Brüt ve Net Dış Borç Stoku, Dış Borçların Döviz Kompozisyonu ve Bir Yılda Ödenecek Dış Borç Miktarı

Türkiye’nin Toplam Brüt Dış Borç Stoku
2017 yılının ilk 9 ayının sonunda Türkiye’nin toplam brüt dış borç stoku 438 milyar Dolar. Bu borç stokunun 129,4 milyar Doları kamu kesimine, 704 milyon Doları TCMB’ye ve 307,9 milyar Doları da özel kesime ait bulunuyor. Aşağıdaki özet tablo bu durumu gösteriyor.

Yıllar
Kamu
TCMB
Özel
Türkiye
GSYH Payı (%)
1990
33.268
8.342
10.770
52.381
26,1
2002
64.533
22.003
43.066
129.601
54,8
90 - 02 Değişim (%)
94,0
163,7
299,9
147,4

2017
129.438
704
307.855
437.996
51,9
2002 - 17 Değişim (%)
100,6
-96,8
614,9
238,0



Tabloya göre 1990 yılında Türkiye’nin toplam brüt dış borç stoku 52,4 milyar Dolar ve bu borç stokunun GSYH’deki payı yüzde 26,1 imiş. 2002 yılında toplam brüt borç stoku 129,6 milyar Dolara yükselirken GSYH’deki payı da yüzde 54,8’e çıkmış. 2017 yılının ilk 9 ayının sonunda toplam brüt dış borçların miktarı yaklaşık 438 milyar Dolara yükselmesine karşın GSYH’deki payı yüzde 51,9’a gerilemiş. Demek ki bu dönemde GSYH artışı brüt dış borç yükü artışında daha hızlı olmuş.

Bu dönemler boyunca toplam brüt dış borç stoku içinde kamu kesimi, TCMB ve özel kesimin paylarında ortaya çıkan değişimi de aşağıdaki tabloda sunuyorum.

Yıllar ve Toplamda Paylar (%)
Kamu
TCMB
Özel
1990
63,5
15,9
20,6
2002
49,8
17,0
33,2
2017
29,6
0,2
70,3

Tablo bize kamu kesiminin 1990’dan 2017’ye giderken brüt dış borç stoku payının hızla azaldığını buna karşılık özel kesimin brüt dış borç stoku payının hızla yükseldiğini gösteriyor.

Borç Stokunun Döviz Kompozisyonu
2017 yılı itibariyle özel kesimin toplam brüt 308 milyar Dolar dolayındaki dış borç stokunun 157 milyar Dolarlık bölümü finansal kuruluşlara (ağırlıklı olarak bankalara) yaklaşık 151 milyar Dolarlık bölümü ise reel kesim kuruluşlarına ait bulunuyor.

Brüt dış borç stokunun döviz cinsleri itibariyle durumunu da aşağıdaki tablo gösteriyor.

Döviz Cinsi
Milyon USD
Toplamdaki Paylar (%)
USD
257.007
58,7
Euro
140.216
32,0
Yen
8.792
2,0
SDR
1.396
0,3
TL
25.982
5,9
Diğer
4.603
1,1
Toplam Dış Borç Stoku
437.996
100,0

Tabloya göre Türkiye’nin brüt dış borç stokunun döviz cinsinden dağılımında toplam dış borçların yüzde 59’u Dolar, yüzde 32’si de Euro üzerinden olduğu görülüyor. Bu tabloya bakılınca USD/TL kuru yükseldiğinde özel kesimin niçin sıkıntıya girdiğini anlamak zor olmasa gerekir.

Türkiye’nin Net Dış Borç Stoku
Buraya kadar Türkiye’nin brüt dış borç stoku üzerinde durduk. Bu stoktan bazı kalemlerin düşülerek net stokun hesaplanması gerekiyor. Bunu da aşağıdaki tabloda gösteriyorum.



2017 III Ç.
1
Türkiye Brüt Dış Borç Stoku
437.996
2
TCMB Dış Borç Stoku (-)
704
3
Bankacılık Kesimi Dış Borç Stoku (-)
172.217
4
Bankacılık Sektörü Hariç Dış Borç Stoku 1 - (2 + 3)
265.075
5
Parasal Yetkili Mevduat Bankaları Net Varlıkları
3.285
6
Katılım ve Yatırım Kalkınma Bankaları Net Varlıkları
-20.357
7
Parasal Sektör Net Dış Varlıkları (5 + 6)
-17.072
8
Türkiye Net Dış Borç Stoku (4 - 7)
282.147
9
Türkiye Net Dış Borç Stoku / GSYH (%)
33,4

Tabloya göre 2017 yılı III. Çeyreği itibariyle Türkiye’nin 438 milyar Dolarlık brüt dış borç stokunun netleştirilmiş miktarı 282,1 milyar Dolara denk gelmektedir. Bir başka ifadeyle Türkiye’nin brüt dış borç stoku GSYH’nin yüzde 51,9’u iken net dış borç stoku GSYH’nin yüzde 33,4’üne denk gelmektedir.

Türkiye’nin 2018 Yılsonuna Kadar Dış Borç Ödeme Projeksiyonu
Türkiye’nin Kasım 2017’den itibaren bir yıl içinde (2018 yılı Kasım ayına kadar) yapacağı dış borç ödenmelerinin dökümü aşağıdaki tabloda yer alıyor.  

Dış Borç Ödeme Projeksiyonu
Milyon USD
KISA VADE
23.590
Kamu Kesimi
5.251
Özel Kesim
18.339
UZUN VADE
79.006
Kamu Kesimi
15.774
Özel Kesim
63.232
GENEL TOPLAM
102.596
Kamu Kesimi
21.025
Özel Kesim
81.571

Tabloya göre Türkiye’nin önümüzdeki bir yıl içinde yapması gereken dış borç ödemelerinin toplamı 102,6 milyar Dolardır. Bu toplamın 21 milyar Dolarlık bölümü kamu kesimi, 81,6 milyar Dolarlık bölümü de özel kesim kuruluşları tarafından ödenecek olan dış borç anapara ve faiz ödemeleridir.


Ek: Türkiye’nin Dış Borç Stoku Ayrıntılı Tablo (1990 – 2017 III. Çeyrek) (Kaynak: Hazine Müsteşarlığı)

Yıllar
Kamu
TCMB
Özel
Türkiye
GSYH Payı (%)
1990
33.268
8.342
10.770
52.381
26,1
1991
35.280
7.215
11.128
53.623
26,7
1992
36.476
6.730
15.390
58.595
27,8
1993
39.640
7.293
23.579
70.512
29,6
1994
41.741
9.777
17.186
68.705
38,8
1995
42.003
12.171
21.774
75.948
33,6
1996
40.192
12.381
26.725
79.299
32,6
1997
39.068
11.765
33.523
84.356
33,2
1998
41.339
12.986
42.026
96.351
34,7
1999
44.107
11.006
48.011
103.123
40,7
2000
50.081
14.090
54.431
118.602
43,6
2001
47.129
24.351
42.112
113.592
56,5
2002
64.533
22.003
43.066
129.601
54,8
2003
70.844
24.373
48.956
144.172
45,9
2004
75.668
21.410
64.076
161.154
40,0
2005
70.411
15.425
84.939
170.775
34,2
2006
71.587
15.678
120.738
208.002
38,0
2007
73.525
15.801
160.599
249.925
36,9
2008
78.334
14.066
188.426
280.827
36,2
2009
83.513
13.162
172.071
268.747
41,5
2010
89.109
11.565
191.014
291.688
37,8
2011
94.279
9.334
200.130
303.743
36,5
2012
104.023
7.088
228.505
339.616
39,0
2013
115.945
5.234
268.700
389.879
41,0
2014
117.687
2.484
281.774
401.945
43,0
2015
113.145
1.327
281.940
396.412
46,0
2016
119.847
821
284.467
405.135
47,0
2017
129.438
704
307.855
437.996
51,9

Yorumlar

  1. Hocam %33 net borc cok düşük degilmi.Bu durumda hükümetin eli güclü gibi gözüküyor.yanılıyormuyum?
    Hatta biraz borclanmayı artırsa icerde proje yapsa hem büyüme hem istihdam yönünde pozitif bir durum bile yaşanabilir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah akıl fikir versin size..ülke iflasa doğru gidiyor.hala masal alemindesiniz.

      Sil
    2. Adsız 29 Aralık 2017 20:41

      Git bir Ekonomi kitabı oku

      Sil
    3. Ali Hakan herhalde.

      Sil
    4. allah size versin akıl fikri batan sizin zihniyetiniz. devletın borcu azalmış özel sektörün borcu artmış çalışır kazanırlar canını sıkma

      Sil
    5. ben soruyu yazan adsız.Sn mahfi bey benim sorum sizin datalarınız üzerinden.Yanlış ya da hayal degil.hükümetlede alakam yok.sadece gözüme carptı oranlar.Cevap verirseniz sevinirim.

      Sil
    6. Üşüyen Vatandaş30 Aralık 2017 19:58

      Yazınız soğuk duş etkisi yaptı Mahfi bey. Biz bu borçları ödeyebiliriz ama nasıl olur onu kestiremiyorum.

      Sil
    7. Evet arkadaşlar şirketler dışarıdan borç aldığında bunun garantörü devlettir.Yoksa borç morç alamazlar.Zaten kimsede vermez.Diyelim a şirketi borcunu ödemedi veya ödeyemedi.Devlet bana ne kardeşim diyemez.Nasıl kgf kredilerine devlet garantör olduysa.Şirket borçlanmalarınıda garantör olmak zorunda.Yoksa şirketlerinde kredibilitesi biter dunyada.Peki şirketler bu ekonomide nasıl para kazanıp ödeyecek.Türk telekomun borçlarını devlet tek kalemde siliyor neden.Çünkü halka kazık atmalarına rağmen ödeyemiyorlar.Ne olacak yarın bir yabancı gelecek parayı bastırıp alacak şirketi.Bizde kaval çalacağız.Yada devlet borçlarını silecek onlarda iş yaptık sanacaklar.Devlet borçları sildiğinde devlet gelirinden olacak.Kazıkta millete çıkacak.Şirketlerin borçluluk oranı nerdeysa %70 lere varıyor.Bu devam ettirilebilir bir durum değildir.Turizm firmalarından batanlar var.TMSF ye geçen şirketler var.Konkordota açıklayan şirketler var.Kısacası borç devletinde olsa şirketlerinde olsa iyi değil.Mutlaka bunun faturasını Türkiye olarak ödeyeceğiz.

      Sil
    8. Necmettin adiguzel, bu ulke insanlar gercekleri hep isine geldigi gibi egip buktugu icin bu hale geliyor.

