Türkiye Ekonomisi Dünyada Kaçıncı Sırada?
Meselenin Özü
Son günlerde yeni bir keşif
yapıldı ve birdenbire Türkiye’nin GSYH sıralamasında dünyada 13’üncü sırada
olduğu konuşulmaya başlandı. Aslında bu veri öteden beri IMF’nin Dünya Ekonomik
Görünümü Veri Tabanında (World Economic Outlook Database) durup duruyordu ama
nedense biz yeni keşfettik ve keşfeder etmez Türkiye’nin nerelerden nereye
geldiğini konuşmaya başladık. Gelelim işin aslına ve bilimsel açıklamasına.
IMF, ülkelerin GSYH ve kişi
başına GSYH serisini farklı yöntemlere dayanarak hesaplayıp yayınlıyor. Bunlar
iki grupta toplanabilir: (1) Cari fiyatlarla hesaplanan GSYH ve oradan giderek
bulunan kişi başına gelir (bunların hem TL hem de USD cinsinden değerleri
açıklanıyor.) (2) Satınalma gücü paritesine (SAGP) göre hesaplanan GSYH ve
oradan giderek hesaplanan SAGP kişi başına gelir (bunların sadece Dolar
cinsinden değerleri açıklanıyor.)
Önce bir ülkenin GSYH’sı o
ülkenin kendi para birimiyle hesaplanıyor (Mesela Türkiye’nin 2016 yılı GSYH’sı
2.591 milyar TL olarak hesaplanmış bulunuyor.) Sonra bu miktar o yılın ortalama
USD kuruyla Dolara çevriliyor (Mesela 2016 yılında USD/TL ortalama kuru 3,02
idi, bu durumda Türkiye’nin 2016 yılı GSYH’si Dolar cinsinden 2.591/3,02 = 857
milyar Dolar olarak hesaplanıyor.) Bulunan bu miktar o yılın yıl ortası
nüfusuna bölünüyor ve kişi başına gelir hesaplanıyor (Mesela Türkiye’nin 2016
yılı yıl ortası nüfusu 79,8 milyon idi, bu durumda kişi başına gelir 857 milyar
USD / 79,8 milyon kişi = 10.743 USD olarak bulunuyor.) Buraya kadar
gösterdiğimiz hesaplar nominal GSYH ve kişi başına cari fiyatlarla gelir
hesapları idi. Bir de satın alma gücü paritesi hesabı var.
Satın alma gücü paritesi (SAGP)
ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırarak farklı para
birimlerinin satın alma güçlerini eşitleyen bir değişim oranını ifade ediyor. Bir
kilogram domatesin ortalama olarak Türkiye’de 2 TL, ABD’de ise 2,5 dolar
olduğunu varsayalım. Bu durumda yıllık geliri 10.000 dolar olan bir Amerikalı
yılda (10.000 / 2,5 =) 4.000 kg domates alabilir. Aynı miktar domatesi
alabilmesi için bir Türk’ün yıllık gelirinin (4.000 x 2 =) 8.000 TL olması yeterlidir. Bu durumda SAGP şöyle formüle edilebilir: SAGP (Türkiye / ABD)
= 2 / 2,5 = 0,8 TL / Dolar
Buna göre bir kg domates için
ABD’de 1 dolar ödemek gerekirken Türkiye’de 0,8 TL ödenmesi gerekmektedir. Burada
konuyu basitleştirmek amacıyla yalnızca tek bir mal (domates) için yaptığımız
bu hesaplama çok sayıda mal ve hizmetin bulunduğu bir sepet için yapıldığında
karşımıza genel bir satın alma gücü oranı çıkar ve bu oranı gelire
uyguladığımızda SAGP’ye göre gelir hesabına ulaşmış oluruz.
IMF bu işlemi yaparken SAGP döviz
kuru denilen önceden belirlenmiş bir pariteyi güncelleyerek kullanıyor. Bu
parite, 2011 yılında Birleşmiş Milletler İstatistik Komisyonunun gözetimi altında
Dünya Bankası’nın önderlik ettiği Uluslararası Karşılaştırma Programı (ICP)
tarafından geliştirilmiş bir hesaba dayanıyor.
IMF, bu hesapları yılda iki kez üyesi
olan bütün ülkeleri kapsayacak şekilde yapıyor ve kendi sitesinde (www.imf.org) WEO Database başlığı altında
yayınlıyor. Son olarak yayınladığı 2017 Nisan ayı tablolarında 192 ülke
kapsanmış bulunuyor.
Türkiye’nin Yerinin
Saptanması
Yazıya ekli olarak ilk ikisi iki parçadan oluşan tablo setleri olmak üzere üç tablo sunuyorum. İlk tablo seti GSYH’ları gösteriyor ve toplam
192 ülkenin 43’ünü kapsıyor (yer kaplamaması için hepsini almadım.) Tablonun
ilk bölümü (sol taraftaki ilk üç sütundan oluşan bölüm) ülkeleri ve nominal GSYH’lerini
(cari fiyatlarla hesaplanmış GSYH’lerini) Dolar cinsinden gösteriyor. Buna göre
Türkiye 857 milyar Dolarlık GSYH’siyle 192 ülke arasında 17’nci sırada
bulunuyor. Esasen yıllardır Türkiye 16 ile 18’inci sıralar arasında yer
değiştirip durduğu için bu tabloda Türkiye açısından yeni bir durum söz konusu
değil.
İlk tablonun ikinci bölümü
(sondan üç sıradan oluşan bölüm) ülkelerin SAGP’ye göre GSYH’lerini gösteriyor.
Türkiye burada 192 ülke arasında 13’üncü sırada yer alıyor. Yani Türkiye, nominal
GSYH’si kendisinden yüksek olan bazı ülkelere göre daha düşük fiyatlara sahip
olduğu ve satın alma gücü onlara göre yüksek kaldığı için SAGP’ye göre yapılan
hesaplamada 17’nci sıradan 13’üncü sıraya yükseliyor.
İkinci tablo seti toplam 192
ülkenin 71’ini kapsıyor ve ülkelerin kişi başına gelirlerini Dolar cinsinden gösteriyor.
Bu tablonun ilk bölümü (sol taraftaki ilk üç sütundan oluşan bölüm nominal GSYH
üzerinden hesaplanmış kişi başına gelirleri sergiliyor. Buna göre Türkiye,
10.743 Dolarlık kişi başına gelirle 192 ülke arasında 58’inci sırada yer
alıyor.
İkinci tablonun ikinci bölümü
(sondan üç sıradan oluşan bölüm) ülkelerin SAGP’ye göre kişi başına gelirlerini
veriyor. SAGP’ye göre hesaplandığında Türkiye’nin kişi başına geliri 24.912
Dolara yükselirken 192 ülke arasındaki sırası da 3 sıra yükselerek 55’inci
sıraya çıkıyor.
Üçüncü tablo SAGP'ye göre hesaplanmış verilere göre ülkelerin dünya toplam GSYH'sindeki yüzde paylarını gösteriyor. Bu tabloda da Türkiye ilk tablonun ikinci bölümünde olduğu gibi en yüksek pay alan 13'üncü ülke olarak görünüyor.
Üçüncü tablo SAGP'ye göre hesaplanmış verilere göre ülkelerin dünya toplam GSYH'sindeki yüzde paylarını gösteriyor. Bu tabloda da Türkiye ilk tablonun ikinci bölümünde olduğu gibi en yüksek pay alan 13'üncü ülke olarak görünüyor.
Değerlendirmeler
SAGP’ye göre yapılan
hesaplamalar asıl olarak Çin, Hindistan, Endonezya, Meksika, Rusya gibi
ülkeleri yukarılara taşıyor. İşin içine nüfus girip de kişi başına gelir
hesabına dönülünce SAGP’nin olumlu etkisi azalıyor.
Bu tablolar bize bir şeyi çok
açık gösteriyor: Türkiye GSYH’sı yüksek yani zengin bir ülke. Buna karşılık
nüfusu da yüksek olduğu için kişi başına geliri orta düzeyde bir ekonomi. Nüfusu
azaltamayacağımıza göre GSYH’mizi artırmaktan başka çaremiz yok. Demek ki
sürdürülebilir bir biçimde daha hızlı büyümemiz gerekiyor.
Öteden beri SAGP hesaplarının
IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar tarafından gelişmekte olan ülkelerin dünya
ekonomisinden aldıkları payları yüksek göstermek ve bu yolla onların
yakınmalarını frenlemek amacına dönük olarak ortaya atıldığını düşünürüm. Bu
durum bu ülkelerin yöneticilerinin de işine geliyor. Mesela Çin, Hindistan ve
Endonezya yöneticileri bu hesapları kullanarak halklarına dünyanın en büyük
ekonomileri olduklarını anlatabilirler.
Diyelim ki İngiltere’de
uluslararası katılıma açık büyük bir alış veriş merkezi ihalesi yapılıyor. İhale
şartnamesinin fiyatı 50 bin USD olarak belirlenmiş. İhaleye katılmak isteyen
firmalara “herkes satın alma gücüne göre bedel ödeyecek” deniyor mu? Ya da "Türkiye’de
satın alma gücü Avrupa ülkelerine göre oldukça yüksek, bu durumda ücretleri
üçte bir oranında düşürmek gerekir" diyen birisi çıksa bu görüş kabul görür mü?
Demek ki SAGP, teorik olarak doğru olsa da uygulamada kullanılacak bir ölçü
değil.
Nedense SAGP’ye göre yapılan tablolara
baktığımda aklıma hep Nasreddin Hoca’nın “kedi buysa ciğer nerede, ciğer buysa
kedi nerede?” diye biten fıkrası geliyor.
