sistem herşeyin cumhurbaşkanınn kontrolü altında olmasına dayandığı için belediyeler dahil böyle bir uygulamaya geçildiğini düşünüyorum. Ama dediğiniz gibi işsizlik fonundan faydalanma fikri gerçekten sakıncalı. Bir de katılır mısınız bilmiyorum ama teknik düzenlemelerle krizden çıkacağımıza inanıyoruz hep köklü zihniyet değişikliği yerine. Çok iyi olsalar bile bu tarz teknik düzenlemeler ancak küçük ve geçici etki yapar zihniyet değişikliği v kökten sistemi değiştirmek uzun vadeli ve büyük çaplı gelişim için şarttır diyorum .
YanıtlaSilAynen öyledir.
SilBelediyelerin bütçelerinin merkezin denetimine geçmesi, siyasi istismara kapı açmaz mı hocam?
YanıtlaSilAçar
SilHocam atila yeşilada ile beraber youtube programı yapsanızda izlesek. Ne hoş olurdu.
YanıtlaSilBen sadece burada yazı yazacağım. Bildiğim kadarıyla Atilla bey arada sırada youtube yayınına çıkıyor.
SilHocam guzel ulkemiz sonsuza kadar darbe kriz kaos ucgeniylemi var olmaya devam edecek.orta yasta bir birey olarak cok ama cok karamsarum.bu dongunun kirilip ufkunuzu bilimle genislettigimiz gunler yakin mi imkansiz mi sizce
YanıtlaSilSonsuza kadar bilimden kaçılamaz. Ama bilimsel yönetime geçişimizi görmeye bizim yaşamımız yeter mi onu bilemem.
SilSaygideger Hocam, siz böyle önemli ve degerli bilgiler iceren yazilar yazarken..
YanıtlaSil80 milyonluk Dünya devi bir ülkenin Hazine Bakani bakin neyin müjdesini veriyor..
""Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 27 Ağustos Pazartesi günü sonuna kadar verilmesi gereken Muhtasar Beyannameler, Damga Vergisi ve Katma Değer Vergisi Beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin bir gün uzatılacağını duyurdu.""
Hocam gercekten bu bir saka mi.. yoksa ilüzyonmu?
Beyenname verme süresinin 1 gün uzatildigi müjdesini bir ülkenin Maliye bakani veriyor. Ve bu yandas yalaka medya üzerinden "Milyonlarin bekledigi haberi acikladi" seklinde sürmansetten veriliyor.
Afrika ülkeleri dahil Dünyada bunun bir benzeri varmidir.? Hocam biz nasil bir ülke olduk böyle. Gercekten inanilir gibi degil. Yazik oluyor bu ülkeye.
Cocuk parklarinin Cumhurbaskani tarafindan tesis acilisi olarak kabul ettirdiler de bu biraz fazla degil mi?
Kıymetli hocam,
YanıtlaSilemekleriniz için teşekkürler. Bizleri bilgilendirmenizin ve bilinçlendirmenizin yanında bizlere yol da gösteriyorsunuz. Acaba youtube üzerinden de değerli çalışmalarınızı ve bilgilerinizi biz öğrencilerinize ulaştırmayı düşünüyor musunuz? Bizler bundan büyük memnuniyet duyarız. Saygılarımla :)
Çok teşekkür ederim ama şimdilik yalnızca buradayım.
Silhocam öncelikle bayramınızı şimdiden kutluyorum. hocam, bu durumda merkeziyetçi anlayışın maliye ayağı da hazine ayağı da tek kişiye yani cumhurbaşkanına tamamen bağlanmış olmuyor mu?.
YanıtlaSilTeşekkür ederim, sizin de kutlu olsun.