      Kim diyor sirketlerin garantoru devlet diye. Nereden cikartiyorsunuz boyle segleri, iki tane kime hizmet ettigi belirsiz gomulu iktisatci ortaya bir sey atiyor soz de ham diye yutuyorsunuz.

      Sil
    9. necmettin kardesim.atıyorum 500 işcisi olan arazisi arabası alacakları makine parkuru olan firma gitti borclandı.Ödeyemedi borcunu.bunun devletle ne alakası var.Ordan burdan okudugunuzla olmuyor işler.Borc yiyen kesesinden yer.Birde bu borcların hepsinin batık veya batacagını düşünmek ancak Türkiyede kendini beyaz yaka diye niteleyen ama cahil kesime ait olabilir.
      Bu arada mahfi bey soruma hala yanıt vermediniz demek ki pek işinize gelmedi.

      Sil
    10. Tartışmadan şu fikir de ortaya çıkabilir; nihayetinde tek ödeyici son tüketicidir.

      Gücü olan zararını diğerine rücu edecek, zayıf olan bu zararı yüklenecektir.

      Bu işten zarar eden firma, bunu fiyatlarına yansıtacak ve/veya işçi çıkarma gibi maliyet azaltıcı operasyonlara gidecektir.

      Devlet piyasayı canlandırmak, istihdamı arttırmak için teşvikler dağıtmak durumunda kalacaktır. Azalttığı bazı vergileri, başka vergi artışlarıyla telafi etmeye çalışacak yapamıyorsa borçlanmasını arttıracaktır. Ama ileride muhakkak vergi artışı yapacaktır.

      Hani hassas bir hesap yaptığınızda bir vakitte bu zarar son tüketici tarafından ödenecek yada son tüketicinin borcu artacaktır.

      Devlet her işe garantör değil, ama ekonomik olarak yapılan her hatanın bedelini bir vadede son tüketici öder.

      Sil
    11. Timur Cimen, sizin bu yaptiginiz sistem elestirisi. Durumu izah etmiyor. Sosyal devlet ilkesi geregi dediginiz dogru. Kalitalist dusunen bir devlet politikasi istihdami arttirmak icin vergileri arttirmaz, dusurur.

      Sil
  2. Biz altindan devam edelim.her seyi rakama dokelim.22 milyar dolar degerinde altinimiz ingilteredeymis.ama onlarin bizden 438milyar dolar alacagi var.zaten gecen ay 5 milyar dolar daha acik verdik.demekki neden altinlarimiz ingilteredeymis demek bosunaymis.onlar altinlara el koyarsa sizde 538 milyar dolar borcu odemiyorum dersiniz.altin efsanesindrki sorun kimsenin oturup bu altin kac dolar ediyor diye hasaplayamamasindan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tanerus8 yaşın 80 üstü mü?

      Sil
    2. Diyelimki 80 ustu.ne yapacaksin.konu hakkinda yazacagin ekleyecegin bir sey var mi yok mu.muhtemelen yoktur.olsa bos laf yerine yorum yazarsin.22 milyar dolarlik altini bir sey zannetme uzerine

      Sil
    3. Şu altın konusunu buraya yazma bari mahfi eğilmez onu anlattı. Cahil olduğunuzu kabullenin ve okuyun, kabullenmezsen ancak böyle aptal aptal yazılar ve/veya şakalar yaparsınız ancak

      Sil
    4. Gazete yazarlari amator yazarlar hemen hemen heskes bu altini bir sey zanedip yazdi cizdi.basit bir hesabi yapip bu ne kadar ediyor diye hesap yapmadilar.hesap yapmadini bilmediklerinden olabilir.yada o mantiga sahip olmadiklarindan.herkese cazip gelense her durumda yabanci dusmanligi aramak

      Sil
  3. Her ay 5 milyar dolar borc alarak o yere gore sirdiramadiginiz ingilteredeki altini 4 ayda yiyip bitiriyoruz.ya biz cok borclaniyoruz yada altinimiz pek kucuk.

    YanıtlaSil
  4. Bugun 2.5 milyar dolar degerinde fuze almisiz.ne kada mutlu bize.artik lider ulke olabiliriz.osmanlimi oluruz yoksa baska bir seymi zamanla gorecegiz

    YanıtlaSil
  5. Borç yükünün düşüklüğü-yüksekliği göreceli bir kavram gibi geliyor bana.Borcun GSYH'a oranı önemli bir göstergedir ama tek başına genel ekonomik duruma dair net bir bilgi veremiyor.Şunu demek istiyorum:önemli olan bu borcun herhangi bir niceliğe oranı değil bu borcu "sürdürebilirlik".Evet 2018 yılı için bu borç sürdürülebilir gibi duruyor ancak ne yazık ki Türkiye, yüksek enflasyon ve döviz kuruyla mücadele etmek durumunda olan dolayısıyla bunu faizleri artırarak çözmeye çalışan bir ülke durumunda.Bunun yanısıra ABD'nin sıkılaşmacı para politikaları,FED faiz artışları(veya söylemleri dahi) gibi etkiler bundan sonraki süreçte gittikçe yeni borç bulmanın zorlaşacağı ve/veya daha pahalıya bu borçların edinilmesi anlamına gelmektedir.Sonuç olarak önemli olan "sürdürelebilirlik" gittikçe zorlaşacaktır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru diyorsunuz. Asıl bakılması gereken borç ödeme projeksiyonu ve dış finansman ihtiyacı miktarı.

      Sil
    2. Sürdürülebilirlik bu ülke icin son 7-8 yildir en kilit kavramlardan biri diye düsünüyorum. Ne ekonomik ne siyasi politikalarin sürdürülebilir oldugunu ve bir yerde duvara carpacagini, hatta bazi konularda coktan carptigini görmek cok kolay. Bizim 4 katimiz GSMH'ye sahip Almanya'da yasiyorum, fakat disaridan bakinca Türkiye cogu zaman daha zengin görünüyor, anlam vermekte gercekten zorlaniyorum. Bu yapay zenginligin de sürdürülebilirligi olmadigina eminim, ki son 7 yilda GSMH artmadigi halde cevrim yükünün artiyor olmasi, parayi yanlis yerlere harcadigimizi kanitliyor.

      Hocam sizce bu yapay zenginlik Türkiye ve BRICS ülkeleri icin gecerli mi, bu yillari katma degere dönüstürdügü icin yirtabilen olacak mi?

      Sil
  6. Finansal sistem çok karmaşık.. borç bulmak bu kadar kolay mı peki hangi kamu kurumu hangi yabancı kurumdan ne zaman borçlandı bunlar bilinmiyor belkide biliniyor.

    Ben bir vatandaş olarak yurtdışından bu kadar kolay borçlanabilir miyim? Bu para giriş çıkışları nasıl oluyor vb. çok soru var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kamu kesimi adına borçlanmanın tek yetkilisi Hazine idi. İdi diyorum çünkü varlık fonu da artık borçlanabilecek. Vatandaş olarak yurtdışından bu kadar kolay borçlanamazsınız. Ama eğer TLniz varsa bir talimatla ya da internette bir emirle paranızı anında Dolara ya da Euroya çevirebilir, TL'den Dolar veya Euro yaratabilirsiniz. Para giriş çıkışları artık elektronik olarak aktarmayla anında oluyor.

      Sil
  7. "Tablo bize kamu kesiminin 1990’dan 2017’ye giderken brüt dış borç stokunun hızla azaldığını buna karşılık özel kesimin brüt dış borç stokunun hızla yükseldiğini gösteriyor." sanırım burada ifade edilmek istenen kamu kesiminin brüt dış borç stoku içerisindeki payının hızla azaldığı, aynı şekilde özel kesimin brüt dış borç stoku içindeki payının hızla yükseldiği...tutarlara bakıldığında ikisi de artış kaydediyor çünkü.

    YanıtlaSil
  8. Kendimi sevmiyorum, hayatı sevmiyorum dipteyim nasıl çıkmalıyım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir psikologdan yardım almayı deneyin isterseniz.

      Sil
    2. Sn hocam Ocak ayında döviz& euroda dış ve iç kaynaklı borçlarda ödeme diger aylara nazaran daha fazla mı oluyor ?

      Sil
    3. Tebdili mekan da uygulanabilir.

      Sil
    4. Dön bak dünyaya29 Aralık 2017 22:03

      Yaşıyor musunuz? Sağlığınız yerinde mi? Hayatı sevmek için o kadar çok neden var ki tabii önce kendinizi sevmelisiniz.

      Sil
    5. Ekonomiyle ilgilenmeyi bırak.

      Sil
    6. İnzivaya çekil.

      Sil
    7. Denedim , hep aynı hikayeler, sizin bir ''Baba''edasıyla yaklaşacağınızı düşünmüştüm. Teşekkürler yine de.

      Sil
    8. O zaman psikiyatrist' den destek alın. Ben demedim işe yaradı çünkü.

      Sil
    9. https://www.youtube.com/watch?v=LO1mTELoj6o&t=341s

      Bu videodakileri yapmayarak mutlu olabilirsiniz. Videoda Türkçe altyazı var . Ayrıca basit egzersizleri ile güne başlayıp güzel beslenirseniz çok hızlı ve etkili bir ruh hali değişimi yaşıyorsunuz, kendim denedim. Bunların dışında kendinizi geliştirin, yeni şeyler öğrenin, yemek yapın omlet yapmak bile insanı güzel hissettiriyor. Kişisel bakımları artırın iyi görünmeye çalışın.( Look better feel better) Haberleri, ekonomiyi, siyaseti takibi bırakın televizyonu hayatınızdan çıkarın.
      Bunlar gibi basit şeyler bile daha iyi hissetmeye yardımcı oluyor. Sorununuz ciddi ise uzman hekimlerden destek alın bu ayıp veya küçük düşürücü bir durum değil. Ülkenin hali ortada çoğu insanın ihtiyacı var uzman yardımına ama insanlar bu o kadar hissizleşti ki sizin bizim gibi hassas insanlara zayıf gözü ile bakılıyor. Mahfi Bey'in '' piyasa aldırmazlığı'' sözü tüm ülke için geçerli.

      Sil
  9. Hocam, emeğinize gönlünüze yüreğinize sağlık.hocam 2018 için dolar / tl tahmininde bulunacak mısınız.?usd borcum var baya yüklü,özgürsünüz var mı merak ettim.belki bana yol gösterici olur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lira da toparlanma sürecek.