Sıra
|
Ülke
|
GSYH (Milyar USD)
|
Sıra
|
Ülke
|
GSYH (SAGP, Milyar USD)
|
|
1
|
ABD
|
18.569
|
1
|
Çin
|
21.292
|
|
2
|
Çin
|
11.218
|
2
|
ABD
|
18.569
|
|
3
|
Japonya
|
4.939
|
3
|
Hindistan
|
8.662
|
|
4
|
Almanya
|
3.467
|
4
|
Japonya
|
5.238
|
|
5
|
İngiltere
|
2.629
|
5
|
Almanya
|
3.980
|
|
6
|
Fransa
|
2.463
|
6
|
Rusya
|
3.800
|
|
7
|
Hindistan
|
2.256
|
7
|
Brezilya
|
3.141
|
|
8
|
İtalya
|
1.851
|
8
|
Endonezya
|
3.032
|
|
9
|
Brezilya
|
1.799
|
9
|
İngiltere
|
2.786
|
|
10
|
Kanada
|
1.529
|
10
|
Fransa
|
2.734
|
|
11
|
Kore
|
1.411
|
11
|
Meksika
|
2.316
|
|
12
|
Rusya
|
1.281
|
12
|
İtalya
|
2.235
|
|
13
|
Avustralya
|
1.259
|
13
|
Türkiye
|
1.988
|
|
14
|
İspanya
|
1.233
|
14
|
Kore
|
1.934
|
|
15
|
Meksika
|
1.046
|
15
|
S. Arabistan
|
1.751
|
|
16
|
Endonezya
|
932
|
16
|
İspanya
|
1.687
|
|
17
|
Türkiye
|
857
|
17
|
Kanada
|
1.682
|
|
18
|
Hollanda
|
771
|
18
|
İran
|
1.455
|
|
19
|
İsviçre
|
660
|
19
|
Avustralya
|
1.187
|
|
20
|
S. Arabistan
|
640
|
20
|
Tayland
|
1.165
|
|
21
|
Arjantin
|
545
|
21
|
Mısır
|
1.132
|
|
22
|
Tayvan
|
529
|
22
|
Tayvan
|
1.132
|
|
23
|
İsveç
|
511
|
23
|
Pakistan
|
988
|
|
24
|
Belçika
|
467
|
24
|
Arjantin
|
874
|
|
25
|
Tayland
|
407
|
25
|
Hollanda
|
869
|
|
26
|
Avusturya
|
387
|
26
|
Malezya
|
863
|
|
27
|
İran
|
377
|
27
|
BAE
|
669
|
|
28
|
BAE
|
371
|
28
|
Belçika
|
510
|
|
29
|
Norveç
|
370
|
29
|
İsveç
|
498
|
|
30
|
Mısır
|
332
|
30
|
İsviçre
|
496
|
|
31
|
Hong Kong
|
321
|
31
|
Singapur
|
493
|
|
32
|
İsrail
|
318
|
32
|
Hong Kong
|
430
|
|
33
|
Danimarka
|
307
|
33
|
Venezüella
|
427
|
|
34
|
Singapur
|
297
|
34
|
Avusturya
|
417
|
|
35
|
Malezya
|
296
|
35
|
Norveç
|
364
|
|
36
|
İrlanda
|
294
|
36
|
Çekya
|
351
|
|
37
|
Venezüella
|
287
|
37
|
İrlanda
|
325
|
|
38
|
Pakistan
|
284
|
38
|
Kuveyt
|
304
|
|
39
|
Finlandiya
|
237
|
39
|
İsrail
|
301
|
|
40
|
Yunanistan
|
194
|
40
|
Yunanistan
|
289
|
|
41
|
Çekya
|
193
|
41
|
Danimarka
|
274
|
|
42
|
Macaristan
|
126
|
42
|
Macaristan
|
270
|
|
43
|
Kuveyt
|
110
|
43
|
Finlandiya
|
231
|
|
Sıra
|
Ülke
|
Kişi Başına Gelir (USD)
|
Sıra
|
Ülke
|
Kişi Başına Gelir (SAGP, USD)
|
|
1
|
Lüksemburg
|
103.199
|
1
|
Katar
|
127.660
|
|
2
|
İsviçre
|
79.242
|
2
|
Lüksemburg
|
104.003
|
|
3
|
Norveç
|
70.392
|
3
|
Makao
|
95.151
|
|
4
|
Makao
|
67.079
|
4
|
Singapur
|
87.855
|
|
5
|
İrlanda
|
62.562
|
5
|
Kuveyt
|
71.887
|
|
6
|
Katar
|
60.787
|
6
|
Norveç
|
69.249
|
|
7
|
İzlanda
|
59.629
|
7
|
İrlanda
|
69.231
|
|
8
|
ABD
|
57.436
|
8
|
BAE
|
67.871
|
|
9
|
Danimarka
|
53.744
|
9
|
İsviçre
|
59.561
|
|
10
|
Singapur
|
52.961
|
10
|
San Marino
|
59.059
|
|
11
|
Avustralya
|
51.850
|
11
|
Hong Kong
|
58.322
|
|
12
|
İsveç
|
51.165
|
12
|
ABD
|
57.436
|
|
13
|
San Marino
|
46.447
|
13
|
Suudi Arabistan
|
55.158
|
|
14
|
Hollanda
|
45.283
|
14
|
Hollanda
|
51.049
|
|
15
|
Avusturya
|
44.498
|
15
|
Bahreyn
|
50.704
|
|
16
|
Hong Kong
|
43.528
|
16
|
İsveç
|
49.836
|
|
17
|
Finlandiya
|
43.169
|
17
|
İzlanda
|
49.136
|
|
18
|
Kanada
|
42.210
|
18
|
Avustralya
|
48.899
|
|
19
|
Almanya
|
41.902
|
19
|
Almanya
|
48.111
|
|
20
|
Belçika
|
41.283
|
20
|
Tayvan
|
48.095
|
|
21
|
İngiltere
|
40.096
|
21
|
Avusturya
|
48.005
|
|
22
|
Japonya
|
38.917
|
22
|
Danimarka
|
47.985
|
|
23
|
Yeni Zelanda
|
38.345
|
23
|
Amman
|
46.698
|
|
24
|
Fransa
|
38.128
|
24
|
Kanada
|
46.437
|
|
25
|
BAE
|
37.678
|
25
|
Belçika
|
45.047
|
|
26
|
İsrail
|
37.262
|
26
|
İngiltere
|
42.481
|
|
27
|
İtalya
|
30.507
|
27
|
Fransa
|
42.314
|
|
28
|
Porto Riko
|
29.697
|
28
|
Finlandiya
|
42.165
|
|
29
|
Kore
|
27.539
|
29
|
Japonya
|
41.275
|
|
30
|
İspanya
|
26.609
|
30
|
Malta
|
39.834
|
|
31
|
Kuveyt
|
26.005
|
31
|
Ekvator Ginesi
|
38.639
|
|
32
|
Malta
|
25.214
|
32
|
Porto Riko
|
38.393
|
|
33
|
Bahamalar
|
24.272
|
33
|
Kore
|
37.740
|
|
34
|
Bahreyn
|
24.183
|
34
|
Yeni Zelanda
|
37.294
|
|
35
|
Güney Kıbrıs
|
23.352
|
35
|
İtalya
|
36.833
|
|
36
|
Tayvan
|
22.453
|
36
|
İspanya
|
36.416
|
|
37
|
Slovenya
|
21.320
|
37
|
İsrail
|
35.179
|
|
38
|
S. Arabistan
|
20.150
|
38
|
Güney Kıbrıs
|
34.970
|
|
39
|
Portekiz
|
19.832
|
39
|
Çekya
|
33.232
|
|
40
|
Çekya
|
18.286
|
40
|
Slovenya
|
32.085
|
|
41
|
Yunanistan
|
17.901
|
41
|
Tr. ve Tobago
|
31.870
|
|
42
|
Estonya
|
17.633
|
42
|
Slovak Cum.
|
31.339
|
|
43
|
Slovak Cum.
|
16.499
|
43
|
Litvanya
|
29.972
|
|
44
|
St.Kitts Nevis
|
16.058
|
44
|
Estonya
|
29.313
|
|
45
|
Amman
|
15.964
|
45
|
Portekiz
|
28.933
|
|
46
|
Uruguay
|
15.679
|
46
|
Polonya
|
27.764
|
|
47
|
Antigua B.
|
15.488
|
47
|
Macaristan
|
27.482
|
|
48
|
Tr. ve Tobago
|
15.342
|
48
|
Malezya
|
27.267
|
|
49
|
Litvanya
|
14.890
|
49
|
Yunanistan
|
26.669
|
|
50
|
Ekvator Ginesi
|
14.174
|
50
|
Rusya
|
26.490
|
|
51
|
Letonya
|
14.060
|
51
|
St.Kitts and Nevis
|
25.940
|
|
52
|
Panama
|
13.654
|
52
|
Letonya
|
25.710
|
|
53
|
Şili
|
13.576
|
53
|
Antigua Barbuda
|
25.157
|
|
54
|
Macaristan
|
12.778
|
54
|
Kazakistan
|
25.145
|
|
55
|
Arjantin
|
12.503
|
55
|
Türkiye
|
24.912
|
|
56
|
Polonya
|
12.316
|
56
|
Bahamalar
|
24.555
|
|
57
|
Hırvatistan
|
12.095
|
57
|
Şili
|
24.113
|
|
58
|
Türkiye
|
10.743
|
58
|
Panama
|
23.024
|
|
59
|
Romanya
|
9.465
|
59
|
Hırvatistan
|
22.795
|
|
60
|
Malezya
|
9.360
|
60
|
Romanya
|
22.348
|
|
61
|
Venezüella
|
9.258
|
61
|
Uruguay
|
21.527
|
|
62
|
Rusya
|
8.929
|
62
|
Bulgaristan
|
20.327
|
|
63
|
Brezilya
|
8.727
|
63
|
Arjantin
|
20.047
|
|
64
|
Meksika
|
8.555
|
64
|
Meksika
|
18.938
|
|
65
|
Çin
|
8.113
|
65
|
İran
|
18.077
|
|
66
|
Kazakistan
|
7.453
|
66
|
Tayland
|
16.888
|
|
67
|
Bulgaristan
|
7.369
|
67
|
Çin
|
15.399
|
|
68
|
Tayland
|
5.899
|
68
|
Brezilya
|
15.242
|
|
69
|
İran
|
4.683
|
69
|
Venezüella
|
13.761
|
|
70
|
Endonezya
|
3.604
|
70
|
Endonezya
|
11.721
|
|
71
|
Hindistan
|
1.723
|
71
|
Hindistan
|
6.616
|
Sıra
|
Ülke
|
Dünya GSYH'sındaki Payı (SAGP, %)
|
1
|
Çin
|
17,80
|
2
|
ABD
|
15,49
|
3
|
Hindistan
|
7,23
|
4
|
Japonya
|
4,37
|
5
|
Almanya
|
3,32
|
6
|
Rusya
|
3,17
|
7
|
Brezilya
|
2,62
|
8
|
Endonezya
|
2,50
|
9
|
İngiltere
|
2,32
|
10
|
Fransa
|
2,28
|
11
|
Meksika
|
1,93
|
12
|
İtalya
|
1,86
|
13
|
Türkiye
|
1,66
|
14
|
Kore
|
1,61
|
15
|
S. Arabistan
|
1,46
|
16
|
İspanya
|
1,41
|
17
|
Kanada
|
1,40
|
18
|
İran
|
1,20
|
19
|
Avustralya
|
0,99
|
20
|
Tayland
|
0,97
|
21
|
Mısır
|
0,95
|
22
|
Tayvan
|
0,94
|
23
|
Polonya
|
0,88
|
24
|
Arjantin
|
0,73
|
25
|
Hollanda
|
0,73
|
26
|
Malezya
|
0,72
|
27
|
Güney Afrika
|
0,62
|
28
|
BAE
|
0,56
|
29
|
Irak
|
0,54
|
30
|
Bangladeş
|
0,52
|
31
|
Belçika
|
0,43
|
32
|
İsveç
|
0,42
|
33
|
Singapur
|
0,41
|
34
|
İsviçre
|
0,41
|
35
|
Şili
|
0,37
|
36
|
Romanya
|
0,37
|
37
|
Hong Kong
|
0,36
|
38
|
Venezüella
|
0,36
|
39
|
Avusturya
|
0,35
|
40
|
Norveç
|
0,30
|
Asgari ücreti 600 TL'e indirip Çin modeli üretim ekonomisine geçmeliyiz. Asgari ücret 1300 TL oldu enflasyon fırladı.
YanıtlaSilSen maaş ve ücretlerin düşürülüp, mal ve hizmetlerin de fiyatları inince güzel bir şey mi olacak zannediyorsun?.İthal mal kullanabilir miyiz o zaman?...Senin mantığına göre, kişi başına düşen gelirin yüksek olduğu gelişmiş ülkeler ile kişi başına düşen gelirin düşük olduğu gelişmemiş ülkeler arasında fark olmaması lazım.