Silhocam öncelikle kurban bayramınız mübarek olsun. hocam, yazınızın başlığıyla doğrudan değil ancak dolaylı olarak ilintili bir konuda sorum olacak. hocam, türkiye önümüzdeki 2-3 yıl boyunca büyüme yerine enflasyon odaklı planlama yaparak daha sıkı para ve maliye politikası uygulasa ve işsizliğin artmasına ve gerekirse bu yolla stagflasyona girmek yerine resesyona girmeyi tercih etse daha makul olmaz mı?. çünkü şu anki enflasyonlu büyüme reel olarak fakirleşme yaratıyor. belki faizlerin artırılmasında geç kalındı ve piyasaların faize duyarlılığı da bu yüzden azaldı. faiz artırılması kurlar üzerinde yeterli iniş yaratmayabilir ki bu sefer sadece kurlar değil politika faizi de yüksek olacağından çift taraflı darbe yemiş olacak ekonomi!. fakat bu sayede talep sert daralacağından enflasyon tüfe bazlı gerileme yaşayarak ve kurlar biraz da olsa gerileyerek üfe baskıları da zamanla aşağı yönlü olacaktır. yanılmıyorsam enflasyon üzerinde kur etkisi faizden daha yüksektir. en azından paraşütle iniş yani yumuşak iniş için böyle olması gerekmez mi hocam?. aksi halde birilerinin dediği gibi her şartta yatırım artsın krediler şişmeye devam etsin borçlanma iştahı devam etsin denilirse sert bir iniş olmayacak mıdır ve bu durumda daha derin ve sistemik bir krizle karşı karşıya kalmayacak mıyız hocam?. bana göre en doğrusu gerekirse 3 yıl boyunca tasarruflarımızı artırmak için skı para ve maliye politikası uygulayarak hem cari açığımızı hem de tasarruf açığımızı azaltmak enflasyonla sert şekilde mücadele etmek ve zaman kazanarak bazı yapısal sıkıntılar üzerinde yoğunlaşarak makro bazda daha güçlü bir iktisadi yapısal zemin oluşturmak en iyisi olacaktır. evet işsizlik artacak reel olarak küçülmeler yaşayacağız ancak uzun süreli ve yıkımı fazla bir krize girmektense birkaç yılımızı feda etmek daha rasyonel gibi geliyor. yani bir ağacı bütün olarak kaybetmektense birkaç dalını kesmek ve fedakarlık yapmak iyi olacaktır diye düşünüyorum hocam. bu konudaki fikriniz nelerdir hocam?. saygılar ve iyi bayramlar.
YanıtlaSilÇok doğru tespitler. Bayramınız kutlu olsun.
SilMahfi Hocam,
YanıtlaSilÇok değerli bir bilgilendirme yazısı olmuş. Çok teşekkürler.
Yazınızdan öğreniyoruz ki getirilen Tek Hazine Kurumlar Hesabı Uygulaması ile İşsizlik Sigortasındaki paraların da çar çur edilmesinin önü açılacak.
O paralar işsiz kalması muhtemel işçilerin parası. Eğer gelişmiş bir demokrasimiz olsaydı işçi sendikaları bu karar nedeniyle kıyameti koparırlardı diye düşünüyorum.
Saygılarımla tekrar teşekkürler.
Sayın hocam çok özür diliyorum farklı bir sorum olacak. Acaba KDV oranını % 2 olsa indirim ve iade mekanizmasıda kalksa bu değişiklik hazine gelirleri, enflasyon ve kayitdişi ekonomiye nasıl yansır. Saygılar
YanıtlaSilİndirim mekanizmasının kalması KDV sistemine aykırı. O zaman vergi üretici üzerinde kalır, yansıtılamaz ve maliyetin bir unsuru olur.
SilHocam işsizlik sigortası fonu zaten uzun süredir amaç dışı kullanılıyor. Yazınızda fonun kaynağı olarak işverenleri de göstermişsiniz bu yasa gereği öyle ama uygulamada işverenlere değişik adlar altında iadeler çok fazlasıyla yapılmaktadır. Fonun iadesi layıkıyla yapılmayan tek kaynağı işçi kesintisi.
YanıtlaSilİşsizlik sigortası fonu 4 yıldır seçim dönemlerinde AKP propagandasında açıkça kullanılıyor.