      Sil
    2. Lira hangi sartlar olustugu veya olusacagi icin toparlanacak cok merak ediyorum.

      son 1 haftadir Tüm Dünyadaki Noel tatili nedeniyle piyasalar kapali. Tamamen kendi piyasamizdaki icsel hareketler ile TL nin Kurus degerlenmesi galiba sizi heyecanlandirdi.

      Hele bir 208 e girelim görürsünüz neler olacak.

      Ototyol ve köprülere yapilan %20 lik zamlar baslangic. Neler olacak neler .. görecegiz.

      Sil
    3. -de ekini ayri yazmayi beceremeyen birinden tavsiye almak ne kadar mantikli? Bir de neye dayanarak bu yorumu yapiyorsunuz?

      Sil
  10. Bankaların sendikasyon kredileri bence ayrı incelenmelidir. Bankalar kredu vadeleri tahsil edecekleri konusundaki endişeleri göz önüne almalıyız. Gormek istemesekde burada çok ciddi bir sorun bizi bekliyor.

    YanıtlaSil
  11. Hocam bu 102 milyar dolar illa bu sene mi ödenecek?
    Bu tutarı rahatça ödeyebilir miyiz?
    Biri bu dış borçlar taksite bölünerek uzun vadede biraz faizle 10-15 senede ödenir falan yazmıştı bu doğru mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bir yıl içinde vadesi geliyor ve ödenecek ya da yenilenecek.
      Türkiye şimdiye kadar benzer borçları çevirmeyi başardı. Bunu da çevirebilir. Bütün mesele riskleri artırmadan maliyetlerin artmasına yol açmadan bu çevirmeyi yapabilmek. Her yenilemede maliyet artarsa o başka bir sorun yaratır.
      O yazılan doğru değil çünkü önümüzdeki yıl aşağı yukarı bu kadar borç vadesi daha gelecek.

      Sil
  12. Sn. Eğilmez yazınız rakamları ve sorunu net bir şekilde ortaya koymuş.Konuya başka bir açıdan yaklaşırsak şu sorular aklıma geliyor.

    Yükselen borç bir tarafa bu borcu kullanan kamu kesimi, özel sektör bu borcu nasıl bir varlık kompozisyonuna çevirdi? Borç stoğundaki büyümeye karşın ülkemizin GSYH'sının küresel ekonomideki payı arttı mı? Bu sorunun yanıtı ne yazık ki hayır.Halen küresel ekonominin %1.1'ine sahibiz. Rekabet profilimizde artış oldu? Bu soruya da olumlu yanıt veremiyoruz.Ülkemiz World Competitiveness Report'un 2017-2018 dönemini ele alan çalışmasına göre 53. sırada. http://www3.weforum.org/docs/GCR2017-2018/05FullReport/TheGlobalCompetitivenessReport2017%E2%80%932018.pdf.Ülkemizin 2001 sıralaması ise 54. sırada. http://citeseerx.ist.psu.edu/viewdoc/download?doi=10.1.1.476.4940&rep=rep1&type=pdf İhracatımızda, döviz kazandırıcı faaliyetlerimizde önemli bir ilerleme var mı? Bu sorunun yanıtı da çok pozitif değil. Ülkemizin Dünya üzerinde ürettiği mal ve hizmetlerin nispi sıralamasında bir değişim var mı? Halen otomotiv, tekstil ve konfeksiyon, demir çelik gibi sektörlerde ağırlıklı olarak faaliyet gösteriyoruz. Aslında biz borç yükünü büyük ölçüde iç tüketimimizin finansmanı ve iç pazara yönelik belli kapasiteleri kurmak için almışız. Saygılar ile.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ne yazık ki bu yazdığınız doğru. Borçların çoğu tüketimi veya günlük ihtiyaçları karşılamak amacıyla alındı, kalanı da AVM veya diğer inşaatların yapımında kullanıldı. Yani sizin de değindiğiniz gibi bu borçların çok büyük kısmı gelir yaratıcı, üretimi artırıcı, teknolojiyi ya da verimliliği yükseltici yatırımlar için kullanılmadı. O nedenle de her ödem zamanı geldiğinde ancak yeni borçla çevrilmeye çalışıyor.

      Sil
    2. ÜÇ SEKTÖRLE BAŞARI ORTA - YÜKSEK TEKNOLOJİK ÜRETİMDE 
      - Aslında yüksek teknoloji ürünleri merdivenlerden ağır ağır çıkarken, bir kademe aşağıda yer alan orta yüksek teknoloji üretimi daha hızlı hareket ediyor. Verilen teşviklerin sonuçlarını daha çok burada görmek mümkün.

      - Özellikle silah ve muhimmat gibi savunma sanayiine yönelik üretimin bu gurupta yer alması üretim artışında etkili. Son yıllarda Türkiye’nin savunma sanayiine büyük önem atfetmesi ve ihtiyaçların yerli üretimle karşılanması, ihracat olanaklarının zorlanması beraberinde böyle bir başarıyı getiriyor.

      - Bunun yanı sıra Türkiye’nin otomotiv ve makine sektöründeki atılımı ile ihracatta sağladığı başarı da bu teknoloji sınıfının payını yükselten en önemli nedenler arasında bulunuyor. Makine sektöründeki başarı tamamen yerli dinamiklerden ve ihracattan kaynaklanıyor. Otomotivdeki parlak sonuçta ise küresel markaların tercihi ve yatırımları da rol oynuyor.

      - Bu sonuçlarla birlikte orta yüksek teknoloji üretimi 2010 yılında yüzde 23.7 pay alırken 2016 yılında yüzde 25.2’ye yükseldi. Dolayısıyla son 6 yılda düşüş değil 1.5 puanlık artış meydana geldi.

      - Duruma orta-yüksek teknoloji ile yüksek teknoloji üretiminin toplamı olarak bakarsak tablo daha netleşiyor. Bu iki grubun toplam üretim içindeki payı 2010 yılında yüzde 27.3 iken 2012 yılında yüzde 26’ya kadar indi ve daha sonraki yıllarda düzenli artışla 2016’da yüzde 28.5’e çıktı. Yani sanayi üretiminin dörtte birinden fazlasını artık orta ve yüksek teknoloji ürünler oluşturuyor. Şüphesiz ki bu durum övünülecek bir tablo olmayabilir ama küçümsenecek bir durum da değil.

      - Yüksek teknoloji üretim için kaynak ayırmak şart ama herhalde yeterli de değil. Buna uygun ortamın da yaratılması, kaynakların etkin kullanılması, Ar- Ge harcamalarının uygulama alanı bulması ve ticarileşmesi için zamana da ihtiyaç var. Hız yeterli olmasa da en azından şimdilik ilerlemenin başlamış olması kayda değer.Kaynak: Habertürk gazetesi.A Yıldırım (30/12/2017)

      Sil
    3. Sayın Hakan ortak paydamız iyilik. İyi düşünelim iyi olsun. En azından ben böyle düşünüyorum. İş rencide etme noktasına geliyorsa orada durmak gerekir. Sizi rencide eden yorumlara kulak asmayın.

      Sil
    4. Sayın Adsız 15:36,
      Kötü hüküm vermeye alışkın insanlar ve toplumlar genellikle iyinin farkında olamazlar. O iyi-iyilik ki, biz kaybedince kadar avuçlarımızın içindedir.

      Sil
  13. 2002'de onemli bir ekonomik gelisme mi oldu, hayirdir yazilarinizda hep 2002'yi baz aliyorsunuz, bilimsel bir aciklamasi var mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Var. Çünkü genellikle yeni bir iktidarın ülke yönetimine geldiği yıl baz alınıyor.

      Sil
    2. 2002'den beri 7 hukumet degisti, merak ediyorsaniz goreve gelis ve ayrilis tarihleri asagidaki bagda mevcut;
      https://www.basbakanlik.gov.tr/Forms/_Global/_Government/pg_CabinetHistory.aspx

      Yok eger iktidar diye bahsettiginiz sey hukumet degil baska bir seyse, 1908'den beri degisen bir iktidar yok. Donup dolasip basa geliyoruz.

      Sil
    3. Türk Dil Kurumu
      iktidar: 3. Devlet yönetimini elinde bulundurma ve devlet gücünü kullanma yetkisi
      "Almanya'daki öğrenciliğim Hitler'in iktidar yıllarına rastlar." - H. Taner

      Sil
    4. Sirius, o yetki parlemanter demokrasilerde hukumete aittir.

      Genel olarak iktidarin degismedigi liderler degisse bile, toplumun tasarlandigi yolda ilerletildigi 1908'den beri gunumuz de dahil goruluyor. O cizgi kiriliyor gibi goruntu veriyor ancak gene yoluna giriyor. Garip olan beynamaz alkol seven lider de olsa, alni secdeli para seven lider de olsa istikametin hic degismedigidir. Takdir etmek lazim.

      Sil
  14. Nurkse, Fisher, Ricardo/A.Smith Ve T.özal!
    'Nuri Alço'nun mübarek hapları ve 'içimizdeki İrlandalı!'
    Netice malum...

    YanıtlaSil
  15. Mahfi hocam tesekkürler,emeğinize sağlık. Verileri birarada görmek yorumlamak açısından fayda sağlıyor.
    Yalnız size bir sorum olacak. Güncel ekonomiyle ilgili pek cok yazı takip ediyorum fakat bazen bazı konularda yetersiz olduğumu görüyorum yorumlamaya gelince. Yazılar okunduktan sonra kısa kısa notlar mı tutulmalı sizce? Sizin öneriniz nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilimsel makale veya ona benzer bir yazı genellikle çok daha uzun yazılması, açıklanması gereken bir yazıdır ama bazı kısıtlar nedeniyle kısa kesilir. O zaman da çok dikkatli okunması, verdiği referanslara gidip bakılması gerekir. Bazen bir yazıyı iki kez okumak gerekebiliyor. Not almak da bir çözüm.

      Sil
    2. Çok teşekkürler hocam

      Sil
  16. Yil Asgari ucret Dolar
    2001 122 lira 97 dolar(akparitiden once)
    2018 1603 lira 424 dolar(dolarkuru:3,78)

    97 dolardan 424 dolara

    Nereden hakikaten nereye?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Niye dolar ile hesapladiginizi anlamadim. Ekmegi dolar ile mi aliyorsunuz? Bir de altin ile hesaplayin bakalim ne cikacak ben de merak ettim. Bu arada 2001 yilinda 122 lira degil, 122 milyon lira olabilir o rakam, tekrar kontrol etmenizde fayda var. Ona gore hesaplayinca 76bin kat kazalmis gorunuyor, rakamlari carpip bolunce boyle oluyor. Anlayacaginiz ne ozamanki dolar bugun ki dolar, ne de o zamanki TL bugun ki tl.