SilOlur muymus oyle sey zenginler ne yiyecek?
SilÜcrete ne gerek var, karın tokluğuna çalışırız...
Silasgari ücreti 10 tl ye indirip uzay ekonomisine geçmeliyiz. seni de maymun misali denek olarak kullanıp uzaya postalamalıyız. belki uzaya bir faydan olur
SilSalıdan itibaren maaşını 750 yaparlar umarım. Maksat enflasyon düşsün.
Silpara da vermesinler, dua etsinler yeterli bence, kiminin parası kiminin duası sonuçta, sen 600 liraya kaç gün geçineceksin bakalım.
SilDevletin ekonomik gücünü gösteren GSYH veya SAGP ne göre 17 ve 13'üncü sırada olduğumuz göstergedir.
SilVatandaşı ilgilendiren ise SAGP ne göre 55'inci sırada olduğumuz kişi başı milli gelirdir, bu gelire baktığımız zaman da, devlet nüfusun büyüklüğü ile sıralamada güçlü, devletin vatandaşı ise ekonomik açıdan güçsüzdür. Bu listede devlet ve vatandaş arasında 13 ve 55'inci sıralama farkı bu kadar açık olan olan başka bir ülke de yok. Ayrıca sıralamada vatandaşın önde olduğu, devletin sıralamada arkada olduğu ülkeler (Genel olarak İskandinav ve Arap Ülkeleri) vatandaşın refahı ve zenginliği daha çok hissettiği ülkelerdir.
Asgari ücreti 600 TL ye indirmeyi öneren beyefendinin aylık kazancı ne kadar acaba bir de ona baksın. Toplumu açlığa mahkum bir ülke zenginleşebilir mi? Nerede görülmüş.
SilSerbest piyasayı kaldırsın herşey düzelir , tek fiyat kanunu uygulasın bütün fiyatları devlet belirlesin.....
SilTürkiye Dünya'nın en büyük 13. Ekonomisi, lütfen gerilip çamur atmayalım bu başarı hepimizin.
YanıtlaSilhttp://mbigpara.hurriyet.com.tr/haberler/turkiye-dunyanin-en-buyuk-13-ekonomisi-oldu/1440540
1-Mahfi Hocanin yazisini okumadin.
Sil2-Okudun anlamadin
3-Okudun, anladin.. siyasi tercihinden dolayi isine gelmedi.
4-Diyorsun ki. Mahfi Hoca camur atiyor.
Sabit fikirlilik, biat, eleştirel düşünceye kulakları tıkama ve cehalet... Adsız 18:52'nin tedavisi mümkün olmayan hastalıkları. Yukarıdaki yazının tek bir satırını okumadan çiğ propaganda yapmak için yorum bıraktığı belli.
SilBizim 13. olduğumuz tabloda Pakistan da İsviçre'nin önünde. Bu durumda Pakistan, İsviçre'den daha gelişmiş bir ekonomi öyle mi? Gözünü iki santim kaydırıp alttaki tabloya da bir baksan gerçekleri görürsün ama işine gelmiyor. Cehalet daha tatlı tabi...
Merak etme. Dünya sıralamamızın 17 yıldır değiştiği filan yok.
Silİster kişi başı...
ister bütün ülke toplamı...
ister satınalma gücü paritesi...
Gidilmesi gereken çok yol var,öyle şunda 1.şunda 2.demekle olunmuyor...Ancak seçimde kullanlan argüman olarak halk kandırılıyor.Biz hangi dünyada sıralama olarak bilmem... yaşıyrz acaba?
YanıtlaSilBatı şirketleri sanayide ucuz iş gücünün önemini ucuz elektriğin almasıyla fabrikalarını tekrardan Batı'ya taşımayı düşünür mü? Yoksa kişi başına geliri arttıkça mallara olan talebi de artan Doğu pazarında mı kalır? Amerika'nın Paris Antlaşması'ndan çekilmesini ucuz enerjiyle Çin'deki ABD şirketlerini tekrardan ABD'ye çekmek olarak okuyabilir miyiz? Avrupa devletler de enerjiyi ucuzlatıp yatırımcıları Doğu'dan için çalışmalar yapar mı?
YanıtlaSilItalyan ekonomisin turk ekonomisinden farki ne ki siralamada bu kadar onde hadi meksikanin ki nufus onu anliyorum
YanıtlaSilHaklisin sana inat olsun diye yapmislardir.. Italya ya Kücük bir seyahat yap anlarsin Tipitip.
Silİtalya ve Türkiye mi? Adam Fiat, Ferrari, Maserati, Alfa Romeo, Lamborgini, Iveco, Lancia`yı üretiyor, biz Fiat`ın montajında bant işçiliği yapıyoruz, yedek parça sağlıyoruz. Know-how adamların, kuru işçilik bizim. Tekstil deseniz, adam marka üretiyor, 1 tane satıyor, biz onun 1 tanede ettiği karı etmek için 1 kamyon fason mal satıyoruz. Adamlar Agusto helikopterlerini üretiyor, biz ondan plan proje alıp kaporta imal edip Atak helikopteri yapmaya çalışıyoruz. Fiat iyi kötü tank motoru üretiyor, biz Altay tankına motor bulamadık. Roma`nın yada Venedik`in yıllık turizm geliri ile bizim turizm gelirinide karsılaştırsak... vs vs.. liste uzar gider. Şark kurnazlığı bir yere kadar. Oturup takkeyi önümüze koyup çalışırsak olur, çalışmazsak çalıp çırpmanın derdinde olursak böyle oluyor.
SilAdsiz 16:30 yazdiklarin az bile. anlamismidir dersin bizimki..
Sildünyanın en iyi motosikletleri olan, ducati, mv agusta, vespa, piaggio, aprilia'yı da ben eklemiş olayım:)
SilNiye 600 TL.verelim, direkt siyaha boyayıp köle olarak çalıştıralım, enflasyon düşer...
YanıtlaSilPeki hocam Sagp'a göre yapılan değerlendirme daha doğru bi yaklaşım olmaz mı sonuçta nominal bir gsyh ya da kişi başı gelir fiyat etkisi sebebiyle yanıltıcı olmaz mı?
YanıtlaSilO zaman evde ücret almadan çalışan kadınların emeğinin karşılığını da hesaplayıp GSYH'ya katmak gerekir.
SilYani hocam Sagp'a göre değerlendirme yapacaksak diğer reel faktörleri de gözönünde bulundurmamız gerekiyor o zaman reel bi analiz yapmak daha da zorlaşıyor, teşekkürler hocam
SilSingapur, Hong Kong gibi yerlerde insanlar at gibi çalışıp, it gibi yiyorlar. Yani evde yemek yapmak yok, hep dışarıdan yiyorlar. Ve tüketim ekonomisini canlı tutuyorlar. Rakamlar da fırlıyor tabii. Biz evde pişirip tek kapta yiyoruz. Bir de olaya öyle bakın. Hep tüketim ekonomisi gözlüğü ile değil. Çinde bir adamin cebinden 5 dolar çıksa, o ülkenin en zenginidir. Nasıl 2.siraya sokabildiler o insanları? Aklim almiyor. Ya hesap yapmayı bilmiyorlar ya da hiç dayak yememişler.
Silhocam, Türkiye'nin gerçek GSMH sinin 857 milyar dolar olmadığını siz de biliyorsunuz. bu alanda sürekli değişimler yapılara kağıt üzerinde yükseltilmiş bir GSMH ve GSYH miz vardır. kanaatimce GSMH mizden kabaca 60 ila 90 milyar dolar arasında bir geliri çıkartmamız gerekiyor. gerçekte 750-760 milar dolar kadar GSMH mız bulunuyor. dolayısıyla da 18. olmamız gerekiyor. ayrıca Hollanda İsviçre gibi ülkeler bizden ekonomik olarak geri değil tersine ciddi derecede ileriler. çok az nüfusla ve sahip oldukları bize nazaran olumsuz demografik bazı özelliklerine rağmen bizden daha iyiler. biz 29 yaş ortalamamıza rağmen verimlilikte onlardan hayli düşük seviyedeyiz. zaten eğitim düzeylerini karşılaştırmıyorum bile. sıcak para gelmese herhalde ilk 20 dışında kalırız. bu da başarı olamaz. ayrıca gerçekte kişi başına gelir düzeyindeyse biz Kazakistan Bulgaristan seviyesindeyiz ancak. sagp konusundaysa muhtemelen gerçekte 60. ve altındayız!. işte son yıllarda borç stokumuzu makro bazda kümülatif olarak 3,5 kat büyütmemize rağmen gelebildiğimiz gerçek iktisat yerimiz ortada. hala köprü yol metro avm rezidans diyenler görsünler duysunlar asıl gerçekleri. verimliliğimiz neredeyse çökmüş durumda.
YanıtlaSilSoyle kabaca hesap yapabilenlere bayiliyorum. Bu ozguveni nereden buluyorsunuz?
SilAdam bir sürü tablo paylaşmış hesap vs. bahsediyor. Sen kafana göre 60-90 milyar çıkarmamız lazım diyorsun. Neye göre nasıl hesapların? Tek tek tüm işletmeleri mi gezdin?
Siltüm işletmeleri gezmeye ne hacet. tüik in sık sık yaptığı hesaplama revizyonlarına baksan yeterli gerçeği anlamak için. uyan da kahvaltıya gidelim.
Silhükümetin ikinci yarıda yüzde 7 lik büyüme beklentisi olası mı?
YanıtlaSilFiziki olarak degil, kagit ustunde az bile.
SilGSYH = C + I + G + (X-M)de asgari kalemleri ve azami kalemleri belirleyelim.
YanıtlaSilAdsız 19:55 hoca 600 olacak diyor sanırsın emekçi dostu. Burda yapabileceğin tek şey karnını doyurmaktır.
Silen alt çizelgede sagp 23. sırada Amman yazıyor. Amman Ürdün'ün başkenti.
YanıtlaSilUmman olacaktı, düzelttim, teşekkür ederim.
SilHocam bu SAGP'ye "hissedilen refah" diyebilir miyiz? Bu açıdan 55.sıra biraz daha iyimser göründü gözüme.
YanıtlaSilHocam çok haksız bir yöntem gibi gelmedi bana bu SAGP'a göre hesaplama yöntemi. Anladığım kadarıyla bu yöntem bir halk söylemi olan "hayat ucuz" betimlemesini hesaba katıyor. Eğer kazandığımız parayla dolar bazında hizmet almıyorsak veya Yunanistan'dan ev almak gibi hesaplarımız yoksa SAGP daha gerçekçi bir yaklaşım değil mi?
YanıtlaSilİstanbul'da 1+1'e 1200 tl kira veriyorum 3000 kazanıyorum diyelim. Anadolu'da 2500 tl kazansam ama kiraya 500 tl versem daha kaliteli yaşamaz mıyım? (Diğer ürünler de daha ucuz olacaktır, olmasa aynı olsa bile)
İstanbul'daki refahı orada bulabiliyorsanız yaşarsınız. Ama çocuğunuz yolladığınız okul daha az kaliteliyse mesela bulamazsınız. Ne aradığınıza bağlı biraz da.