Konu ile ilgili OHAL döneminde çok ciddi mevzuat değişiklikleri yapılmıştı. yazınıza konu olan değişiklik uygulamayı "legal" hale getirdi sadece. TYP denilen ve "ne iş ne mesleki eğitim" çıktısı olan bir programa 20 milyar TL'den fazla fon aktarıldı. Tamamen verimsiz, istihdam sağlamayan, yoksulluğu azaltmayan bu program AKP il-ilçe örgütleri eliyle dağıtılan bir yardım kampanyası gibi...
Fonla ilgili sorunlar dağ gibi... ama en önemli sorun bu... değindiğiniz için teşekkürler.
Müsadenizle ilgili yazılarımı burada paylaşmak isterim.
https://bianet.org/bianet/bianet/198366-issizlik-sigortasi-fonu-secimler-icin-kullaniliyor
https://m.bianet.org/bianet/siyaset/196594-iskur-issizlik-fonundan-secim-icin-kac-milyar-ayirdi
https://bianet.org/bianet/emek/185844-issizlik-fonu-akp-nin-son-maymuncugu
Issizlik fonu isveren is kurmak isteyenler icin kullanilmalidir. Boylecxe yatirimlar artacak yeni is yerleri kurulacak issizler de issizlikten issizlik fonundan para almaktan kurtulacaktir.
SilKisaca bir tasla birden fazla kus
İşçinin maaşından yapılan kesintiyle işyeri açılmamalı. işsizlik fonu adı üzerinde işsize verilmeli. kişi iş bulana kadar. Türkiye'de işsizlerin % 12 bu fondan yararlanabiliyor. Prim ödemesine rağmen yararlanma koşulları nedeniyle yararlanamayan milyonlarca işsiz var.
Silhocam elinize sağlık... Zaten Anayasa değişiklikleri ile eski İngiliz geleneğiyle başlayıp tüm dünyaya mal olan Hazine hakkı ortadan kaldırılmıştı, malum yeniden değerleme oranında artırılma meselesi nedeniyle... Şimdi de yerel yönetimlerin gelirlerinin merkezi denetim kapsamına alınması, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na da aykırı bir durum oluşturuyor-ki bu da başka bir hukuka aykırılık oluşturuyor. O’donnell’ın Delegasyoncu Demokrasi kavramı Türkiye’de adım adım gerçeğe dönüşüyor maalesef... Bu şartlar altında bile, umarım hepimiz ailelerimizle mutlu bir bayram geçiririz. Sevgiler, saygılar sayın hocam
YanıtlaSil2020 yılı için büyüme tahmininiz nedir?
YanıtlaSilBen bu Merkez Bankası başkanının sesini merak ediyorum. Para piyasaları, mali piyasalar aşağı yukarı çalkalanıyor, sayın başkanı medya’da göremiyoruz. Bugün değilse ne zaman çıkacak? Daha ne olmasını bekliyor? Görevi nedir? Sürekli susmak mı yoksa gerektiğinde konuşmak mı? Oraya getirildiğini biliyoruz ama kendisi hükümete, kişilere değil halka, ülkeye karşı sorumlu, eğer Türkiye Cumhuriyet MB (Cumhuriyeti değil) başkanı ise. Bence bu sorumluluğu yerine getiremiyor ve istifanın da onurlu bir davranış olduğunu bilmeli. Bazen görevde kalmamak, kalmaktan daha yararlıdır.
YanıtlaSilYıl olmuş 2018, hala Türkiye ile Cumhuriyet kelimelerini aynı cümlede yanyana kullananlar var.
Silişsizlik sigortası fonunun bu kapsama alınması en başta hukuka aykırı bi şeydir. çünkü işsizlik sigortası fonu işveren ve işçilerin katkılarıya birikmiş ve elimizde belki de tek sağlam fondur. devletin bizzat kendi koyduğu parası değildir. 2019 ve 2020 yıları ekonomik anlamda zor geçecek diye düşünüyorum hocam.özellikle işsizliğin artacağı bi yıl olacak diye tahmin ediyorum. işsizlik fonunda ciddi anlamda birikmiş bi meblağ var ve bu fon bahsetttiğim 2 krtitik yılda otomatik stabilizatör görevi görecektir diye düşünüyorum hocam. isşizlik sigortası fonu kesinlikle kapsamda çıkarılmalıdır.