      Sil
    2. Ç.Altın A.Ücret
      2001 23.5 TL 122 TL =5 çeyrek altın

      2017 260 TL 1400TL =5 çeyrek altın

      Nereden nereyeymiş, gerçekte bunca zaman gidilen bir arpa boyu yolmuş.

      Sil
    3. Haklisin.. Ne kadar övünsen azdir. 327 Dolar derhal geri iade edilmeli.

      Arkadasin bayagi gücüne gitmis.

      Sil
    4. Hindistan'ta 25$'ten 250$'e yükselmis. ABD'de bile 2 katina cikmis asgari ücret, ki dolar endeksine bakmadim. Hakikaten nereden nereye varamadigimizi, gemi karaya oturunca anlayacaksiniz.

      Sil
    5. Turkiyede 1974de asgari ucret 1200 liraydi net! Dolar karsiligi 92 dolar ediyordu.

      Ama bu dolar karsiligina inanmayin aldatir! ozamanin 1 dolari ile bugunun 1 dolari arasinda fark var.Bu durumda dolar enflasyonu hesaplamasindan konuya yaklasmak gerekir.

      Dolayisiyla dollar enflasyonu hesaplamasiyla 1974deki 92 dolar

      Bugun itibariyle 475 dolar yapiyor

      yani 1974de calisan asgari ucretli bir isci bugunun kosullarina gore reel olarak daha fazla kazaniyordu dolar olarak. Bugune cevirirsek 1795 lira yapiyor.

      Yasam sartlarindan bahsetmeme gerek yok o donemler trafikte cile cekmemek bile yasam standartini arttiran bir olgu olsa gerek.

      Bu arada belirtmek gerek ki Turkiyed asgari ucretten 1981 yilina kadar herhangi bir gelir vergisi alinmiyordu. Alinan vergi daha cok formalite vergiler olarak dusundugum damga pul prim vs gibiydi.

      Sil
    6. Adsız 00:30/
      Adsız 00:11

      Bunun için her nefese şükür etmek lâzımdır.Bu yolun sonunda gerçek bir mutluluk vardır. Bu mutluluğa erişmek için sonsuz şükürde bulunmalıyız. Verdikleri, vermedikleri, eksiltip, arttırdıkları için her halimize şükür etmeliyiz, hamd olsun.

      Sil
  17. Hocam, 2 tane sorum olacak.

    #Kamu borcu deyince ornegin devletin baraj yapmak icin IMF'den borçlanmasini hayal ediyorum.

    #Ozel sektor deyince, bir uretim firmasinin yurt disindan makine almak icin borçlanmasini hayal ediyorum.

    1. TCMB neden borçlaniyor Hocam?

    2. Net dis borc stoku hesabini ise hic anlamadim. Ornegin Türkiye'nin dis borç stoku hesaplanırken tcmb ve diger bankalarin dis borc stoku neden çıkarılıyor? Bunun yaninda bankalarin net dis varligi -17.000. Varlik nasil eksi olabiliyor? Eksiyse orada borc vardir. Ama onu zaten üstte dislamistik.

    (2.Soru cok uzun oldu, cevap yazmazsaniz da cok haklisiniz dogrusu)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1. TCMB borçlanmıyor. Geçmişten kalan borç yurtdışında çalışan işçiler için açılan mevduat hesaplarının artıkları. Artık bu tür hesapları açmıyor ve vadesi gelen bu mevduatları da vadesi geldikçe ticari bankalara devrediyor.
      2. Net dış borç stoku hesabında bankaların dış borçlarının çıkarılma nedeni Hazinenin kendi sitesinde şöyle açıklanıyor:
      Türkiye Brüt Dış Borç Stoku,

      Kamu sektörü
      TCMB
      Özel sektör
      kuruluşlarının yurtdışı yerleşiklerden sağladığı finansmandan kaynaklanan yükümlülüklerini, belirli bir tarih itibarıyla gösteren stok miktarını ifade etmekte olup; veriler borçlu, alacaklı, döviz cinsi ve enstrüman bazında üretilerek ABD Doları cinsinden yayımlanmaktadır.

      Türkiye Net Dış Borç Stoku ise, belirli bir tarih itibarıyla geriye kalan dış borç yükümlülüklerinin, uluslararası rezervler ve döviz cinsi mevduatlar gibi likit varlıklarla netleştirilmesi ile hesaplanmakta olup; dış yükümlülüklerin döviz cinsi varlıklar ile karşılanabilirliğini analiz edebilmek adına önemli bir göstergedir. Türkiye’nin net dış borç stoku, bankacılık sektörü hariç brüt dış borç stokundan bankacılık sektörü net dış varlıklarının çıkarılması suretiyle elde edilmektedir.

      Sil
  18. Asgari ucret zammi enflasyonun +2 puan ustunde
    Bu refah artisi anlamina mi geliyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet öyle açıklanıyor.

      Sil
    2. Hocam peki bu asgari ücret artışı işsizliğin de artışına neden olmayacak mı? İşsizliğin azalması için devletin vergi indirimi gibi yeni politikaları var mı? Sanki vergiler de sürekli artış içinde.

      Sil
  19. Turkiye yatirim yapmadan borc ile donmeye devam eden bir ekonomi. Bircok ulke bizde enerji yatirimi, nukleer santraller, vb yatirim yaparak ileride bizden toplayacagi paralar icin hem kredi verip hemde ulkede yatirim yaparak para kazanma amacinda. Bizdeki varlik fonu ise borc almak icin khk cikariliyor. Gelecege donuk yatirim sifir. Betona yapilan yatirimin sonuclarinida gorduk yuksek kopru ucreti muhtis daire fiyatlari hepsi bos yatirim diye siyaset yapma. Insana yatirim yapan teknoloji yapay zeka yeni endustri ile yine bize satis yapacak bizde bu borclarla uzerine ekleyip ne is verirlerse yapariz mantigiyla devam edecez. Veren el alan elden ustundur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bire bir katiliyorum.500 milyar dolar bircla santrallarimizi fabrikalarimizi alt yapimizi okullarimi tamamlamamiz ve bugun cari fazla veriyor olmamiz gerekirdi.hala 5 milyardolar her ay borclaniyoruz.yap islet devretlerde cari acigi artiracak.onlar henuz hesaplara dahil degil.

      Sil
  20. asgari ucret zammi hakkinda gorusunuz nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence yetersiz ama kabul etmek gerekir ki koşullara göre iyi bir artış. Özel kesimi zorlayabilir, kayıt dışı çalıştırmayı özendirebilir.

      Sil
    2. Net 1600 lirayı hangi babayiğitler verecek acaba?

      Sil
    3. Hocam, hangi kosullara göre iyi bir artis.

      Topu topu 200 TL Hocam..yapmayin etmeyin.

      Sil
  21. Yeni seride GSYH birikimli %58 artırıldı ve Brüt borç stoku/GSYH=%54,8 oldu.

    Yeni seriye geçmesek de Eski Seride kalsaydık Brüt borç stoku/GSYH=1,58X%54=%86,6 olmayacakmıydı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim hesabıma göre yüzde 54 - 55 dolayında olacaktı.

      Sil
    2. Hocam elinize sağlık, teşekkür ederiz.

      Mete Han,
      Bilgi edinmek için soruyorum, 'eski ser' ve 'yeni seri' derken nelerden bahsediyorsun? (geçen sene Kişi başı GSMH'yı birden bire 11000 dolar üzerine çıkarmıştı TUİK yanlış hatırlamıyorsam, bu olay mıdır) bununla ilgili araştırma yapabileceğim kaynakça önerebilir misin?

      Hepinize mutlu huzurlu ve sağlıklı bir 2018 dilerim.

      Sevgi ve saygılar

      Sil
    3. Evet yeni seri 2009 yılını baz alarak bu yıl ilkbaharda revize edilen GSYH serisi. TÜİK sitesinde var.

      Sil
    4. Bence İstatistiklerde hile niyeti yoksa EskiSeri ve YeniSerinin uzun yıllar birlikte verilmesi gerekirdi ama verilmedi, niyet belli..

      "Son 10 yılda iki kez milli gelir revizyonu yapıldı. Hem yöntem değişikliği, hem de eksik ya da “hatalı ölçüm” nedeniyle yapılan iki revizyonla milli gelir; 2008 revizyonunda yüzde 32, 2016 revizyonuyla yüzde 19.7 olmak üzere birikimli olarak yüzde 58 arttı."
      http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ugur-gurses/milli-gelir-trolu-40561811

      Sil
  22. hocam değerli yazınız için teşekkürler.Peki borç yükünün kamu kesiminden özel kesime doğru kayması ne gibi sonuçlara yol açacaktır? ayrıca sizce bu paylaşım oranının tr için hangisi olması gerek?yani ikisi de taşın altına elini eşit mi sokmalı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Bence kamu kesimi borcunun az olması doğru bir sonuç Çünkü kamu kesimi yatırım amaçlı borçlanmıyor, maaşları ödemek gibi geri dönüşü olmayan amaçlara yönelik borçlanıyor. Bu tür borçlanma içeriden yapılmalı. Oysa özel kesim daha çok yatırım amaçlı borçlanıyor. Özellikle bu yatırım ihracata dönük mal üretimiyle yani döviz geliri elde edecek üretimle ilgiliyse ülke için yararlıdır. O nedenle dış borçlanmada ağırlığın özel kesime geçmiş olması iyi bir gelişme olarak kabul edilmeli.

      Sil
    2. Hocam teşekkürler..fakat "katma değerli yüksek teknoloji uretip ihrac edemiyor her ekonomi batmaya mahkumdur.turkiyede bu gidişle mutlaka bir gün batacaktir" demenizi beklerdim.ama maalesef sizde hükümetten çekinen bir ekonomissiniz. Ki bence bu ülkenin en değerli ekonomistlerin den birisiniz.suz söylemez iseniz kim söyleyebilir ki? Syg.

      Sil
    3. Özel kesim yatirim amacli bu Kadar cok borclaniyor ise, dediginiz gibi ihracata dönük mal üretiminin artmasi, dolayisiyla istihdam yaratiliyor demektir.

      Iyi issizlik oranlarinin birakin azalmayi daha fazla artmasi da ne oluyor.

      Rakamlar korkunc. Adsiz 16:38 cok hakli.

      Rica etsek. Bu Kadar borclanan ve üretim yaparak ihracat geliri elde eden özel sektör disariya ne ihrac ediyor bilgi verebilirmisiniz.

      Zira sadece Domates ile olacak bir is degil bu.