Sil"İstanbul'da 1+1'e 1200 tl kira veriyorum 3000 kazanıyorum diyelim. Anadolu'da 2500 tl kazansam ama kiraya 500 tl versem daha kaliteli yaşamaz mıyım?"
SilOlaya sadece "ekonomik refah düzeyi" açısından baktığınız için hata yapıyorsunuz.
Kadınların öldürüldüğü, çocukların zorla gelin/damat yapıldığı, eğitimde yobazlaşmanın açıkça arttırıldığı, hukukun içinin boşaltıldığı, tek adam rejiminin yayıldığı bir ülkede "kaliteli yaşayamazsınız."
Böylece; kazandığınız maaşın miktarının ne olduğunun, hangi şehirde, hangi miktarda harcama yaptığınızın önemi azalır.
Serdar bey, insanlar neden Anadolu'dan İstanbul'a göç ediyorlar hiç düşündünüz mü? "Daha kaliteli" yaşamak için. Yaşıyorlar mı, yaşamıyorlar mı o ayrı mesele. Daha ucuz yaşamak daha kaliteli yaşamak değildir. SAGP'ye göre 13. sırada olduğumuz listede bizim altımızda Avustralya, Kanada, Avusturya, Hollanda, Belçika ve kuzey Avrupa ülkeleri var. Yani İstanbul'da yaşayan pekçok insanın bile fırsatını bulsa göç etmeye can atacağı ülkeler. Sizce o ülkeler bizden daha kalitesiz mi yaşıyorlar, yoksa o listede bir sıkıntı mı var?
SilMahalle baskisinin oldugu yerde kaliteli refahli insani gelismeli yasanmaz!
SilIstersen 5000lira maas al kiran 500 lira olsun!Altina da tenzilattan son model araba versinler.
Yasadigin yer anadoluda yobazlarin comarlarin yeriyse seni zaten rahat birakmazlar yok eve kiz atti yok evinde hayvan besliyor yok saci uzun ateist mi yok bu herif bizden farkli yasiyor her gun takim elbise aksamlari spor giyim ajan mi bir idedikodu bir ifitira valla aksam rahat uyuyamazsin.
Diyelim ailen var coluk cocuk esinin tacize tecavuze ugramayacaginin garantisi var mi ya cocuklar...
Bu dediklerim muhafazakar tasra yerler icin gecerli. Bu tarz yerlerde linc kulturu hakimdir. Huzurlu olamazsin la okudugun kitaba bile karisirlar. cunku heriflerin okudugu kitap yok!
Adsiz 10:36 malesef dediginiz dogru. Okumuyoruz, okumamak bizim yaramiz ne yazik ki. Izlemeyi, dinlemeyi seviyoruz. Herkesin bildigini iddia ettigi din konusunda bile bize yakismayacak tutumlarimiz var. Mezhepcilik mesela kotu bir sey. Takim tutar gibi mezhepcilik olmaz. O bir gorustur diger gorus de onun gorusudur. Ayrisirsan iste ne idugu belirsiz teror orgutlerine de malzeme verirsin. Yok o oyle yapti, bu boyle yapti demememiz gerekir. Bemim gorusum daha iyi, senin gorusun daha kotu, sen bilmezsin ben bilirim dedikce bu is yurumez.Bu kibirden ileri geliyor kanatimce! Cok konuşan su liderler olmasa ortadogu cografyasi da nefes alir. Yahu bir adamin pesinden gitmek nedir. O da bir insandir yat diyince yatip, kalk diyince kalkilir mi? Benim gorusum, gunun kosullarina gore devlet yonetim bicimini de guncellemek yerinde olacaktir ve olmustur da! Bunu dışarıdan birileri "demokrasi" adi altinda getiremez. O toplumun insanlari bunu istemeli. Bu noktada Turkiye buna onderlik etmistir. Ataturk bugunleri onceden tahmin etmis olmali ki "ulus devlet" kavraminin da yerinde olduğunu dusunmus. Iddia ediyorum Turkiye ulus devleti olmasaydi daha onceden 4.0 diye bir sey gelmis olacakti. Bu 4.0 nedir bunu izahi nedir onu anlamiyorum...
SilKendi kendinle çelişmişsin hem bi adamın pesinden gitmek nedir diyip hem atatürk örneği vermek değişik :D
SilBirileri Atatürk'ten beslenip birileri de dinden beslenirse olacağı bu. Kimse aynaya bakmıyor sadece konuşuyor.
Sil"Akp elbette mağdur edebiyatından besleniyor lakin Akp'nin ve siyasal İslam'ın yıllardır güttüğü bu stratejiye çok da güzel besin kaynağı olan art niyetli bir kitle var. Akp "benim türbanlı bacılarıma eziyet ettiler" diye meydanlarda oy peşinde koşuyor diye, sahiden de ağzından her Allah kelamı çıkan adamı yaftalayan tipler hiç yokmuş ayağına yatacak değilim.
Bunu sadece bir gözlem olarak alın, konu ben değilim: Şu internet'te yıllardır kendi çapında ve tek tabanca bir şeyler yazan adamım. Kendi kabuğuna çekilmiş sıradan bir insan olmama rağmen, sırf şu internet'te hasbelkader biraz göz önündeyim diye sayısız ithama maruz kaldım bugüne kadar. Bunların en aşağılık olanları da "dini gelir kapısı ettin" (ulan tek kuruş para girmedi ki cebime, yuh), "he iyi prim yaptın, iktidar da İslamcı zaten" imaları oldu.
Kendi adıma diyebilirim ki, Allah inancım olmasa, kendimi bu kadar leş tiplerle muhatap edecek kadar yorucu bir işe hayatta girişmezdim.
Mağarada yaşamıyoruz, sosyoekonomik seviyesi nispeten yüksek seküler bir ortamda, eğer oruç tuttuğunuz yahut namaz kıldığınız yahut dindar olduğunuz fark edildiğinde, müthiş bir psikolojik baskıya maruz kalıyorsunuz. Evet genelleme yapıyorum, fakat bu bildiğin oluyor kardeşim, yaptırma o zaman genelleme, kendini kategorize ettirme! Dindarsanız maruz kaldığınız ithamların önemli bir kısmı kendini Freud zanneden embesillerin sizin güçsüz bir karaktere sahip olduğunuz yönündeki yahut cahil/aptal birisi olduğunuz yönündeki imaları oluyor. Bir diğeri de az önce değindiğim gibi, rüzgarın estiği yönde yer alan karaktersiz birisi olduğunuz yönündeki imalar... Bu muameleyi reelde de, sanalda da yıllardır görüyorum, bu muameleden mustarip olan birçok dindar arkadaşım da var. Kimse safa yatmasın.
Evet Akp mağdur edebiyatı üzerinden prim topluyor. Fakat eline fırsat geçse karşısındakini bir kaşık suda boğacak olan müthiş art niyetli ve gerizekalı bir kitle var. Sayıları da hiç az değil. Çok sık kullandığım bir ifade var: "Sizi mutlak değer parantezine soksak, kötülüğe ve aptallığa olan uzaklıklarınız eşit miktarda parantez dışına çıkarsınız"
Akp iktidar uğruna dini kullanıyor, liyakata değil referansa (ne referansı yahut, bildiğin torpile işte) dayalı bir şekilde kadrolaşıyor. Lakin eline fırsat geçse aynısını sen de yapacaksın, bundan zerre kadar şüphem yok.
Yıllardır Akp'nin koyu bir karşıtıyım, lakin bazen de eline imkan geçirememiş bu Akp Jr'ları gördükçe "oh ulan, sana da Akp layık zaten" diye ufak bir tebessüm konuyor yüzüme. Bu kötü kitlenin, çok da güzel layığını bulduğunu düşünüyorum.
Yiyin abi birbirinizi, zira birbirinize layıksınız."
Alıntı.
4.0-israilin bagimsizligi -referandum soylemi. Bu noktalar bana gore hassas dikkat kesilinmeli!
Silhttps://www.aydinlik.com.tr/bagimsiz-kurdistan-saflasmasi-israil-evet-kampanyasini-yurutuyor-ismet-ozcelik-kose-yazilari-eylul-2017
Eger satın alma gücü sıramız kişi başı GSYH sıramızdan daha iyiyse, bu Türkiye'deki ürünlerin ucuz olduğu anlamına gelmez mi?
YanıtlaSilÜrünlerin ucuz olması emeğin ucuz olması ile açıklanabilir mi?
Kısmen. Zaten bize benzer ülkelerin SAGP'ye göre iyi çıkmasının bir nedeni de o.
SilBununla ilgili olarak; The Economist, Big Mac Index'in yanında emek faktörünü nötralize eden bir de düzeltilmiş Big Mac Index yayınlıyor. Özellikle Türkiye örneğinde büyük fark hesaplanmış.
Silhocam bayramınız mübarek olsun.. hocam, türkiye net borç ödeyen pozisyonundan fazla uzaklaşarak net borçlanan pozisyonuna girmeye başladı. ve bu durum kamu tarafına da yansımaya başladı. hazine giderek iç borç servisi hacminden net şekilde daha fazlasını borçlanmaya başladı. yani iç borç servisinin yaklaşık olarak %45 i kadar daha fazlasını borçlanır duruma geldi ve %50 ye hızla yaklaşıyor. hocam bu ileriye dönük olarak makro iktisadi bazda kırılganlığımızı artırmaz mı?. saygılar ve iyi bayramlar...
YanıtlaSilArtırır ve çapa olarak ileri sürdüğümüz bütçeyi de zayıflatır.
SilHocam şimdi Tüik de bir revizyon yapsa ilk ona girsek,fena mı olur?
YanıtlaSilYakındır.
SilG8'e göz kırpıyoruz Hocam.
SilGerçeğin er geç ortaya çıkma gibi bir huyu vardır. Elinize sağlık.
YanıtlaSilGerçekler elbet belli olacak. Birileri yırtınsa da bu kafayla bir yerlere varamaz. Durum belli zaten, sistemi değiştirmeye aday olmayan insanlar sadece günü kurtarmaya çalışır. Ansızın olur her şey. Keşke anlasalar.
SilAklima Nikolay Cavusesku geldi nedense, hadi hayirlisi...
Silhocam Abd nin satın alma gücü ve ortalama milli geliri 57 bin dolar dersek abdli ortalama birinin 100 birim mal aldıklarını düşünelim.
YanıtlaSilŞimdi abd nin ortalama 57 bin dolar verdiği mal sepetine biz aynısına 25 bin dolar veriyoruz.
Abdli ortalama gelir elde eden biri (57000/57000)*100 dersek 100 birim mal alırken, bizde (10.700/25000) yani ortalama gelir elde eden biri biri 42 birim mal alıyor.
Yani cari milli gelir sabitken satın alma gücüne göre milli gelirin artması daha kötü birşey değil mi?
Son yıllarda da olan şey bu değil mi zaten. Bunun neresi iyi haber hocam paydada olan sayı büyüyünce sayı küçülmez mi biz neden seviniyoruz ki?
Hesaplama karışmış.
Sil(25 bin / 57 bin) = 43 birim.