YanıtlaSilBayraminiz Kutlu olsun. Sn Gungor Uras Beyefendiden sonra ellerimiz bombos kaldi. Cok uzun yillar bizi anlatti bizim sesimiz oldu. Allah yakinlarina ve siz gibi kiymetli iktisad dunyasinin duayenlerine sabir ve omur versin
YanıtlaSilIyi bayramlar
Ayse Teyze ve Ali Riza Bey
Belediyelerin birçoğu borç batağında. Finansı merkezi yönetim eliyle yönetmek için önce finansın varlığı gerekli. Şişirilmiş bütçe ödenekleri, 320 hesap kodları ve her şeyden kötüsü yetkili olan siyasiyelerin rüyalarının sorumlu olan bürokratların kabusu olması. Belediyeler bu kapsama alındı ama entegrasyonu çok zaman alır. Sevgiler ve saygılar Sn. Hocam. İlgiyle takip ediyorum.
YanıtlaSilBelediyelerin borçlarının toplamı merkezi hükümetin borcundan fazla değildir.
Silhocam 17 sayılı kararı resmi gazetenin internet sitesinde bulamadım. linkini paylaşabilir misiniz hocam.
YanıtlaSil9 temmuz resmi gazetede
Sil9 Ağustos'takinde (http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2018/08/20180809.htm).
SilKararın başlığı "Tek Hazine Kurumlar Hesabı Kapsamına Alınacak Kamu İdareleri ve Hesapların Belirlenmesi Hakkında Karar (Karar Sayısı: 17)"
hocam 17 sayılı kararın 1. maddesinde işsizlik sigortası fonunu düzenlemenin dışında tutmuşlar zaten eğer yanlış okumadıysam.
YanıtlaSilDoğru okumuşsunuz duzelttim.
SilYazınızın sondan ikinci paragrafında İşsizlik Sigortası Fonu'nun tek hazine hesabı kapsamında olduğu söylenmeye devam ediyor.
Sil"Düzenlemenin en olumsuz yanı kapsama alnına yerel yönetimlerin, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve İşsizlik Sigortası Fonu’nun dahil edilmiş olmasıdır. Bu sisteme geçileceği açıklandığında yerel yönetimlerin, kamu iktisadi teşebbüslerinin, İşsizlik Sigortası Fonu ve TMSF’nin bu uygulamanın kapsamı dışında kalacağı belirtilmişti. Yayınlanan 17 Sayılı Karar, bu sayılanları da kapsamına almış ve herhangi bir istisnaya yer vermemiş bulunuyor."
Düzelttim, teşekkür ederim.
SilBazı sitelerde işsizlik fonu kaldırıldı diyor hangisi doğru hocam
YanıtlaSilIşsizlik sigortası dahil değil haklısınız.
SilFonun dahil edilip edilmemesi önemli değil nerede kullanıldığı önemlidir. Fon işsizlik ödeneği dışında memur maaşlarının ödenmesinde, öğle yemeklerinin karşılanmasında, ulaşım servislerinin fonlanmasında, GAP projesi kapsamında .... 30 başlıkta harcanmaya başlandı ve reel olarak fon azalışa geçti. Enflayon 10-15 bandında iken fonun değerlendirildiği alanlara bakın. Kur etkisini söyleme bile gerek yok. İşçilerin birikimi eriyip gidiyor.
SilMahfi bey merhabalar.Her ne kadar Cumhurbaşkanlığı Kararının kapsam bölümünde, belediyeler yer alsa da, Kararın 4. maddesinde belediyelerin olmadığı görülmektedir.
YanıtlaSilHaklısınız orada bir karışıklık var. Ama kararnamede net bir biçimde kapsama dahil olduğu belirtiliyor.
SilMerhaba Mahfi Hocam..!
YanıtlaSilSon günlerde yaşadığımız yoğun ve sıkıntılı ekonomik gündem üzerine nihayet yapısal reformlardan ve ekonomik programlardan bahsedilmeye başlandı.Bu reformların,ekonomik programların yapılabilmesi için işlerin bu noktaya gelmesi mi gerekiyordu.Yani bu atılımlar 2-3 sene öncesi yapılamaz mıydı Hocam?Yani üzülüyorum.Başımıza bunca şey gelmeden yapısal reform yapamıyor muyuz? TEŞEKKÜRLER..