      Sil
    4. Adsiz 00:24, illa ihracat yapmak degil ic tuketim icin de harcaniyor bu paralar. Reklamlara bakin artan kalite ve rekabetten dolayi yabanci markalar artik 'urunumuz soyle mukemmel boyle benzersiz' soyleminden cikip 'biz de aslinda burada uretiyoruz mallari, yerli sayliriz, kazandigimizin bir kismini burada sosyal sorumluluk adi altinda birakiyoruz bile' soylemine gectiler. Yerli firmalar yatirimlari ile 'ithal olan kalitelidir' algisini yikmaya basliyor. Yurt icinde rakip olabilen firmalar yarin diger ulkelerde de bu markalara rakip olacaklar ihracat artisina o zaman yansiyacak belki bu yatirimlar.

      Sil
    5. Ne dediginizin farkinda degilsiniz. Ya da bilerek yapiyorsunuz. son 15 yilda türeyen sonsuz biat icindeki vatandas profili.Ne dediler ise kendisine sorgulamadan papagan gibi tekrar ediyor.

      "ic tuketim icin de harcaniyor bu paralar" diyor

      aslinda bilincaltindaki aci itiraf degilmidir.

      Yurtdisindan yüzlerce milyar Dolar borc alacaksin ve bu paralari tüketime harcayacaksin.
      ve bunu bir halt mis gibi övünerek anlatiyor.

      "Reklamlara bakin artan kalite ve rekabetten dolayi yabanci markalar artik 'urunumuz "
      "
      Yerli firmalar yatirimlari ile 'ithal olan kalitelidir' algisini yikmaya basliyor. Yurt icinde rakip olabilen firmalar yarin diger ulkelerde de bu markalara rakip olacaklar ihracat artisina o zaman yansiyacak "belki" bu yatirimlar"

      """ belki"" mi.

      gülünc olmayin en azindan.

      Cok sey söylenebilir yazdiklarina. kisir bir tartisma olur. Bu yüzden birkac rakam vereyim. belki anlayabilirsin, Alinan bu borclarin senin söyledigin sekilde hicbir yere yansimadigini.

      sattigindan iki misli fazlasini almis, tüketmissin. hala ne anlatiyorsun

      2001
      İhracat rakamı: 31.334.216.000 $
      İthalat rakamı: 41.399.083.000 $
      2002
      İhracat rakamı: 36.059.089.000 $
      İthalat rakamı: 51.553.797.000 $
      2003
      İhracat rakamı: 47.252.836.000 $
      İthalat rakamı: 69.339.692.000 $
      2004
      İhracat rakamı: 63.167.153.000 $
      İthalat rakamı: 97.539.766.000 $
      2005
      İhracat rakamı: 73.476.408.000 $
      İthalat rakamı: 116.774.151.000 $
      2006
      İhracat rakamı: 73.476.408.000 $
      İthalat rakamı: 116.774.151.000 $
      2007
      İhracat rakamı: 73.476.408.000 $
      İhracattaki değişim: % 16,3
      İthalat rakamı: 116.774.151.000 $
      2008
      İhracat rakamı:   132.027.196.000 $
      İthalat rakamı:   201.963.574.000 $
      2009
      İhracat rakamı:   102.142.613.000 $
      İthalat rakamı:   140.928.421.000 $
      2010
      İhracat rakamı:    113.883.219.000 $
      İthalat rakamı:    185.544.332.000 $
      2011
      İhracat rakamı:    134.906.869.000 $
      İthalat rakamı:     240.841.676.000 $
      2012
      İhracat rakamı:    152.461.737.000 $
      İthalat rakamı:    236.545.141.000 $
      2013
      İhracat rakamı:    151.707.452.000 $
      İthalat rakamı:    251.650.435.000 $
      2014
      İhracat rakamı:    157.600.124.000 $
      İthalat rakamı:    242.523.164.000 $
      2015
      İhracat rakamı:    143.921.235.000 $
      İthalat rakamı:    207.061.342.000 $
      2016
      İhracat rakamı:    142.600.350.000 $
      İthalat rakamı:    198.650.000.000 $

      Bu arada 2007 de 73 milyar olan ihracat, ne oldu da sadece 1 yil sonra 135 milyara cikti..
      Ayrica incelenmesi gereken bir konu diye düsünüyorum.

      Sil
  23. Artik bir ozrun yeridir.bu altinimiz beden yad ellerde diyenler ingiliz valisiturkiyeyi yonetiyor diyenler vay bizim altinlarimiza el koyacaklar diye ler altinin toplam 22 milyar dolar oldugunu ogrendikten sonra ozur dilemeliler.538 borc 22 alacak.hepsi bu

    YanıtlaSil
  24. Borcumuz ne kadar.mahfi bey toplamis.438milyar dolar.ama bu gercekte hata iceriyor.yap islet devret modelleride borclanmadir.ornegin nukleet santal icin odenecek garantili doviz bu hesap icinde yer almiyor.yabanci devletlerin yada firmalarin yaptigi her garantili yatirim birc olarak degerlendirilmelidir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu toplamın içinde YİD borçları da var (özel kesim borçları arasında) Hazinenin ödeme garantisi devreye girerse (henüz sadece satınalma garantisi devrede) o zaman kamu borcuna dönüşür.

      Sil
  25. Nukleer santralin turkiyeye atilan bir kazik oldunun anlasilmamasi icin turkiye nukleer teknolojiyide ogrenmeli diyorlar.cokmu gereklu.nukleer teknoloji olmadan yemek mi yapamiyoruz.nukleer teknoloji gerekli degil.ogrenmek icin 3 adet fahis bedelli santraladagerek yok.pakistana yada hindistana biraz para verirmuhendislerinizi gonderir teknolojiyi ogrenirsiniz

    YanıtlaSil
  26. Turkiyeye gerekli teknoloji ruzgar trubunu ve gunes paneli teknolojileri.her ikisinide ithal ediyoruz.cin ve almanyadan.madem bu kada borclaniyoruz cin den bir gunes paneli fabrikasiniteknolojisi ve muhendisi ile satin almamiz yerinde olurdu.nukleer santrallara 50 milyar dan fazla para yatirmak yerine.ama atom bombasi yapacagiz lider olacagiz sacmaligi nukleer santal yaptirma yolunu sectirdi

    YanıtlaSil
  27. Yap işlet devret modeli nedir.bu modeli devletin kasasindan bir kurus cikmiyor diye pazarladilar.inanlarda oldu bu absurd duruma.20 milyar dolar yatiracak ve devletn kasasindan para cikmayacak.paranin bir yerden cikmasi gerek.devlet vermeycekse halk verecek demektir.koprulere hastanelere garanti verildigi icin halk odemezse devlet eksigi tamamlayacak.bu aslinda bir acixiyet hikayesi.benim param yok gel sen yap parani fazladi ile al ven gelirlerimden vaz geceyim demekten ileriye dogru borclanmaktan baska bir sey degil.ne kadar doviz cinsinden yap islet yabaci firmaya cerilmisse yada disardan kreedi alinarak yapilmissa turkiyenin borc toplamina eklemek gerekir.havaalani nukleer santral kopruler ve digerleri.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. An itibariyle devlet Yavuz Sultan Selim köprüsü, Osmangazi köprüsü ve Avrasya tünelinden geçen araç sayısı fizibilitenin altında kaldığı için aradaki farkı devlet ödüyor.

      Sil
    2. Yapimci sirket yabanci ise o sirkete devletin yada vatandasin odeyecegi bedellerde borc hanesine yazilmali.nukleer santral zaten ruslarin.15 yil icinde ruslara 40 milyar dolar kadar elektrik bedeli odeyecegimizi hesaplamislar.bu bir borc aslinda .ama hicbirhesapta gozukmuyor

      Sil
    3. Hocam yanlış anlamayın ama sadece araç sayısını düşünüp değerlendirmek yanlış olmaz mı?
      -Trafik sıkışıklıgını azaltması ve mesafe kısaltmasını hesap ederek yakıt tasaruffunu
      -Buna bağlı CO 2 vebenzeri zararlı gazların az salınımı
      gibi +larıda hesaba katmak gerekmez mi?

      Sil
    4. Burada yapimci sirket yabanci ise doviz cinsinen yumuklulugumuz yillarca devam edecek demektir.borc hanesine hesaplanip eklenmeli.devletin yada ozel sektorun odemesi yukumlulugumuzu degistirmez

      Sil
  28. Hocam siz olmasanız bu kadar fazla bilgiye topluca ve bu kadar kolay nereden ulaşırdık. Elleriniz dert görmesin. Bir de sorum var müsadenizle. Politik iktisat, tüketici davranışları, iktisat tarihi konularında kitaplar okuyorum. Bunların yanında roman ya da klasik kitapları okumak için isteğim azalıyor. Bu benden bir şeyler eksiltir mi? Orta noktayı bulamadım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Roman okumayı sakın bırakmayın. O, size yaratıcılık verecek tek şey. Bilim kitapları olayları anlayıp analiz etmenizi, romanlar, öyküler ise hayal etmenizi ve bütün o analizleri kullanmanızı sağlar.

      Sil
    2. Teşekkür ederim hocam :)

      Sil
  29. Hocam yazınız için teşekkürler. Bu linkte ABD ve Japonya'da ekonomik krizin olduğu yıl öncesi ve sonrası GDP, özel sektör ve kamu borcunun artış grafiğini göstermiş. Bizdeki borç artışlarının dağılımıyla paralel geldi. Bizde de özel sektördeki bu borç artışı krize yol açabilir mi?

    https://www.theatlantic.com/business/archive/2014/09/government-debt-isnt-the-problemprivate-debt-is/379865/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu düzeyde fazla tehlike yok gibi görünmekle birlikte kurlardaki aşırı oynaklık özel sektörü zorluyor.

      Sil
  30. Hocam merkez bankası döviz repo ihalesi yapmıştı.eee kurda baya düştü. Aradaki fark ne oluyor.zararı kimler karşılıyor...bizim cebimizden mi çıkacak gene?

    YanıtlaSil
  31. Hocam, kamunun özel sektöre kefaletinden kaynaklanan müstakbel borclarını da dikkate almak gerekmez mi? Zira özel sektör ödeyemediğinde kamu borcu olarak realuze olacaklar. Saygılar.

    YanıtlaSil
  32. Devlet memuru neden enflasyonun altında zam alıyor ki?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kimse bilmiyor. Memurlar da dahil.