Amerikalı'nın tükettiği paket 100 birimse, bunun 43 birimini tüketmeye gücünüz yetiyor.
aynen bunu demek istedim. üstelİk son yıllar iyice düştü nedeni milli gelir biraz küçüldüğü için. Yani daha kötü olmuşuz millet neden seviniyor ki bir terslik var
SilŞöyle söyleyim;
SilEğer cari gelir üzerinden hesaplama yapacaksanız (21:19'da hesapladığınız gibi), (25.000/10.700) diye hesaplama yapmanız gerekir. Bu durumda SAGP kişi başı GSYH'nin yüksek çıkması (payın artması) sizin cari gelir düzeyinize kıyasla, SAGP'ye konu ürün/hizmet sepetinin daha büyük kısmını tüketebilir hale geldiğiniz manasına gelir. ABD'li için değişen bir şey yok, kişi başı milli geliri ne olursa olsun, sepetin hepsini tüketebildiği farzediliyor. Sonuç olarak daha kötü değil, daha iyi olmuşuz - ama geçerliği soru işareti bir karşılaştırma kurgusu üzerinden. Bkz. "Adsız 1 Eylül 2017 04:00".
Hocam o zaman Nasrettin hocayı, kendilerini dünyanın en zengin ülkesi olarak gören (!) , ekonomisinin çok iyi olduğunu zanneden arkadaşlara bi tanıtmak bi anlatmak lazım
YanıtlaSilAçlık sınırının 1800 tl olduğu yerde asgari ücreti 600 tl düşürmek nasıl bir aklın ürünüdür acaba
YanıtlaSilBurda unlu bir dusunurum lafini hatirlayabiliriz, fakirler olsun
SilFakat 00:57 o unlu düşünür zenginler feragat etsin diyordu. Asgari ücrette bir çalışsın bakalım diyordu. 18:38 adsizinin dediği gibi değil yani. Zenginler olse ülke rahatlayacak. Burdan mars'a yol yaptılar. Hortumları kendilerine bağladılar. Hocam sosyoekonomik analiz kitabınıza bunu da sayın. Hayatimda "ilk" defa taraf tuttum diyin beni hatırlarsınız.
SilMahfi Eğilmez sistem fakirler ölsün demiyor mu? Asgari ucret nedir enflasyon nedir? Hangi aklın ürünü bu her eve bir robot vermeyecekler. 4.0 nedir? İci boşalan din nedir, insanlik nedir? Çarpıtırsanız dalalete düşersiniz. Adsız yazınca sizin olduğunuzu da anlamazlar korkmayın. Korkaklar kendilerini mezar altlarina sığınak yaparak korayacaklarini saniyor. Siz onlardan degilsiniz biliyorum. Gormus gecirmis insansiniz bu yasiniza kadar Ataturkun yurttta sulh cihanda sulh sozunden hareketle yurttaki sulha dair ne yaptiniz? Onceki yazida da yazdim onun bilim isigindan giderek sonuca varabildiniz mi? Yoksa yol mu yanlisti? O zor sartlarda orgutlenmis insanlar. Siz neyin çevresinde orgutluyorsunuz ya da orgutluyor musunuz once ona karar verin. Simdi iktisat demwyin bana ulkeyi siz benden daha iyi gözlemleyecek yasa sahipsiniz. Ulkede iktisat ne durumda buna karsi ne yapabildiniz? Diyorum tekrar yasiniz olmus 70.
SilEndonezya ekonomisi beni çok şaşırttı..2.trilyon 250 milyar dolar ve 8. Sirada.. Hocam orada bu yanlışlık olmalı nüfusu 260 milyon... Ama kişi başına gelir 3.600 dolar... Bu hesapla 10 bin dolara yakın bir şey çıkmalı...
YanıtlaSilEndonezyada bir hata olmuş, düzelttim, teşekkür ederim.
SilHocam verilen tabloda Endonezya 2.256 milyar dolar gözüküyor Ve 8. Sirada.. ama kişi başı 3.600 gözüküyor.. bildiğim kadarıyla 260 milyon nüfuslu bir ulke... Milli geliri nüfusa boldugumuzde 10 bin dolara yakın bir rakama cikmasi gerekir...
YanıtlaSilEndonezyada bir hata olmuş, düzelttim, uyarı için sağolun.
SilBu ülkede en büyük eksikliğin adalet olduğu söyleniyor. Bence yanlış. Adalet eksikliği bir sonuçtur, ahlâk eksikliğinin doğal ve kaçınılmaz sonucu. Bence ülkedeki en büyük sorun toplumun her kademesine yerleşmiş olan ahlâk eksikliği.
YanıtlaSilEğer SAGP'ye göre düzenlenmiş GSYH ile dünyanın en büyük 13. ekonomisiyiz, kişi başına düşen gelirimiz 25.000 dolar diyor, SAGP'ye göre düzenlenmiş kişi başı gelire göre 55. sırada olduğumuzu söylemiyorsanız bu siyasi bir taktik değildir, popülizm bile değildir, basitçe ve kısaca ahlâk eksikliğinin göstergesidir. Aynen ihracatımız rekor kırdı diye manşet atıp ithalattan ve cari açıktan hiç bahsetmemek gibi bir kandırmaca, bir ahlâk eksikliği göstergesi. Ne yazık ki bu tip kandırmacalarla sadece kendimizi kandırabildiğimizin farkında olmayacak kadar da acınası bir durumdayız.
İsabet. Katılıyorum.
SilGöz boyamaktan baska birsey degil diyorsunuz yani
YanıtlaSilHayır öyle bir şey demiyorum. Diyorum ki bugüne kadar neyi kullandıysak onu kullanmamız lazım, işimize geleni öne sürmek doğru bir şey değil. Kendimizi kandırmaktan başka bir işe yaramaz.
SilHocam siz tüik verileri kullanıyordunuz o zaman hep imf verileri kullanacaktınız.
SilHoca veriden bahsetmiyor,onları hesaplama yönteminden bahsediyor.hangisi işine geliyorsa onu kullanıp popülizm yapmanın alemi yok diyor.bence tekrar okuyunuz
SilBen hocanın dediğini okudum da öyle yazdım zaten. Benim yorumumda popülizm kelimesi gecmedigine gore siz benim yorumumu tekrar okuyun. Tuik verilerine gore yakaladiginiz yuzde 5 buyumeyi imf verilerine gore yakalayamazsiniz misal. Ben de bunu kastetmistim. En basindan beri manipulasyonsuz veriler olsaydi dedim yusuf bey.
SilHocam bu değerlemeler gsyh olarak yapıldı. Sizce gsmh olarak yapılsa farklar ne kadar olurdu? Mesela Çin in başlarda yer alması, üretim maliyetlerinin düşüklüğünden dolayı yatırım cazibesi haline geldiğinden ülkedeki gsyih artarken net faktör gelirleri bu hesaba dahil edilmemiş oluyor malumunuz. Türkiye iki hesaplamaya göre de sizce de 192 ülke arasında 13 lerde 17 lerde olması istenilen bir durum değil midir ? Hayırlı bayramlar bayramınız kutlu olsun hocam. Saygılar.
YanıtlaSilEskiden karşılaştırmalar GSYH yerine GSMH ile yapılırdı. Çok önemli fark yok.
Silhocam bu satın alma gücü paritesi nedir. abd de 57 bin dolar bizde 25 bin dolar. abdli 57 bin dolara kendi ülkesinde aldığı mal sepetini biz kendi ülkemizde 25 bin dolara mı alıyoruz demek. zor bir kavram.
YanıtlaSilSAGP'ye göre hesaplanmış kişi başı geliri cari fiyatlarla hesaplanmış kişi başı gelire bölüyorsun.
Sil24912/10743=2,31
Bunun anlamı şu;mal sepetinden Amerikada 1 dolara 1 birim alabiliyorken Türkiyede 1 dolara aynı mal sepetinden 2.31 birim alabiliyorsun.Oran 1'in üstündeyse fiyatlar Amerikadan ucuz, 1'in aldındaysa Amerikadan pahalı anlamına geliyor.Bu oranlara bakarak hagi ülkenin daha ucuz hangi ülkenin daha pahalı olduğunu görebiliyoruz.
Formülü diğer ülkelere uyguladığımızda İran ve Hindistan en ucuz ülkeler, İsviçre ise en pahalı ülke çıkıyor.
Hocam sizce Türkiye bu yılın diğer çeyreklerinde yüzde 5'in üzerinde bir büyüme gerçekleştirirse bunun GSMH sıralamasına bir etkisi olur mu?
YanıtlaSilGerçi tek yılda çok da fazla etkisi olmuyor ama yine de TL çok değer kaybetmezse olabilir.
SilSosyo-Ekonomik Analiz kitabınız nasıl gidiyor hocam? Umarım hassas noktalara da temas edersiniz?
YanıtlaSilZor bir kitap. Ağır ilerliyor. Yeniden okuma yapıyorum. Okuduklarımı yeniden analiz ediyorum.İlginç bir kitap olacak.
SilHocam mürekkebiniz bol olsun. Kolay gelsin, iyi çalışmalar...
SilHocam GSYH'da SAGP'ne göre yakın sırada olduğumuz gelişmiş ülkelerle sayısal anlamda ciddi fark görünmüyor. Bunun sebebi hesaplanan mal ve hizmetlerin türünden kaynaklanıyor galiba. Bu tabloda benzer durumda olduğumuz bir gelişmiş ülkedeki ortalama bir insan 2-3 maaşla araba, çeyrek maaşla iPhone alabilirken, bizde durum çok orantısız. Burada atlanan ne tür veriler oluyor?
YanıtlaSilDolarin sabitlenmesi lazim. Vergilerin inmesi lazim
YanıtlaSilBu iki seyi birlikte yaparsak eger ulkemiz ucar.Yalniz asgari ucrette bayagi yuksek onu da indirdik mi yemin ederim buyumede dunya rekoru kirariz.Nasil olsa sabit diolar karsisinda asgari ucret yine yksek kalacak. Bu nedenle asgari ucret inmeli
Yerli taksi uretimi ile dunya piyasalarina girersek toz duman ederiz. Yerli ucagimiz zaten havada millet vizir vizir binip istedigi yere gidebiliyor. Insaallah Ak parti bunu basracak.Yerli taksi su an bildigim kadariyla tasarim asamasinda
Bu arada Kurvban bayraminizi en icten duygularimla kutluyorum.
Sen once taksi kelimesi yerine otomobil veya araba kelimesini kullanmayi ogren. Nikolay Cavuskesku da asgari ucreti indirmisti. Sonunu yasayarak gorduk. Darisi sizinkinin basina.
SilHocam SAGP hesabinda sepete giren urunler arasindaki olasi kalite farklarini kontrol edebiliyorlar mi?
YanıtlaSilHayır zaten yöntemin ciddi sıkıntılarından birisi de o.
SilBen bu hesaplamada bir hata olduğunu düşünüyorum. Domates 2 tl olabilir ancak et 40 tl dersek Avrupa da 10 Euro olan etme karşılaştırırsak inanılmaz bir fark çıkıyor. Resmen tl maaş ile Avrupa kentinde yaşıyor oluyoruz. Aynı durum benzin, elektronik aygıtlar, bebek mamaları, süt/peynir/tereyağı, yedek parça ve kimya/ilaç/kozmetik/boya sanayide de var. Hocam bu hesap bana doğru gelmedi. Neden derseniz bizde üretilen herşey Avrupa da üretilen mallarla ayni fiyata bize satılıyor. 1 Euro olan mal burda 5 tl ye satılıyorsa Türkiye de üretilen 4,5 tl ye satıyor. Gündelik harcamaların tamamı böyle. Yok bana mantıklı gelmedi. Bu ve benzeri durumları hergün yaşıyorken nasıl domates vb ürünler üzerinden alım gücünün varlığı arttırılabilir?