Burada en önemli konu yapısal reformdan ne anladığımız konusu. Orada bir uzlaşı olduğunu sanmıyorum.
SilYıl içinde kullanılmayan ödeneklerin atıl kalması önlenecekse, pratik bir düzenleme olabilir.
YanıtlaSilSorun ödeneklerin atıl kalması değil gelir - gider farkı.
Sil2019 için enflasyon öngörünüz nedir hocam ?
YanıtlaSil% 15
SilTesla şirketi hakkında bilginiz var mıdır acaba ? Son zamanlarda zor durumda olduğunu söyleniliyor, sanırım fabrika da seri üretim sıkıntısı mevcut, sizce Tesla yeterli kadar yatırım almıyor mu ?
YanıtlaSilAyrıntılarını bilmiyorum, özel olarak ilgilenmedim.
SilHocam 19 Nisan 2018 Altınbaş Üniversitesindeki konferansınızda dolar kuru erken seçim kararı sonrasında 4.02 seviyesinde falandı.Siz orada yapılması gerekenleri söylemiştiniz. Aradan 4 ay gibi cüzi bir süre geçmesine rağmen Tl 4 ayda %50 değer kaybına uğradı. Türkiye neyi yanlış yaptı ve neyi yanlış yapmaya devam ediyor ?
YanıtlaSilAslına bakarsanız biz Dolar kuru 2 iken yapılması gerekenleri söylemeye başlamıştık.
SilSaygilar hocam....elinize saglik...iyi bayramlar...
YanıtlaSilTeşekkürler, iyi bayramlar.
SilTürkiye ekonomisinin toparlanması ne kadar sürer sizce hocam? Örneğin 2020, 2021, 2022 yoksa daha mı geç toparlanır?
YanıtlaSilUygulamanın ne zaman toparlanacağına bağlı olarak değişir. Ne kadar erken doğru politikalar uygulamaya başlarsak o kadar erken toparlanır, yanlışta ne kadar ısrar edersek o kadar geç toparlanır.
Silİşsizlik fonunu batirirlar hocam bir o kalmıştı
YanıtlaSilİşsizlik sigortası sisteme dahil değil, yazıda düzeltme yaptım.
Silİyi bayramlar Mahfi Hocam.
YanıtlaSilİyi bayramlar.
SilSanırım özellikle oluşturulmuş bir danışman gurubu merkezi yönetime ilave kaynak yaratmak için oluşturulmuş olmalı. Malum "itibarlı" görünmek için israfın lafı olmaz.
YanıtlaSilHocam her ekonomik dalgalanmada hazineye butcemiz oranında bütün vatandaşlar yardım ederse...fikri kafamda oluşuyor, sonrasında devletin dev israflarını dusunuyorum onceki fikrimi hemen çope atiyorum. Bu devlet israfını gelişmis ülkeler cozebilmisler mi hocam
YanıtlaSilHocam güncel konuları takip etmemiz için çok önemli ve güvenilir bir kaynak oluşturduğunuz için teşekkür ederim.İktisat ana bilim dalında yüksek lisansa gireceğim bilim sınavı ve mülakat için bu konunun uzmanı olan siz değerli hocamdan yardım istiyorum.grafik konusunda Keynes’in likitide tuzagı mutlaka bilinmesi gereken konu gibi geliyor bu gibi bilmeden girmememiz gereken grafikleri ve bilim sınavlarında mutlaka karşılaşılabilecek konuşları rica etsem söyler misiniz?hocam ayrıca iktisatçı olmak isteyen birisinin çok iyi öğrenmesi gereken konular nedir sizin gibi bir iktisat duayeninin işaretleri yolun başında olan biz öğrenciler için çok mühim elbette bütün konuları bilmeyiz fakat bazı noktalarada daha fazla içselleştirmeye çalışmalıyız bu konuda da yardımcı olursanız çıktığımız yolda ‘bilinçli’ yürüyeceğiz hocam değerli bilgilerinizi merakla bekliyorum.Teşekkürler
YanıtlaSilTrump AB den gelen otomobillere %25 gümrük vergisi uyguladı, Abd nin bu çalışmalarının amacı nedir, Abd ve dünya bundan nasıl etkilenir ?