      Sil
    2. Memurlara enflasyon oraninda zam yapinca vergilere de enflasyon oraninda zam yapmak gerekiyor sonra memurlara gene enflasyon oraninda zam yapmak gerekiyor sonra gene vergilere enflasyon oraninda zam yapmak gerekiyor da ondan. Memurluk reel sektor calisanindan farklidir. Kamu hizmetidir, kismen gonulluluk esasisinin olmasi gerekir. Bizde de memurlari ne doyurmak mumkun ne de calistirmak. Gelismis ulkelerde memur olmak istemezler bizde de memur olmak icin insanlar birbiri ile yarisir. Bizi bu hale getiren sistemin bizi gelistirecegini dusunmek ise ihtimal disidir.

      Sil
  33. burda bazı üstün zekalılar devletin borcu azalmış özel sektörün artmış,çalışır öderler diyor.sanki özel sektörün borcu ülkenin borcu degil.nato mermer nato kafa.bu adam
    ve bu adam gibilere neyi anlatacaksınki.biri bunu söyler biri,dolar artıyormuş artarsa artsın amerika düşünsün der.bu hükümet yanlılarına akıl testi yaptırsak,10 üzerinden 5 alan emin olun çıkmaz.en akıllı proföserleri, cahilligi övüp, okuyanlara hakaret eden yaratıgın biri ve bu dekan yapıldı bi üniversiteye.ne yapacak bu, ülkeye cahil adammı yetiştirecek.tübitakın başına hayvanat bahçesi müdürünü koydularya,daha ötesimi var bunun. düşünün yani. bu hükümet zamanında, prof luk döçentlik çalıntı sorularla oluyor bu ülkede.işinin ehli adam ondan degilse atılıyor sürülüyor.erdoganın bile diploması şaibeli.şöyle diplomayı getirip masaya koyamadı,yumrugu vuramadı.türkiyenin başı böyle olursa,varın aşagısını siz düşünün.

    YanıtlaSil
  34. Turkiyedeki Beyin Gocu hakkinda ne dusunuyor musunuz?
    Bize uzun vekisaorta vadede ne gibi zararlari olur.

    Tanidigim iyi egitimli ehliyetli kisiler gocuyor.

    Turkiye beyinlerini kaybediyor. Dahasi bellegini kulturunu kaybediyor.

    Butun bunlar kulturumuze ciddi vadede zarar veriri mi?Siz sonucta kitap cikartan bir kultur insanisiniz!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hangi kültür?

      Sil
    2. Bunlar hep amerikanın parelelin oyunu...

      Sil
    3. Cok haklisiniz. Rakamlarin icinde bogulmus tartisip duruyoruz. son 3 yilda korkunc miktarda beyin göcü var. Bunun sonuclari gelecekte cok vahim olacak.

      Ehil olmayan tipler Devletin tüm kademelerinde cöreklenmis. gercek cöküs bundan olacak.

      Sil
    4. Adsiz 00:30, zora gelince topuklayanlar devletin kademelerine gelecegine ehil olmayan gelsin daha iyi. En azindan teki zamanla ogrenir. Bunlar devletin kademesinde olsa demek zor gunde milletini satip gene kacacak.

      Adamlar kendilerine ucuz isci olsun diye secme ogrencileri bir de alay eder gibi 'Anadolu' lisesi adinda devlet eliyle lisan ogrettirmisler, kendi kulturlerinden uzaklastirtmislar bu gunler icin, kullanmasinlar mi? Tepe tepe de kullaniyorlar zaten.

      Sil
    5. Anandolu liseleri saygin seckin okullar zaten imam hatip oldu olmayanlarda kelle koltukta mayin tarlasinda sozlesmeli ogretmenle egitim yapiyorlar eserinizle ovunun bay

      Sil
    6. Adsiz14.03 kendi kulturu ne demek.dogustan kulturlemi doguyor insanlar

      Sil
    7. Zoru görüp topuklayanlara kizdiginiz kadar, ülkeyi bu kadar zora sokanlara da söyleyecek birkac seyiniz olmali.

      Layik oldugunuz gibi yönetileceksinsiniz... Benim sözüm degildir.

      Tübitakin, YÖK ün basina Imam getirirseniz orada bilim adami bulamazsiniz beyefendi.

      Siz ve sizin gibiler Anadolu lisesi yerine Imam Hatip tercih edersiniz. Baska bir sey de beklenemez.

      Devlet eliyle Yabanci Dil egitimine karsi cikar, ilk firsatta kendi dilinizden bile utanir Arapca ve Osmanlica diye bir dili nesillerinize ögretmeye kalkar, bunu da kendi kültürüne sahip cikmak diye aciklamaya kalkarsiniz.

      Ingilizce ögrenmeyi Kultur katliami kabul eder.. Arapca ögrenmeyi özünüze dönmek olarak kabul edersiniz.

      Arkasindan bir De Mehter"i verdin mi.. Kim tutar sizi









      Bu arada Araplardan da her türlü tokadi yemeye devam edersiniz.

      Sil
    8. Adsiz 16:12, TUBITAK baskani Prof. Dr. Arif Engin. ODTU Elek. Elektronik mezunu, imam Arif'in oz gecmisi burada, https://www.tubitak.gov.tr/tr/kurumsal/hakkimizda/icerik-baskan

      YOK'un bilim ve bilim adamligi ile hicbir alakasi yok (hatta engel) ancak baskani Prof. Yekta Sarac Istanbul Universitesi Turk Dili edebiyati mezunu ozgecmisi asagida;
      http://www.yok.gov.tr/web/guest/icerik/-/journal_content/56_INSTANCE_rEHF8BIsfYRx/10279/13999

      Bu ulkeyi zora sokanlarin doneminde bahsettiginiz bu iki kurumun basina her zaman Prof. unvanli kisiler vardi, Erdogan Tezic'ten baska okudugu liseyi bile yazacak kadar CV'sinde bosluk olan olmadigi icin digerlerinin okuduklari liseleri goremiyorum ama lisanslarinda ilahiyat okumadiklari goruluyor. Bosa topuklamislar desenize.

      Milletin imamini, papazini bosverinde sizi ne hallere soktuklarini, iki dakikada kim kimi atamis, nerede kim calisiyor ogrenebildiginiz halde bos keseden atabilecek kadar cahil ve her seyi bildigini sanan bireyler olarak yetistirip ortaya saldiklarini bir dusunun bakalim. Bir dusunun bakalim, bilgiye erisim bu kadar kolay olmasa daha ne masallara inanacaktiniz. Dusunun biraz da belki sebepsiz yere nefret ettiginiz Arap'lari birakip batililarin kucagindan inersiniz belki.

      Sil
    9. Her ne kadar, ne demek istedigini anlayamamis olsam da,

      Vakif yurtlarinda defalarca tecavüze ugrayan erkek ve kiz bebelerimiz gözlerinin önünde dururken.

      Aileden sorumlu Bakan hanimefendi.

      "buna bir kere rastlanmis olmasi, hizmetleriyle gurur duydugumuz bu kurumumuzu karalamak icin gerekce olamaz" dedi mi.?

      Simdi sen diyeceksin ki bunun Imam ve konumzla ya da tubitak ile ne ilgisi var.
      ki en cok rahbet gören taktiginiz dir.

      10 tane erkek cocuga 3 yil boyunca tecavüz bile Imam Bakan in gözünde birsey ifade etmiyorsa. Sen bana istedigin kadar Yök ün basindaki adamin özgecmisini gönderin.

      Bu ülkenin Diyanet isleri baskanligi,

      Nişanlılar elele tutusamaz.. Haramdır.
      - Milli piyango bileti alınamaz.. Haramdır.
      - Feminist derneğe üye olunamaz.. Haramdır.
      - Erkekler küpe takamaz.. Haramdır.
      - Evde köpek beslenmez.. Haramdır.
      - Greve katılmak.. Haramdır.
      - Hazine bonosu almak.. Haramdır.
      - İçkili gazinoya gitmek.. Haramdır.
      - Yılbaşı ağacı süslemek.. Haramdır.
      - Midye yemek.. Haramdır.
      - Dövme yaptımak.. Haramdır.
      - Saç ektirmek.. Haramdır.
      - Tayt giymek.. Haramdır.
      - Reiki yapmak.. Haramdır.
      - Tavla oynamak.. Haramdır.
      - Lades tutuşmak.. Haramdır.
      - Nazar boncuğu takmak ..Haramdır.

      fakat

      - Baba öz kızına şehvet duyarsa?

      - Haram değildir.

      Diyebiliyorsa. seni kim yönetiyor bre cahil.

      Sil
  35. Hocam, 2017 yılı için baktığımızda hükümetin uyguladığı genişletici maliye politikası ve siyasî nedenlerle artan kurdan dolayı yüksek bir enflasyon oluştu. TCMB'nin hükümete müdahale etme şansı olmadığına göre,fiyat istikrarının sağlanamamasında Merkez Bankası'nı ne kadar sorumlu tutabiliriz?...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faizi artırabilirdi. Ama diyeceksiniz ki ona da hükümet izin vermezdi. E o zaman zaten her şey siyasi sorumluluğa giriyor. Yani bir merkez bankasına ihtiyaç da kalmıyor.

      Sil
    2. İyi de hocam nereye kadar faiz artıracak.Maliye politikası erken bir seçimle genişlemeye devam eder ve çeşitli jeopolitik problemler eklenirse, bizim fiyat istikrarından TCMB'yi sorumlu tutmamız doğru mu sizce?....

      Sil
  36. Lira 2018e guclu girecek. Euro ve dolar karsisinda degerlenecek boylelikle asgari ucret euro ve dolar karsisinda alimgucu artacak. Bu da zammin reel artisini da guclendirecek. Asgari ucretlinin alim gucu guclenecek.

    YanıtlaSil
  37. HADI HEP BERABER TUZAGA komik goruslerden biride orta gelir tuzagina dustuk.10 bin dolari asamiyormusuz.hangi donelere gore 10 bin dolar kisi basi gelir hesapliyorlar.bu gelir icinde dolarin degerini ne kabul ediyorlar.ayda aldigimiz 5 milyardolari gelir kabul mu ediyorlar.yabancilarin yaptiklari yatirimlar ne olarak degerlendiriliyor .hwrkez tekrarliyor.orta gelir tuzagina dustuk.ama oturup gercekte gelirimiz ne kadar hangi standatlarda bakmamiz gerek

    YanıtlaSil
  38. Hocam merhabalar. Yazılarınızı dikkatle takip ediyorum. Bu yazınızda Türkiye'nin son bir yıl içinde ödemesi gereken dış borc miktarının 102 milyar dolar olduğunu belirtmişsiniz.