YanıtlaSilokan bursa bey bayramınız mübarek olsun. özellikle biz de iktisadi hesaplamaların hemen hepsi defolarımızı kapatmaya veya az göstermeye yöneliktir bu yüzden de ciddi yanlışlarla doludur. tüik zaten dünyaya bedel. tüik olmuş teik !!... türkiye GSMH de ya 19 ya da 20.dir. sagp de ise kazakistanla aynı seviyelerdedir. ya da bulgaristanla. normal yandaş yalaka medya sürekli ihracattaki artıştan bahseder ama çok daha fazla artan ithalat ve giderek azalan ihracatın ithalatı karşılama oranı ve artan cari açıktan hiç bahsetmezler. ne de olsa yeni türkiye. alışın diyorlar...
SilIthalat - ihracat için kullandığımız 1 doların maliyeti kaç cent? Dar gözlükleri çıkarıp öyle yorum yapmalıyız zannımca.
SilA) SAGP'ye göre hesaplanmış toplam GSYH bir anlam ifade etmez. Bırakın 13'ü, ister 1. olalım.
YanıtlaSilSAGP, teoride, hayat standardının bir ölçütü. Bu standarttaki değişimlerden etkilenen kişidir, bu ölçütün kişi başı olarak ölçülmesi gerekir.
B) Ayrıca zaten SAGP hesabının pratikte uygulanabilirliği yok.
i) SAGP hesabına konu ürün ve hizmetler sepeti, ülkeler arası karşılaştırılabilirliği sağlamak adına basit, temel kabul edilebilecek ihtiyaçları kapsamak durumunda (ki ABD ile Türkiye USD bazında karşılaştırılabilsin). Gerçekten de iki ülkenin de tüketimi domatesten ibaret olsaydı, refahımız ABD'nin önünde olurdu. Ortalama bir Amerikalı'nın erişiminde olan, bizim lüks kabul ettiğimiz ürün ve hizmetlerin varlığı sepete yansımadığı için, SAGP bizi olduğumuzdan çok daha iyi bir noktada gösteriyor.
ii) Ülkeler arası karşılaştırılabilir nitelikte kabul edilen sepete yansıyan ürün ve hizmetlerin ise kalitesi, SAGP hesabına, rakam olarak ölçülemediği için, hayat standardına önemli gösterge olmasına rağmen girmiyor. ABD'de tüketilen domates kaç sağlık kontrolünden geçiyor, üretimi aşamasında ekolojik değerler, tarlalarda çalışanların insani çalışma koşulları gözetiliyor mu, bu domatesin nüfusun her kesimine erişimi sağlanıyor mu...bunlar bizde önemsenmeyen hassasiyetler ise, istediğimiz kadar daha çok domates yiyebilelim, aslında refahımız yok demektir.
Çok doğru bir açıklama.
SilHocam para dediğimiz şey aslında satın alma gücü değil mi? Mesela kişi başına geliri bizden daha düşük olan bir ülkede insanlar günlük protein ihtiyacını belki bizden çok daha uygun fiyata karşılayabiliyor. Belki biz elimizdeki satın alma gücünün %80'ini kiraya verirken, başka bir ülkede bu oran %50 veya %90... Başka bir sorum enflasyon insanlar parasının %10 unu konaklama giderine harcıyor teorisine dayanarak hesaplanıyor. Ancak bugün hangimiz gelirinin %10'uyla konaklama giderini karşılayabiliyoruz? Oysaki konut enflasyonu, normal enflasyonun üzerinde. Konaklama giderlerinin bu sepetteki payı artarsa bu enflasyon oranını da biraz yukarı çekecek. Verilere iyi makyaj yapıyorlar gibi geliyor bana hocam.
YanıtlaSilhocam ortalama bir abd vatandaşı ortalama bir türk vatandaşına göre ne kadar fazla mal satın alabiliyor? 57bin/ 25 bin yoksa 25bin/10700 mü? abd de 57 bin dolarlık mal sepeti burda 25 bin dolar mı ediyor?
YanıtlaSil57 bin/25 bin oranı ortalama bir Amerikalının ortalama bir Türkten kaç kat fazla geliri olduğunu gösterir(sagp'ye göre).
Sil25 bin/10700 oranı ise Amerika ile Türkiyedeki ortalama fiyatların oranını gösterir.Yani Amerikalı ABD'de 25 bin dolara doldurduğu mal sepetini Türkiyede 10700 dolara doldurur demektir.
hocam abd 57 bin dolar biz 25 bin dolar diyelim. bu para aynı mal sepeti için mi yoksa bizim 10700 dolarlık para abd de 25 bin dolarlık mal mı alabiliyor demek
YanıtlaSilSAGP hesaplanirken maalesef yeterli düzeltmeler yapilmadigi icin, böyle nominal gelir ile sagp ile hesaplanan gelir arasinda ucurumlar ortaya cikmaktadir. Bu ucurumun en belirgin sebebi Türkiye´de kiralarin, batili zengin ülkelere göre nominal bazda düsük olmasidir. Söyle diyebilir, türkiyede ortalama m2 ev kirasi 10 TL civari iken, mesela almanyada 10 Euro yani yaklasi 40 TL civaridir. Fakat burada yeterince dikkate alinmayan husus Almanya`da ki ortalama bir evin türkiye`de ortalama bir ev ile karsilastirilamayacagidir. Almanya`da ortalama bir yerde oturuyorsaniz bunu ancak Türkiye`nin lüks yada pahali olarak tabir edilen sosyal olanaklari, ulasim, saglik ve egitim altyapilari gelismis gelir seviyesi Almanya`nin ortalama gelir düzeyine yakin insanlarin oturdugu semtlerdeki kiralarla karsilastirmaniz gerekir. Bunu yaptiginizda aradaki farkin cok daha azaldigini göreceksiniz.
YanıtlaSilÖzel tüketim SAGP a göre düzeltilebilir, ama yatırım+ithalat ve ihracatı da SAGP a göre düzeltmek ne kadar doğru?
YanıtlaSilKatılıyorum, mantıklı gözükmüyor.
SilSon derecede doğru bir saptama.
SilSayın Eğilmez ve bu blogun saygı değer takipçileri;Bayramımız yeni bayramlar doğursun,sevincimiz yeni sevinçlerin toprağı olsun,huzurumuz nice huzursuzlukların çaresi,mutluluğumuz ,Milletimizin ve tüm insanlık ailesinin acılarına teselliler sunsun bayramınız kutlu olsun.
YanıtlaSilBayramımız kutlu olsun Ali Bey.
SilBayramınız kutlu olsun Ali bey ve bütün dostlar.
SilSagp de ölçüm bence de daha mantıklı çünkü 2013 te türkiye gdp olarak 950 milyar dolar gözüküyor bugün 850 milyar dolar. Ancak her yil yüzde 3-5 büyüdüğümüz için 1 trilyonu rahatlikla gecmeliydik. Sebebi dolar kurundan ötürü
YanıtlaSilRusya gibi bir ülke gdp hesabiyla ispanya ayarında iken 60 milyonluk itala onun 1.5 kati büyüklüğünde ve 50 milyonluk kore ile 35 milyonluk kanada daha büyük gözüküyor.
Hindistan da aynı şekilde 1.5 milyara yakin bir nüfusa sahip olan bu ülkenin fransa ingiltere gibi kendisinin belki 20 de biri etmeyecek ülkelerden küçük olması bana mantiksiz geliyor. Hindistan çin ve abd'den sonra 3. olması bana göre daha mantikli ve akla yatkın. Dünya nüfusunun 5'te birinin yaşadığı bir ülke elbette cok büyük bir tüketim ve üretim merkezidir
Hayaller Paris, gercekler Muş!
SilBu blogu takip eden herkesin bayrami kutlu olsun:)
iktisaden 2 carpi 2 kac ediyor
YanıtlaSil2 çarpı 2 iktisatta da matematikte de 4 eder. Ama siyasette iktidar tarafını mı muhalefet tarafını mı tuttuğunuza bağlı olarak eksi 4 ile artı 4 arasında değişir.
SilHocam evro gecmis olsak siralamada kac basamak one atlardik ve bu sahte zenginligin ne gibi sakincilari olurdu rekabet gucumuz mu kaybolacak issizlik artmis mi olacakti cizdigim tablodaki hangi ulkelerin yer aldigin herhalde soylememe gerek yok gelir sevyesinin bizden yuksek fakat issizligin de biz den yuksek oldugu ekonomiler ,ekonomide boyle bir durumda var
YanıtlaSilEuro'ya geçmiş olmak bize tek başına bu sıralamada yer değiştirtmez. Ama AB'ye girmiş olsaydık yabancı sermaye girişi artacağı için muhtemelen nominal GSYH sıralamasında bir kaç sıra yukarı ilerlemiş olabilirdik.
SilTurkiye Euroya gecse muhtemelen enflasyonu yine yuksek olurdu enazindan diger euro kullanan ulkelerin 2002den bugune ortalama enflasyonlarindan yuksek olurdu tabi zamanla da azalirdi bu oran. Bana kalirsa issizligi de duserdi. Fakat cari acikta ciddi bir yukselis olurdu.
SilButun bunlari neye dayanarak soyluyorum suna istiaeden EURoya gecen turkiye daha ucuza ve daha kolay yoldan oraya buraya sapmadan direk borclanabilecek bu hem bankalar hem reel sektor bireysel tuketici bazinda borclanmasi ucuz ve kolay olan Turkiye, piyasasi ic tuketime dayali bir buyume stratejisine ister istemez yonelecektir. Dahasi bunu goren yani ucuza kolay yoldan borclanmayi goren hazine ve butce maliye yonetimi hem gelirlerini arttirmak hem de enflasyonda talep kokenli yapiyi kirmak olursa da cari aciga fren yapmak adina tuketim vergilerini daha baska vergileri artirma hatta yeni vergiler icad etme gibi bir politikaya evrilecektir. Belki de isin teorik yani olsa da istenilen yani kayit altina almak suretiyle dijital teknolojinin getirdigi izleme kayit altina alma gorme avantajiyla yeni bir kapsamli vergi reformuna ihtiyac duyacaktir.
Tabii butun bunlar surdurelebilir mi olur mu bilemiyorum bilemem. Salt benim ongorum. Mahfi hocam ne buyurursunuz
İhracatçının yaşadığı kur riskini bertaraf etmesi dışında faydası olacağını düşünmüyorum.
SilEuro'ya geçmek, para politikasını ECB'ye emanet etmek demek, ve Türkiye'nin "gelişmekte olan" bir ülke olarak "gelişmiş" ülkelere kıyasla para politikasını yönetmeye daha çok ihtiyacı var. Enflasyon kontrolü, faiz - kur yönetimi kısıtlandığı zaman (yapılamayacağı zaman demek istemem, detaylarını bilmiyorum), yabancı sermaye çekebilmek/iç tasarrufları da arttırmak için minimum siyasi-ekonomik risk üreten, verimliliği yüksek, stabil büyüme trendinde bir ülke olmak dışında bir alternatif kalmıyor - bu da "gelişmekte olan" ülke tanımı değil.