YanıtlaSilHocam geç bir soru olacak ama aşağıdaki paragrafla ilgili bir sorum var. Diyelim ki o gün tek hazine hesabı açık verdi, açığı kapatmak için ihraç edilecek bononun (veya reponun) satin alınacağının garantisi var mi? Bu bonoları kimler alıyor?
YanıtlaSil"Eğer Tek Hazine Hesabı açık veriyorsa bu açığı kapatmak üzere bono ihraç edilerek ya da repo işlemi yapılarak açık finanse ediliyor, hesap fazla vermişse ters repo ya da mevduat ihalesi yapılmak suretiyle fazlalık nemalandırılıyordu."
Hocam Tek Hazine Hesabı ile birlikte kamu bankalarının tahvil ve bono borçlanmasına çıkması konusunda bir değişiklik olabilir mi?
YanıtlaSilSeçimden önce “Türkiye adeta bir anonim şirket gibi yönetilecek.” ifadesi böylece vücut bulmuş oldu.
YanıtlaSil“Türkiye adeta bir anonim şirket gibi yönetilecek.” ifadesi gerçekleşedursun, varlık fonu bu şirketlerin başı.
YanıtlaSilEn büyük olumsuzluk kamu bankalarında olacak. Ciddi düşük maliyetli kaynak kayıpları olacak.
YanıtlaSilDegerli Hocam,
YanıtlaSilTHKH kapsamina alinan kamu idareleri 17 sayili Cumhurbaşkanı Kararının dorduncu maddesinde belirtilmektedir. Dolayısıyla, mahalli idareler ile KITler THKH kapsamına alınmamıstir.
Saygılarimla
Mahalli idareler ve KİT'ler kapsamda.
Sil(4. Madde'de son satır.)
Hocam merhabalar.
YanıtlaSilEkonomist değilim o yüzden sıradan bir vatandaş olarak yazınızın son paragrafına katılamayacağım. Son Paragrafta demişsiniz ki "yerel yönetimler merkeze daha bağlı konuma gelecek ve bu durum doğru değildir" Evet merkezi yönetime bağlı kalınacak ama emin olun ki yerel yönetimlerin israf ettiği kamu harcamalarını toparlasak borcumuz harcımız kalmaz. Fuzuli o kadar çok iş yapıyorlar ki (akp belediyeleri de dahil) akıp giden paralara vicdanımız sızım sızım sızlayarak bakıyoruz. Tüm belediyelerin merkezi idareye bağlanıp azami düzeyde kemer sıkma uygulaması devletimiz için en azından şu sıralarda faydasına olacaktır.
Teşekkürler
Çok haklısınız yerel yönetimler inanılmayacak kadar gereksiz harcama yapıyorlar. Ama acaba merkezi idare daha iyisini mi yapıyor? Uçaklar, arabalar, lüks kamu binaları saymakla bitmeyecek bir israf yok mu merkezde de?
SilBir çok belediye Kasa Hesabı bile tutmuyor, tahsilatları ancak bankaya yatırdıklarında kayıt altın alınıyor kasalarında ne tuttukları ancak kendilerine malum. Ve her nedense Sayıştay ve Maliye Bakanlığı bu durumu çok önemsemiyor. Şu halde bir çok belediye için tek hazine sistemi çok fazla bir şey ifade etmiyor.
YanıtlaSilHocam belediyeler nakit ihtiyacını zaman zaman borçlanma ile karşılamaktadır. Tek hazine kurumlar hesabına geçiş sonrasında aylık gelir gider tahminlerindeki gider yönündeki fazlalık noktasında belediyelerin nakit ihtiyacı hazineye borçlanmış sayılarak mı sağlanmış olacak? Saygılar...
YanıtlaSil