    14 Aralık 2017'de yayınladığınız yazıda ise "Tablonun IV numaralı bölümüne bakarsak Türkiye’nin 2017 Ekim ile 2018 Ekim arasında vadesi gelecek dış borçlarının tutarının 173,4 milyar Dolar olduğunu görüyoruz. (Bu miktarın I ve II numaralı tabloda yer alan ve bir yıllık vadeyi kapsayan kısa vadeli dış borç stokundan büyük olmasının nedeni orta – uzun vadeli borçlardan bu bir yıl içinde vadesi dolacak olanların da kısa vadeli borçların üzerine eklenmesindendir.) Bu miktara önümüzdeki bir yıl içinde ortaya çıkacak 40 milyar Dolarlık cari açığı da eklersek Türkiye’nin bu bir yıl içinde bulması gereken dış finansman miktarının 213 milyar Dolar olacağını hesaplamış oluruz." Şeklinde bir yorumunuz var.

    Aradaki fark neyden kaynaklanıyor? Kaçırdığım nokta ne olabilir?

    Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet doğru tespit etmişsiniz. Fark var. Aradaki fark 173,4 milyar dolarlık borç miktarının içinde bankalardaki döviz mevduatları ve şirketlerin aldıkları satıcı kredileri de var 102 milyar dolarlık olanda bunlar yok. 102 milyar dolarlık olanda alınmış borçlar ve mal karşılığı satıcı kredisi dışında kalanlar var.

      Sil
  39. Hocam ozel sektörün dis borcunun icerigi nedir? Bir Türk sirketi yurt dışından hangi kuruluslardan borc alabilir?

    Yine bir Turk sirketinin ulusal bir bankadan doviz kredisi kullanmasi, vadeli ithalat yapmasi..bu gibi seyler bu borc stokunun icinde midir?

    YanıtlaSil
  40. Değerli hocam,
    Bir ampirik çalışmam için Türkiye'nin brüt toplam (iç ve dış) borç stoku verisine ihtiyacım var. Ulusal (TÜİK, Kalkınma Bak., Hazine Müs., Merkez Bankası vd.) ve uluslararası (IMF, OECD, World Bank vd.) veri tabanlarını taradım ancak 1986 yılından önceki borç verisini bulamıyorum. Toplulaştırılmış rakam yerine iç ve dış borçları ayrı ayrı arama yoluna başvurdum. İç borç verisine ulaştım; dış borcu ise ancak GSMH'ye nispi olarak bulabildim. 1986 yılı sonrasını (ve diğer verileri) GSYİH'ye oranlandığım için kullanmaktan çekiniyorum. Özetle 6 yıl için GSMH'ye; geri kalanı (30 yıl) için GSYİH'ye oranlamamın çalışmam için bir sıkıntısı olur mu sizce? Ne önerirsiniz hocam?
    Şimdiden teşekkür ediyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef eski yıllar bulunamıyor. Bence 86 sonrasını ve GSYH'yi kullanın. 1986 - 2017 yeterince uzun bir dönem o açıdan sıkıntı olmaz. Öte yandan 1986 öncesinde zaten borçlanma bu kadar yoğun ve yüksek de değildi. Asıl borçlanma 1985 sonrası başladı.

      Sil
    2. Peki hocam, ilginiz için teşekkür ediyorum tekrar,
      saygılarımla...

      Sil
    3. Mahfi egilmez, cumhuriyetin ilk yillarinda gsmh'nin 60%'ina kadar birclanildigi daha sonra hic bu kadar borclanilmadigi soyleniyor, yalan mi soyleniyor?

      Sil
    4. Hayır kesinlikle doğru söyleniyor ama borçlanan Cumhuriyet değildi. Onlar Osmanlıdan devralınan borçlardı. Cumhuriyet, Osmanlıdan kalan dış borçları ödedi.

      Sil
    5. Osmanli'nin batiya olan borclarini odemek icin Cumhuriyet yonetimi batidan borc mu almis?

      Sil
    6. Hayır tekrar söylüyorum, Cumhuriyet yönetimi, Osmanlı'dan kalan dış borçları kendi imkanlarıyla ödedi. 1929'a kadar serbest dış ticaret rejimi izleyen Cumhuriyet, 1929'dan sonra kambiyo denetimi ve ithalat kısıtlamaları uyguladı. Böylece cari fazla vermeye başladı ve bu fazlalarla Osmanlı'nın borçlarını ödedi.

      Sil
    7. Mahfi Egilmez, Osmanli'dan kalan "borc"larin odenmesi 1954 yilinda oldugunu soylemissiniz asagidaki yazida, bu yeni bilgiyle birlikte onu guncellemeniz gerekebilir;
      http://www.mahfiegilmez.com/2011/12/osmanlidan-devraldigimiz-borclar.html

      Sanirim borclarin ilk taksidini demek istediniz. Zaten yonetim kendi imkanlariyla (Osmanli'dan kalanlarla) ilk taksidi odedikten sonra da zamaninin en degerli paralarindan biri olan TL deger kaymetmis, cari fazla vermemize olanak saglanmistir. 1925 yilinda 1.64 olan TRY/USD kuru 1930 yilinda 1.98'e yukselmis, tl 20% deger kaymetmistir. Bu donemde paralarin altin standarti oldugu dusunuldugunde kaybin buyuklugu anlasilabilir. Daha sonra alinan tedbirlerle 1935 yilinda TRY/USD kuru gene 1.65 civarina gelmis ve 1950'li yillara kadar deger kazanmaya devam etmistir. Tabi bu Turkiye'nin 2. dunya savasina girmemis olmasindan kaynaklanmistir, 1945 yilinda 1.3 olan TRY/USD kuru, 1950 yilinda 2.8'e cikacak, 5 senede TL yaridan daha fazla deger yitirecektir. O gun bugundur de istikrarli bir sekilde deger kaymetmektedir.

      Bu arada asagidaki makaledede (yazan kisi de THY'nin kurucusu, ekonomiden biraz anliyor yani) gsmh olmasa bile devlet butcesinin 60%'i kadar borclanildigi soyleniyor, yani borclarin odemesi ilk makalenizde degindiginiz gibi 1954 yilinda bittiyse, 'batililara olan borc, batililardan alinan kredi ile odendi' lafi cok yanlis olmuyor. Bu 60% rakami bugun olsa, bir senede 110-115 milyar dolar borclanmak anlamina geliyor, Turkiye'nin 1999 krizinde dahi IMF'den aldigi rakam 20 milyar USD, bunu da belirtelim.

      Bilgiler yanlissa, bu makale icin de bir duzeltme gonderseniz, not olarak ekleseler makaleye, yalan yanlis bilgiler dolaniyor etrafta sonra, millet inandiklarini tarihmis gibi ona buna pazarliyor:

      http://www.atam.gov.tr/dergi/sayi-67-68-69/ataturk-ve-yabanci-sermaye

      1938 yılında imzalanan dış kredi antlaşmalarının toplam parasal değeri aynı yıl için devlet bütçesinin % 58’ine eşitti.Türkiye 1938 yılı dışında hiçbir dönemde bir takvim yılı içinde devlet bütçesinin % 58’i kadar dış kredi almamış, alamamıştır. Bu da ATATÜRK Türkiyesi’nin güvenirliliğinin ölçüsüdür.

      Sil
  41. Hocam önceki yazılarınızın birinde bir yıl içinde 217 milyar dolar bulmamız gerekiyor demiştiniz şimdi 2018 yılı sonuna kadar TR nin ödeyeceği borç 102 milyar dolar aradaki fark nedir yani uzun vadeli borcun vadesi dolan 50 milyar dolar 102 milyar dolar ın içinde mi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İçinde ama bu 102 milyar doların için vadesi dolacak olan döviz mevduatları yok.

      Sil
  42. biraz absürt olacak ama hocam diyelim ki devlet disaridan, mesela imf'den cok yuksek tutarda doviz kredisi kullandi. bu dovizi iceride tl'ye donerek is yaptirdigi kisilere ödeyecek. devlet dovizi nerede bozduruyor? piyasada o dovizin karsiligi kadar tl yoksa ne yapacak? (sonucta dolaşımdaki her tl dövize dondurelemez)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. IMF, devletin, iş yaptırdığı kişilere kredi ödemesi için kredi vermez. Ana statüsüne aykırı.
      Ama dışarıdan döviz girdiğinde, yeterli TL yoksa, gelen döviz karşılığında TL basılır.

      Sil
  43. Bankalardaki doviz mevduatlari "borç" mudur? Burada bahsedilen mevduat A kisisinin bir bankadaki tasarruf hesabındaki dovizi mi yoksa baska bir sey mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Buda sözünü ettiğimiz kişilerin ve kurumların bankalardaki döviz mevduatıdır. Bu mevduat bankaların borçlarıdır.

      Sil
  44. Turkiyenin kisi basi geliri 11000 dolar diye soyleniyor.3 kisilik bir cekirdek aileye 33000 dolar girmeli.ortalamayi tutturmak icin.anne baba calisiyorsa her biri 5000 tl maas almali ki ortalama turk vatandasani olsun.4 kisilik aile ise anne baba 6500 tl kadar her biri maas almali.bu durumda ya 11000 dolar gelir yalan yada calisanlar cok dusuk ucret aliyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biliyorsunuz kişi başına gelir toplam GSYH'nin nüfusa bölünmesiyle bulunuyor. O nedenle 11 bin dolar herkesin eline geçen bir para değil bildiğiniz gibi. Kişi var eline yılda 100 milyon TL geçiyor, kişi var sadece 1000 lira geçiyor.

      Sil
    2. Mahfi bey elbette biliyorum.ama ogretmen maaslari 2500 tl.orta sinif bile degiller.sonucta 5000 yl nin altinda kazananlar alt sinif oluyor.rakami gormeden anlamak zor

      Sil
  45. cari acik arttikça net dis borç miktarinda yukselir degil mi hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cari açık bizde borçlanarak finanse edildiği için borç da artar normal olarak.

      Sil
  46. Köprü ve otoyollara gelen ''güncellemelerin'' sebebi ne sizce?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazı köprü ve otoyolların Hazine garantisi verilerek geçiş miktarı garanti edildi biliyorsunuz. Bunlardan belli miktarın altında gelir elde edildiğinde Hazine farkı ödüyor. İşte o farkı çıkarabilmek için diğer köprü ve otoyolların da geçiş ücreti artırılıyor.

      Sil
    2. böyle iş mi olur hocam, madem öyle yapmasınlar köprü falan, nedir bu halkın çektiği?

      Sil
    3. Adsiz 12:56, ucret alinan kopru ve otoyollari halkin azinlik bir kesimi kullaniyor. Onemli bir azinlik ancak gene de azinlik.