Euro'ya geçtiğimiz senaryoda Yünanistan'ın düştüğü duruma düşmemiz bence kaçınılmaz, bu krizi Avrupalı'ların kendi aralarında yürüttüğü gibi koordine/profesyonelce/demogojiden uzak bir şekilde çözmeye çalışabilir miyiz, o da kültürel bir mesele.
Not : Dikkat ederseniz, Eurozone içinde "gelişmekte olan" sınıfında ülke yok.
Eurozone ben zaten girilmesi taraftari degilim.Zaten biz istesek de bizi almazlar :D Boylesi bir durum Bizim gibi gelismekte olan ulke ekonomileri icin bir cok riski barindiriyor.Hele hele guney kulturel kodlarina sahip gelismekte ekonomiysek eger.
SilPara politikasi ile kalkinma olmaz ancak sizin de dediginiz gibi uzerinde durdugunuz gibi gelismis ulke ekonomilereine, kiysla para politikasini yonetmeye gelismekte olan ekonomilerin daha cok ihtiyaci var.
Tam da bu noktada Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan, Macaristan, Polonya ve Romanya gibi AB icinde yer alan gelismekte olan ekonomilerin basta Polonya ve Macaristan olmak uzere (ki bu ulkeler digerlerine oranla Cekya ile birlikte gelismis ulkeler klasmanina daha yakin en azindan daha yakin zamanda bu statuye nail olma ihtimalleri digerlerine gore yuksek) Bu iki ulke eurozona, hukumetler bazinda sicak bakmiyorlar. Zaten gelinen noktada edinilen tecrubede de ne kadar hakli olduklarini tarih herkese gosterdi. Daha dune kadar Macaristan Orta avrupanin Yunanistani diye aniliyordu 2008-2011 arasinda gelinen noktda eurozonde olmayan bagimsiz para politaksinin verdigi manevra alaniyla Macaristan, issizlik enflasyon sorununu halletmis buyume derdi kalmamis bir ekonomi halinde keza Polonya Cek cumhuriyeti de oyle.Gerci polonyada biraz yuksek issizlik %7lerde
Eurozone icerisinde gelismekte olan ekonomiler var benim bildigim Litvanya Estonya Letonya basli basina gelismekte olan ulkeler ornegi gosteriyor dahasi slovenya slovakya malta vs.. Yunanistanla Kibrisa girmiyorum bile onlarin durumu Allahlik ne olduklari belli degil kendileri de kendilerini siniflandiramiyor.Fakat bildigim su bundan iki ya da uc sene once bir uluslarasi kurulus tarafindan ismini hatirlayamiyorum Ynanistan gelismekte olan ulke konumuna sokuldu siralamada.
Aslinda polonyayla yan yana olmamiz his sasirtmadi cunku her iki ekonomide ayni modelin uzerin kurulu yani gelismis ulkelerden gelen yatirimlar sizin bahsettiginiz kore den farkli bir model
YanıtlaSilSayın Hocam,
YanıtlaSilNaçizane görüşüm GSYH bir yaşam standardı ölçütü olarak kullanılamayacağı yönündedir. İşi formüle edersek GSYH = tüketim + yatırım + devlet harcamaları + net ihracat (yani ihracat - ithalat). Buradan bakılınca GSYH’nin hesaplanışında borçlar, tasarruflar ve vergiler hesaba katılmamaktadır. Almanya gibi tasarrufa yönelen toplumlarda GSYH düşüş trendine girerken parası olmadığı halde borç alarak harcama eğilimli, Türkiye gibi ülkelerin GSYH’si büyüme yönünde etkilenecektir. Ayrıca, bu hesapta fakirle zengininin gelirleri arasındaki eşitsizliği hesaba katacak parametreler de bulunmamaktadır. Yorum yapan bazıları anlasa “bilmem ne zihniyetinin, bilmem ne lobisinin milletin kafasını karıştırıp milli iradeye darbe vurmak için uydurduğu boş beleş bir terimdir” diyeceği bir kavramı şuan popülist politikaya hizmet ediyor diye manşetlerden düşürmüyorlar. Dünya, GSYH gibi kaba hesaba dayanan ekonomik trend analizleri yerine “gayrisafi ulusal mutluluk indeksi” denilen yeni kavramlara yönelmeye başladı. Bizde bir gün bu kavramları konuşur muyuz dersiniz. Selam ve saygılarımla, iyi bayramlar dilerim.
Bu kavramlar bizde de akademi çevrelerinde en azından konuşuluyor. Buna karşılık bu kavramlar henüz GSYH'da olduğu kadar açık ve üzerinde çoğunluğun uzlaşacağı bir şekilde formüle edilmiş değil.
SilHocam otomobil den alınan vergiler hakkında düşünceleriniz nedir
YanıtlaSilÇok yüksek ama buna karşın her yer otomobil dolu. Demek ki vergiler düşürülse otomobil sayısından yolda kıpırdayacak yer kalmayacak.
SilHocam Moody's ulkemizin bu yil icin buyume tahminini yukseltmis (yanlis hatirlamiyorsam yeni tahmin %3,7). bazi cevreler ise ulkemizin bu yil %7'nin ustunde buyuyecegini iddia ediyor. umarim ulkemiz %7 buyur ama iki tahmin arasinda buyuk bir fark var, dolayisiyla ulkemizin %7 buyuyecegini ongoren cevreler milletin akliyla dalga geciyor gibime geliyor, acaba bu tahmini neye dayandiriyorlar, sizin bir malumatiniz var mi? Yoksa onumuzdeki gunlerde TUIK ulkemizin ekonomik sorunlarina yine bir cozum mu bulacak? Size iyi bayramlar dileyerek saygilarimi sunarim. Ş.G.C.
YanıtlaSilKapasite kullanım oranına, sanayi büyüme oranlarına, kredi hacmindeki artışlara, bütçe açığı ve cari açıktaki artışlara baktığımızda ekonomide bu yılın büyümesinin yüzde 5'in üzerinde çıkacağı anlaşılıyor.
Silhocam bu yıl genelinde %5 üzeri büyüme ivmesi büyük olasılıktır doğrudur. ancak sorun şu ki bunu kanaatimce 10 yıl önceki büyüme gibi algılamamalıyız. bu büyüme daha çok vergi borç ötelemeleri, kgf , borçların biraz daha arttırılması gibi ileriye dönük riskleri artırıcı adımlarla sağlandı. olumlu dış etkenler de cabası!. demem odur ki; bu yılki büyüme geleceğin taleplerinin bugüne çekilebilmesiyle sağlandı. yani 2018 ve sonrası bu yıl gibi olmayabilir ve bu olasılık yüksektir. yine ikiz açığımızı büyütmeye dayalı yani kırılganlığımızı daha da artırarak yapısal bozukluklarımıza dayanarak büyümüş olduk.
SilSAGP'ye göre hesaplanmış verilere göre, ülkelerin dünya toplam GSYH'sindeki paylarını yüzde olarak gösteren üçüncü tablodaki sıralamayı belirleyen şey, esas olarak ülkelerin ekonomilerinin gelişmişlikleri değil, ülkelerin büyüklükleridir.
YanıtlaSilBu nedenle birçok gelişmiş ülke küçük oldukları için sonlarda, bizim gibi, kibarlık olsun diye "gelişmekte olan ülke" denilen geri kalmış ülkeler, boyutları nedeniyle üst sıralarda görülüyor.
Çok doğru. Aslında bana sorarsanız amaç biraz da bu. Bizim gibi ülkelere bir nevi şeker tutuyorlar.
SilSagp ülkelerin gerçek buyukluklerini daha iyi gösteriyor bence de.
SilSagpy ye göre Hindistan 3, iran 18 , mısır 21, endonezya 7 rusya ise 6. Sırada
Gdp ye göre ise Hindistan 7, iran 27, mısır 30, endonezya 16 rusya ise 12. Sırada. Bu saydığım ülkeler gerek nüfus gerekse de tüketim ve üretim yönünden çok büyük ülkeler
Sagp ye göre hindistan dünya'daki gsyh inin yüzde 8 ini oluşturuyor, gdp ye göre ise yüzde 2 sini. Ancak bu ülke dünya nüfusunun yüzde 20'sinden fazlasını oluşturduğunu düşününce dünyadaki total üretimin yüzde 2'sini oluşturması bence gerçekçi değil
Şampiyonlar Kupası gibi yarıştırıyorlar hocam. "Portfolio management"vari bir söylem oldu fakat elden bir şey gelmez, acı gerçek bu. Jokeyler yarıştırıyor atları.
YanıtlaSilDeğerli hocamın yazısından çıkardığım genel sonuç; bir şekilde türkiye cumhuriyeti devleti çok zengin ancak halkın çoğunluğu fakir. Devlet gelirleri hiçbirşekilde dolaylı dolaysız hane halkı ihtiyaçlarını karşılamiyor. Cebimde olanın %50 sini alan bir yapılanma var. Devlet bildiğin komisyoncu. Alınandan satılandan uyduruk vergiler toplaya toplaya dunyanin en zengin devleti bile olabilir ne gereği var üretmeye reform yapmaya katma değer uretmeye,nede olsa halk devlet için var.
YanıtlaSilbenden oyle dusunuyorum ve yunanistan ve ispanya nin overpriced olarak sirlamada olmalari gereken yerden bir kac basamak onde olduklarini dusunuyorum paul krugman gibi yazarlarda dahil bu dusunceye
YanıtlaSilHocam yazı için teşekkürler. Hocam benim şu şekilde bir görüşüm var sizce haksız mıyım, değerli görüşlerinizi alabilir miyim? Konu X ülkesinde yaşayanların refah seviyesiyse ben her ne kadar zenginle fakirin gelir farkını es geçse de Kişi Başına Düşen Gelir(usd) hesabını GSYH(usd) hesabına tercih ederim. Sebebi ise yanıltıcı yönünde yatıyor. Örneğin Hindistan'da yaşayan günde 2-3 dolara çalışan milyonlarca insan var. Hindistan'ın en büyük 7.ekonomi olması onlar için hiçbir şey ifade etmiyor. Çünkü kişi başına gelir sıralamasında değil ilk 7, ilk 70'te bile değiller. Diğer yandan GSYH'ye göre 19. sırada bulunan İsviçre kişi başına gelir sıralamasında 80 bin dolar ile 2. sırada. Şimdi politikacıların, bakın ekonomimiz dünyada 17. sırada İsviçre'den bile büyük bir ekonomimiz var demesi herhangi bir ifade ediyor mu? Kişi başına geliri 8 kat fazlamız olan bir ülkeden büyük olsak ne anlama gelir ki? (Burada 'anlam'dan kastım kendini veya ailesini belli bir gelirle geçindiren normal bir insanın hayatında yaratacağı etki.) Halbuki Kişi Başına Gelir aldığımız yıllık maaşın diğer ülkelere göre karşılaştırmasını sunuyor bir nebze. Bizim 58.sırada olmamızla 28.sıraya yükselmemiz halkın hayatında gerçek bir fark yaratırdı. Ama GSYH sıralamasında 10.sıraya da yükselsek gelir değerimiz aynı kalacaksa halk hayatında yine bir fark olmayacak. Aynı Hindistan'da olduğu gibi.
YanıtlaSilhocam ülkelerin özel sektörün net borç stoku diye bir gösterge var mıdır ?
YanıtlaSilYok, kamu kesimi için net dış borç stoku kavramı var.
Siltürkiyenin net dış borç stoku kamu özel ve tcmb nin net dış borç stoku mu oluyor hocam?
YanıtlaSilHayır bu sadece kamu kesiminin net dış borç stokunu gösteriyor.
SilEmisyon (M= Piyasadaki Türk lirası) miktarı G.S.M. Hasılanın %kaci olmalidir. Boyle bir oran var mi
YanıtlaSilya da nufusa orani var mi mesela
Böyle bir oran yok.
SilMahfi bey,
YanıtlaSil2 dk 15 sn'lik şu video hakkındaki analiziniz nedir?
"İki su aygırı, timsahtan kurtulmaya çalışan bir öküz başlı antilopun imdadına yetişiyor."
Yer: Güney Afrika Cumhuriyeti, Kruger Parkı
72 yaşındaki bir gezgin tarafından kaydedilmiş.
Su aygırları, antilobu kurtarmanın öncesinde; bölgelerine dadanan timsahı kovmak için atak yapıyor. Bu arada, antilop da canını kurtarıyor.
Merak edilen konu; gerçekten böyle mi?
Su aygırları, antilobu kurtarmak güdüsüyle mi timsahı kovdular?
Yoksa, bölgelerini savunmak için mi timsahı kovdular?
Link çalışıyor ve virüslü değildir, güvenle açabilirsiniz:
https://twitter.com/okumusokan/status/903269177812758528
Son sorularım da şunlar:
(a) Herbert Spencer'ın "survival of the fittest" kavramı; insanlar için de geçerli mi? Bu sorumu; biyolojik ihtiyaçlarımızın iktisat bilimindeki yeriyle ilgili soruyorum. Eğer vaktiniz olursa, eğer isterseniz; 2017 ve ilerleyen yılları baz alarak "survival of the fittest" konusuyla ilgili bir yazı yazar mısınız?
(b) Mahfi bey, kapitalizmin kökü; "survival of the fittest" kavramına mı dayanır? Thomas Hobbes'dan önce de kullanılmış olsa aslen Hobbes'la beraber üne kavuşmuş olan "insan, insanın kurdudur" sözü ile Spencer'ın "survival of the fittest" kavramı birbirini bütünleyen ifadeler midir?
(a) Aslında bu fikir Charles Darwin'e aittir. Herbert Spencer de (Darwin'in çağdaşıdır) pek çok kişi gibi (aralarında Marx, Freud, Gordon Childe da var) Darwin'den fazlasıyla etkilenmişler ve çeşitli dallara Darwin tezlerini uygulamışlardır. Darwin'in çevreye en fazla uyum sağlayanın neslini sürdürmesi diye özetlenecek tezi insanlar için de geçerlidir. Bu tez pek çok kez kanıtlanmıştır.
Sil(b) Kapitalizmin pek çok yaklaşımı ve özellikle neoklasik teoriyle tamamlanmış rasyonellik, maksimizasyon, marjinal değer kavramlarının kökeninde survival of the fittest yaklaşımının etkisi vardır. İnsan insanın kurdudur başka anlamlara çekilebilecek kadar geniş bir ifade olsa bile bu çerçeveden bakınca haklısınız survival of the fittest yaklaşımıyla uyumlu görünür.
Öteden beri düşündüğüm bir konuya dikkatimi çektiğiniz için teşekkür ederim. Bu konuda ileride bir yazı yazmayı planlamaya başladım bile.
Vay beee...
SilHocanin dikkatini cekebilmek...
Bu ne buyuk bir onurdur adsiz kardesim, hocanin cevabini cercevelettir ve duvarina as bence.
Ben hocaya o kadar yorum yazdim, soru sordum hic dikkatini cekemedim ve tesekkurunu alamadim.
Hungur hungur agliyorum su an...
Bu olgu ile beraber Harari tarafından da özellikle son zamanlarda belirtilen unsuru göz önünde bulundurmak gerekir sanırım. Homo sapiens türünü diğer türlerden ayırt eden en temel özellik; türün üstünlüğünü sağlayan sanal kavramlar yaratması ve bu kavramları toplumsal ve sosyal kurallar olarak benimsemesinden geçmektedir. Harari'nin de ortaya koyduğu üzere paranın icadı ve bunun tüm insanlar tarafından kabul edilmesi bile türümüzün icad ettiği bir olgudur. Buna ek olarak bir sistemi veya kavramı ( örneğin kapitalizm ) ayakta tutan itici gücün insan doğasında neye dayandığı ise benim görüşüme göre bireyin durumsallığına göre değişir. Bu bağlamda survival of the fittest kavramı salt darwin yaklaşımı ile bakılırsa mevcut koşullara en uygun olanın hayatta kalmasıdır. Burada en çok karıştırılan kavram uygunluk ile güç kavramlarıdır. Survival of the fittest kavramı güçlü olanın değil mevcut koşullara en uygun olanın hayatta kalmasını vurgular. İktisadi araçların ortaya koyduğu metotlar bu adaptasyonu sağlamak için rasyonel yaklaşımlar ortaya koymaktır düşüncesindeyim. Belki bu aşamada toplumsal darwinizm ( social darwinism ) kavramı irdelenmelidir. Tüm bu olgular bağlamında; kapitalizmi çevreye uyum sağlayamayanların elenmesi olarak görüyorsak kökü survival of the fittest olabilir ama benim görüşüme göre olgu salt bu kavram üzerine kurulu olmaktan ziyade Harari'nin de ortaya koyduğu üzere homo sapiens türünün kendi varlığını sürdürmesinin toplumsal düzeydekindeki arayışından geçmektedir ve çok ilginçtir ki insan bu arayışı hayal ederek ortaya koyar...
YanıtlaSilTürkiye 13. Olmasi insani mutlu ediyor sonucta gerceklik payi var. Abd ninki bence abartiliyor amerikada kriz cikiyor adamlar 5.1 trilyon para basiyor ne kadar batak varsa temizliyor böyle bir ekonomi olurmu kagitin maliyeti ne once dolar altina endeks liymis sonra bunu kaldirmislar turkiye krize girince para basarak krizi atlatamiyor imf den borç aliyor imf de amerikanin Çin nin 1, 4 trilyon dolar stoku var abd dolarin degerini düşürüyor Çin nin birikimi eriyor faizi fed belirliyor burada resmen sömürü duzeni var abd istese tüm borcunu para basip öder kagida gecer sözü bu duzen 3 kagit ekonomisi
YanıtlaSildoğru krize girince dolar basamadığımız için krizi aşamıyoruz. fakat recep bey unutmayın ki abd ekonomisinin silah-uzay-otomobil-bilgisayar vb gibi ciddi patentli ve ağır sanayisi var. biz de ise bunlar yok giderek GSMH ve GSYH içinde payı azalan montaj ve hafif gıda sanayimiz var ki artık o bile büyük oranda uluslar arası sermayenin elindedir. abd nin kendi mal ve hizmetleri çoktur. abd kendi enflasyonunu yıllardır dolar bolluğu yaratarak dış dünyaya ihraç ediyor. bugün bizim merkez bankası faizle alarak rezervine koyduğu dolar kadar tl basabiliyor. üç kağıt ekonomisinin kralı bizdedir. % 2 ile doları al getir türkiye piyasasına tl ye çevir ve %15 ila borç ver. oh havadan para kazan. borsaya gir bir yılda abd de ancak 25 yılda kazanabileceğin parayı kazan!. recep er al sana üç kağıt ekonomisinin kralı. abd dünyaya sattığı petrollerin silahların bilgisayarların otomobillerin vs karşılığında da dolar basıyor. pek biz tl yi neyin karşılığı olarak basıyoruz. rezervlerimizde bulundurmak zorunda olduğumuz doların karşılığı olarak basıyoruz. zaten elle tutulur ürettiğimiz bir iktisadi değer var mı?. betonlar dışında!. abd ile türkiye ekonomisini aynı kefeye koymak çok saçmadır. ne zaman ki türkiye cumhuriyeti halkının ürettiği alın teri döktüğü emeklerin karşılığı olarak para basabilirse işte o zaman senin düşüncen mantıklı hale gelir ve biz de krizlerimizi kendi paramızı daha fazla emisyon haline getirerek kapatıp yolumuza devam edebilir duruma gelebiliriz. şu anki para sistemi devam ettiği müddetçe asıl üç kağıt ekonomisi olan biz oluruz. özellikle de 24 ocak 1980 kararlarından beridir artarak devam eden kumarhane ekonomisi yani borsa-faiz-döviz bermuda şeytan üçgeninde kaybılan uçak ve gemiler gibi kaybolmaya devam ederiz. türkiye 13. filan değil. her zaman ki gibi ara gazı vermeler bize!. çoşalım da daha fazla dövizde açık pozisyona girelim cari açığımız artsın sonra köpekbalıkları da düşük doları borsadan çıkarak toplasın ve büyük karlarla ülkeyi terk etmeye başlasın. bu filmi ben çok gördüm. 1994-2001 gibi... yine söylüyorum ki: türkiye ekonomisi ancak kişi başı gelir de ve sagp de Bulgaristan kadar iyidir. ve makro büyüklük olarak da asla 17. değil 19.sıradadır. ımf-dünya bankasının kendilerine bile hayrı yoktur. bu kurumlar fonksiyonlarını kaybetmiş verimsiz kurumlardır artık. ımf zaten önce 1997 de g.d.asya ekonomilerini sonra da türkiye ve arjantini sabit kur gibi yanlış çıpa (peg) politikasıyla krize sokmuştur. bunların hatta bunların sürekli savunduğu iktisat modellemeleri de büyük yanlışlarla doludur zaten dünya ekonomisini hali de ortadadır. uzun yıllardır çok ülke g.o.p durumundan yukarısını görememiştir.
YanıtlaSilHocam, geçenlerde Aykut Erdoğdu'yu dinledim, adam KGF ve hazine garantili yap işlet devlet projelerin ülkeyi batağa götürdüğünden emin. Sizin görüşünüz nedir bu konuda?
YanıtlaSilsagp bizim nominal gsyh sahip olmak için ödediğimiz tutardır diyebilir miyiz? sagp-norminal gsyh arası gelişmik ülkelerde çok kapalıyken gelişmekte olan ve nüfüsü yüksek ülkelerde çok geniş.Aradaki fark nereden kaynaklanıyor?
YanıtlaSil
YanıtlaSilDiyelim ki İngiltere’de uluslararası katılıma açık büyük bir alış veriş merkezi ihalesi yapılıyor. İhale şartnamesinin fiyatı 50 bin USD olarak belirlenmiş.
işi alırsan edeceğin kâr ile ingiltereden 3kg domates alırım tr den 6kg. Neden bardağın boş kısmına bakıyorsun
Hocam şimdi bakıyorum da önceden de konuşuyormuşuz şimdi de hala konuşuyoruz bu işin içinden nasıl çıkacağız? Yorumların tamamını okudum 2017 de cari açığın yüzde otuzlarda olduğu konuşuluyor. Konuşmamızın tek başına bir işe yaramayışı 6 yıllık süre içinde kendini bariz şekilde gösteriyor. Artık siyasal İslamcıların bile ülkenin geleceğini düşünmesi gerekiyor. Siz çok tanınmış bir bilim insanısınız, Mehmet Şimşek in yanında ortak akıl oluşturmanız lazım.
YanıtlaSil