      Sil
  47. Hocam ekonomik sistemlere dair (piyasa ekonomisi, sosyalizm) bi eleştiri tartışma kitabiniz var mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Küresel Finans Krizi kitabım aynı zamanda kapitalizmin eleştirisidir

      Sil
  48. merhaba hocam
    Güncel İç Borç Çevirme Oranı tam olarak kaç acaba... 2018 için bu orana bir öngörümüz var mı?

    YanıtlaSil
  49. Asgari ücretlilerin yaşam koşulları daha zorlaşacak. Borçlu ülke olmak en çok alt gelir gruplarına olumsuz yansır.

    https://xebatistihdam.blogspot.com.tr/2017/12/asgari-ucretli-neden-zam-almad-asgari.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutsuzluk sendromu'nun asıl sebebinin 'şükürsüzlük.şükür yok! Zam iyi bir zam.Yeterki şükür edelim hamd edelim.

      Sil
    2. Ortalama gelirin bile yarısını alamyan insanlar akşam yemeğinde "şükür çorbası içsin"...
      artış 6,6 lira... bi sigara paketi bile değil... gelir dağılımı zaten adaletsiz...
      Ayrıca 1603 liranın 100 tl'si teşvik... yani yine halkın vergisi..

      Sil
    3. Sinan OK,

      Kesk ve diger sendikalar calisanin maasindan kac kac para aliyor?

      Keske gicik kapiyorum. Cunku ulusalci bir sendika

      Sil
    4. Bu işçi milletine müstehak.iyi oluyor. sandıkta kime oy verdiler sanıyorsun Sinan ok. Sen de gelmiş " halkın vergisi." diyorsun ben de diyorum " halkın oyu ve oyunu" bunlar.

      Sil
  50. BU ARADA, özellikle kamunun iç borç stokunu 2002 den 2017 ye seyrini ve 2018 deki ödeme planını hatta para arzındaki artışla yazmanız ve BORÇLARI bütün olarak DEĞERLENDİRMEYE vesile olması dileğiyle,

    YanıtlaSil
  51. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  52. Üstat,
    2017 yılında da bizlerle paylaşmaya devam ettiğiniz kıymetli görüş ve yazılarınız için teşekkür ederim.
    2018 yılının hepimize daha fazla sağlık ve huzur getirmesini diliyorum.

    Çok selamlar
    Cafer Demir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkr ederim sevgili Cafer bey, size de iyi yıllar olsun.

      Sil
  53. Hocam kitap yazarken imla kullanımına dikkat ediyor musunuz? yoksa bunu editörler mi hallediyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ediyorum ama bütün kitap müsveddelerim yayınevinin editörleri tarafından bir kez daha elde geçiriliyor. Çünkü insan kendi hatasını görmeyebiliyor.

      Sil
  54. Mahfi bey yurt disindaki altinimizin 22 milyar dolar oldugunu bir ust yaziyla paylasabilirmisiz.buradaki buyuk sorun kimsenin isin aslini arastirmak gibi bir derdi olmamsi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu 10 kere paylaşsak, 20 kere açıklasak nafile. İnsanlar komplo teorilerine inanmaya bayılıyor. Yapacak bir şey yok.

      Sil
  55. Tuzu kuru insanların olumsuz yorum yapmalarını da anlamıyorum. Olan işsize, alt gelir gruplarindakilere oluyor. Ülke düzelsin diye ne yapıyoruz diye kendimize soruyor muyuz? Yoksa hep bana demekten toplum bilincinden uzaklasiyor muyuz? Ben suna inaniyorum kimse ulkeyi filan dusunmuyor herkes cebinin derdinde. Biz bundan daha iyi kosullarda bile dusunuyorduk, tedbir almaliyiz ama yöneticilerimiz tedbir almiyor diyorduk ne oldu? Biz zararli ciktik. Sesinizi ucu size dokundugunda cikarmayacaksiniz. Bu her zaman böyledir. Daha iyi olmak icin sagi solu suclamadan once aynanin karsisina gecip kendimize bakmaliyiz. Vatandas olarak ben ne yapiyorum diye sormak gerekiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anlat, anlat, heyecanlı oluyor.....

      Sil
  56. Hocam BİST'te MB adına hisse senetleri var mı yani MB hisseleri borsaya kote mi?

    YanıtlaSil
  57. 2002de asgari maas 100 USD degil miydi? 400 dolarin stünü aslinda 2012-2013de yakalamisti Türkiye, azgin muhalafet ve korrdineli dis baski sayesinde TLnin alim gücü düstü, itimat azaldi TRye. Basiretimiz baglaniyor

    YanıtlaSil
  58. Hocam bu gidişle 2018 ya da 2019 gibi memur maaş ödemesinin yapılamaması veya kamu finansmanında sorun çıkması olası mıdır?Özellikle de maaş ödemeleri.Yani maaşlar düşürülebilir mi?Ben bunu yüksek olasılık olarak görüyorum.

    YanıtlaSil
  59. 2019da asgari ucret ne olacak ?

    YanıtlaSil
  60. Hocam Merhaba,
    Net borç stoğu/gsmh kabuledilebilinir ve olması gereken nedir?
    Teşekkürler,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir oran yok. Ülkeye göre değişir. Ama Türkiye için yüzde 60'ın üstü sıkıntılı olabilir.

      Sil
  61. Hocam sizde piyango bileti aldınız mı?
    https://m.gercekgundem.com/milli-piyango-halki-kandiriyor-309952h.htm

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her kumarhanede hile yapildigi iddia edilir zaten.

      Sil
    2. Hayır almadım. Geçen yıl almıştım.

      Sil
  62. 2018'de;NEYİN KARŞISINDA OLDUĞUMUZU BİLEREK KORKULARIMIZLA VE KÖTÜMSERLİĞİZLE Mİ YAŞAYACAĞIZ, YOKSA DAHA İYİ BİR GELECEK İÇİN NEDEN ÇALIŞTIĞIMIZI BİLEREK UMUTLARIMIZLA MI YAŞAYACAĞIZ?
    Küçük bir kız, hüzünlü bir yabancıya gülümser.Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu.Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı.Hemen bir not yazdı, yolladı.Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendiki,her öğle yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bağış bıraktı.Garson kız ilk defa böyle bir bağış alıyordu.Akşam eve giderken, kazandığı paranın bir kısmını her zaman köşe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.Adam, öyle ama öyle minnettar oldu ki..iki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti.Karnını ilk defa doyurduktan sonra, bir apartmanın bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu.Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titreşen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu.Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu.Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı.Bir yangın başlıyordu.Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı... Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar..
    Bütün bunların hepsi,beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir TEBESSÜMÜN sonucuydu.Herkese, mutlu, sağlıklı yıllar....başta blogerimiz sayın Eğilmez Bey'e...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim paylaşım için. Sizlere de mutlu yıllar.

      Sil
  63. AB Maascrit kriterlerine göre kabul edilebilir oran % 60.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ama en başta kendileri saptılar bu hedeften.

      Sil
  64. 2018 yılında da Mustafa Kemal ile ilgili yazılar yazacak mısınız, tivit atacak mısınız?

    Bıkmadınız mı Mahfi bey, 68 oldunuz artık?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 168 de olsam Mustafa Kemal ve onun bize bıraktığı büyük ve değerli bilim mirasına ilişkin yazılar yazmaya ve tivitler atmaya devam edeceğim. Ben Mustafa Kemal'i yazmaktan asla bıkmam.

      Sil
    2. Duyanda Newton, Madam Curie , Einstein'dan felan bahsediyorsunuz sanir. Bir askeri bilimsel role model almak ilgincligin ve beyin yikamanin olcusunu gosteriyor.

      Sil
    3. Beyni yıkanmış olan ne yazık ki sizsiniz. Atatürk, yıkılmış parçalanmış bir imparatorluktan bir yeni devlet kurmuş kişidir. Newton, Curie ve Einstein çok büyük bilim insanlarıdır ama hiçbir bir devlet kurmamıştır. Biliyorsunuz ya da bilmiyorsunuz Einstein, Nazi baskısı altındaki arkadaşları için Atatürk Türkiyesi'nden ricacı olmuştur. Ve Türkiye, Nazi baskısından kaçan pek çok bilim insanını 1930'ların sonlarıyla 1946 - 47 arasında burada misafir edip onlara ders verdirmiştir. Yani bilim insanı olsalar da ülkelerinden kaçıp Atatürk Türkiye'sine sığınmışlardır.
      Ama biliyorum ne desem boş. Beyni yıkanmış insanlara ne anlatsanız boştur.

      Sil
  65. Hocam benim konu dışında bi sorum olacak. Türkiye’nin dış ticaret dengesi grafiğini incelerken genelde açık varken kriz yılları olan 94 99 2002 yıllarından hemen önce dış ticaret fazlası var. Bunun sebebi nelerdir? Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İncelemedim. Tesadüf mü yoksa arkasında bir neden var mı? bir bakmakta yarar var.

      Sil
    2. Özellikle 2002 yılında ciddi fazla verilmiş krizin etkisinin çok daha büyük olmasından kaynaklanıyor olabilir mi? Ama önemli olan arkasındaki neden aslında. Yine de teşekkürler hocam

      Sil
    3. 1946'dan beri dış ticaret fazlası vemiyoruz.Kriz yıllarında ithalattaki azalma nedeniyle açık daralıyor.Söylediğiniz gibi dış ticatet fazlası görünmüyor.

      Sil
    4. Özellikle 2002 yılı öncesi ciddi fazla var krizin boyutunun ciddi olmasından kaynaklanıyor olabilir mi? Aslında bunun da bilinmesi için arkasında yatan nedeni anlamak gerekir. Yine de teşekkürler hocam

      Sil
  66. 1. "Türkiye'deki Değişimin Sosyo-Ekonomik Analizi" kitabınızın gidişatı hakkında bilgi verir misiniz?

    2. Takriben kaç sayfa olacağını söyleyebilir misiniz?

    3. Kitabınızın 1. bölümünün ilk 3 kelimesini bizlerle paylaşır mısınız?

    (Not: Korsan baskıcı değilim. Yazılarınızın müptelası bir okurunuzum.)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1) Kitabı bitirdim, dinlendirdim, şimdi bir kez daha gözden geçirip düzeltmelerini yapıyorum.
      2) 200 sayfanın üzerinde olacağını tahmin ediyorum.
      3) Yunanca para ve deiknunai kelimelerinden türemiş olan paradigma...

      Sil
  67. sinan savaş1 Ocak 2018 22:08

    Hocam çoğu ekonomist yeni yılda doların 4 lira, euronunda 5 lira üstüne çıkacağını öngörüyor? sizin bu konuya yaklaşımınız nasıl?

    YanıtlaSil
  68. Arab birligine uye olur muyuz?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!